Gümrük ve Ticaret Bakanlığı tarafından hazırlanan bu Yönetmelik esas olarak, 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 40 ve devamı maddelerinde ön ödemeli konut satışları hakkında düzenlenen kuralların nasıl uygulanacağını göstermektedir.
Ancak, Yönetmelik hükümlerinden bazıları, 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un temel amacı olan ‘tüketicinin korunması’ amacına uygun düşmemektedir.
Bunlardan sadece ikisini örnek vermek istiyorum:
1- Tüketiciye noter külfeti getiriliyor
Yönetmelik’in tüketici aleyhine sonuç doğuracak önemli bir düzenlemesi, cayma hakkını kullanmak isteyen tüketiciye bu işlemi noter aracılığıyla yapma zorunluluğunun getirilmesidir.
Tüketiciye hiçbir gerekçe göstermek zorunda kalmaksızın on dört gün içinde sözleşmeden cayma imkânı veren 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 43. maddesinde, bu hakkın kullanımına ilişkin bir şekil şartı ön görülmemiştir. Bu işlem için Kanunda bir şekil şartı öngörülmemesi tesadüf değildir. Tüketici hukukunun temel ilkesi olan tüketiciyi koruma amacının bir sonucu olarak, tüketicinin bu tür haklarını masrafsız olarak ve kolaylıkla kullanabilmesi amaçlanmıştır.
Buna rağmen Yönetmelik m. 8’de yer alan kurala göre, cayma hakkının noter aracılığıyla kullanılması gerekiyor. Bu şartı aramak, tüketicinin işini zorlaştıran ve işlemi masraflı hale getiren, diğer bir ifadeyle, hakkın kullanımını sınırlayan bir düzenleme olmuştur.
Cayma hakkının kullanımını zorlaştıran bu kurala benzer şekilde, sözleşmeden dönme hakkının kullanımında da noter aracılığıyla bildirim şartı getirilmiştir. Yönetmelik’in 9. maddesindeki noter şartı da Kanun’da olmayıp Yönetmelik’le getirilen ve tüketici aleyhine sonuç doğuran bir külfettir.
Kanun’da olmayan bir şekil şartını tüketici aleyhine olacak şekilde düzenlediği için Yönetmelik’in bu hükümlerinin Kanuna aykırı olduğu düşüncesindeyim.
2- 30 konuttan az projeler teminatsız kalıyor
6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un ön ödemeli (projeden ya da maketten) konut satışları hakkında getirdiği önemli yeniliklerden biri de, tüketicilerin ödemelerini yapmalarına rağmen, projelerin zamanında tamamlanmaması ve hatta bazen yüklenicinin iflası ya da ortadan kaybolmasıyla yaşanan mağduriyetleri önlemeye çalışılmasıdır. Kanun’un 42. maddesi, bu projelerde zorunlu bir sigorta sistemi öngörmüştür. Yani projenin tamamlanmama riskine karşı tüketicinin yaptığı ödemeleri güvence altına almak amaçlanmıştır.
Kanun’da, bu sigorta sisteminin hangi büyüklükteki ön ödemeli konut projeleri için zorunlu olacağını belirleme yetkisi Bakanlık’a bırakılmıştır. Bakanlık ise yayımladığı Yönetmelik’le, konut sayısı otuzun altında kalan projeleri zorunlu sigorta kapsamı dışında bırakılmıştır. Bakanlık’ın belirlediği bu sayı oldukça yüksektir. Bu Yönetmelik’le Türkiye’deki konut projelerinin büyük kısmında tüketiciler Kanun’la getirilen bu güvenceden mahrum kalmışlardır.
Yrd. Doç. Dr. Umut Yeniocak
İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi
>> Ön Ödemeli Konut Satışı Hakkında Yönetmelik için TIKLAYINIZ
(Bu köşe yazısı, sayın Umut Yeniocak tarafından www.hukukihaber.net sitesinde yayınlanması için kaleme alınmıştır. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısının tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan köşe yazısının bir bölümü, aktif link verilerek kullanılabilir. Yazarı ve kaynağı gösterilmeden kısmen ya da tamamen yayınlanması şahsi haklara ve fikri haklara aykırılık teşkil eder.)