Kadınların Yumurtalarını Dondurması
Yumurta dondurma işlemi, üreme çağındaki kadının yumurtalıklarından alınan olgun yumurtaların ileri ki yaşlarda çocuk sahibi olabilmesi için kullanılan, ileri derece teknoloji ve tıbbi uygulama gerektiren bir yöntemdir. Tıbbin ilerlemesi, doğurganlık yaşının otuz beşli yaşların üzerine çıkması, kanser gibi ciddi rahatsızlıklarla doğurganlığın daha ileri yaşlara ertelenmesi gerekliliği durumları nedeniyle, medikal ve yasal sorumluluklar çerçevesinde, bu yöntem sıkça başvurulan bir konu haline gelmiştir.
Mevcut Düzenlemelere Göre Koşullar
Ülkemizde ve diğer birçok ülkede yumurta dondurma işleminin gerçekleştirilmesine kanunen belirlenmiş belirli tıbbı zorunluluk hallerinde izin verilmektedir. Bu konu 30 Eylül 2014 tarihinde Resmi Gazete’ de yayınlanan 29135 sayılı Sağlık Bakanlığı’ nın Üremeye Yardımcı Tedavi Uygulamaları ve Üremeye Yardımcı Tedavi Merkezleri hakkında yönetmeliğinde açıkça belirtilmiştir.
Bu Yönetmeliğin amacı; çocuk sahibi olamayan evli çiftlerden, tıbben uygun görülenlerin üremeye yardımcı tedavi metotları vasıtasıyla çocuk sahibi olmaları için yapılacak uygulamanın esaslarını, bu uygulamayı yapacak merkezlerin açılması, çalışması ve denetlenmesi ile ilgili usul ve esasları tarif etmektir.
Yine bu yönetmelik, bünyesinde üremeye yardımcı tedavi merkezi bulunan üniversite ile kamu kurum ve kuruluşlarına bağlı sağlık uygulama ve araştırma merkezleri ve hastaneleri, tıp merkezleri ile özel hastaneleri ve gerçek kişi ve özel hukuk tüzel kişilerine ait müstakil üremeye yardımcı tedavi merkezlerini ve bunların üremeye yardımcı tedavi yöntemleriyle ilgili faaliyetlerini ve işletenlerini kapsar.
Yönetmelik içeriğine göre dondurma işlemi için yasayla belirlenmiş tıbbi zorunluluklar şu şekildedir;
Yumurta dondurma işlemi, üreme çağındaki kadının yumurtalıklarından alınan olgun yumurtaların ileri ki yaşlarda çocuk sahibi olabilmesi için kullanılan, ileri derece teknoloji ve tıbbi uygulama gerektiren bir yöntemdir. Tıbbin ilerlemesi, doğurganlık yaşının otuz beşli yaşların üzerine çıkması, kanser gibi ciddi rahatsızlıklarla doğurganlığın daha ileri yaşlara ertelenmesi gerekliliği durumları nedeniyle, medikal ve yasal sorumluluklar çerçevesinde, bu yöntem sıkça başvurulan bir konu haline gelmiştir.
Mevcut Düzenlemelere Göre Koşullar
Ülkemizde ve diğer birçok ülkede yumurta dondurma işleminin gerçekleştirilmesine kanunen belirlenmiş belirli tıbbı zorunluluk hallerinde izin verilmektedir. Bu konu 30 Eylül 2014 tarihinde Resmi Gazete’ de yayınlanan 29135 sayılı Sağlık Bakanlığı’ nın Üremeye Yardımcı Tedavi Uygulamaları ve Üremeye Yardımcı Tedavi Merkezleri hakkında yönetmeliğinde açıkça belirtilmiştir.
Bu Yönetmeliğin amacı; çocuk sahibi olamayan evli çiftlerden, tıbben uygun görülenlerin üremeye yardımcı tedavi metotları vasıtasıyla çocuk sahibi olmaları için yapılacak uygulamanın esaslarını, bu uygulamayı yapacak merkezlerin açılması, çalışması ve denetlenmesi ile ilgili usul ve esasları tarif etmektir.
Yine bu yönetmelik, bünyesinde üremeye yardımcı tedavi merkezi bulunan üniversite ile kamu kurum ve kuruluşlarına bağlı sağlık uygulama ve araştırma merkezleri ve hastaneleri, tıp merkezleri ile özel hastaneleri ve gerçek kişi ve özel hukuk tüzel kişilerine ait müstakil üremeye yardımcı tedavi merkezlerini ve bunların üremeye yardımcı tedavi yöntemleriyle ilgili faaliyetlerini ve işletenlerini kapsar.
