Feminist Hukuk Teorisi, kadının tarihsel olarak ikinci planda tutulmasının başlıca sebebinin hukuk olduğu görüşüne dayanır. (Fineman, Martha A. “Feminist Legal Theory/Feminist Hukuk Teorisi”)
Buna göre, Feminist Hukuk Teorisi’ni iki planda düşünmek ve ele almak gerekir. Bu bağlamda, Feminist Hukuk Teorisi birinci planda, kadının ikinci planda tutulması konusunda hukukun rolünü, ikinci planda ise, hukuk ve hukukun cinsiyete yaklaşımı üzerinde durarak kadının toplumdaki konumunu değiştirmeye çalışır. (Doç.Dr. Fatma İrem Çağlar Gürgey, “Feminist Hukuk Teorisi” Nedir?, Hukuk Kuramı, C. 1, S. 5, Eylül-Ekim 2014, ss. 28-4- hukukkurami.net)
1980’li yıllardan sonra Kuzey Amerika, Avustralya ve İngiltere’de ortaya çıkan ve gelişen bu düşünce akımı, hukuk felsefesinin diğer alanlarından farklı olarak kadını merkeze alan bir teoridir. Nitekim bu kavram ilk kez A.B.D’de 1978 yılında Denver Üniversitesi Sturm Hukuk Fakültesi’nde anayasa hukuku, cinsel yönelim ve hukuk, medeni usul ve haksız fiiller konularında ders veren Amerikalı avukat, aktivist ve hukuk profesörü Ann Scales tarafından kullanılmıştır.
Feminist Hukuk Teorisi, diğer düşünsel akımlardan farklı olarak, kadınların yaşadıkları gerçekliklerden ve hayat deneyimlerinden yola çıkar ama başkaca görüşlerden ve eleştirel yaklaşımlardan da beslenir. (Doç.Dr. Fatma İrem Çağlar Gürgey, “Feminist Hukuk Teorisi” Nedir?, Hukuk Kuramı, C. 1, S. 5, Eylül-Ekim 2014, ss. 28-4- hukukkurami.net)
Bu teorinin de feminist teori gibi farklı feminist görüşleri ve yaklaşımları vardır ve bu görüşler ile yaklaşımlar, eşitlikçi, farklılık yanlısı, post-modern, kültürel yönden farklılıklar arz eder. (Doç.Dr. Fatma İrem Çağlar Gürgey, “Feminist Hukuk Teorisi” Nedir?, Hukuk Kuramı, C. 1, S. 5, Eylül-Ekim 2014, ss. 28-4- hukukkurami.net) Bununla birlikte, hukuki formalizme tepki, liberalizmin hukuk yaklaşımının eleştirisi, hukuki hiyerarşinin reddi, hem feminist hem de eleştirel hukukçular tarafından paylaşılan ortak hususlardır. (Doç.Dr. Fatma İrem Çağlar Gürgey, “Feminist Hukuk Teorisi” Nedir?, Hukuk Kuramı, C. 1, S. 5, Eylül-Ekim 2014, ss. 28-4- hukukkurami.net) Diğer bir deyişle, farklı olan bu görüşlerin ve yaklaşımların merkezinde toplumsal cinsiyet sorunu yer alır, bu bağlamda, feminist hukuk teorisi hukukun toplumsal cinsiyet açısından sorunlu yönlerini deşifre eder ve daha sonra söz konusu sorunun giderilmesi için gerekli mücadeleyi ortaya koyar. (Doç.Dr. Fatma İrem Çağlar Gürgey, “Feminist Hukuk Teorisi” Nedir?, Hukuk Kuramı, C. 1, S. 5, Eylül-Ekim 2014, ss. 28-4- hukukkurami.net)
Toplumsal cinsiyet sorunu genellikle hukuk içerisinde kadınların ve LGBTİ’li bireylerin yaşam alanlarıyla ilişkili olarak ele alınır, dolayısıyla aile hukuku ilişkileri ve ev-içi şiddet sorunu, bu konudaki görüşlerin ve tartışmaların temelini oluşurur, bununla birlikte iş hukuku, sözleşme hukuku, şirketler hukuku, haksız fiil hukuku, ispat hukuku, medeni usul hukuku gibi hukukun diğer alanlarında da Feminist Hukuk Teorisi’nin çalışmalarına rastlamak mümkündür. (Doç.Dr. Fatma İrem Çağlar Gürgey, “Feminist Hukuk Teorisi” Nedir?, Hukuk Kuramı, C. 1, S. 5, Eylül-Ekim 2014, ss. 28-4- hukukkurami.net) Zira ataerkil sistem çok yaygın bir biçimde toplumsal ilişkilere sızmış ve bu da hukukun teorisine, pratiğine ve normlarına sirayet etmiş olmakla, hukukun her alanı feminist analize açıktır ve bu analize ihtiyaç duyar. (Doç.Dr. Fatma İrem Çağlar Gürgey, “Feminist Hukuk Teorisi” Nedir?, Hukuk Kuramı, C. 1, S. 5, Eylül-Ekim 2014, ss. 28-4- hukukkurami.net)
Nazım Hikmet’in o güzel şiirinde; “…Ve kadınlar, bizim kadınlarımız:/korkunç ve mübarek elleri ince, küçük çeneleri, kocaman gözleriyle anamız, avradımız, yârimiz/ve sanki hiç yaşanmamış gibi ölen ve soframızdaki yeri öküzümüzden sonra gelen/ve dağlara kaçırıp uğrunda hapis yattığımız/ve ekinde, tütünde, odunda ve pazardaki/ve kara sabana koşulan ve ağıllarda ışıltısında yere saplı bıçakların/ oynak, ağır kalçaları ve zilleriyle bizim olan kadınlar, bizim kadınlarımız…” dediği kadınlar biz erkeklere göre ikinci sınıf insanlardır.
