Anayasa’nın 138 ve 141. maddeleri uyarınca Hakimler, Anayasa’ya, Kanun’a ve hukuka uygun olarak vicdanı kanaatlerine göre hüküm verirler ve bütün Mahkemeler’in her türlü kararları gerekçeli olarak yazılır. Bu gerekçede hukukî esaslara ve kurallara dayanmalı, nedenleri açıklanmalıdır.
Diğer taraftan … Hukukî Dinlenilme Hakkı; Anayasa’nın 36. Maddesi’nde ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 6. Maddesi’nde düzenlenen Adil Yargılanma Hakkı’nın en önemli unsurudur.
“Hukuki Dinlenilme Hakkı” gereğince davanın tarafları, müdahiller ve yargılamanın diğer ilgilileri, kendi hakları ile bağlantılı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahip olup, bu hakkın yargılama ile ilgili olarak bilgi sahibi olunmasını, açıklama ve ispat hakkını, Mahkeme’nin, açıklamaları dikkate alarak değerlendirmesini ve Kararlar’ın somut ve açık olarak gerekçelendirilmesini içermektedir. Mahkemeler; Kararları’nı somut ve açık bir şekilde gerekçelendirmek zorundadırlar. Eksik, şeklî ve görünüşte gerekçe yazılması, Adil Yargılanma Hakkı’nın (Hukukî Dinlenilme Hakkı’nın) ihlâlidir.
*-*
HUKUK DAİRELERİ KARAR ÖRNEKLERİ
Somut uyuşmazlıkta; Mahkeme’nin davanın kabulüne ilişkin ilk Karar’ın Dairemiz’ce bozulmasının müteakiben Mahkeme’ce bozma ilamına uyularak davanın reddine karar verilmiştir. Temyize konu bu Karar’ın içeriğinde ise; bozmadan önceki ilk karara aynı şekilde yer verildikten sonra; Dairemiz’in bozma ilamı da aynen (karar başlıkları dahil tamamı) aktarılmış ve hiçbir gerekçe oluşturulmadan “uyulmasına karar verildiğinden” bahsedildikten sonra hükmün oluşturulduğu görülmüştür. Karar’ın yazım şeklinden; bozmadan sonra dosyada herhangi bir inceleme yapılmadan, önceki yargılama safhasının “Kes, Kopyala, Yapıştır” tekniğiyle aktarılarak, Karar’ın yazıldığı anlaşılmıştır. Bu durumda sonuç itibariyle karar doğru olsa dahi; yazım şekli taraflardaki adalet duygusunu zedeleyecek niteliktedir. Netice itibariyle, Mahkeme’nin karar yazım şekli ve içeriği Hukukî Güven İlkesi’ni zedeler ve Adil Yargılanma Hakkı’nı ihlal eder nitelikte olduğundan, Karar’ın salt bu nedenle tekrar bozulması gerekmiştir. [i]
Somut uyuşmazlıkta; Mahkeme’ce davacı tanıkları ..., ... ve ...’in alınan beyanlarının olduğu gibi aynı olması nedeniyle Mahkeme’ce bu üç tanığın beyanının Duruşma Tutanağı’na Kopyala-Yapıştır şeklinde geçirildiği anlaşılmaktadır. Tanıkların ayrı ayrı beyanlarının kendi sözleri ile tutanağa yazılması yerine, Kopyala Yapıştır şeklinde işlem yapılması HMK’nun 261. Maddesi’ne aykırı olduğu gibi, Hâkim’in sorumluluğunu doğuracak ve belgelendirmeyi bozucu niteliktedir. Tanıklar’ın Beyanları birbirine benzer olsa dahi beyanları kendi sözleri ile tutanağa geçirilmelidir. Davacı tanıklarının beyanlarının Duruşma Tutanağı’na Kopyala-Yapıştır şeklinde geçirilmesi usule aykırı olduğu gibi belgelendirmeyi bozucu nitelikte olduğundan, bu beyanlar hükme ve hesaplamaya dayanak alınamaz. Bu itibarla, davacı tanıkları yeniden HMK’nun 261. Maddesi’nde belirtilen usule uygun şekilde ayrı ayrı dinlenip, kendi sözleri tutanağa bağlanmalı ve bu beyanlara göre gerekirse ek Bilirkişi Raporu alınarak ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilerek sonuca gidilmesi için, Karar’ın bozulması gerekmiştir. [ii]
