1- Hakaret eyleminin tüm şekilleriyle suç olmaktan çıkarılması, sövme eyleminin ön ödeme kapsamına alınması gerekir.

2- Cumhuriyet savcılarına internette işlenen hakaret ve tehdit suçlarıyla ilgili kamu yararının bulunmadığı durumlarda kovuşturmaya yer olmadığı kararı verebilmesi yönünde takdir hakkı tanınmalıdır.

3- Ülkemizde yaşanan kasten insan öldürme suçlarının yüzde doksanı ruhsatsız silahlarla işlenmekte olup ruhsatsız silah taşımanın cezası 4 yıl ile 8 yıl arası hapis ve ruhsatsız silah bulundurmanın cezası 3 yıl ile 6 yıl hapis cezası şeklinde ağırlaştırılarak düzenlenmelidir. Ruhsatsız silah taşımak veya bulundurmak öncü suç olup esas suç ya da amaç suç kasten insan öldürme ve yaralama suçudur. Bu nedenle ruhsatsız silah taşımak veya bulundurmak suçları CMK da düzenlenen katalog suçlar kapsamına alınmak suretiyle tutuklama nedeni haline getirilmelidir.

4- Bilişim sistemlerinin kullanımının yaygınlaşması nedeniyle bilişim yoluyla işlenen suçların sayısı ve çeşidi hızla artmaktadır. Bilişim suçlarıyla mücadelede bilişim uzmanları olan bilgisayar ve yazılım mühendislerinin adalet bakanlığı bünyesinde istihdam edilerek delillerin tespiti ve olayın aydınlatılarak maddi gerçeğin ortaya çıkarılmasında doğrudan savcı veya mahkemeyle birlikte hareket edebilecekleri yasal bir düzenlenmenin yapılması gerekir 

5Sulh ceza mahkemelerinin yeniden kurularak üst sınırı 2 yıl hapis cezası olan suçlar ve adli para cezası gerektiren suçlarda sulh ceza mahkemesinin görevli olduğu belirlenerek binlerce savcının asliye ceza mahkemelerinde duruşmalara çıkarak soruşturmaya harcayacakları emek ve mesai israfının önüne geçilmiş olacaktır. Cumhuriyet savcılarının iş yükünün azalması daha etkin soruşturma yapmalarını sağlayacaktır.

6- Tebligat kanunu hükümlerinin PTT memurları tarafından yeterince bilinmediği ve uygulanmadığı gözetilerek Adalet Bakanlığı bünyesinde adli tebligat memurlarının görevlendirilmesi gerekir.  Tebligat tüm yargı işlemlerinin sonuç doğurabilmesi için gerekli ve önemli bir işlem olup usulsüz tebligat nedeni ile binlerce yargısal işlem geçersiz sayılarak hak kaybı oluştuğu gibi yargıdaki iş yükü de artmaktadır. Ayrıca adli sistemdeki tüm işlemlerin tebligat ile anlam ifade ettiği göz önüne alındığında bu durumun Adalet Bakanlığı bünyesinde çalışan adli tebligat memurları ile etkin bir hale getirileceği açıktır.

7- Önleyici hukuk çalışmaları kapsamında ortaöğretim, lise ve üniversite müfredatına ceza hukuku bilinci dersinin sokulması gerekir. Gençlerin ve çocukların kendilerine yönelik işlenen suçlara karşı çıkabilmeleri için haklarını ve özgürlüklerini bilmeleri gerekir. Kendi haklarını ve özgürlüklerini bilen genç başkalarının da hak ve özgürlüklerine de saygı duymayı öğrenecektir. Ceza hukuku bilincine sahip olan çocuklar ve gençler, aile içerisinde, okulda ve yaşamın diğer alanlarında insan hakları ve hukuk güvenliği anlayışlarını geliştirerek, özgür, gelişmiş ve daha az suç işleyen bir toplum yaratabilirler. Ceza hukuku bilincine sahip olan insanların sayısının fazla olduğu ülkelerde daha az suç işlenmektedir. Çünkü demokrasi, hoşgörü, uzlaşma ve farklılıklara karşı saygı kültürü gelişmiştir.

8- Hâkim ve savcıların işleriyle ilgili sorunlar, tespitler ve çözüm önerileri konusunda her yıl bir sayfayı geçmeyecek şekilde çalışma yapılmasının yasal düzenlemeler ve uygulamalar açısından hukuki ve fiili yarar sağlayacağını düşünmekteyiz.

9- Hâkim ve savcıların uzmanlıklarının yasal bir zemine ve güvenceye kavuşturulması gerekir. Örneğin bir asliye ceza mahkemesi hâkimi istemedikçe hukuk hâkimi olarak atanamamalıdır. Yine aynı kapsamda olmak üzere Cumhuriyet savcıları belli alanlarda uzmanlaştırılmalıdır. Örneğin bilişim savcısı, uzlaştırma savcısı veya infaz savcısı şeklinde en az üç alanda uzmanlaşarak iş bölümünde ve diğer alanlarda görevlendirme yapılamaması hususu yasal bir zemine ve güvenceye kavuşturulmalıdır.

10- Vergi Kanunu’na muhalefet suçları açısından şirket kurmanın sıkı şekil şartlarına tabi tutulması gerekir. Şirket kuran kişinin gerçek kimliğinin araştırılması, malvarlığı yönünden ve yapmayı amaçladığı işler açısından yeterli bir inceleme yapılması gerekir. Çünkü uygulamada hayali işler açısından cahil kişiler iş bulma ve/veya para vaadi ile kandırılmak suretiyle şirketler kurulmakta olup hayali ve sahte faturalar ile vergi kanununa aykırılık oluşturan suçlar işlenmektedir. Ayrıca bu durum terör örgütleri, suç örgütleri ve mafya açısından da bir finans kaynağı olarak kullanılmaktadır.

Doç. Dr. Cengiz APAYDIN
Cumhuriyet Savcısı

Cenk Ayhan APAYDIN
Avukat-Yazar

>> CEZA ADALET SİSTEMİNİN ETKİN OLMASI İÇİN ÖNERİLER (İKİNCİ BÖLÜM)