5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 22. maddesinin 3. fıkrasında hem taksirin tanımı yapılmış hem de taksirin bilinçli taksir boyutunda olması halinde cezanın artırılacağı düzenlenmiştir: İlgili fıkra aynen; “Kişinin öngördüğü neticeyi istememesine karşın, neticenin meydana gelmesi halinde bilinçli taksir vardır; bu halde taksirli suça ilişkin ceza üçte birden yarısına kadar artırılır.” şeklindedir.

I.) Bilinçli Taksirin Tanımı:

Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 2022/563 E. 2023/239 K. ve 03.05.2023 tarihli kararında;

“Basit taksir ile bilinçli taksir arasındaki ayırt edici ölçüt; taksirde failin öngörülebilir nitelikteki neticeyi öngörmemesi, bilinçli taksir hâlinde ise bu neticeyi öngörmüş olmasıdır. Bilinçli taksirde gerçekleşen sonuç, fail tarafından öngörüldüğü hâlde istenmemiştir. Gerçekten neticeyi öngördüğü hâlde, sırf şansına veya başka etkenlere, hatta kendi beceri veya bilgisine güvenerek hareket eden kimsenin tehlikelilik hâli, bunu öngörememiş olan kimsenin tehlikelilik hâli ile bir tutulamayacaktır. Neticeyi öngören kimse, ne olursa olsun bu sonucu meydana getirecek harekette bulunmamakla yükümlüdür.” denilerek bilinçli taksirin tanımı yapılmış ve taksir ile farkı ortaya konulmuştur.

II.) Bilinçli Taksirde Cezanın Artırım Sebebi ve Artırım Oranının Belirlenmesi:

TCK’nın 22/3. fıkrasında; bilinçli taksir halinde cezanın üçte birden yarısına kadar artırılacağı düzenlenmiştir.

TCK’nın 61/2. fıkrasında ise; suçun bilinçli taksirle işlenmesi nedeniyle yapılacak indirim veya artırımın birinci fıkra hükmüne göre belirlenen ceza üzerinden yapılacağı düzenlenmiştir.

TCK’nın 61. maddesinin 1. fıkrası hükmü de; “Hakim, somut olayda; suçun işleniş biçimini, suçun konusunun önem ve değerini, meydana gelen zarar veya tehlikenin ağırlığını, failin kast veya taksire dayalı kusurunun ağırlığını göz önünde bulundurarak, işlenen suçun kanuni tanımında öngörülen cezanın alt ve üst sınırı arasında temel cezayı belirler.” şeklindedir.

TCK’nın 22/4 maddesi ise; “Taksirle işlenen suçtan dolayı verilecek olan ceza failin kusuruna göre belirlenir.” şeklindedir.

Taksirli suçlarda temel ceza belirlenirken TCK'nın 61/1 ve 22/4 maddelerinde yer alan ölçütler dikkate alınacaktır.

Buna paralel olarak Yargıtay Genel Kurulu’nun 2013/767 E., 2015/79 K. sayılı ve 31.03.2015 tarihli kararında da; taksirli suçlarda temel ceza belirlenirken suçun işleniş biçimi ile suçun işlendiği zaman ve yerin, kusurun belirlenmesi sırasında suç konusunun önem ve değeri ile meydana gelen zarar veya tehlikenin ağırlığının dikkate alınacağı belirtilmiştir.

Görüleceği üzere kanunda taksirli suçlarda temel cezanın belirlenmesine ilişkin birtakım düzenlemelere yer verilmiştir. Ancak kanunumuzda bilinçli taksir halinde cezanın hangi gerekçeyle ve hangi oranda artırılacağına dair ayrıntılı bir düzenleme bulunmamaktadır. Kanunda yalnızca hakimin takdirine bırakılan artırım oranları ve bu artırımın hangi ceza üzerinden yapılacağı düzenlenmiştir.

Hakim, bilinçli taksir nedeniyle artırım yaparken TCK’nın 3. maddesinde yer alan “Suç işleyen kişi hakkında işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı ceza ve güvenlik tedbirine hükmolunur.” şeklindeki düzenlemeyi dikkate alacaktır. Bunun yanı sıra; bilinçli taksir hallerinde temel cezaya yapılacak artırımın hangi gerekçeyle ve hangi oran üzerinden yapılması gerektiği Yargıtay kararları ile ortaya konulmuştur.

