Bugün enteresan bir ceza duruşmasına girdim. 15 sanıklı bir ceza davası. Salonda kravatsız kimse yoktu.. Sanıkların hepsi Yeminli Mali Müşavir... 10 yılın üzerinde vergi müfettişliği yapmış, ülke genelindeki sayıları sınırlı ve herkesin ulaşamayacağı bir ünvana sahip insanlar topluluğu kısacası. Salon mübarek şampiyonlar ligi :) Mesleği burada bırakayım dedim bir an.. :) O derece yani :) Ben de bu saygın insanlardan ikisinin müdafii olarak katıldım duruşmaya.. Müdafaa edecek bir suç yoktu esasen ortada. Hiçbir sanık da yaptığının suç olduğunun farkında değil ayrıca. Daha önce emsal hiçbir karar olmayan, savcı, hakim, avukat hepimizin ilk kez karşılaştığı bir dava. Herkes sırayla anlattı meramını. Hakime hanım da karşısındakinin saygınlığına itibar edercesine hiç sözlerini kesmedi. Hiçbir sanık da gereksiz bir laf etmedi aslında..
Öyle bir suç düşünün ki; maddi unsuru belirsiz... Öngördüğü seçimlik hareketlerden birinin ucu nereye çekerseniz oraya gider açıklıkta... Anayasa Mahkemesi'nce iptal edilmesine rağmen inat yaparcasına getirilmiş bir düzenleme.. Şimdiye kadar hiç uygulanmamış bile.. Sanki son kullanma tarihi geçiyormuş da kullanalım boşa gitmesin dercesine ihbarda bulunulmuş idarece...
Mesleğimin önemli anlarından biriydi sanırım. Çünkü kalp atışlarım rekora koşuyordu :)
Son sıradaydım savunma için.. Gereği belliydi esasen ama taşın altına el sokmak alışılagelmiş bir durum değil maalesef. Karar ne çıkacak hep birlikte göreceğiz…