Ama Sartre’ın “siyah adam problemi yoktur, beyaz adam problemi vardır” demesi gibi, aslında hemen hemen her toplumda “kadın problemi yoktur, erkek problemi” vardır.
Bu problemin en başında ise, hem genel anlamda hem de hukuki anlamda eşitlik, daha doğrusu eşitsizlik gelir. O nedenle, Feminist Hukuk Teorisi içerisindeki farklı feminist duruşlar, hukuki eşitlik kavramına yönelik farklı eşitlik yaklaşımlarından kaynaklanır. (Doç.Dr. Fatma İrem Çağlar Gürgey, “Feminist Hukuk Teorisi” Nedir?, Hukuk Kuramı, C. 1, S. 5, Eylül-Ekim 2014, ss. 28-4- hukukkurami.net)
Bu farklı yaklaşımlardan biri olan Liberal Feminist Hukuk Teorisi, liberal feminizme paralel olarak kadınların şekli anlamda eşitliğinin sağlanmasını, erkeklere yapılan muamelenin aynısının kadınlara da yapılmasını, yani erkeklerin sahip olduğu hakların aynısına kadınlarında sahip olmasını ve kadınların da erkeklerle aynı derecede özerk birer birey olarak kabul edilmelerini savunur. (Doç.Dr. Fatma İrem Çağlar Gürgey, “Feminist Hukuk Teorisi” Nedir?, Hukuk Kuramı, C. 1, S. 5, Eylül-Ekim 2014, ss. 28-4- hukukkurami.net)
Radikal Feminist Hukuk Teorisi ise, kadınları liberal feminizmin kabul ettiği gibi birey olarak değil, sınıf olarak ele alır, zira onlara göre kadınlar, bir sınıf olarak başka bir sınıf olan erkekler tarafından tahakküm altına alınmışlardır. (Doç.Dr. Fatma İrem Çağlar Gürgey, “Feminist Hukuk Teorisi” Nedir?, Hukuk Kuramı, C. 1, S. 5, Eylül-Ekim 2014, ss. 28-4- hukukkurami.net) Radikal Feminist Hukuk Teorisine göre, toplumsal cinsiyet eşitsizliği irrasyonel bir ayrımcılığın sonucu değil, sistemli bir ikincilleştirmenin sonucudur ve geleneksel toplumsal cinsiyet rolleri toplumsal cinsiyet hiyerarşisini doğal ya da bu rollere içkin olarak kabul etmektedir, esasen cinselliğin sosyal yapısı erkekler tarafından toplumsal cinsiyet hiyerarşisini inşa etmek için üretilmiştir. (Doç.Dr. Fatma İrem Çağlar Gürgey, “Feminist Hukuk Teorisi” Nedir?, Hukuk Kuramı, C. 1, S. 5, Eylül-Ekim 2014, ss. 28-4- hukukkurami.net)
Nitekim radikal feminist hukuk teorisyeni olan Catharine MacKinnon’a göre, kadınlara yönelik negatif ayrımcılık farklılıktan değil, eril tahakkümden kaynaklanmaktadır. (Doç.Dr. Fatma İrem Çağlar Gürgey, “Feminist Hukuk Teorisi” Nedir?, Hukuk Kuramı, C. 1, S. 5, Eylül-Ekim 2014, ss. 28-4- hukukkurami.net)
Bütün bu nedenlerle ve nedenlerden hareketle, Radikal Feminist Hukuk Teorisi, hukukta bir takım değişiklikler talep etmekte, bu değişikliklerin gerçekleşmesiyle birlikte eşitsizliğin ve tahakkümün ortadan kalkacağını ileri sürmekte ve bu değişiklikleri; kadınları cinsel tacizden, cinsel saldırıdan ve her türlü şiddetten koruyacak yasal düzenlemelerin oluşturulması ve pornografinin yasaklanması şeklinde sunmaktadır. (Doç.Dr. Fatma İrem Çağlar Gürgey, “Feminist Hukuk Teorisi” Nedir?, Hukuk Kuramı, C. 1, S. 5, Eylül-Ekim 2014, ss. 28-4- hukukkurami.net)