1136 sayılı Avukatlık Kanunu m.1’de avukatlık, kamu hizmeti ve serbest meslek olarak nitelendirilmiştir. Avukatlık mesleğinin kamu hizmeti özelliği, serbest meslek niteliğinden doğabilecek bazı fiillerin ve sonuçların yasal düzenleme ile önlenmesini gerektirmiştir. Avukatlık Kanunu m.34’de; “Avukatlar, yüklendikleri görevleri bu görevin kutsallığına yakışır bir şekilde özen, doğruluk ve onur içinde yerine getirmek ve avukatlık unvanının gerektirdiği saygı ve güvene uygun biçimde davranmak ve Türkiye Barolar Birliğince belirlenen meslek kurallarına uymakla yükümlüdürler.” hükmüne yer verilerek, avukatlık mesleğinin önemine, avukatın toplum içerisinde konumuna, mesleğin gerektirdiği özen, saygı, güven, doğruluk ve onur kavramlarına dikkat çekilerek, avukatın bu ilkeler ve Türkiye Barolar Birliği tarafından belirlenen meslek kuralları sınırları çerçevesinde mesleki faaliyetini yerine getirmesi amaçlanmıştır.
Kural olarak, avukatın reklam yapması veya reklam niteliği taşıyan fiiller gerçekleştirmesi yasaktır. Avukatlık Kanunu m.55’e göre;
“Avukatların iş elde etmek için, reklam sayılabilecek her türlü teşebbüs ve harekette bulunmaları ve özellikle tabelalarında ve basılı kağıtlarında avukat unvanı ile akademik unvanlarından başka sıfat kullanmaları yasaktır.
Bu yasak, ortak avukatlık bürosu ve avukatlık ortaklığı hakkında da uygulanır.
Yukarıdaki yasaklara ilişkin esaslar Türkiye Barolar Birliğince düzenlenecek yönetmelikle belirlenir”.
Kanunun 55. maddesinin son fıkrası uyarınca çıkarılan Türkiye Barolar Birliği Reklam Yasağı Yönetmeliği’nin 5. maddesinde avukatın kullanacağı tabelanın şekil şartlarını ve nerelere asılabileceğini düzenlenmiş, Yönetmeliğin 6. maddesinin 1. fıkrasında başlıklı kağıt, kartvizit ve basılı evrakın reklam niteliği taşıyacak aşırılıkta olamayacağı öngörülmüştür.
Yönetmeliğin “Medya İlişkileri” başlıklı 8. maddesinin 1. fıkrasının (d) bendine göre; “Avukat unvanı kullanarak yazılı, işitsel, görsel iletişim araçlarında ve internette yönetmen, düzenleyici, danışman ve sair sıfatlar ile dizi, sürekli yayın, süreli ya da süresiz programlar hazırlayamaz, sunamaz, yönetemez, hazırlanmasına, sunulmasına ve yönetilmesine katılamazlar”.
Yönetmeliğin “Yükümlülükler” başlıklı 11. maddesine göre ise; “Bu Yönetmelik kapsamında olanlar; salt ün kazanmaya yönelik her tür girişim ve eylemlerden kaçınmak, iş elde etmek için reklam sayılabilecek herhangi bir girişim ve eylemde bulunmamak, üçüncü kişilerin kendileri için reklam sayılabilecek bu tür eylem ve davranışlarına izin vermemek, engel olmak için gerekli önlemleri almakla yükümlüdürler”.
26.01.1971 tarihinde yürürlüğe giren Türkiye Barolar Birliği Meslek Kuralları’nın 7. maddesinde avukatın “salt ün kazandırmaya yönelen her türlü gereksiz davranıştan titizlikle kaçınacağı”, 8. maddesinde ise “kendine iş sağlama niteliğindeki her davranıştan çekineceği” düzenlenmiştir.
Yukarıda yer verilen hükümlerden anlaşıldığı üzere; avukatlığın ticari bir meslek olmayıp, kamu hizmeti niteliği öne çıkan serbest bir meslek olduğu, yargının önemli ve vazgeçilmez süjesi olan avukatlık mesleğine güvenin ve mesleğin saygınlığının korunmasında zaruret bulunduğu, bu zorunluluğun gereğinin yerine getirilmesinde kanun koyucu ve Türkiye Barolar Birliği tarafından çıkarılan düzenlemeler kadar, mesleği icra eden avukatların da yükümlülüklerine uygun şekilde faaliyette bulunması gerektiği, bu kapsamda avukatın her ne şekilde olursa olsun reklam yapmasının, yani “reklam” kavramının Türk Dil Kurumu tanımına göre “bir şeyi topluma tanıtmak, beğendirmek ve böylelikle sürümünü sağlamak için denenen her türlü yola” ve “bu amaç için kullanılan yazı, resim, film, afiş, poster, broşür ve sair yöntemlere” başvurmanın yasak olduğu tartışmasızdır. Bu yasak; yazılı ve görsel basında geçerli olduğu gibi, internet üzerinden yapılan yayınları da kapsamaktadır.
