Başkalarına Vermek VEYA Temin Etmek; Yasa’da başkalarına vermek ibaresi açık bir şekilde kullanılmasına rağmen temin etmek kavramı kullanılmamıştır. Başkalarına vermek; bir kimsenin mülkiyetinde veya zilyetliğinde bulunan uyuşturucu veya uyarıcı maddeyi satış sayılmayacak şekilde ve bedel almaksızın/karşılıksız başkasına devretmesidir. (YCGK 2011/120 E.2011/143 K.) 765 sayılı Kanunda kavram, ”parasız olarak devretme” olarak belirtilmiştir. Öğretide başkalarına verme; bir ücret karşılığında olmaksızın üçüncü kişilerin tasarrufunda bulunma olanağının yaratılması, herhangi bir bedel ve karşılık olmaksızın bir kişiden başka bir kişiye veya kişilere ücretsiz olarak intikal ettirilmesi, satma eyleminin bedelsiz halini teşkil eden eylemler, parasız devretme şeklinde tanımlanmıştır. (Yaşar s.212,Özbek ve Diğerleri s.712, Balcı s.176-183) Türk Ceza Kanunu’nun 188. maddesinin 3. fıkrasındaki anlamı itibariyle vermek fiili; uyuşturucu veya uyarıcı bir maddenin mülkiyetinin veya zilyetliğinin herhangi bir bedel veya karşılık olmaksızın el değiştirmesidir. Burada suçun maddî unsuru, uyuşturucu veya uyarıcı bir maddenin mülkiyetinin veya zilyetliğinin bedelsiz olarak başkalarına aktarılmasına yönelik icrai hareketlerdir. Fail uyuşturucu maddeyi hatır için veya yoksunluk krizi geçiren birine acıdığı için veya cinsel ilişki karşılığında vermiş olabilir. Bu hallerde YCGK ve 10. CD arasında görüş farklılıkları olmakla birlikte başkalarına verme suçunun oluştuğu kabul edilmelidir. Uyuşturucu veya uyarıcı maddeyi başkasına vermek suçu teşebbüse elverişlidir. Failin hangi amaçla maddeyi verdiğinin bir önemi bulunmamaktadır. Uyuşturucu veya uyarıcı maddenin hatır, cinsel beklenti, acıma duygusu vs. gibi herhangi bir nedenle verilmiş olması, suçun niteliğini değiştirmez. PARLAR, Ali – HATİPOĞLU, Muzaffer, Türk Ceza Kanunu Yorumu, C.II, Ankara 2007, s.1408.; GÜNGÖR – KINACI, s. 262. Dolayısıyla, bedelinin verilmesi sonrasında tedarik edilerek yapılan madde teslimleri, başkasına verme kavramı içerisinde yer almaz. Temin etmek ise TDK’ya göre; bulmak, elde etmek, tedarik etmek biçiminde tanımlanmıştır. Her ne kadar Yasa maddesinde temin etmek, seçimlik eylemlerden birisi olarak açıkça belirtilmemiş olsa da, Yüksek Mahkemenin istikrarlı içtihatlarında TCK Md.188/3 te belirtilen fiiller arasında kabul edilmektedir. Başkalarına verme eylemi yukarıda ifade edildiği üzere bedelsiz/karşılıksız gerçekleştirilmektedir. Hangi amaçla olursa olsun uyuşturucu/uyarıcı maddenin 3.kişinin MÜSTAKİLEN tasarruf edeceği şekilde bedelsiz devri, başkalarına vermedir. Ticaret kapsamında değerlendirilmeyecek (kar marjı olmaksızın) bedelli devirler ise tedarik etme kapsamında yer alır. Örneğin A şahsı madde içmek istemektedir ancak satan kişileri tanımamaktadır, B şahsına maddenin parasını vererek ondan madde bularak kendisine satın almasını ve getirmesini istemektedir, bu halde B şahsı temin etme suçunu işlemektedir. Başkalarına verme veya temin suçunun oluşması için  uyuşturucu maddenin zilyetliğinin veya yararlanılmasının tanıklara müstakilen devredilmesi gerekmektedir. Aynı ortamda birlikte kullanmak için temin etme veya başkasına verme fiilleri, koşullarının oluşması halinde TCK md.191 kapsamında değerlendirilecektir. Sanığın, başkalarına verme veya temin etme kastının bulunup bulunmadığı, suçun oluşumu bakımından etraflıca irdelenmelidir.

