Fazla mesai, işçinin normal çalışma saatleri dışında gösterdiği emeğinin karşılığıdır ve iş sözleşmesinin ayrılmaz bir parçasıdır. İş Kanunu, işçinin fazla mesai ücreti hakkını güvence altına almakta ve ödenmemesi hâlinde haklı fesih imkânı tanımaktadır (İş Kanunu md. 24/II-e).

Haklı fesih, işçinin iş sözleşmesini işverenin ciddi bir ihlali nedeniyle derhal feshetmesi hakkıdır. Bu hak, işçinin iş akdini sürdürmesini hukuken imkânsız hâle getiren durumlarda ortaya çıkar. İş Kanunu ve Yargıtay içtihatları, ücretin ödenmemesini, fazla mesai karşılığının verilmemesini ve sosyal hakların ihlalini bu kapsama sokmaktadır.

Fazla Mesai Ücreti ve Kanuni Dayanak

Fazla Mesai Tanımı

İş Kanunu md. 41’e göre, haftalık çalışma süresi 45 saati aşan çalışmalar fazla mesai olarak kabul edilir. İşveren, bu süreleri işçinin onayı ile veya iş sözleşmesinde belirlenen esaslara göre düzenlemelidir.

Fazla Mesai Ücreti

İş Kanunu md. 42, fazla mesai ücretinin normal ücretin %50 fazlası olarak ödenmesini öngörmektedir. Bu ücret, işçinin emeğinin en somut göstergesi olup, ödenmemesi iş ilişkisinin temelini zedeler.

Ücret Ödeme Yükümlülüğü

İş Kanunu md. 24/II-e, işverenin işçiye ücretini zamanında ve eksiksiz ödememesi hâlinde haklı fesih hakkı tanır. Ödeme güçlüğü veya ücretin Ücret Garanti Fonu’ndan alınabilir olması, işçinin fesih hakkını ortadan kaldırmaz.

Ücretin Geniş Anlamda Değerlendirilmesi

Yargıtay’a göre “ücret” yalnızca maaşla sınırlı olmayıp şu unsurları içerir:

Hafta tatili ve genel tatil ücretleri, Prim ve ikramiyeler, Giyecek, yakacak, erzak ve kömür gibi ayni yardımlar

Yargıtay Kararlarıyla Örnekler

Yargıtay HGK, E. 2013/22-1771, K. 2015/1051, T. 18.03.2015:

“Ücret, işçi için vazgeçilmez bir haktır ve fazla mesai ücreti de bu hakkın temel unsurlarındandır. Fazla çalışma karşılıklarının ödenmemesi, işçi açısından iş ilişkisinin devamını çekilmez hâle getirir.”

Bu karar, fazla mesai ücretinin ödenmemesinin işçiye haklı fesih hakkı sağladığını açıkça ortaya koymaktadır.

Yargıtay 9. HD, E. 2016/27145, K. 2020/1684, T. 05.02.2020:

“İşçinin fazla mesai ve genel tatil çalışmaları karşılığında ücret alamaması ile SGK primlerinin eksik yatırılması nedeniyle iş sözleşmesini haklı olarak feshettiği kabul edilmiş, kıdem tazminatına hak kazanması onaylanmıştır.”

Bu karar, fazla mesai ve primlerin eksik ödenmesinin işçiyi haklı feshe yönlendirdiğini ve kıdem tazminatı hakkı doğurduğunu gösterir.

Ayni Yardımlar ve Sosyal Güvence

Ayni yardımlar, işçinin sosyal ve ekonomik haklarının önemli bir parçasıdır. Toplu veya bireysel sözleşmelerle sağlanan erzak, kömür, giyecek veya yakacak yardımlarının ödenmemesi, işçinin haklı fesih hakkını doğurur.

SGK primlerinin eksik yatırılması ise, işçinin sosyal güvenlik hakkını ihlal eder ve yine haklı fesih nedeni olarak kabul edilir. İşverenin sorumluluğu, yalnızca ücret ödemekle sınırlı olmayıp, sosyal hakları ve primleri de eksiksiz yatırmayı içerir.

İşverenin Sorumlulukları

*Fazla mesai ücretlerini zamanında ve eksiksiz ödemek

*Prim ve sosyal güvenlik haklarını tam olarak yerine getirmek

*Ayni yardımları sözleşme hükümlerine uygun olarak sağlamak

*İş ilişkisinin devamını zorlaştıracak uygulamalardan kaçınmak

Yukarıdaki sorumlulukların yerine getirilmemesi, işçiye haklı fesih hakkı ve tazminat talep hakkı doğurur.

Sonuç ve Öneriler

Fazla mesai ücreti, işçinin emeğinin en somut göstergesidir ve ödenmemesi iş ilişkisinin sürdürülemez hâle gelmesine yol açar. 4857 sayılı İş Kanunu ve Yargıtay içtihatları çerçevesinde:

Fazla mesai ücretinin ödenmemesi işçiye haklı fesih hakkı verir.

Ayni yardımların ve prim eksikliklerinin ödenmemesi, feshi destekleyen unsurlar olarak değerlendirilir.

İşverenler için, fazla mesai ve diğer ücret unsurlarının eksiksiz ve zamanında ödenmesi, iş barışının korunması açısından öneme sahiptir.