T.C.
YARGITAY
11. HUKUK DAİRESİ
E. 2018/5293
K. 2019/6513
T. 21.10.2019
MARKANIN HÜKÜMSÜZLÜĞÜ İSTEMİ ( Davacı Tarafça Hükümsüzlüğü İstenen Markanın Davacı Adına Tescilli Markalar ile Arasında Aynı veya İlişkilendirilebilecek Ölçüde Benzer Mal ve Hizmetler Yönünden Görsel İşitsel ve Kavramsal Benzerlik Bulunduğu – Markalar Arasında Karıştırılma İhtimaline Yol Açacak Ölçüde Benzerlik Olduğu Gözetilmeksizin İlgili Marka Yönünden de Davanın Reddine Karar Verilmesinin Hatalı Olduğu )
KÖTÜNİYETLİ TESCİL NEDENİYLE MARKANIN HÜKÜMSÜZLÜĞÜ İSTEMLİ DAVALARDA HAK DÜŞÜRÜCÜ SÜRE ( Dava Açmak İçin Belirli Bir Süre Öngörülmemiş İken Diğer Nisbi Nedenlerle Hükümsüzlük İstemli Davaların Markanın Tescili Tarihinden İtibaren 5 Yıllık Hak Düşürücü Süre İçinde Açılmasının Öngörüldüğü - Bu Tür Davalardan Hak Düşürücü Sürenin Taraflarca İleri Sürülmese Bile Hukuki Niteliği Gereği Mahkemelerce Re'sen Göz Önünde Bulundurulması Gerektiği )
SÜRE YÖNÜNDEN EKSİK İNCELEME İLE HÜKÜM KURULMASI ( Olayda Davalı-Karşı Davacının Öncelik Hakkına ve Benzerlik Hukuki Sebebine Dayalı Olarak Davacı-Karşı Davalıya Ait Markaların Hükümsüzlüğünü İstemiş Olduğu - Hükümsüzlüğü İstenen Markaların Her Biri Yönünden Karşı Dava Tarihinde 5 Yıllık Hak Düşürücü Sürenin Geçip Geçmediği Tartışılıp Neticesine Göre Karar Verilmesi Gerektiği/İşin Esasına Girilerek Davanın Reddine Karar Verilmesi Hatalı Olup Açıklanan Nedenlerle Kararın Bozulması Gerektiği )
KHK-556/m. 8/1-b, 42
ÖZET : Dava, markanın hükümsüzlüğü istemine ilişkindir. Davacı tarafça hükümsüzlüğü istenen markanın, davacı adına tescilli markalar ile arasında aynı veya ilişkilendirilebilecek ölçüde benzer mal ve hizmetler yönünden görsel, işitsel ve kavramsal benzerlik bulunduğundan 556 Sayılı KHK madde 8/1-b anlamında karıştırılma ihtimaline yol açacak ölçüde benzerlik olduğu gözetilmeksizin bu marka yönünden de davanın reddine karar verilmesi hatalıdır.
Kötüniyetli tescil nedeniyle markanın hükümsüzlüğü istemli davalarda dava açmak için belirli bir süre öngörülmemiş iken, diğer nisbi nedenlerle hükümsüzlük istemli davaların markanın tescili tarihinden itibaren 5 yıllık hak düşürücü süre içinde açılması öngörülmüştür. Bu tür davalardan hak düşürücü süre taraflarca ileri sürülmese bile, hukuki niteliği gereği mahkemelerce re'sen göz önünde bulundurulmalıdır.
Olayda; davalı-karşı davacı öncelik hakkına ve benzerlik hukuki sebebine dayalı olarak davacı-karşı davalıya ait markaların hükümsüzlüğünü istemiş olup, hükümsüzlüğü istenen markaların her biri yönünden karşı dava tarihinde 5 yıllık hak düşürücü sürenin geçip geçmediği tartışılıp neticesine göre karar verilmesi gerekirken, işin esasına girilerek davanın reddine karar verilmesi hatalı olup, açıklanan nedenlerle kararın bozulması gerekir.