PARA KOYARAK ORTAKLAŞA MADDE SATIN ALMAK : Ancak kullanmak amacıyla bulundurulan uyuşturucu veya uyarıcı maddenin, başkalarına İKRAM edilerek BİRLİKTE KULLANILMASI halinde, failin kastı uyuşturucu veya uyarıcı maddeyi başkasına vermek/temin etmek olmadığından, fiili TCK’ nın md 191.maddesinde düzenlenen suçu oluşturacaktır. (10.CD,28.11.2014,2014-7103-13152,10 CD 11.10.2013,2012-13522 E,2013-8959 K., Y.10.CD.13.06.2022, 2020/10627-2022/7656, 10.CD.28.11.2014,2014/7103-13152, Y.10.CD.03.05.2012, 2012/1565-8697) Örneğin A ve B arkadaştırlar. A üzerindeki 2 gr esrarı B ye ikram etmiş ve birlikte kullanmışlardır veya A, B, C madde kullanmak için aralarında ortaklaşa para toplarlar, daha sonra A toplanan parayı alarak 3 gr esrarı alarak getirir ve üç kişi aynı ortamda birlikte kullanırlar. Bu hallerde eylem TCK md 191 kapsamında kalır. Ancak ikram mahiyetinde olan maddenin A ve B ile birlikte kullanıldıktan sonra arta kalan maddenin C ye kullanması amacıyla MÜSTAKİLEN (Bağımsız) bırakılması halinde , eylem TCK md 188/3  te belirtilen başkalarına verme/temin etme suçunu oluşturur. Örneğin A, B, C aralarında para toplayarak 50 gr metamfetamin maddesi almaya karar verirler, A ise kendi içimliği ile beraber maddeyi satın alarak B ve C ye getirir. Bu halde maddenin her bir kişinin verdiği para ile orantılı olarak payına düşecek şekilde bölüştürülmesi veya bir kısmının birlikte kullanılması sonrasında herkesin kendi payına düşen miktarı alarak müstakil bir şekilde kullanmaya başlaması durumunda, temin etmek suçu oluşur. (Y.10.CD.09.11.2020, 2020/15006-7022) Nitekim Yarg.10 CD. 2019/8026 E.2022/6677 K. sayılı ilamında, iki kişinin bulunduğu araçta sanık savunmaları, birlikte yarı yarıya içmek amacıyla ortaklaşa para koyarak aldık yönünde olmasına karşın toplamda kişisel kullanım sınırı üzerinde olan net 1280 gr esrar maddesinden ötürü TCK md.188/3 gereğince oy çokluğu ile mahkumiyet kararı vermiştir. Satış eyleminden önce numune verme fiili veya uyuşturucu maddeyi emanet verme eylemi de (bkz.Y.10.CD.2017/6170 E.2021/4263 K.) başkalarına verme suçu kapsamında değerlendirilir. Başkalarına verme veya Temin etme suçu teşebbüse elverişlidir. Suçun tamamlanması için maddenin zilyetliğinin (Tasarruf olanağının) devredilmesi gerekir. Yine Y.10.CD.2021/15520 E.2023/2685 K. sayılı ilamında ” sanık … uyuşturucu maddeyi arkadaşları olan diğer iki sanığın alıp geldiğini savunmuş ve diğer iki sanık da bu durumu doğrular nitelikte savunmada bulunmuş olsa da eğer bu madde üç kişi tarafından kullanılacak ise başkasının evinde (sanık …’ün evinde) ve bir bütün olarak ele geçmiş olmasının normal olmadığı; bu durumun sanıkların etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmaya ve ele geçen maddenin üç kişinin kullanması durumunda kişi başına düşen miktarın uyuşturucu madde ticareti suçuna ilişkin kullanım sınırına dayandırılması amacıyla yapıldığı kanaatine varılmakla; sanıkların savunmalarına itibar edilmeyip ayrıca 5237 sayılı Kanun’un 192 nci maddesinin değerlendirmesi de bu açıdan yapılarak; sanığın atılı suçu işlediğinin sabit olduğu gerekçesiyle sanığın mahkûmiyetine karar verilmiştir.” belirtilmiştir. Y.10.CD.2021/1049 E.2023/8838 K sayılı ilamında ise ; ”sanıkların gezmek amacı ile İstanbul iline gittikleri ve daha önceden