Vasiyetname Nedir?
El yazılı vasiyetnamenin düzenleme ve geçerlilik şartlarına geçmeden önce vasiyetnamenin hukuki mahiyetini kısaca açıklayarak başlamak gerekiyor. Vasiyetname 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 514. maddesinde ölüme bağlı bir tasarruf olarak yer almıştır. Başka bir ifadeyle muris tarafından ölmeden önce yapılan fakat hüküm ve sonuçlarını kişi öldükten sonra doğuran bir kurumdur. Uygulamada genellikle vasiyetnamenin düzenlenme sebebi miras bırakanın henüz hayattayken sahip olduğu bazı hakları ölümünden sonra belirli kişilere bırakmaktır. Bu kişiler yasal veya atanmış mirasçılar olabildiği gibi üçüncü kişiler de olabilir.
Vasiyetname Hangi Şekillerde Yapılabilir?
Murisin son arzularını içeren vasiyetname; 4721 sayılı kanunun 531. maddesinde belirtildiği üzere el yazılı, resmi ve sözlü olarak üç şekilde düzenlenebilir. Fakat bu yazıda, uygulamada daha yaygın görülen el yazılı vasiyetname ve onun geçerlilik şartları açıklanacaktır.
El Yazılı Vasiyetname
El yazılı vasiyetnamenin düzenleme koşullarına geçmeden önce vasiyetname ehliyeti için zorunlu olan şartları belirtmek gerekir. Konu 4721 sayılı kanunun 502. maddesinde şu şekilde yer almıştır:
“Vasiyet yapabilmek için ayırt etme gücüne sahip ve onbeş yaşını doldurmuş olmak gerekir.”
Görüldüğü üzere vasiyet düzenleyecek kişi asgari onbeş yaşını doldurmuş olmalı ve bunun yanında temyiz kudretini haiz olmalıdır. Kişi bu şartları sağlıyorsa ve el yazılı şekilde bir vasiyetname hazırlamak istiyorsa bunu nasıl yapabileceği sorusunun cevabı da yine aynı kanunun 538. maddesinde yer almaktadır:
“El yazılı vasiyetnamenin yapıldığı yıl, ay ve gün gösterilerek başından sonuna kadar mirasbırakanın el yazısıyla yazılmış ve imzalanmış olması zorunludur.”
Kişi el yazılı vasiyetnameyi; düzenleme tarihini (yıl, ay ve gün) ve vasiyetin içeriğini bir kağıda tamamen el yazısıyla yazıp ve altına ıslak imza atarak yapmalıdır. Burada en önemli nokta, kağıt üzerindeki her bilginin muris tarafınca el yazısıyla yazılmasıdır. Örneğin bilgisayarda yazdırıldıktan sonra altına imza atılan vasiyetname geçersiz sayılacaktır.
Konuyla ilgili Yargıtay 3. Hukuk Dairesi’nin E. 2016/8717 sayılı ve 27.2.2017 tarihli kararında; vasiyetnamenin içeriği miras bırakan tarafından el yazısıyla yazılmasına rağmen imzanın bulunmaması nedeniyle vasiyetname geçersiz sayılmıştır. Bu karar: “...O halde, mahkemece; 10.01.1993 tarihli vasiyetnamede mirasbırakanın imzasının bulunmadığı, el yazısı ile düzenlenen vasiyetnamenin mirasbırakan tarafından imzalanmış olmasının zorunlu olduğu gözetilerek, davanın kabulüyle vasiyetnamenin iptaline karar verilmesi gerekirken; yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde davanın reddine dair hüküm tesisi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.” şeklindedir.
Diğer bir kararında Yargıtay 3. Hukuk Dairesi vasiyetnamenin baştan sona miras bırakanın el yazısıyla yazılması gerektiğini, el yazısının kime ait olduğu hususunda bir uyuşmazlık varsa alınacak bilirkişi raporu doğrultusunda karar verilmesi gerektiğini belirtmiştir. Bu karar “...4721 sayılı TMK'nın 538. maddesinde, el yazılı vasiyetnamenin yapıldığı yıl, ay ve gün gösterilerek başından sonuna kadar mirasbırakanın el yazısıyla yazılmış ve imzalanmış olmasının zorunlu olduğu hükme bağlanmıştır. El yazısı, yazanı diğer kişilerden ayıran bir özellik olduğu için, el yazılı vasiyetnamenin tamamının vasiyetçi tarafından yazılması gerekmektedir. Bu konuda bir çekişme varsa el yazılı vasiyetnamenin başından sonuna kadar mirasbırakının el yazısıyla yazılmış olup olmadığı konusunda uzman bilirkişiden görüş alınmalıdır. Bilirkişi incelemesi yapılabilmesi için de miras bırakanın daha önceki günlere ilişkin yazı örneklerinin temin edilmesi gerekir.” şeklindedir. (E. 2014/9880 sayılı ve 26.02.2015 tarihli karar)
Açıklanan şartlar vasiyetnamenin şekli geçerlilik şartlarıdır. Vasiyetin içeriğinde yapılan tasarruflar ne olursa olsun yukarıda sayılan şartlar sağlanmamışsa vasiyetname geçersizlikle karşılaşacaktır. Vasiyetnamenin sıkı şekil şartlarına tabi tutulmasındaki kanun koyucunun amacı (ratio legis) bir başkasının bu vasiyet üzerinde düzenleme veya ekleme yapma imkanını ortadan kaldırmaktır. Ayrıca söz konusu geçerlilik şartları kamu düzeninden sayıldığından hakimler davanın her safhasında geçerlilik şartlarını re’sen gözeteceklerdir. Ayrıca davada taraflarca her aşamada geçersizlik itirazı ileri sürülebilecektir. Şunu da belirtmek gerekir ki vasiyetnamenin geçersizliği iptal edilmesi halinde hüküm doğurmaktadır. Diğer bir ifadeyle geçerlilik şartlarını taşımayan vasiyetname kendiliğinden geçersiz sayılmamaktadır. Bunun için vasiyetin iptalini sağlamak gerekmektedir. Sonuç olarak yukarıdaki geçerlilik şartlarını taşıyan bir vasiyetname ile muris kendi iradesi doğrultusunda; belirli mallarını belirli mirasçılara veya üçüncü kişilere bırakabilir, mirasçı atayabilir, vakıf kurabilir, mirasçılarına bir şeyi yapma taahhüdü yükleyebilir veya vasiyeti yerine getirme görevlisi atayabilir.