T.C.
ANTALYA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
E. 2024/420
K. 2024/359
T. 2.12.2024

ZAYİ BELGESİ VERİLMESİ İSTEMİ ( Mahkemece Talep Eden Şirketin E-Defter Tutup Tutmadığının Maliye Bakanlığından Sorularak E-Defter Tuttuğunun Tespiti Halinde E-Defter Sisteminin Ne Şekilde Oluşturulduğu Elektronik Defter ve Kayıtlara İlişkin Dosyaların Harddisk Arızası Sonucu Veri Bütünlüğü Bozularak Kullanılamaz Hale Gelip Gelmediği Belirlenerek Talep Eden Şirketin Bağlı Bulunduğu Gelir İdaresi Başkanlığından Hakkında Herhangi Bir Vergi Soruşturması Bulunup Bulunmadığı da Araştırılarak Karar Verilmesi Gerekirken Eksik Araştırmayla Hüküm Kurulmasında İsabet Görülmediği )

HARD DISKTE ARIZA MEYDANA GELMESİ ( Elektronik Defter ve Kayıtlara İlişkin Dosyaların Harddisk Arızası Sonucu Veri Bütünlüğü Bozularak Kullanılamaz Hale Gelip Gelmediği Bilgisayar Programının Yedekleme Özelliğinin Bulunup Bulunmadığı Verilerin Kullanılamaz Hale Gelmesinde Talep Edenin Bilgisayar Üzerine Yaptığı Herhangi Bir Müdahalenin Etkili Olup Olmadığının Tespiti Gereği )

BİLİRKİŞİ HEYETİNDEN RAPOR ( Zayi Belgesi Verilmesi İstemi - Adli Bilişim Teknikleri ve Veri Kurtarma Yöntemleriyle E-Defter ve Kayıtlara İlişkin Dosyaların Veri Bütünlüğü Bozulmadan Kullanılabilir Hale Getirilip Getirilemeyeceği Talep Eden Şirketin Elektronik Ortamdaki Kullanmış Olduğu Programın Ne Olduğu Hususlarında Mali Müşavir ve Bilgisayar Mühendisinden Oluşan Bilirkişi Heyetinden Rapor Alınması Gerektiği )

BASİRETLİ TACİR YÜKÜMLÜLÜĞÜ ( Talep Eden Şirketin Bağlı Bulunduğu Gelir İdaresi Başkanlığından Hakkında Herhangi Bir Vergi Soruşturması Bulunup Bulunmadığı da Araştırılarak Talep Edenin Basiretli Tacir Yükümlülüğünü Yerine Getirip Getirmediği Hususu Değerlendirilip Sonucuna Göre Bir Karar Verilmesi Gereği )

6102/m.82

ÖZET: Talep, TTK'nun 82/7. maddesi uyarınca zayi belgesi verilmesi istemine ilişkindir.

Mahkemece talep eden şirketin 2019 yılında e-defter tutup tutmadığının Maliye Bakanlığından sorularak e-defter tuttuğunun tespiti halinde, e-defter sisteminin ne şekilde oluşturulduğu, davaya konu elektronik defter ve kayıtlara ilişkin dosyaların harddisk arızası sonucu veri bütünlüğü bozularak kullanılamaz hale gelip gelmediği, bilgisayar programının yedekleme özelliğinin bulunup bulunmadığı, verilerin kullanılamaz hale gelmesinde talep edenin bilgisayar üzerine yaptığı herhangi bir müdahalenin etkili olup olmadığı, böyle bir dışarıdan müdahalenin bulunup bulunmadığı, adli bilişim teknikleri ve veri kurtarma yöntemleriyle e-defter ve kayıtlara ilişkin dosyaların veri bütünlüğü bozulmadan kullanılabilir hale getirilip getirilemeyeceği, talep eden şirketin elektronik ortamdaki kullanmış olduğu programın ne olduğu hususlarında mali müşavir ve bilgisayar mühendisinden oluşan bilirkişi heyetinden rapor alınıp, talep eden şirketin bağlı bulunduğu Gelir İdaresi Başkanlığından hakkında herhangi bir vergi soruşturması bulunup bulunmadığı da araştırılarak talep edenin basiretli tacir yükümlülüğünü yerine getirip getirmediği hususu değerlendirilip sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yeterli delil toplanmadan ve yeterli araştırma yapılmadan hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir.

DAVA : İlk derece mahkemesinin kararı süresi içerisinde istinaf edilmiş olduğundan dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.

hakimin görüşü değerlendirildi.

