Bu yazımızda 15 yıl çalışma ve 3600 prim gününü doldurma şartıyla kıdem tazminatına hak kazanmak için neler yapılması gerektiğini sırasıyla inceleyeceğiz.
1475 sayılı İş Kanunu, şuan geçerli olmasa da aynı kanunun 14. maddesi kıdem tazminatı ilişkin olup hala geçerliliğini korumaktadır. 1475 Sayılı İş Kanunu’nun 14. maddesi kıdem tazminatı düzenlemiş olup madde metnine göre kıdem tazminatına hak kazanmak için bazı şartların varlığı aranır.
Bu şartlardan birisi de ; 506 sayılı Kanunun 60/1. maddesinin A bendinin (a) ve (b) bentlerinde öngörülen yaşlar dışında kalan diğer şartları veya aynı kanunun 60. maddesine göre yaşlılık aylığı bağlanması için öngörülen sigortalılık süresini ve prim ödeme gün sayısını tamamlayarak kendi istekleri ile işten ayrılması halidir.
İş Kanununda aranan koşul, işçinin 15 yıl çalışmış olması ve 3600 prim gününü doldurmasıdır. Bu durumda ,işçi gerekli prosedürü tamamlayarak işyerinden bu yasaya dayanarak, haklı nedenle sözleşmesinin feshini isteyebilir. Fesih durumunda kıdem tazminatını alabilir.
Peki bu prosedür nasıl gerçekleştirilecektir ? İşçiler kanunun aradığı prosedürü gerçekleştirmediği takdirde, 15 yıl çalışıp 3600 prim gününü doldursalar bile bu haklarını kullanamazlar. Bazı usuli işlemlerin yapılması gerekmektedir.
15 yıl 3600 prim gününü dolduran işçi sırasıyla şu işlemleri gerçekleştirmelidir :
- İşçi, bağlı bulunduğu SGK’dan 15 yıl 3600 prim gününü doldurup doldurmadığına ilişkin bir yazı almalıdır. Bu yazı alınmaksızın yapılmış bir işlem kıdem tazminatı hakkınızın yok olmasına neden olacaktır.
- İşçi, 15 yıl 3600 prim gününü doldurması nedeniyle emeklilik için haklı nedenle iş sözleşmesini feshettiğini belirtecek bir dilekçe ve SGK’dan aldığı evrakı işverenine verecektir.
İşçiler, kıdem tazminatına hak kazanmak istiyorsa yukarıdaki işlemleri mutlaka yapmak durumundalar. Aksi halde kıdem tazminatı hakları ortadan kaybolacaktır.
SGK’dan Yazı Alınması Şartı
İşçilere verilmiş bu hak, bazı usuli şartları da beraberinde getirmektedir. Madde gerekçesinde ve Yargıtay Kararlarında görüldüğü üzere mahkemeler, 15 yıl 3600 prim gününün doldurulduğuna ilişkin evrakın işverene verilmesini aramaktadırlar.
İşçinin Hangi Nedenle İstifa Ettiğini Açık Bir Şekilde Yazması Şartı
İşçiler, 15 yıl 3600 prim gününü doldurmaları nedeniyle iş yerinden ayrılıyor iseler buna ilişkin dilekçesinde bu hususu açıkça belirtmelidirler. Aksi halde işçiler kıdem tazminatı hakkından faydalanamayacaklardır.
İşçinin İradesi
Uygulamada, işçilerin başka bir işte çalışmak amacıyla 15 yıl 3600 koşulunu sağlamaları halinde haklı nedenle iş sözleşmelerini feshettikleri, kısa bir süre içerisinde de yeni bir iş yerinde işe başladığı görülmektedir. Bu nedenle de Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2006 tarihli bir kararında işçinin iradesinin başka bir iş yerinde çalışma olması nedeniyle kıdem tazminatı talebinin reddine karar verilmesi gerektiğine hükmetmiştir.
Bu karar kanaatimizce hatalı bir karar olup Yargıtay 9. Hukuk Dairesi de süreç içerisinde içtihat değiştirmiş ve Anayasal bir hak olan çalışma hakkını da göz önünde bulundurarak işçilerin yasadan kaynaklanan haklarını kullandığını beyan etmiştir. Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin 2014 yılı başında vermiş olduğu karar şu şekildedir :
T.C. YARGITAY
9.Hukuk Dairesi
Esas: 2011/51535 Karar: 2014/52 Karar Tarihi: 13.01.2014
İŞÇİ ALACAKLARI DAVASI
SİGORTALILIK YILI İLE PRİM ÖDEME SÜRESİNE AİT YÜKÜMLÜLÜKLERİ TAMAMLAYAN İŞÇİNİN EMEKLİLİK İÇİN YAŞI BEKLEMESİNE GEREK OLMADAN İŞ SÖZLEŞMESİNİ AKTİF SONLANDIRABİLMESİ
KIDEM TAZMİNATININ ÖDENMESİNE KARAR VERİLMESİ GEREĞİ
ÖZET: Somut olayda davacı, 1475 sayılı Kanunun 14. maddesinin birinci fıkrası (5) numaralı bendi uyarınca on beş yıl sigortalılık ve 3600 gün prim günü şartlarını sağladığı için 25.10.2010 tarihli dilekçesi ile işyerinden ayrılmış, 01.11.2010 günü başka bir işverene ait işyerinde çalışmaya başlamıştır. Davacının işyerinden ayrıldıktan sonra başka bir firmada çalışması hakkın kötüniyetli kullanılması olarak değerlendirilemez. Davacı, Kanunun kendisine verdiği yasal hakkını kullanmıştır. Kanunda tanınan bu hakkın amacı, işyerinde çalışarak yıpranan ve bu arada sigortalılık yılı ile prim ödeme süresine ait yükümlülükleri tamamlayan işçinin, emeklilik için bir yaşı beklemesine gerek olmadan iş sözleşmesini aktif sonlandırabilmesine imkân tanımaktır. Bu nedenle davacının, davasının kabulü ile kıdem tazminatının ödenmesine karar verilmesi gerekirken, mahkemece, hatalı değerlendirme ile davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
(1475 S. K. m. 14) (4857 S. K. m. 120)