DAVA : Taraflar arasında görülen davada İstanbul 1.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince bozmaya uyularak verilen 26/06/2018 tarih ve 2017/735-2018/270 Sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin asıl dava yönünden davacı vekili, karşı dava yönünden davalı-karşı davacı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
KARAR : Davacı vekili; "K..." ibaresinin müvekkilinin ticaret unvanının ayırt edici unsuru olduğunu, aynı ibareyi taşıyan 2004/38145 numaralı ve ''K...JEWELLERY'', 2010/08522 numaralı ve 2010/08510 numaralı ''K...'', 2001/02613 numaralı ''M.... MÜCEVHERAT'' ibareli tescilli markalarının bulunduğunu, bu ibare üzerinde üstün hak sahibi olduğunu, davalının kötüniyetli olarak müvekkilinin tanınmışlığından istifade etmek için 2009/64287 numaralı ''B....'' ve 2010/61022 numaralı ''K...'' ibareli markalarını tescil ettirdiğini, bunların müvekkili markalarıyla iltibas oluşturduğunu ileri sürerek, 2009/64287 numaralı markanın tümden, 2010/61022 numaralı markanın ise dava dilekçesinin sonuç kısmında belirtilen sınıfla sınırlı olarak hükümsüzlüğünü talep etmiştir.
Davalı-karşı davacı vekili; asıl davanın reddini, karşı davada ise davacı-karşı davalı adına tescilli 2001/02613 numaralı ''M.... MÜCEVHERAT'' ve 2004/38145 numaralı ''K... JEWELLERY'' ibareli markaların hükümsüzlüğünü talep etmiştir.
Mahkemece, Dairemizin bozma ilamı ve tüm dosya kapsamına göre; davacı-karşı davalıya ait K... ibareli markaların, davalı-karşı davacıya ait ''B...'' ve ''K...'' ibareli markalarla birbirine benzemediği, markaların tescilli sınıflardaki hedef tüketici kitlesi yönünden yeterli ayırt ediciliğin sağlandığından iltibas oluşmadığı gerekçesiyle asıl ve birleşen davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, asıl dava yönünden davacı, karşı dava yönünden davalı-karşı davacı temyiz etmiştir.
1-) Asıl dava yönünden yapılan temyiz incelemesinde; dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir.
2-) Asıl davada, markanın hükümsüzlüğü istemine ilişkindir.
Davacı tarafça hükümsüzlüğü istenen 2010/61022 numaralı ''K...'' ibareli markanın, davacı adına tescilli 2004/38145 numaralı ''K...JEWELLERY'', 2010/08522 numaralı ve 2010/08510 numaralı ''K...'' ibareli markalar ile arasında aynı veya ilişkilendirilebilecek ölçüde benzer mal ve hizmetler yönünden görsel, işitsel ve kavramsal benzerlik bulunduğundan 556 Sayılı KHK madde 8/1-b anlamında karıştırılma ihtimaline yol açacak ölçüde benzerlik olduğu gözetilmeksizin bu marka yönünden de davanın reddine karar verilmesi isabetli olmamış olup, asıl davada verilen kararın bu sebeple bozulması gerekmiştir.
3-) Karşı dava yönünden yapılan temyiz incelemesine gelince; 556 Sayılı KHK'nın 42. maddesinde kötüniyetli tescil nedeniyle markanın hükümsüzlüğü istemli davalarda dava açmak için belirli bir süre öngörülmemiş iken, diğer nisbi nedenlerle hükümsüzlük istemli davaların markanın tescili tarihinden itibaren 5 yıllık hak düşürücü süre içinde açılması öngörülmüştür. Bu tür davalardan hak düşürücü süre taraflarca ileri sürülmese bile, hukuki niteliği gereği mahkemelerce re'sen göz önünde bulundurulmalıdır.
Somut olayda; davalı-karşı davacı öncelik hakkına ve benzerlik hukuki sebebine dayalı olarak davacı-karşı davalıya ait 2004/38145 numaralı ve ''K... JEWELLERY'' ve 2001/02613 numaralı ''M. F. K. K...MÜCEVHERAT'' ibareli markaların hükümsüzlüğünü istemiş olup, hükümsüzlüğü istenen markaların her biri yönünden karşı dava tarihinde 5 yıllık hak düşürücü sürenin geçip geçmediği tartışılıp neticesine göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde işin esasına girilerek davanın reddine karar verilmesi isabetli olmamış olup, karşı davada verilen kararın bu sebeple bozulması gerekmiştir.
4-) Bozma sebep ve şekline göre, karşı dava yönünden temyiz isteminde bulunan davalı-karşı davacı vekilinin temyiz istemlerinin incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, asıl dava yönünden davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle asıl davada davacı vekilinin temyiz itirazının kabulüyle kararın davacı-karşı davalı yararına BOZULMASINA, (3) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, karşı davada verilen kararın, re'sen BOZULMASINA, (4) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı/karşı davacı vekilinin temyiz istemlerinin incelenmesine yer olmadığına, ödedikleri peşin temyiz harcının istekleri halinde temyiz edenlere iadesine, 21.10.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
kazanci.com.tr