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:

KARAR : DAVACININ İDDİALARININ ÖZETİ:

Davacı vekili, 09.09.2019 tarihinde müvekkilinin zayi olduğu belirtilen kayıtlarının bulunduğu hard diskte arıza meydana geldiğini, klasörlerin yedeğe alınmasına rağmen bu arızadan zarar gördüğünü, ancak arızanın telafi edilemediğini, telafi edilebilmesi için alınan programın da sorunu çözmediğini, bu sebeple 2019 ocak- ağustos dönemine ticari defter kayıtlarının ve diğer muhasebe kayıtlarının zayi olduğuna dair belge verilmesini talep etmiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:

İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonunda; "...Kanuna göre ziya belgesinin istenebilmesi için basiretli bir tacir olarak davacının ziyaa uğradığını belirttiği ticari defter ve kayıtlarının muhafazası için gerekli dikkat ve özeni göstermiş ve zayinin kendi kusuru ile meydana gelmemiş olması gerekir. Davacının bu kayıtların muhafazası için sistem dışı bir yedeklemeye gitmediği anlaşıldığından gereken dikkat ve özeni gösterdiğinden söz edilemez. Bu sebeple aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur..." şeklinde karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:

Karara karşı, davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkili ...'nin, Antalya Ticaret Sicili Müdürlüğü ...Sicil numarasında kayıtlı .,...,.. Mah. ... Cad. No:... /ANTALYA adresinde faaliyet gösterdiğini, müvekkili şirketin muhasebe programının kullanıldığı serverda 09.09.2019 tarihi gecesi harddisk arızası nedeniyle sistemin çalışamaz hale geldiğini, müvekkili şirketin e-defteri için süresinde göndermiş olduğunu berat ve defterleri içeren klasörlerin yedek alınmasına rağmen hard disk arızasından kaynaklı olarak zarar gördüğünü, 15.09.2019 tarihinde müvekkili şirketin hard diskin ... ... tarafından teslim alındığını ve üzerinde gereken çalışmalar yapıldıını, verilerin kurtarılması için ,... firmasına ait .,.. programı satın alındığını ancak tüm denemelere rağmen harddisk arızası nedeniyle müvekkili şirketin Ocak 2019 - Ağustos 2019 tarihlerine ait yevmiye defteri, defter-i kebir, muhasebe hesap fişleri, alış-satış fatura kayıtları, banka işlem fişleri, kasa giriş-çıkış hareketleri, İşyeri gelir-gider kayıtlarının, tespiti yapılamayan diğer tüm muhasebe evrakları kurtarılamadığını, 2018 yılı ve öncesi muhasebe programları, yevmiye defterleri ve defteri kebirlerin eski yedek kullanılarak geri yüklenmesine rağmen Ocak 2019 - Ağustos 2019 dönemi için yukarıda bahsedilen tüm kayıt ve belgeler harddisk arızası nedeniyle kurtarılamadığını, çeşitli bilgisayar firmaları ile de görüşüldüğünü ancak hard diskin onarılamayacağı bilgisi verildiğini, kayıtların muhafazası için sistem dışı bir yedeklemeye gitmediğini, anlaşıldığından gereken dikkat ve özenin gösterilmediği kanaatinin hatalı olduğunu, müvekkili şirket tarafından alınan yedeklerde aynı hard disk arızası nedeniyle zayi olduğunu, tanık beyanları, dosyada mevcut mrt bilişim tutanağı ve bilirkişi raporu dikkate alınarak zayi belgesi verilmesini istinaf nedenleri olarak ileri sürmüştür.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE:

Talep, TTK'nun 82/7. maddesi uyarınca zayi belgesi verilmesi istemine ilişkindir.

Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, yukarıda özetlenen gerekçeyle talebin reddine karar verilmiştir.

6102 Sayılı TTK'nın 82/7. maddesinde; "Bir tacirin saklamakla yükümlü olduğu defterler ve belgeler; yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sebebiyle ve kanuni saklama süresi içinde zıyaa uğrarsa tacir zıyaı öğrendiği tarihten itibaren onbeş gün içinde ticari işletmesinin bulunduğu yer yetkili mahkemesinden kendisine bir belge verilmesini isteyebilir. Bu dava hasımsız açılır. Mahkeme gerekli gördüğü delillerin toplanmasını da emredebilir.” şeklinde düzenleme yapılmakla tacirlere ticari defter ve kayıtlarını saklama ve ibraz hususunda zorunluluk getirilmiştir.