Gerekçeli Karar’ın başka bir dava konusuna ilişkin olduğu ve “Kes-Kopyala-Yapıştır” yöntemi ile oluşturulduğu, bu yönüyle hükümde çelişki yaratıldığı anlaşıldığından doğru görülmemiştir. [iii]
Bölge Adliye Mahkemesi karar gerekçesinde dosya içeriği ile uyuşmayan, bilgisayardan Kopyala-Yapıştır şeklinde yapılan işlemden kaynaklandığı düşünülen bir takım ifadelere yer verilmiştir. Bu şekilde oluşturulan karar 6100 sayılı HMK.nun 297. Maddesi’ne aykırıdır. [iv]
CEZA DAİRELERİ KARARLARI
Katılanın ısrarlı beyanı ve tanık ...’in farklı tarihli suçlara yönelik bilgisinin olduğu ve Soruşturma aşamasında bu olaylarla ilgili ifadesinin alındığının anlaşılması karşısında, adı geçen tanığın Mahkeme’de ayrıntılı beyanı alınmadan, Soruşturma aşamasındaki İfadesi’nin bir bölümünün Kopyala-Yapıştır yoluyla Duruşma Tutanağı’na geçirilmesi …, eksik inceleme ve yetersiz gerekçeyle yazılı biçimde hükümler kurulması… (BOZMA) [v]
Mahkemeler’in her türlü Kararları’nın gerekçeli olmasının Anayasa’nın 141/3 ve CMK.’nun 34, 230 ve 289/9. Maddeleri’nin amir hükmü olduğu dikkate alınarak; iddia, savunma, sanığın leh ve aleyhindeki kanıtların tartışılması, sanığın savunmalarına neden itibar edilmediğinin denetime imkan verecek şekilde açıklanması, sübutu kabul edilen ve suç oluşturan eylemlerin belirlenmesi ve yasal öğelerinin gösterilmesi gerektiği gözetilmeden İddianame, Savunma gibi belgelerin Kes Kopyala Yapıştır yöntemi ile karar oluşturularak gerekçesiz olarak suçun sübutu kabul edilerek hüküm kurulması… (BOZMA) [vi]
Mahkeme’de dinlenen Tanık Beyanları’nın ise, tümünün ifadelerinin Kopyala-Yapıştır şekilde Duruşma Tutanağı’na aktarılması, Kanun’a aykırı ve sanık ... müdafiinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden HÜKMÜN BOZULMASINA… [vii]
Gerekçeli Karar’ın, Anayasa’nın 141 ve CMK’nun 34, 230 ve 232. maddelerinde belirtilen nitelikleri taşıması gerektiğinden, gerekçe bölümünde, iddia ve savunmada ileri sürülen görüşlerin açıkça gösterilmesi, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, hükme esas alınan ve reddedilen delillerin belirtilmesi, bu kapsamda dosya içerisinde bulunan ve hukuka aykırı yöntemlerle elde edilen delillerin ayrıca ve açıkça gösterilmesi, ulaşılan kanaat, sanığın suç oluşturduğu sabit görülen fiilleri ve bunların nitelendirilmesi, olayın Mahkeme’ce oluş şeklinin nasıl kabul edildiğinin belirtilerek denetime elverişli olacak şekilde tartışılması ve buna göre hüküm kurulması gerekirken, bozma ilamını da etkisiz kılacak şekilde bozma öncesi verilen gerekçenin aynı şekilde Kopyala Yapıştır yapılmak suretiyle gerekçe kısmına eklenerek yetersiz gerekçeyle yazılı şekilde hüküm kurulması … [viii]
-------------------------------
[i] Yargıtay (9.) Hukuk Dairesi, 2020/337 E., 2020/2528 K., 19.02.2020 T.
[ii] Yargıtay (9.) Hukuk Dairesi, 2017/9720 E., 2019/8762 K., 15.04.2019 T.
[iii] Yargıtay (20.) Hukuk Dairesi, 2017/9411 E., 2019/1461 K., 05.03.2019 T.
[iv] Yargıtay (9.) Hukuk Dairesi, 2017/27509 E., 2018/13598 K., 25.06.2018 T.
[v] Yargıtay (4.) Ceza Dairesi, 2015/16180 E., 2019/15534 K., 09.10.2019 T.
[vi] Yargıtay (7.) Ceza Dairesi, 2015/16425 E., 2019/30880 K., 30.04.2019 T.
[vii] Yargıtay (4.) Ceza Dairesi, 2014/41726 E., 2019/3114 K., 27.02.2019 T.
[viii] Yargıtay (1.) Ceza Dairesi, 2018/4123 E., 2018/5123 K., 04.12.2018 T.