Arabuluculuk gönüllü bir süreçtir. Arabuluculuğa katılan taraflar, diledikleri zaman bu süreci sonlandırabilirler. Taraflar iradi olarak arabuluculuk görüşmelerine katılabileceği gibi, iradi olarak da bu görüşmeden her aşamada çekilebilirler. Arabuluculuk sürecinde anlaşamamak dava açmayı engellemez, taraflar arabuluculukta anlaşamazlarsa dava yoluna gidebilirler. Arabuluculuk görüşmelerinde tarafların anlaşması durumunda arabuluculuk ücreti dışında mahkeme harcı, yargılama giderleri ödenmez. Arabuluculuk ücreti anlaşma durumunda taraflarca eşit olarak ödenir ancak taraflardan birinin ücreti üstlenmesi de söz konusu olabilir. Anlaşma halinde arabuluculuk son tutanağı imzalanır ve bu belge ilam niteliğindedir. Taraflar bu görüşmelere bizzat veya avukatları ile birlikte de katılabilir. Ancak bilinmelidir ki arabuluculuk süreci gizlidir. Bu toplantıda tutulan tutanaklar, yapılan görüşmelerde gizlilik esasına uyulur. Gizliliğin ihlali ise yaptırıma bağlanmış olup, ihlal eden aleyhine hapis cezasına hükmedilir.
İhtiyari arabuluculuğa ek olarak, 7036 sayılı kanunla arabuluculuk iş davalarında zorunlu hale getirilmiştir. İşçilik alacakları, işe iade, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, fazla mesai, bayram vs. tatil alacakları, maaş ve izin ücretleri gibi alacaklar ocak 2018 tarihinden itibaren zorunlu arabuluculuğa tabi kılınmıştır. Dava öncesi işçiler bu alacaklarını talep edebilmek için öncelikle arabuluculuk sürecine katılmak durumundadırlar. Ancak anlaşama halinde dava yolları her zaman açık tutulmuştur. Arabuluculuğa başvurmadan dava açılması halinde iş bu davalar dava şartı yokluğundan reddedilecektir.
Başvurucu işçi ise , işverenin ikametgahındaki yahut işin yapıldığı yerdeki arabuluculuk bürosuna başvuracaktır. Başvurucu işveren ise aynı şekilde işçinin ikametgahının bulunduğu yerdeki yahut işin yapıldığı yerdeki arabuluculuk bürosuna başvuracaktır. İlgili büro tarafından görevlendirilen arabulucu üç hafta içinde sonuçlandırmakla mükelleftir, olası durumlara karşı da ek bir hafta süresi daha vardır. Arabulucu ilk oturuma tarafları gerek yazılı gerekse de iletişim araçları vasıtası ile çağırır. İlk oturuma katılım zorunludur. Tarafların ilk otuma katılma mükellefiyetleri vardır. İlk oturuma katılmayan taraf bu yükümlülüğünü yerine getirmezse dava aşamasında lehine vekalet ücretine hükmedilmeyeceği gibi dava masraf ve tüm giderlerden de sorumlu olacaktır.
Ancak unutulmamalıdır ki, ilk oturuma davet arabuluculuğa davet anlamına gelmemelidir. Taraflar anlaşamayabilirler de, bu zorunlu değildir. İlk oturumda her iki taraf ta taleplerini ve beklentilerini ileri sürer. Son tutanakta tarafların anlaştıkları yahut anlaşamadıkları ve arabuluculuğun sonlandırıldığı yazılır. Duruma göre anlaşma halinde süreç tamamlanmış olur, anlaşamama halinde ise dava yoluna gidilir. Anlaşma halinde arabuluculuk ücreti eşit ödenir, anlaşamam halinde ilk ilki saatlik ücret bakanlıkça arabulucuya ödenir.