Zinanın şartlarına baktığımız zaman;
1- Resmi nikahlı evlilik mevcut olmalıdır. Eşin zina sebebine dayanarak boşanma davasında boşanmaya karar verilebilmesi için taraflar arasında hukuken geçerli bir evlilik söz konusu olmalıdır.
2- Evlilik birliği içerisinde başkasıyla cinsel ilişki kurulmalıdır. Öğretideki baskın görüşe göre zina farklı cinsten iki kişinin cinsel anlamda birliktelik yaşamasıdır ancak Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2017 yılında vermiş olduğu kararda davalı eşin hemcinsi ile birliktelik yaşamasını da zina olarak değerlendirmiştir. Geçmiş kararlarda hemcinsi ile ilişki yaşamanın haysiyetsiz yaşam sürme sebebi ile boşanma davası açma nedeni olarak değerlendirme yapılıyordu.
Eş, cinsel ilişkiyi tamamen kendi rızası ile gerçekleştirmeli, hiçbir baskı ve tehdit altında kalmadan, hipnotizma ya da ağır uyku hali gibi durumlar mevzu bahis olmadan bir birliktelik yaşamış olmalıdır aksi takdirde maruz kaldığı bu eylemler eşin kendi kusuru bulunmaması nedeni ile zina olarak değerlendirilemez.
Her iki eşin de zina yapması halinde iki eş de birbirine karşılıklı olarak dava açabilir.
Zina sebebi ile boşanma davası açmak için kanun hak düşürücü süre belirlemiştir. TMK 161/2’ye göre eş zina sebebi öğrenmesinden itibaren 6 ay içinde herhalde zina eyleminden itibaren 5 yıl içinde dava açmak zorundadır aksi takdirde zinaya dayalı boşanma davasını açamaz ancak zina eylemi süreklilik gösteriyor ise her zina eyleminden sonra bu hak düşürücü süre tekrardan başlar.
Yargıtay Kararları Işığında Zina Eyleminin Kanıtlanmasına İlişkin Birkaç Örnek:
1- Evlilik Birliği İçindeyken Bir Başkası İle Birlikte Yaşamak:
‘… Davalı kadının ortak konuttan ayrılarak bir süre başka erkekle birlikte yaşadığı anlaşılmaktadır. Mahkemece de kadının sadakat yükümlülüğüne aykırı davrandığı kabul edilmiştir. Kadının, bir başka erkekle birlikte yaşaması zinanın varlığına delalet eder…’ ( Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2019/1740E,8744K)
2- Ortak Konuta Bir Başkasını Almak:
‘… davalı- karşı davacı kadının 16.07.2010 günü ortak konuta erkek aldığı, bu şahsın banyoda yarı çıplak vaziyette gizlenmiş halde bulunduğu anlaşılmaktadır. Kadının, yalnızken bir başka erkeği ortak konuta alması ve bu şahsın yarı çıplak vaziyette gizlenirken yakalanması zinanın varlığına delalet eder…’ (Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, 2012/16833E, 2013/17864K)
3- Fotoğraflar
‘… davacı kadının dayandığı ve davalı erkek tarafından inkar edilmeyen, erkeğin bir başka kadınla birlikte, banyoda yarı çıplak vaziyette çekildiği ve samimi durumda oldukları anlaşılan fotoğrafının bulunduğu ve tanık beyanından erkeğin başka kadının yanında yaklaşık 10 gün süre ile kaldığı anlaşılmaktadır. Erkeğin başka kadınla uygunsuz fotoğrafının olması ve başka kadınla birlikte yaşaması, cinsel ilişkinin güçlü karine ile yaşandığına ve dolayısıyla zinanın varlığına delalet eder…’ (Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, 2019/4012E, 12142K)
Av. Furkan ÖZBEK