de uyuşturucu kullandıkları için içmek amacı ile uyuşturucu almaya karar vererek birlikte uyuşturucu satın aldıkları ve birlikte bulundukları ortanda almış oldukları uyuşturucu sigaraların birer adedini birlikte içtikleri, daha sonrasında yine arkadaşları olan sanık …’nın araca binmesinden sonra geri kalan sigaraların bir tanesini yine aynı ortamda birlikte kullandıkları, geri kalan iki sigaranın da aksi ispatlanamayan sanık savunmalarına göre araçta birlikte kullanacak olmalarına rağmen yakalanmaları üzerine kullanmadıklarının anlaşılması karşısında sanıklar … ve Volkan’ın savunmalarının aksini gösterir yakalanan uyuşturucu maddeyi satmak amacı ile İstanbul ilinden getirdikleri ve başkasının içmesi için temin ettikleri yönünde delil bulunmadığısanıkların hep birlikte bulundukları ortamda birlikte uyuşturucu madde kullanmış olmalarının yerleşik yargıtay içtihatlarına göre de; uyuşturucu temin etme kapsamında değerlendirilemeyeceğin de göz önüne alındığında sanıkların üzerlerine atılı uyuşturucu ticareti suçunu işlediklerinin sabit olmaması nedeni ile sanıkların bu suçtan beraatlerine karar verilmiş ve yukarıda belirtildiği üzere verilen bu karar temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir. Dosya kapsamına ve sanığın bizzat kendi ikrarına göre sanık …’ın uyuşturucu madde kullandığının” anlaşıldığı, gerekçesiyle mahkûmiyetine karar verildiği…” belirtilmiştir. Benzer şekilde Y.10.CD. 2021/3036 E.2023/5517 K. sayılı ilamında ” Olay tutanağı içeriği, sanığın yakalanış biçimi ve tüm dosya kapsamına göre; sanığın sabit olan eyleminin temin ettiği kişisel kullanım miktarındaki uyuşturucu maddeyi haklarında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan ayrı soruşturma yürütülen ve mahkemece tanık olarak dinlenen … ve … birlikte kullanmak için temin etmekten ibaret olduğu ve beraberinde getirdiği uyuşturucu maddenin zilyetliğinin veya yararlanılmasının tanıklara müstakilen devredilmemesi karşısında, sanığın eyleminin kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu oluşturduğu, sanık hakkında ayrıca “kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma” suçundan soruşturma yürütüldüğü göz önüne alınarak, sanığın beraati yerine, yazılı şekilde mahkûmiyetine karar verilmesi hukuka aykırı görülmüştür.” diyerek bozma kararı vermiştir.  Y.10.CD.2014/3786 E.2015/32810 K. sayılı ilamında ”Sanığın, suç konusu net 9,6 gramdan ibaret esrarı arkadaşları ile birlikte kullanmak için Gaziantep’den getirttiğine ilişkin savunmasının aksine delil bulunmadığı, sabit olan fiilinin “kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma” suçunu oluşturduğu gözetilmeden, tek olan fiili ikiye bölünerek hem “kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma” suçundan tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına karar verilmesi, hem de “uyuşturucu madde ticareti yapma” suçundan mahkûmiyet hükmü kurulması, Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA, Üye H.. U..’nun hükmün onanması gerektiğine ilişkin karşı oyu ve oyçokluğuyla, 06/11/2015 tarihinde karar verildi.” denilmiş, karşı oy gerekçesi olan ” Sanık hakkındaki iddianamede uyuşturucu madde ticareti yapma suçu ile ilgili anlatım dışında esrar kullandığı ve idrarından esrar çıktığı da iddia edildiğinden, TCK’nın 191/2 