T.C.
YARGITAY
11. HUKUK DAİRESİ
E. 2022/6005
K. 2024/2430
T. 26.3.2024
BANKACILIK HİZMETLERİNDEN KAYNAKLANAN TAZMİNAT İSTEMİ ( Davalı Bankanın Uluslararası Sistemden Kendisine Yasaklılık Listesinin Gelmemiş Olmasına Rağmen Muhabir Banka İle İletişime Geçip Sağlıklı Bir Swift İşleminin Nasıl Yapılabileceği Konusunda Bilgi Edinilmesi Gerektiği/İlk Swift İşlemi Sonuçlarının Davalı Bankaca Takip Edilmediği ve Buna Rağmen İkinci Swift İşleminin de Kabul Edildiği Hususlarının Davalı Bankanın Yapılan İşlemlerde Kusurlu Olduğunun Göstergesi Olmasına Rağmen Bilirkişi Raporlarında Bu Hususların Değerlendirilmediği - Yeni Bir Rapor Alınması Gereği )
BANKANIN KUSURLU OLMASI ( Davalı Bankanın Uluslararası Sistemden Kendisine Yasaklılık Listesinin Gelmemiş Olmasına Rağmen Muhabir Banka İle İletişime Geçip Sağlıklı Bir Swift İşleminin Nasıl Yapılabileceği Konusunda Bilgi Edinilmesi Gerektiği/Bu Konuda Hiçbir Aksiyon Almayıp Amerika Birleşik Devletleri Ambargosu Nedeni İle İşlemin Bloke Edilmesine Sebep Olduğu - Davalı Bankanın Yapılan İşlemlerde Kusurlu Olmasına Rağmen Bilirkişi Raporlarında Bu Hususların Değerlendirilmediği/Son Bilirkişi Raporunu Düzenleyen Heyetten veya Yeniden Oluşturulacak Bilirkişi Kurulundan Rapor Alınması Gereği )
BİLİRKİŞİ RAPORU ( İlk Swift İşlemi Sonuçlarının Davalı Bankaca Takip Edilmediği ve Buna Rağmen İkinci Swift İşleminin de Kabul Edildiği Hususlarının Davalı Bankanın Yapılan İşlemlerde Kusurlu Olduğunun Göstergesi Olmasına Rağmen Bilirkişi Raporlarında Bu Hususların Değerlendirilmediği/Son Bilirkişi Raporunu Düzenleyen Heyetten veya Yeniden Oluşturulacak Bilirkişi Kurulundan Rapor Alınması Gereği )
6098/m.115/3
ÖZET: Uyuşmazlık, bankacılık hizmetlerinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkin açılan davada, davacının EFT talimatlarının alıcıya ulaşmamasında davalı bankanın kusurlu olup olmadığı noktasında toplanmıştır.
Her ne kadar dosya kapsamında aldırılan bilirkişi raporlarında davalı bankanın kusurunun olmadığı belirlenmiş ise de uluslararası bankacılık sisteminde swift işleminin hangi hallerde yasaklı ya da bloke işlemine tabi olduğunun davacının bilme ihtimalinin olmadığı, sistem güvenliğinin ve yasaklılık durumunun bankalarca temin edilmiş olması koşulu da gözetildiğinde davalı bankanın uluslararası sistemden kendisine yasaklılık listesinin gelmemiş olmasına rağmen muhabir banka ile iletişime geçip sağlıklı bir swift işleminin nasıl yapılabileceği konusunda bilgi edinilmesi gerekirken bu konuda hiçbir aksiyon almayıp Amerika Birleşik Devletleri ambargosu nedeni ile işlemin bloke edilmesine sebep olduğu, ilk swift işlemi sonuçlarının davalı bankaca takip edilmediği ve buna rağmen ikinci swift işleminin de kabul edildiği hususlarının davalı bankanın yapılan işlemlerde kusurlu olduğunun göstergesi olmasına rağmen bilirkişi raporlarında bu hususların değerlendirilmediği anlaşılmıştır. O halde, 6098 Sayılı Kanun'un 115. maddesinin üçüncü fıkrası ve uluslararası para transferi konusunda uygulamalar dikkate alınarak son bilirkişi raporunu düzenleyen heyetten veya yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulundan rapor alınması ve anılan hususların değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken aksine hüküm kurulması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
DAVA : Taraflar arasındaki tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