Avukatın reklam yasağı, elbette avukatın toplumu aydınlatması şeklinde gerçekleşen fiilleri kapsamamaktadır. Avukat; ün kazanma ve iş temin etme amacıyla hareket etmeksizin, toplumu bilgilendirme amacıyla bilimsel seviyede paylaşımda bulunabilir. Avukat, doğrudan veya dolaylı olarak mesleği ile ilgili reklam yapamaz. Bu yasak; sadece “açık reklam” sayılan yöntemleri değil, “üstü örtülü/dolaylı reklam” niteliği taşıyan her türlü basılı veya görsel tanıtımı da kapsar. Avukat mesleki bir toplantı düzenleyebilir veya bilimsel etkinliğe katılabilir, ancak bu toplantıyı veya etkinliği kullanarak reklamını yapamaz. Ayrıca; bir toplantıya, etkinliğe veya tanıtıma doğrudan veya dolaylı reklam niteliği taşıyacak şekilde katkıda bulunamaz ve reklam amaçlı olarak sosyal faaliyetlere katılamaz.
Türkiye Barolar Birliği’nin konuya ilişkin emsal kararında[1]; avukatların bilimsel söyleşilere katılmaları ve konu hakkında açıklama yapmalarının en doğal hakları olduğu, bu hususun toplumun aydınlatılması için gerekli olduğu, ancak bu toplantıların bilimsel seviyede kalması ve salt iş temini amacına yönelik olmaması gerektiği, karara konu olayda gerçekleşen konferansta avukatın kartvizitinin dağıtılmasının Avukatlık Kanunu m.34 ve 134 ile TBB Meslek Kuralları m.7 ve 8 maddelerine aykırı olduğu ifade edilmiştir.
Netice itibariyle; avukatlık mesleğinin saygınlığının ve mesleğe güvenin korunması, sadece mevzuat hükümlerine aykırı davranan avukatların Disiplin Hukuku çerçevesinde cezalandırılması ile mümkün olmayıp, tüm avukatların mesleklerini icra ederken mesleğin gerektirdiği yükümlülüklere uygun davranması ile mümkündür. Bu husus aynı zamanda, avukatlık mesleğinin kamu hizmeti niteliğinin ve avukatın tüm meslektaşlarına göstermesi gereken saygının gereğidir.
Bir kamu hizmeti ve serbest meslek niteliği taşıyan avukatlık mesleğinde, mevcut hukuk kurallarına reklam yasaktır. Reklam yasağının gözden geçirilmesi ve değiştirilmesi amaçlanmakta ise; bunun yolu, yasal düzenleme ve konu ile ilgili Meslek Kurallarının değiştirilmesinden geçmektedir. Avukatın reklam yapabilmesi konusunda; bağlı olduğu baronun, yapılacak reklamın avukatlık mesleğinin ilke ve esasları ile meslektaşlarının menfaatlerini ve avukata eşit ulaşılabilirliği ihlal etmeyecek nitelikte olduğunun tespiti üzerine vereceği izne tabi tutulması gündeme gelebilir. Ancak mevcut şartlarda, 1136 sayılı Avukatlık Kanunu ve TBB Meslek Kuralları’na göre avukatın reklam yapması yasaktır.
.
Prof. Dr. Ersan Şen
Av. Beyza Başer
.
(Bu köşe yazısı, sayın Prof. Dr. Ersan ŞEN tarafından www.hukukihaber.net sitesinde yayınlanması için kaleme alınmıştır. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısının tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan köşe yazısının bir bölümü, aktif link verilerek kullanılabilir. Yazarı ve kaynağı gösterilmeden kısmen ya da tamamen yayınlanması şahsi haklara ve fikri haklara aykırılık teşkil eder.)
----------------------------
[1] TBB, 26.03.2016, 2016/44 E., 2016/238 K.