III) Yargıtay Kararları :

 1.) Bilinçli taksiri oluşturan eylem veya ihlal sayısı yapılacak artırımın oranını belirleyecektir. Bilinçli taksir oluşturan tek bir eylem var ise 1/3 oranından uzaklaşılamayacak, birden fazla eylem var ise 1/2 oranında artırım yapılabilecektir.

Yargıtay 12. Ceza Dairesi’nin 2022/5520 E., 2023/226 K. sayılı ve 25.01.2023 tarihli kararına göre; olayda bilinçli taksir uygulanmasını gerektiren birden fazla eylemin varlığı halinde 1/2 oranında artırım yapılması gerekmektedir. Karar metni aşağıdadır:

“…Bilinçli taksir nedeniyle cezada yapılacak artırım oranının belirlenmesi sırasında, olayda bilinçli taksir koşullarının oluşumuna neden birden fazla eylemin varlığı halinde 1/2 oranında artırım yapılması, tek eylemin bulunması halinde ise 1/3 oranında artırım yapılması Dairemizin yerleşik içtihatlarıyla kabul edilmiş olmakla, yukarıda izah edilen olayda, sadece alkollü ... kullanma eylemi ile bilinçli taksir koşullarının gerçekleştirildiği görülmekle, sanık hakkında Mahkemece bilinçli taksir nedeniyle cezada artırım oranın üst hadden belirlenmesi suretiyle, fazla cezaya hükmedilmesinde bir isabet görülmemiştir...”

Yargıtay 12. Ceza Dairesi'nin 2020/636 E., 2020/1811 K. sayılı, 20.02.2020 tarihli kararı ve Yargıtay 12. Ceza Dairesi’nin 2017/3458 E., 2017/7091 K. sayılı, 05.10.2017 tarihli kararına göre; yalnızca kırmızı ışık ihlalinde artırım oranı 1/3 olmalıdır. İlgili kararlar aynen;

“...Sanık hakkında tayin edilen temel cezanın bilinçli taksirle artırılması sırasında, bilinçli taksir oluşturan ihlalin yalnızca kırmızı ışık ihlalinden ibaret bulunduğu gözetilmeksizin, TCK'nın 22/3. maddesi uyarınca temel cezanın 1/3 oranı yerine 1/2 oranında artırılmak suretiyle sanık hakkında fazla ceza tayini...” şeklindedir.

Yargıtay 12. Ceza Dairesi’nin 2015/15453 E., 2016/13490 K. sayılı ve 19.12.2016 tarihli kararına göre de sadece alkollü araç kullanma nedeniyle yapılacak artırımın 1/3 oranı üzerinden yapılması gerektiği ortaya konulmuştur. Bahsi geçen kararda;

“Sanık hakkında tayin edilen temel cezanın bilinçli taksirle artırılması sırasında, bilinçli taksir oluşturan ihlalin sadece alkollü vaziyette araç kullanması olduğu, başka bir artırım nedeninin bulunmadığı dikkate alındığında, TCK'nın 22/3. maddesi uyarınca temel cezanın somut gerekçesi de gösterilmeksizin 1/2 oranında artırılmak suretiyle fazla ceza tayini” bozma nedeni sayılmıştır.

Yargıtay 12. Ceza Dairesi’nin 2019/11694 E., 2021/5196 sayılı ve 28.06.2021 tarihli kararında yalnızca alkollü olan sanık hakkında 1/3 oranında artırım yapılması gerektiği belirtilmiştir. İlgili kararda;

“…Sanık hakkında tayin edilen temel cezanın bilinçli taksirle artırılması sırasında, bilinçli taksiri oluşturan ihlalin yalnızca 100 promilin üzerinde alkollü araç kullanmaktan ibaret bulunduğu gözetilerek, TCK'nın 22/3. maddesi uyarınca temel cezanın 1/3 oranı yerine, 1/2 oranında artırılarak fazla ceza tayini” bozma nedeni yapılmıştır.

Yine Yargıtay 12. Ceza Dairesi’nin 2017/12286 E., 2019/5856 K. sayılı ve 08.05.2019 tarihli kararında da çok hızlı araç kullanmanın tek başına 1/2 oranında artırım yapılması için yeterli olmayacağına hükmedilmiştir. İlgili karar;

“…sanığın bilinçli taksir hükmü gereği sorumluluk doğuran ihlalinin yalnızca hız limitinin çok üzerinde araç kullanmak eylemi olduğu anlaşılarak, bilinçli taksir düzeyinde sorumluluğa neden olabilecek başka bir ihlali bulunmayan sanık hakkında, TCK'nın 22/3. maddesi uyarınca temel cezanın 1/3 oranı yerine, 1/2 oranında artırılarak fazla ceza tayini” şeklindedir.