KARAR : I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili tarafından 24.12.2015 tarihli EFT talimatı ile davalı banka şubesi nezdinde bulunan hesabından 20.000,00 USD'nin Temyruk Russıa Trans-Taman-Expo Ltd. Fırmasının Krayınvestbank Krasnodart nezdinde bulunan hesabına, yine 13.01.2016 tarihli EFT talimatı ile aynı alıcı, aynı banka ve aynı hesap numarasına 25.000,00 USD gönderilmesi talimatı verildiğini, müvekkili şirket tarafından EFT talimatlarına konu alıcı firma ile görüşmelerinde meblağların hesaplarına ulaşmadıklarının bildirildiğini, davalı banka ile yaptıkları görüşmelerde ise talimat alıcısı hesabının bu bankanın yasaklar listesine alındığını ve bu nedenlerle EFT talimatına konu meblağların alıcı hesabına ulaştırılamadığı ve talimatlara konu paraların Amerikan Hazinesine aktarıldığının bilgisinin verildiğini, ilk talimatının akıbetinin davalı bankaca bilindiği halde ikinci talimatının da davalı bankaca kabul edilerek aynı ihmal ve kusurlu davranışları ile müvekkili şirketin zararına neden olduğunu, yazılı ve sözlü tüm taleplere rağmen davaya konu talimatlarının alıcısına ulaştırılamadığını ileri sürerek talimatlara konu 24.12.2015 tarihli 20.000,00 USD, 31.01.2016 tarihli 25.000,00 USD olmak üzere 45.000,00 USD toplam alacağın talimat tarihlerinden itibaren ticari en yüksek faizi ile birlikte tahsil edileceği günkü kur üzerinden TL olarak davalıdan tazminine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı şirketin transfer yapılmasını talebi üzerine belirtilen hesaba gönderilmek üzere The Bank New York Mellon'la muhabirlik ilişkisi kurulduğunu ve para transferinin gerçekleştirildiğini, davacının ikinci transferin iadesini istemesi üzerine muhabir banka ile derhal iletişime geçildiğini, muhabir bankanın 01.02.2016 ve 08.02.2016 tarihlerinde alıcının bankası olan Krayınvestbank Krasnodart'ın OFAC yaptırımları kapsamında yer aldığından bloke altına alındığının bildirildiğini, müvekkilinin davacı şirketin talimatını uygulamakla yükümlü olduğu somut olayda transfer talimatının aynen gerçekleştirilerek üzerine düşen tüm yükümlülükleri yerine getirdiği, davacının bir zararı oluştuysa bunun tamamen kendi kusuru neticesinde gerçekleştirildiğini, uluslararası yasaklılığın tek bir liste veya tek bir veri ile tespit edilmediğini, diğer bir ifade ile kesin bir liste bulunmadığını, transferin yapıldığı tarihte alıcı bankanın yasaklılığının yayımlanmadığını, ortada bir zarar dahi olmadığından davanın reddi gerektiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesi'nin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile alıcı bankanın yasaklı olduğuna dair 22.12.2015 tarihli listenin internette hangi tarihte yayınlandığının bilinmediği, bankaların yasaklılık durumları ile ilgili çeşitli zamanlarda farklı listelerin yayınlandığı, davalı bankanın alıcı bankanın yasaklılık durumunu araştırma görevi bulunmadığı, ilk EFT işleminin yapıldığı 24.12.2015 tarihinden sonra, EFT konusu tutarın alıcıya ulaşıp ulaşmadığını tespit etme görevinin davacıya ait olup tutarın ulaşmamasına rağmen ikinci kez aynı banka hesabına havale işlemi için talimat verilmesinde davacının kusurlu olduğu, davalı bankanın, davacının talimatları doğrultusunda para transferini swift sistemi ile gerçekleştirerek aracılık görevini yerine getirdiği ve havale alıcısına bu tutarın ulaşmaması nedeniyle ihmali veya kusuru bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesi'nin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; hüküm kurulurken dava dışı firma tarafından söz konusu bedelin iadesine dair herhangi bir girişimde bulunulmadığına, paraya el konularak iade edilmediğine ilişkin beyanlarının gözardı edildiğini, davalı bankanın ve banka çalışanlarının söz konusu tutarın alıcıya ulaşmamasında tam kusurlu olduğunu, dava konusu olayda müvekkili şirketin EFT talimatlarının şube işlemlerinin tamamlanmasından sonra davalı banka genel