Anılan TTK'nun 82/7. maddesinde zayi belgesi istenebilmesi için tacirin saklamakla yükümlü olduğu defter ve belgelerin ziyaa uğraması halleri tahdidi olarak sayılmamış ise de, yapılan tadadi sayımdan defterlerin tacirin elinde olmayan sebepler ile ziyaa uğraması gerektiği anlaşılmıştır. Bir başka anlatımla, tacir saklamakla yükümlü olduğu defter ve belgelerin saklanması ve korunmasına yönelik gerekli özeni göstermekle yükümlü olup, bu özene rağmen defter ve belgelerin ziyaa uğraması halinde zayi belgesi verilmesini talep edebilecektir.

19.10.2019 tarihli ve 30923 Sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 3 Sıra numaralı Elektronik Defter Genel Tebliği (Sıra No:1)'nde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğin 7/1. maddesi "e-defter tutanlar, Vergi Usul Kanununda belirtilen "Mücbir Sebep" halleri nedeniyle e-defter veya beratlarına ait kayıtlarının bozulması, silinmesi, zarar görmesi veya işlem görememesi ve e-defter ve berat dosyalarının muhafaza edildiği e-defter saklama hizmeti veren özel entegratör kuruluşlardan veya Başkanlıktan ikincil örneklerinin temin edilemediği hallerde, söz konusu durumların öğrenilmesinden itibaren tevsik edici bilgi ve belgeleri ile birlikte 15 gün içinde ticari işletmesinin bulunduğu yetkili mahkemesine başvurarak kendisine bir zayi belgesi verilmesini istemelidir. Mahkemeden zayi belgesinin temin edilmesini müteakip, zayi belgesi ile birlikte durumun Başkanlığa yazılı olarak bildirilmesi ve Başkanlık tarafından istenilen bilgi ve belgelerin (talep edilecek bilgi ve belgeler e-defter Uygulama Kılavuzunda açıklanır) ibraz edilmesi halinde, mükelleflerin zayi olan e-defter kayıtlarının yeniden oluşturulması ve bunlara ait yeni oluşturulan e-defter ve berat dosyalarının e-defter uygulaması aracılığı ile Başkanlık sistemine yeniden yüklenmesi için Başkanlık tarafından yazılı izin verilir." şeklindedir.

Anılan Tebliğin "E-Defter Dosyaları, Berat Dosyaları ve Muhasebe Fişlerinin Muhafaza ve İbrazı" başlıklı 4.4/1-e. maddesinde ise "e-defter dosyaları ile bunlara ilişkin berat dosyalarının ikincil kopyalarının, gizliliği ve güvenliği sağlanacak şekilde e-defter saklama hizmeti yönünden teknik yeterliliğe sahip ve Başkanlıktan bu hususta izin alan özel entegratörlerin bilgi işlem sistemlerinde ya da Başkanlığın bilgi işlem sistemlerinde 1.1.2020 tarihinden itibaren asgari 10 yıl süre ile muhafaza edilmesi zorunludur. E-defter ve beratların teknik yeterliğe sahip ve Başkanlıktan bu hususta saklama izni verilen özel entegratörlerin bilgi işlem sistemlerinde muhafaza usulü ile muhafaza edilmesi sürecinde e-defter uygulamasına dâhil olan mükellefler ve özel entegratörler tarafından uyulması gereken genel, gizlilik ve güvenliğe ilişkin usul ve esaslar, Başkanlık tarafından hazırlanarak edefter.gov.tr adresinde yayımlanan "E-Defter Saklama Kılavuzu"nda açıklanır. E-defter ve berat dosyalarına ait ikincil kopyalarının bu fıkra uyarınca muhafazası için gerekli yükleme işlemlerinde bu Tebliğin (4.3.4) numaralı fıkrasında belirtilen süreler dikkate alınır." düzenlemesi yer almaktadır.

Talep eden iş yerinde yaşanan harddisk arızası sonucu 2019 yılına ait e-defter ve sair belgelerin bulunduğu bilgisayarda arıza meydana geldiğini, hiçbir e-defter ve belge kayıtlarına ulaşılamadığını iddia ettiğinden, tebliğin resmi gazetede yayımlanma tarihi gözetildiğinde 2019 yılı defter ve kayıtlarının tebliğ kapsamında olmadığı anlaşılmıştır.