Yargıtay 12. Ceza Dairesi’nin 2014/12995 E., 2015/5740 K. sayılı ve 02.04.2015 tarihli kararında ise birden fazla bilinçli taksir nedeni bulunduğundan 1/2 oranı üzerinden artırım yapılması gerektiği ifade edilmiştir. Karar aynen;

“295 promil alkollü sanığın yönetimindeki otomobil ile gece vakti, aydınlatması bulunan meskun mahaldeki, 9 metre genişliğinde 2 yönlü yolda 100 km hızla seyri sırasında ışık kontrollü kavşağa 30 m kala önündeki aracı sollamak üzere sol şeride geçtiği sırada karşı yönden nizami olarak seyreden ... idaresindeki kamyonet ile çarpıştığı olayda, taksirle yaralamadan tayin edilen temel cezada TCK'nın 22/3 maddesi gereğince artırım yapılırken sanığın birden fazla bilinçli taksir nedeni oluşturacak kural ihlalinden dolayı 1/2 oranında artırım yapılması gerekirken 1/3 oranında artırım yapılması suretiyle eksik ceza tayini” şeklindedir.

Yargıtay 12. Ceza Dairesi’nin 2016/10992 E., 2018/6346 K. sayılı ve 05.06.2018 tarihli kararında da alkollü ve meskun mahale göre hızlı araç kullanan sanık hakkındaki artırımın 1/3 oranı üzerinden yapılması hukuka aykırı bulunmuştur. Karar metni aşağıdadır:

“…Sanığın alkollü olarak ve meskun mahalde 100-110 km hızla seyrettiği sırada kazaya sebebiyet verdiği olayda tayin edilen temel cezada TCK'nın 22/3. maddesi gereğince artırım yapılırken sanığın birden fazla bilinçli taksir nedeni oluşturacak kural ihlalinde bulunduğu gözetilmeden, temel cezada 1/3 oranında artırım yapılması suretiyle eksik ceza tayini…”

Yargıtay 12. Ceza Dairesi’nin 2022/1425 E., 2022/2113 K. sayılı ve 16.03.2022 tarihli kararında da;

“…sürekli makas atmak suretiyle seyreden ve olay yerinde mahal şartlarının üzerinde bir hızla seyretmesi sebebiyle almış olduğu yüksek derecede alkolün de etkisi ile karşı yol bölümüne geçerek karşı yönden seyreden aracın seyir güvenliğini tehlikeye sokmak suretiyle trafik kazasına sebebiyet veren sanığın, bilinçli taksir kabul edilen birden çok kural ihlalinde bulunması karşısında, temel cezanın tayini akabinde bilinçli taksir sebebiyle temel ceza üzerinden TCK'nın 22/3. maddesi gereğince artırım yapılırken, bilinçli taksir kapsamında kalan birden çok kural ihlalinin bulunması sebebiyle artırımın en üst sınırdan ve yarı oranında (1/2) yapılması gerekirken, bilinçli taksir artırımın eksik yapılması suretiyle sanık hakkında eksik cezaya hükmolunması” bozma nedeni sayılmıştır.

2.) Faildeki bilinçli taksirin yoğunluğu (alkol miktarı, aracın hızı) yapılacak artırım oranının belirlenmesinde dikkate alınacaktır.

Yargıtay, bilinçli taksirde artırım oranını belirlerken failin bilinçli taksire konu olan eylem sayısını dikkate aldığı gibi bilinçli taksirdeki yoğunluğu da dikkate almaktadır. Örneğin, bir trafik kazasında; Yargıtay, artırım oranını belirlerken ihlal sayısı yanında alkol düzeyini veya aracın hızını da dikkate almaktadır. Şöyle ki;

Yargıtay 12. Ceza Dairesi’nin 2022/9556 E., 2023/512 K. sayılı ve 21.02.2023 tarihli kararında bilinçli taksir durumuna neden olan hallerin “yoğunluğundan” bahsedilerek bu kriterin varlığına dikkat çekilmiştir. Karar metni aşağıdaki gibidir:

“Kazadan yaklaşık 2 saat 22 dakika sonra yapılan ölçümde güvenli sürüş yeteneğini ortadan kaldıracak ölçüde 1,38 promil alkollü olduğu belirlenen ve yönetimindeki otomobili yasal hız sınırının neredeyse iki katına varacak şekilde suçun bilinçli taksirle işlenmesinden dolayı bilinçli taksir durumuna neden hâllerin sayısı ve yoğunluğu gözetilerek, 5237 sayılı Kanun'un 22. maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca (1/2) oranında artırım yapılması isabetli ve orantılılık ilkesine de uygundur.”