müdürlüğünce işleminin onaylanmasından önce, muhabir bankanın işlem yapma hakkının kısıtlanmış olduğunun araştırıldığını, kısıtlılık durumunun bilindiğini ve işlemin onaylanmayarak iptali gerekmekte iken tam kusurlu davranılarak müvekkili şirket zararına neden olduklarını, bankaların güvenilir kurum olmakla yükümlü olduklarını bu nedenle ilk talimatın yerine ulaştırılamadığı konusunda uyarılmaları gerektiğini ve ikinci talimatın banka tarafından kabul edilmemesi gerektiğini, fakat davalının basiretli davranmadığını ve objektif özen yükümlülüğünü yerine getirmediğini, kusurunun ortaya çıkmaması maksadı ile güveni de kötüye kullanarak ikinci talebi de kabul ettiğini ve müvekkilini iki kere zarara uğrattığını, basiretli iş adamı gibi davranma ve objektif özen gösterme yükümlülüğüne uymayan tarafın davalı banka olduğunu, müvekkili firmanın üretim ve ticaret yapan bir firma olması nedeniyle alınan yaptırım ve kısıtlama kararlarını kendilerine tebliği ve bildiriminin mümkün olmadığını belirterek kararın kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesi'nin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığı, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık olmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V.TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesi'nin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf sebepleriyle temyiz başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, bankacılık hizmetlerinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkin açılan davada, davacının EFT talimatlarının alıcıya ulaşmamasında davalı bankanın kusurlu olup olmadığı noktasında toplanmıştır.
2. İlgili Hukuk
6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 115. maddesinin üçüncü fıkrası.
3. Değerlendirme
Dava, bankacılık işlemlerinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkin olup her ne kadar dosya kapsamında aldırılan bilirkişi raporlarında davalı bankanın kusurunun olmadığı belirlenmiş ise de uluslararası bankacılık sisteminde swift işleminin hangi hallerde yasaklı ya da bloke işlemine tabi olduğunun davacının bilme ihtimalinin olmadığı, sistem güvenliğinin ve yasaklılık durumunun bankalarca temin edilmiş olması koşulu da gözetildiğinde davalı bankanın uluslararası sistemden kendisine yasaklılık listesinin gelmemiş olmasına rağmen muhabir banka ile iletişime geçip sağlıklı bir swift işleminin nasıl yapılabileceği konusunda bilgi edilnilmesi gerekirken bu konuda hiçbir aksiyon almayıp Amerika Birleşik Devletleri ambargosu nedeni ile işlemin bloke edilmesine sebep olduğu, ilk swift işlemi sonuçlarının davalı bankaca takip edilmediği ve buna rağmen ikinci swift işleminin de kabul edildiği hususlarının davalı bankanın yapılan işlemlerde kusurlu olduğunun göstergesi olmasına rağmen bilirkişi raporlarında bu hususların değerlendirilmediği anlaşılmıştır. O halde, 6098 Sayılı Kanun'un 115. maddesinin üçüncü fıkrası ve uluslararası para transferi konusunda uygulamalar dikkate alınarak son bilirkişi raporunu düzenleyen heyetten veya yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulundan rapor alınması ve anılan hususların değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ : Açıklanan sebeplerle;
1. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,
2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
Peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde ilgiliye iadesine,
Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 26.03.2024 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Kazancı Elektronik ve Basılı Yay. A.Ş.ne ait Kazancı Hukuk Otomasyon veritabanından alınmıştır. © Tüm Hakları Saklıdır