Hekim Hakları kavramı hasta hakları kavramına nazaran daha geri planda kalmış bir konudur fakat her meslek grubunda olduğu gibi sağlık çalışanlarının da yükümlülükleri olduğu kadar hakları da bulunmaktadır. Hekim hasta hakları çok çeşitli olabilir. Kısaca örneklemek gerekirse; yeteneğini geliştirme hakkı, mesleğini icra ederken özgür ve bağımsız karar verme hakkı, sağlık riskini en aza indirecek çalışma koşullarını talep etme hakkı, hasta ve yakınlarından işbirliği isteme hakkı, evrensel ve bilimsel eğitim alma hakkı, fiziki altyapı ve ekibe sahip olma hakkı, etik kurallara bağlı kalma hakkı, tanıklıktan çekinme hakkı, muayene ve tedavi için gerekli verileri alabilme hakkı gibi örnekler sayılabilir.
1-Haksız Şikayetlere Karşı Hak Arama Yolları
4483 Sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkındaki Kanun'a md.15 '' memurlar ve diğer kamu görevlileri hakkındaki ihbar ve şikayetlerin ihbar veya şikayet edileni mağdur etmek amacıyla (....)ve(1) uydurma bir suç isnadı suretiyle yapıldığı hazırlık soruşturması sonucunda anlaşılır veya yargılama sonucunda sabit olursa haksız isnatta bulunanlar hakkında yetkili ve görevli Cumhuriyet başsavcılığınca re'sen soruşturmaya geçilir. Memurlar ve diğer kamu görevlilerinin yukarıdaki fıkrada belirtilen durumlarda kamu davası açılması için Cumhuriyet başsavcılığına başvurma ve haksız isnatta bulunanlar hakkında genel hükümlere göre tazminat davası açma hakları saklıdır.'' demektedir.
Dava açma hakkı yasalarca korunmuş olup açılan davaların beraat ile sonuçlanması veya reddi halinde hakkında dava açılanın kişilik haklarına saldırıya uğradığını kabul etmek hak arama özgürlüğünü sınırlar. Bu nedenle, sadece bu hakkın kullanılması nedeniyle hastanın hukuka aykırı hareket ettiği söylenemez. Hasta dava hakkını kullanırken durumun iftira niteliğinde olmaması önemlidir. İhbar ve şikayetin temelini oluşturan maddi olguların ciddi ve inandırıcı kanıtlarla desteklenmesi gerekmektedir. İhbar ve şikayet hakkının kasten ve zarar verme amacıyla veya keyfi olarak herhangi bir delil ve emare bulunmadan kullanılmaması gerekir. Aksi halde hak arama özgürlüğünün kötüye kullanılmış olması nedeniyle hukuka uygunluk nedeni ortadan kalkacağından manevi tazminata karar verilmesi gerekeceğine kuşku yoktur. Yani kısaca hiçbir emare olmadığı halde, sağlık çalışanının şikayet edilmesi veya konu ile alakasız bir sağlık çalışanının ismen şikayet edilmesi halinde, bu şikayet hukuka aykırı olur. Buna karşın sağlık çalışanının şikayet edilmesinde emareler varsa şikayet hak arama özgürlüğü içerisinde kalır ve hukuka uygun olur.
2-Güvenlik Hakkının İhlaline Karşı Hak Arama Yolları
Gerek hekim gerekse diğer sağlık çalışanları açısından en büyük sorunlardan biri şiddettir. Sağlık çalışanlarına yönelik şiddetin önlenmesi devletin koruma ödevleri arasındadır. Sağlık çalışanlarına yönelik şiddet, tehdit ve hakarete karşı hukuksal hak arama yöntemleri vardır. Ceza hukuk araçları ile ve tazminat hukuku ile hak aramak mümkündür.
A- Ceza Hukuku Araçları
Sağlık çalışanlarına yönelik eylemler 3 ayrı suçu oluşturabilir. Bu suçlar hakaret, tehdit ve yaralamadır. Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu'na 7243 sayılı kanun ile 2020 yılında yapılan ekleme ile '' görevi yaptırmamak için direnme '' suçu da sağlık çalışanlarına karşı işlendiğinde cezası arttırılacak suçlar arasında sayılmaktadır. TCK da sayılan bazı suçlar kamu görevlisine karşı işlendiğinde cezayı ağırlaştırıcı hal olarak düzenlenmiş olup özel sektörde çalışan sağlık görevlileri kamu görevlisi olmadıkları halde 3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Kanunu'nun ek 12. Maddesi devreye girecektir. Bu maddeye göre ''Özel sağlık kurum ve kuruluşlarında görev yapan personel, bu görevleriyle bağlantılı olarak kendilerine karşı işlenen suçlar bakımından 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun uygulanmasında kamu görevlisi sayılır.''
TCK madde 86 da yaralama suçu düzenlenmiş olup aynı maddenin 3. Fıkrası gereği bu suç kamu görevlisi olan sağlık çalışanına karşı işlenmesi durumunda ise hem ceza arttırılacak hem de şikayete tabi olmaktan çıkarılarak savcı tarafından resen takip edilecektir.
Kasten yaralama ve hakaret suçlarının kamu görevlisine yada kamu görevlisi sayılan sağlık çalışanlarına karşı işlenmesi halinde cezaların arttırılması dışında 7243 sayılı Kanun ile 2020 yılında Sağlık Hizmetleri Temel Kanunun ek 12. Maddeye yapılan ek gereğince '' kamu veya özel sağlık kurum ve kuruluşlarında görev yapan sağlık personeli ile yardımcı sağlık personeline karşı görevleri sebebiyle işlenen 5237 sayılı Türk Ceza Kanununda yer alan kasten yaralama (TCK md.86 ), tehdit (TCK m. 106 ), hakaret (TCK m. 125 ) ve görevi yaptırmamak için direnme (md. 265 ), suçlarında ilgili maddelere göre tayin edilerek cezalar yarı oranında arttırılır.''
Tehdit ve hakaret suçları açısından cezalar yarı oranında arttırılsa dahi hükmün açıklanmasının geri bırakılması sınırları içerisinde kalır. Yine bu suçlar bakımından hükmedilen hapis cezasının adli para ezasına veya tedbirlere çevrilmesi mümkün değildir.
B-Tazminat Hukuku Araçları
Kendisine hakaret edilen, şiddete uğrayan veya tehdit edilen sağlık çalışanı bu eylemler nedeniyle uğradığı maddi ve manevi zararlar için failden tazminat talep edebilir.
Suç oluşturan bir duruma maruz kalan sağlık çalışanı bunu hemen idareye bildirmelidir. Böylece idarenin de bu suçu takip etme zorunluluğu doğacaktır. Kaldı ki bu süreç beyaz kod ile işlemektedir.
C-Sağlık Çalışanlarına Karşı İşlenen Suçlarda Uzlaşma
Uzlaştırma, bu kapsama giren suçlar nedeniyle şüpheli veya sanık ile mağdur, suçtan zarar gören veya kanuni temsilcisinin, kanun ve yönetmelikteki usul ve esaslara uygun olarak uzlaştırmacı tarafından anlaştırılmaları suretiyle uyuşmazlığın giderilmesi sürecini ifade eder. CMK 253/19 uyarınca uzlaşmanın sağlanması halinde soruşturma konusu suç nedeniyle suçu işleyen hasta veya hasta yakını hakkında tazminat davası açılamaz; açılmış davadan feragat etmiş sayılır.