Yargıtay 12. Ceza Dairesi’nin 2016/8680 E. ve 2017/8185 K. sayılı kararında;

“…azami hız limitinin 82 km/saat olduğu olay yerinde ortalama 121.50km/h hız ile seyrederek kavşağa girişte hızını azaltmadığı ve hız limitini % 48 aştığı tespit edilen ve kırmızı ışık ihlali yapan sanık hakkında, tayin edilen temel cezadan bilinçli taksir nedeniyle artırım yapılırken TCK'nın 22/3. maddesi gereğince 1/2 ve 1/3 oranları arasında artırım yapılabileceği gözetilip, suçun işleniş biçimi[MT1]  ve bilinçli taksirin yoğunluğu göz önüne alınarak 1/3'ten daha fazla artırım yapılması gerektiğine” hükmedilmiştir.

Aynı şekilde Yargıtay 12. Ceza Dairesi’nin 2014/20995 E., 2015/748 K. sayılı ve 20.01.2015 tarihli kararında; bilinçli taksir hükümleri gereği artırım yapılırken alkol miktarının az olduğunun dikkate alınmaması bozma nedeni sayılmıştır. İlgili karar aynen;

“Sanığın 123 promil alkollü halde ölümle sonuçlanan kazaya neden olduğu olayda bilinçli taksirin koşullarının gerçekleştiği ancak TCK'nın 22/3. maddesi ile temel cezada artırım yapılırken alkol miktarı gözetilmeden yasal ve yeterli gerekçe de gösterilmeden TCK'nın 22/3. maddesi gereğince tayin olunan cezada 1/2 oranında artırım yapılması… kanuna aykırı olup…” şeklindedir.

3.) Temel ceza belirlenirken dikkate alınan hususlar, bilinçli taksir artırımı yapılırken de ayrıca dikkate alınamaz. Dolayısıyla somut olayın şartlarına göre temel cezada alt sınırdan uzaklaşıldığı halde, bilinçli taksir artırımı en alt sınırdan yani 1/3 oranından yapılabilecektir.

Bir trafik kazası olayının ele alındığı Yargıtay 12. Ceza Dairesi’nin 2018/7279 E. ve 2019/471 K. sayılı kararından anlaşılacağı üzere; eğer failin fazla alkollü olması hususu temel cezanın belirlenmesinde dikkate alınmış ise, bilinçli taksir uyarınca yapılacak artırımda bunun tekrar dikkate alınması mümkün değildir. İlgili kararda;

“…kaza esnasında sanık sürücünün 168 promil alkollü olduğu göz önünde bulundurularak belirlenen temel cezada TCK'nın 22/3. maddesi uyarınca artırım yapılırken sanığın birden fazla bilinçli taksir nedeni oluşturacak kural ihlalinde bulunmadığı gözetilmeden, temel cezada 1/2 oranında artırım yapılması suretiyle fazla ceza tayini” bozma nedeni sayılmıştır.

Yargıtay 12. Ceza Dairesi’nin 2018/905 E., 2019/2425 K. sayılı ve 21.02.2019 tarihli kararında; temel ceza tayin edilirken alt sınırdan uzaklaşılması gerektiği, ancak bilinçli taksir ihlali oluşturan eylemin tek olması nedeniyle bilinçli taksir nedeniyle yapılacak artırımın alt sınırdan yani 1/3 oranından yapılması gerektiğine hükmedilmiştir. İlgili karar aynen;

“1- Taksirli suçlar açısından temel cezanın belirlenmesinde TCK'nın 61/1 ve 22/4. madde ve fıkralarında yer alan ölçütlerden olan failin kusuru, meydana gelen zararın ağırlığı, suçun işleniş biçimi ile suçun işlendiği yer ve zaman nazara alınmak suretiyle TCK'nın 3/1. maddesi uyarınca işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı olacak şekilde maddede öngörülen alt ve üst sınırlar arasında hakkaniyete uygun bir cezaya hükmolunması gerekirken, sanığın tam kusurlu olduğunun mahkemece de kabul edildiği somut olayda, sanığın taksirinin yoğunluğu ve bir kişinin öldüğü gözetilerek, alt sınır aşılarak hak ve nesafete uygun bir ceza tayini yerine, asgari hadden ceza tayin edilmesi,