maddesine göre ek savunma hakkı verilmek suretiyle uyuşturucu madde kullanma suçundan dolayı da karar verilmiş olduğundan, sanığın eylemi tek olmayıp idrarında bulunan esrarın kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunun, ele geçirilen esrarın da uyuşturucu madde ticareti yapma suçunun konusu olduğunun kabulü gerekmektedir. Olay tutanağı ve dosya içeriğine göre, davaya konu net 9,6 gram esrarın, sanık tarafından kargo ile getirtildiği, kullanıcı sanıklardan Eren tarafından kargodan teslim alınarak, bölüğün silahlık kısmındaki demir dolaba gizlendiği, sanığın koğuş arkadaşları olan Deniz ve Eren’e daha önce de içtiği esrardan verdiği, bu kişilerin de verilen esrarı içtikleri, idrarlarında esrar etken maddesinin bulunduğu raporla sabittir. Ele geçirilen esrarın da aynı kişilerle birlikte içmek üzere getirtildiğinden kuşku yoktur. Sanığın da Onlarla birlikte içmiş olması, O’nun temin eden sıfatını ortadan kaldırmaz. Sanığın kendi kullanması dışında, bu esrarı başkalarına verme iradesi de ortaya çıkmıştır. Temin edip, onlara vermek suretiyle diğerlerinin de uyuşturucu madde kullanmalarını ve uyuşturucuya alışmalarını sağlamıştır. Ayrıca sanık, çevresindekilere esrar vermeyi alışkanlık haline getirmiştir, ele geçirilen brütü 16 gram neti 9,6 gram esrar, bir kullanımlığın çok üzerinde bir miktar olup bir defalığına birlikte içmek üzere getirildiğinin kabulü mümkün değildir. Kanunun cezalandırdığı eylemler, sadece para ile satma olmayıp, başkasına verme eylemi de seçimlik hareketler arasındadır. Başkasına vermekle de TCK’nın 188/3 maddesindeki suç oluşur. Buradaki amaç uyuşturucu madde kullanımının toplumda yaygınlaşmasını önlemektir. Verdiği zarar ve tehlikeden dolayı yasak kapsamındadır. TCK’nın 191.maddesinde, kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alan, kabul eden veya bulunduran kişiler için müeyyideler getirilmiş olup, “başkasına verme” eylemi bu madde de sayılmamıştır. Dolayısı ile başkasına veren ve temin eden konumunda olan kişileri bu madde kapsamında mütalaa etmek kanunilik ilkesine de aykırıdır. Başkasına verme eylemi yukarıda da açıklandığı üzere, TCK’nın 188/3 maddesinde açıkça sayılmıştır. Uyuşturucu maddeyi temin edip aynı koğuşta 2 kişinin kullanımına sunup kendisinden başka 2 kişinin daha kullanmasını sağlayan ve bu amaçla uyuşturucu madde getirten sanığın TCK’nın 188/3 maddesi gereğince tecziyesi yerinde olup, mahkemenin gerekçesi ile suçun sübut ve niteliğini takdirinde herhangi bir isabetsizlik görülmediğinden hükmün ONANMASI gerektiği düşüncesini taşımam nedeniyle çoğunluğun aksi yöndeki BOZMA kararına katılmıyorum.” şeklindeki değerlendirme, daire tarafından kabul edilmemiştir.

Uygulamada sıklıkla kişisel kullanım sınırı üzerinde yakalatılan maddelerin kişi başına düşecek gramaj hesabı yapılmak suretiyle kişisel kullanım sınırı içinde kalacak şekilde, birlikte içmek amacıyla ortaklaşa para konularak alındığı veya arkadaşlarıyla birlikte içmek amacıyla getirilirken yakalandığı yönünde savunmalar yapıldığı görülmekle, beyanların samimi ve inandırıcı olup olmadığı, 3.kişi/kişilere zilyetlik ve yararlanmanın müstakilen devrin bulunup bulunmadığı hususunda yargılama makamlarınca, her olayın somut özelliklerine göre ayrıntılı analiz ve değerlendirme yapılması gerekmektedir.

