Malatya İnönü Üniversitesi İlahiyat Fakültesi İslam Hukuku Profesörü Ali Duman, Ankara’daki konutunu kiraya vermek için sözleşme hazırladı. Prof. Dr Duman, sözleşmede, aylık kira bedelini 7 gram altın, yıllık kira bedelini 84 gram altın ve depozito ücretini ise 500 dolar olarak belirlemişti.

Bu bilginin basın ve yayın organlarında yer alması üzerine Hazine ve Maliye bakanlığı bir açıklama yaparakTürk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 sayılı Karar’ın 4 üncü maddesinde 2018 yılında yapılan değişiklik ile Türkiye’de yerleşik kişilerin, Bakanlıkça belirlenen haller dışında, kendi aralarındaki menkul ve gayrimenkul alım satım, taşıt ve finansal kiralama dâhil her türlü menkul ve gayrimenkul kiralama, leasing ile iş, hizmet ve eser sözleşmelerinde sözleşme bedeli ve bu sözleşmelerden kaynaklanan diğer ödeme yükümlülükleri döviz cinsinden veya dövize endeksli olarak yapamayacaklarını ve yapanların mağduriyete uğrayacağını bildirdi..

Hazine ve Maliye Bakanlığının bu açıklaması doğrudur. Altın bakımından değerlendirirsek uluslararası piyasalarda fiyatı döviz cinsinden belirlenen kıymetli madenlere ve/veya emtiaya endekslenen ve/veya dolaylı olarak dövize endekslenen sözleşmelerin de 32 sayılı Karar’ın 4 üncü maddesinin (g) bendi uygulaması kapsamında dövize endeksli sözleşme olarak değerlendirileceğini kabul etmek gerekir.

Ancak bu kuralın İstisnaları da Tebliğ’in m. 8(3)’te gösterilmiş olup şöyledir:

“Türkiye Cumhuriyeti Devleti ile vatandaşlık bağı bulunmayan Türkiye’de yerleşik kişilerin veya bu maddenin on dokuzuncu fıkrasında belirtilen kişilerin alıcı veya kiracı olarak taraf oldukları gayrimenkul satış ve gayrimenkul kiralama sözleşmelerinde, sözleşme bedelinin ve bu sözleşmelerden kaynaklanan diğer ödeme yükümlülüklerinin döviz cinsinden veya dövize endeksli olarak kararlaştırılması mümkündür.”

Madde 8(19)’da ise hangi gerçek ve hangi tüzel kişilerin döviz ya da dövize endeksli sözleşmeler yapabileceği şöyle belirtilmiştir :

“Dışarıda yerleşik kişilerin Türkiye’de bulunan; şube, temsilcilik, ofis, irtibat bürosu, doğrudan veya dolaylı olarak yüzde elli ve üzerinde pay sahipliklerinin veya ortak kontrol ve/veya kontrolüne sahip bulunduğu şirketler ile serbest bölgedeki faaliyetleri kapsamında serbest bölgelerdeki şirketlerin işveren veya hizmet alan olarak taraf olduğu iş ve hizmet sözleşmelerinde, sözleşme bedelinin ve bu sözleşmelerden kaynaklanan diğer ödeme yükümlülüklerinin döviz cinsinden veya dövize endeksli olarak kararlaştırılması mümkündür.”

Tebliğ’in m. 8(4)’e göre ise, Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan belgeli konaklama tesislerinin işletilmesi amacıyla kiralanmasıyla ilgili her türlü kiralama sözleşmesi ve bundan kaynaklanan diğer ödeme yükümlülükleri döviz cinsinden ve döviz endeksli olarak kararlaştırılabilir.

Tebliğ’in m. 8(5)’e göre, gümrüksüz satış mağazalarının kiralanmasına ilişkin gayrimenkul kiralama sözleşmelerinde sözleşme bedelinin ve yine bundan kaynaklanan diğer ödeme yükümlülükleri döviz cinsinden ve döviz endeksli olarak kararlaştırılabilir.

DÖVİZ CİNSİNDEN VE DÖVİZE ENDEKSLİ DEPOZİT.

Kira depozitosunun miktarı doğrudan kira bedeli ile bağlantılı olup kira bedeli ‘aylık net’ ne kadarsa, onun 3 katı kadar depozito talep edilebilir. Net üç aylık kira bedelini aşacak şekilde depozito talep edilemez. Kira depozitosu da döviz ve altın üzerinden ödenebilir. Çünkü 13 Eylül 2018’de yayımlanan 85 Sayılı Cumhurbaşkanı Kararı ile Türkiye’de yerleşik kişilerin Hazine ve Maliye Bakanlığınca belirtilen haller dışında kendi aralarındaki her türlü taşınmaz kiralama sözleşme bedelinin ve bu sözleşmelerden kaynaklanan diğer ödeme yükümlülüklerinin döviz cinsinden veya dövize endeksli olarak kararlaştırılması yasaklanmış ancak bu yasak 06.10.2018 tarihinde Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 Sayılı Karara İlişkin Tebliğ de Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (Tebliğ No: 2018-32/51) 16.11.2018 tarihinde Resmi Gazetede yayımlanan tebliğle yeniden değiştirilerek bazı istisnalar yanında kira sözleşmelerindeki depozit içinde istisna getirilmiştir. Çünkü, kira depozito bedelinin döviz üzerinden kararlaştırılması kiracı lehine olup, kira sözleşmesi sonunda kiracı depoziti  döviz ve altının artış oranını göre geri alma hakkına sahip olmaktadır.

Depozit ya da başka bir para borcunun ülke parası dışında başka bir para birimiyle belirlenmiş ve sözleşmede aynen ödeme ya da bu anlama gelen bir ifade de bulunmadıkça, borcun ödeme gününde ödenmemesi üzerine alacaklının, bu alacağının aynen veya vade ya da fiilî ödeme günündeki rayiç üzerinden Ülke parası ile ödenmesini isteyebilir.

Alacaklı kendisine tanınan aynen, vade ya da fiili ödeme günündeki güncel değer üzerinden ödenmesini istemek gibi bu seçimlik haklarını kullanmamış ise seçimlik hakları borçluya geçeceğinden  borçlunun vade tarihindeki veya fiili ödeme günündeki döviz kuruna göre ödeme yapabileceği  gibi aynen ödeme de yapabilir.”

ALTINLA ÖDENEN DEPOZİT İÇİN DOĞRUDAN İCRA TAKİBİ YAPILAMAZ.

Konusu altın olan alacaklar için bir mahkeme kararı ya da bu karar yerine geçen bir arabulucu kararı olmadıkça ilamsız icra takibe girişilemez. Çünkü altının nitelik ve niceliğinin saptanması gerekir. Şayet, alacaklı takip talebinde altın alacağının aynen verilmesini istemiş ise, bu bir taşınır mal teslimi olduğundan genel haciz yoluyla adi takip olanaklı değildir ve bu halde, altın alacağının icra dairesince tahsili yoluna gidilemez.

Ancak; alacaklı takip talebinde altın alacağı karşılığı olan parayı istemekte ise; bu durumda sonuç itibariyle istenilen Türk parası olduğundan, genel haciz yoluyla ilamsız takip olanaklıdır. İcra İflas Kanunu’nun 42. maddesindeki “Bir paranın ödenmesine…” deyimi ile, ancak para alacakları için adi takibe başvurulabileceği açıkça belirtildiğinden; altın alacağının aynen verilmesi gibi, konusu para ödenmesinden başka bir şey olan alacak ilamsız takibe konu edildiğinde, borçlunun süresiz şikayet yoluna başvurabileceği kuşkusuzdur.