Yönetmelik içeriğine göre dondurma işlemi için yasayla belirlenmiş tıbbi zorunluluklar şu şekildedir;
- Kanser tedavisinden önce kadınlara uygulanır. Kanser tedavileri sırasında kemoterapi ve radyoterapi gibi tedaviler uygulanır. Yumurta bu tedavilerde zarar görebileceğinden kadınlara bu tür tedaviler uygulanmadan önce alınır ve dondurulur. Bu uygulama tedaviden sonra, dondurulmuş yumurtaların tekrar kadına nakledilmesiyle gebelik şansını arttırmaktadır. Genç yaşta olup, yumurtası daha fazla olan kadınlar, uygulanan kemoterapi ve radyoterapi sonrasında % 80 oranında yeniden yumurtlamaya başlar. Fakat ailesinde erken dönemde menopoza girmiş olan kadınlar olan, hastalar özellikle 35 yaşından sonra kanser tedavisi gördüklerinde, genellikle yumurtaları daha erken tükenmekte ya da tedavi nedeniyle yumurtalıkları kalıcı hasara uğramaktadır. Bu tedavi sürecinde kullanılan ilaçlar ve alınan radyoterapinin dozu da bu konuda etkili olmaktadır. Bu yan etkilerin önlenmesi için, kadınlarda karın üst bölgesinden ışın tedavisi uygulanması gibi uygulamaların dışında, yumurtalık dokusunu dondurmak ve daha sonra bunu kadına nakletmek daha başarılı bir uygulama olacaktır.
- Ailede kalıtsal olarak erken menopoz varsa uygulanır. Genç yaşlarda doğurganlık özelliğini kaybetme riski olan kadınlara bu yöntem uygulanabilir.
- Azalmış yumurtalık rezervi varsa uygulanır. Özellikle ilerleyen yaşa ya da yaşı genç olsa bile yumurtalıkları uyaran hormonların seviyesinin yükselmesine veya bazı geçirilmiş bazı hastalıklara bağlı olarak ortaya çıkabilen azalmış yumurtalık rezervi durumunda yumurtalık dondurabilmektedir.
- Kadında yapılması planlanan ve yumurtalık rezervini etkileyebilecek kadın hastalıklarıyla ilgili ameliyatlar öncesi uygulanır. Yumurtalıklar uyarıldıktan sonra elde edilen yumurtalar ileride kullanılmak üzere dondurularak saklanabilmektedir.
Yönetmelik Değişecek
Sağlık Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı İrfan Şencan, “Bakanlık olarak sadece kanser hastaları, yani kemoterapi ya da radyoterapi gören kişilerin değil, çocuk, genç, evli ya da bekâr yumurta rezervi azalan herkesin yumurtalarını dondurmasına izin vereceğiz. Ayrıca bunun süresi 5 yılla sınırlıydı. Bu süreyi de 5 yıllık periyodlarda bakılarak sınırsız duruma getirdik. Böylece bu kişilerin anne olma şansı hep bulunacak. Saklama ile ilgili süreç çok sıkı olacak. Parmak izi gibi takip edilecek.” açıklamasını yaptı. Yaptığı açıklamaların bir an önce hukuki düzenleme haline getirilmesini diliyorum.
Yumurta dondurma işlemi nasıl yapılır?
Kadında âdetin başlamasıyla beraber, ortalama 10 gün kadar hormon tedavisi uygulanmaktadır. Bu tedavi sonucunda elde edilen yumurtalar, laboratuvar ortamında vitrifikasyon yöntemi sayesinde dondurulmaktadır. Dondurulan yumurtalar ileri bir tarihte kullanılacağı döneme kadar saklanmaktadır.
Yazımı yazmamda yardımcı olan bilgilerini esirgemeyen Kadın Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Aşkın Evren Güler’e teşekkür ederim.
(Bu köşe yazısı, sayın Av. Tuğba İncel tarafından www.hukukihaber.net sitesinde yayınlanması için kaleme alınmıştır. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısının tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan köşe yazısının bir bölümü, aktif link verilerek kullanılabilir. Yazarı ve kaynağı gösterilmeden kısmen ya da tamamen yayınlanması şahsi haklara ve fikri haklara aykırılık teşkil eder.)