Birlikte ve aynı ortamda içmek amacıyla ikram etme hali: Öğreti ve uygulamada içme amacıyla bir miktar uyuşturucunun başkasına ikram edilmesi hali üzerinde durulmuştur. Bu konu, çok hassas değerlendirmeyi gerektiren bir konudur. Öğretide Kıdıl şu değerlendirmede bulunmuştur. Failin başkalarına uyuşturucu devretme iradesinin çok açık ortada bir durumda, TCK m.188/3 hükmündeki “başkasına vermek” fiilinden dolayı cezalandırılması gerekir. Zira belli zaman aralıklarıyla ve belli sıklıkta arkadaşlarına uyuşturucu madde temin eden kişi, satan kişiler kadar toplum sağlığı bakımından tehlike oluşturmaktadır” .Elmas’a göre, başkasına ikram ederek birlikte kullanılması halinde TCK m.188/3 hükmündeki “başkalarına vermek” fiili oluşmaz. Bu durumda sadece TCK m. 191 hükmündeki kullanmak için uyuşturucu madde bulundurmak suçu oluşur. Konu Yargıtay’a da intikal etmiş ve Yargıtay bir kararında, “Sanığın kendisine ait uyuşturucu maddeyi arkadaşlarıyla birlikte içmekten ibaret eyleminin kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma’ suçunu oluşturduğu ve sanığın uyuşturucu veya uyarıcı madde ticareti yaptığına ilişkin kuşkuyu aşan yeterli ve kesin delil bulunmadığı gözetilmeden bu suç yerine uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan mahkûmiyet hükmü kurulması yasaya aykırıdır.” değerlendirmesinde bulunulmuştur”. Yargıtay 20.CD de önüne gelen bir olayda, failin devretmek kastının bulunmadığı gerekçesiyle, arkadaşına kullanmak için uyuşturucu madde ikramını TCK m. 188/3 anlamında “başkasına verme” kapsamında değerlendirmemiştir.

10/022014 tarihli olay, yakalama, el koyma ve tartı tutanağı içeriğine ve diğer sanık….in savunmasına göre, sanığın olayın geçtiği internet cafeye geldiğinde yanında getirmiş olduğu esrarı diğer sanık ile birlikte içmek için teklifte bulunduğu ve kazan dairesine inerek esrarı içtikleri, uyuşturucu maddeyi diğer sanık ‘a devretmek kastının bulunmadığı, ayrıca esrar içtikleri yerde bulunan net 0.25 esrar ile ev aramasında bulunan net 0.03 ve net 0.5 gr XLR-11 içeren uyuşturucu maddeyi kullanma amacı dışında başkasına satma veya devretme amacıyla bulundurduğuna ilişkin savunmasının aksine kuşku sınırlarını aşan kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı ayrıca kullanmak için uyuşturucu madde bulundurmak suçundan yargılama yapılarak tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri karan verildiği dikkate alınarak. sanığın uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan beraati yenine cezalandırılmasına karar verilmesi kanuna aykırıdır.(Y20.CD,13/07/2020 T.,2019/1945 E.,2020/4266 K.)

20/03/2010 tarihli ikamet arama, yakalama, muhafaza altına alma, müracaat Cumhuriyet savcısı ile telefon görüşme ve talimat alma tutanağı, sanığın savunması ve tüm dosya kapsamına göre; Sanığın, soruşturma aşamasında uyuşturucu maddeyi diğer şahıslarla birlikte içmek için aldığına yönelik savunmasının aksine, olay tarihinde……isimli şahsın üzerinde ele geçen uyuşturucu maddeyi, satma veya başkasına verme gibi birlikte kullanmak amacıyla uyuşturucu madde satın almak amacı dışında bir amaç için temin ettiğine ilişkin kuşku sınırlarını aşan, her türlü şüpheden uzak, yeterli delil elde edilemediği, sanığın eyleminin kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu oluşturduğu gözetilmeden, uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan hüküm kurulması kanuna aykırıdır. (Y20.CD,2305/2017 T.,2015/9492E,2017/3283K)

Av. Tuncay İLÇİM

Bursa Barosu