Dosya kapsamından davacının 2019 yılında e-defter tutup tutmadığı anlaşılamadığı gibi, mahkemece davaya konu elektronik defter ve kayıtlara ilişkin dosyaların harddisk arızası sonucu veri bütünlüğü bozularak kullanılamaz hale gelip gelmediği, bilgisayar programının yedekleme özelliğinin bulunup bulunmadığı, verilerin kullanılamaz hale gelmesinde talep edenin bilgisayar üzerine yaptığı herhangi bir müdahalenin etkili olup olmadığı, böyle bir dışarıdan müdahalenin bulunup bulunmadığı, adli bilişim teknikleri ve veri kurtarma yöntemleriyle e-defter ve kayıtlara ilişkin dosyaların veri bütünlüğü bozulmadan kullanılabilir hale getirilip getirilemeyeceği, talep eden şirketin elektronik ortamdaki kullanmış olduğu programın ne olduğu hususlarında herhangi bir teknik inceleme de yaptırılmamıştır.

Öte yandan, talep eden şirketin bağlı bulunduğu Gelir İdaresi Başkanlığından hakkında herhangi bir vergi soruşturması bulunup bulunmadığı da araştırılmamıştır.

6100 Sayılı HMK'nın 22.07.2020 tarih ve 7751 Sayılı Kanun'un 35.maddesiyle değişik 353/(1)-a.6. maddesi uyarınca uyuşmazlığın çözümünde etkili olabilecek ölçüde önemli delillerin toplanmamış veya değerlendirilmemiş olması ya da talebin önemli bir kısmı hakkında karar verilmemiş olması" halinde duruşma yapılmadan karar verileceği düzenlenmiştir.

Hal böyle olunca, mahkemece talep eden şirketin 2019 yılında e-defter tutup tutmadığının Maliye Bakanlığından sorularak e-defter tuttuğunun tespiti halinde, e-defter sisteminin ne şekilde oluşturulduğu, davaya konu elektronik defter ve kayıtlara ilişkin dosyaların harddisk arızası sonucu veri bütünlüğü bozularak kullanılamaz hale gelip gelmediği, bilgisayar programının yedekleme özelliğinin bulunup bulunmadığı, verilerin kullanılamaz hale gelmesinde talep edenin bilgisayar üzerine yaptığı herhangi bir müdahalenin etkili olup olmadığı, böyle bir dışarıdan müdahalenin bulunup bulunmadığı, adli bilişim teknikleri ve veri kurtarma yöntemleriyle e-defter ve kayıtlara ilişkin dosyaların veri bütünlüğü bozulmadan kullanılabilir hale getirilip getirilemeyeceği, talep eden şirketin elektronik ortamdaki kullanmış olduğu programın ne olduğu hususlarında mali müşavir ve bilgisayar mühendisinden oluşan bilirkişi heyetinden rapor alınıp, talep eden şirketin bağlı bulunduğu Gelir İdaresi Başkanlığından hakkında herhangi bir vergi soruşturması bulunup bulunmadığı da araştırılarak talep edenin basiretli tacir yükümlülüğünü yerine getirip getirmediği hususu değerlendirilip sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yeterli delil toplanmadan ve yeterli araştırma yapılmadan yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir.

Tüm bu nedenlerle ilk derece mahkemesince uyuşmazlığın çözümünde etkili olabilecek ölçüde önemli nitelikteki delillerin toplanmamış ve değerlendirilmemiş olduğu anlaşılmakla talep eden vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, 6100 Sayılı HMK'nın 22.07.2020 tarih ve 7751 Sayılı Kanun'un 35.maddesiyle değişik 353/1-a.6. maddesi gereğince davanın yeniden görülmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

SONUÇ : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;

1-)Davacı vekilinin ilk derece mahkemesinin kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN KABULÜNE,

2-)6100 Sayılı HMK'nın 353/1-a-6 maddesi gereğince ANTALYA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ'nin 01.11.2021 tarih ve ...Esas ... Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,

3-)6100 Sayılı HMK'nın 353/1-a-6 maddesi gereğince davanın yeniden görülmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,

4-)492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince peşin olarak yatırılan istinaf karar harcının ilk derece mahkemesince talebi halinde davacıya İADESİNE,

5-)Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderinin ilk derece mahkemesinde yapılacak yargılama sonunda dikkate ALINMASINA,

6-)6100 Sayılı HMK'nın 333. maddesi gereğince peşin alınan ve harcanmayan istinaf gider avansının ilk derece mahkemesince ilgiliye İADESİNE,

7-)Kararın ilk derece mahkemesince taraflara TEBLİĞİNE,

Dair, 6100 Sayılı HMK'nın 353/1-a-6 maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle ve HMK'nın 353/1-a maddesince kesin olarak karar verildi.

kazanci.com