2- Sanık hakkında tayin edilen temel cezanın bilinçli taksirle artırılması sırasında, bilinçli taksir oluşturan ihlalin yalnızca yol yapım çalışması nedeniyle geliş gidişin aynı şeritten verildiği ve sollamanın yasak olduğu yolda sollama yapmaktan ibaret bulunduğu gözetilmeksizin, TCK'nın 22/3. maddesi uyarınca temel cezanın 1/3 oranı yerine, 1/2 oranında artırılmak suretiyle sanık hakkında fazla ceza tayini” şeklindedir.

Yargıtay 12. Ceza Dairesi’nin 2016/2038 E., 2018/1610 K. sayılı ve 15.02.2018 tarihli kararında şerit ihlalinin kusura etki eden hallerden olması ve dolayısıyla temel ceza belirlenirken dikkate alınmış olması sebebiyle bilinçli taksir artırımı yapılırken ayrıca dikkate alınamayacağı vurgulanmıştır. Karar metni aşağıdadır:

“273 promil alkollü olan ve şerit ihlali yaparak kazaya neden olan sanık hakkında, TCK'nın 22/3 maddesi gereğince artırım yapılırken sanığın birden fazla bilinçli taksir nedeni oluşturacak kural ihlalinden dolayı 1/2 oranında artırım yapılması gerektiği şeklindeki tebliğnamede bozma öneren görüşe, şerit ihlalinin kusura etki eden hallerden olması, bilinçli taksir nedeni oluşturmaması sebebiyle iştirak edilmemiştir.” Bu karara göre bilinçli taksir artırımı yapılırken yalnızca 273 promil alkollü olma durumu dikkate alınmış, ayrıca şerit ihlali dikkate alınmamıştır. Zira şerit ihlalinin temel cezayı belirleyen kusura etki eden bir durum olduğuna hükmedilmiştir.

IV.) SONUÇ:

Kanunda bilinçli taksir halinde cezanın hangi gerekçeyle ve hangi oranda artırılacağına dair ayrıntılı bir düzenleme bulunmamaktadır. Kanunda yalnızca hakimin takdirine bırakılan artırım oranları ve bu artırımın hangi ceza üzerinden yapılacağı düzenlenmiştir. Hakim, bilinçli taksir nedeniyle artırım yaparken TCK’nın 3. maddesinde yer alan “Suç işleyen kişi hakkında işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı ceza ve güvenlik tedbirine hükmolunur.” şeklindeki düzenlemeyi dikkate alacaktır. Bunun yanı sıra; bilinçli taksir hallerinde temel cezaya yapılacak artırımın hangi gerekçeyle ve hangi oran üzerinden yapılması gerektiği Yargıtay kararları ile ortaya konulmuştur.

Yargıtay, bilinçli taksirin varlığı halinde artırım oranının 1/2 mi yoksa 1/3 mü olacağını belirlerken iki önemli kriteri değerlendirmektedir. Bunlardan birincisi; bilinçli taksiri oluşturan ihlallerin sayısıdır. Bilinçli taksir oluşturan tek bir eylem var ise 1/3 oranından uzaklaşılamayacak, birden fazla eylem var ise 1/2 oranında artırım yapılabilecektir. İkinci kriter ise; alkol miktarı veya hızın yüksekliği gibi failin bilinçli taksirinin yoğunluğunu ortaya koyan unsurların var olup olmadığıdır. Bilinçli taksir hükümleri uyarınca yapılacak artırımda bilinmesi gereken bir diğer önemli nokta ise; temel ceza belirlenirken dikkate alınan hususların bilinçli taksir artırımı yapılırken ayrıca dikkate alınamayacağı konusudur. Bu da somut olayın şartlarına göre temel cezada alt sınırdan uzaklaşıldığı halde, bilinçli taksir artırımının en alt sınırdan yani 1/3 oranından yapılabileceği anlamına gelmektedir.

----------

[MT1] aşağıda bir cümleyle bu ifadenin hatalı olduğunu belirtebiliriz çünkü bu 61’de dikkate alınması gereken bir unsur.