Bilindiği üzere, 193 sayılı GVK’nunumuzun md.52-57 hükümleri arasında zirai kazançlar düzenlenmiştir. Zirai kazanç, her türlü zirai faaliyetten doğan kazanç olup, Gelir Vergisi Kanunu’nda (GVK) zirai faaliyet, “arazide, deniz, göl ve nehirlerde ekim, bakım, üretme, yetiştirme ve ıslah yolları ile veyahut doğrudan doğruya tabiattan istifade etmek suretiyle nebat, orman, hayvan, balık ve bunların mahsullerinin istihsalini, avlanmasını, avcıları ve yetiştiricileri tarafından muhafazasını, taşınmasını, satılmasını veya bu mahsullerden sair şekillerde faydalanılmasını ifade eder” şeklinde tanımlanmıştır. Bu kapsama giren faaliyetlerden başlıcaları aşağıda olduğu gibidir:
-Arı yetiştiriciliği,
-At yetiştiriciliği,
-Mantar yetiştiriciliği,
-Arazi üzerinde yapılan her türlü ekim, dikim, bakım faaliyetleri,
-Doğrudan veya dolaylı olarak arazi üzerinde yapılan her türlü tarımsal faaliyetler,
-Hayvan yetiştiriciliği (alım-satım hariç) (Celepçilik faaliyetleri zirai kazanç sayılmaz),
-Balık yetiştirilmesi ve tutulması faaliyetleri,
-Yukarda sayılan faaliyetlerin içinde yapıldığı işletmelere zirai işletme, bu işletmeleri işleten gerçek kişilere (adi şirketler dahil), vergiye tabi olsun veya olmasınlar, çiftçi ve bu faaliyetler neticesinde istihsal olunan maddelere de mahsul denir.
Zirai faaliyette bulunan gerçek kişilere (adi şirketler dahil) çiftçi denir. Çiftçi kavramına; rençber, balıkçı, hayvan yetiştiricisi, su ve kara avcılığı faaliyetinde bulunan kişiler girer. GVK’nın 53.maddesinde, çiftçilerin elde ettikleri zirai kazançların, herhangi bir ayrıma tabi tutulmaksızın kanunun 94.maddesine göre hasılatları üzerinden tevkifat yapılmak suretiyle vergilendirileceği hükme bağlanmıştır.
Ancak, söz konusu madde hükmüne göre;
-54.maddede yazılı işletme büyüklüğü ölçülerini aşan veya,
-Bir biçerdövere veya bu mahiyetteki bir motorlu araca sahip olan veya,
-10 yaşına kadar 2’den fazla traktöre sahip olan, çiftçilerin kazançları gerçek usulde tespit olunarak vergilendirilecektir. Ancak GVK’nın 53.maddesi hükmü uyarınca çiftçiye ait olmakla birlikte zirai işletmeye dahil edilmeyen biçerdöver veya bu mahiyetteki bir motorlu araç veya 10 yaşına kadar 2’den fazla traktörün işletilmesinden elde edilen gelirler ticari kazanç hükümlerine göre vergilendirilir.
İşletme büyüklüğü ölçülerini veya yukarıda belirtilen kriterleri taşımayan çiftçiler, hasılatları üzerinden tevkifat yapılmak suretiyle vergilendirilmekte ve beyanname vermemektedir. Bu çiftçilerin tevkif suretiyle ödedikleri vergiler nihai vergileri olmaktadır.
Zirai ürünlerin satış bedelleri üzerinden alıcı gerçek ve tüzel kişiler tarafından %1 ila %4 nispetinde değişken oranlarda zirai stopaj yapılabilmektedir (bkz. GVK md.94/11).
Gerçek usulde vergilendirilen çiftçiler, bir takvim yılında elde ettikleri gelirlerini faaliyetleri zararla sonuçlansa bile, takvim yılını takip eden yılın Mart ayının başından 31.günü akşamına kadar beyan etmek zorundadır.
Beyan olunan kazancın vergisi Mart ve Temmuz aylarında 2 eşit taksitte ödenir. Ancak 250 Seri No’lu Gelir Vergisi Genel Tebliği ile gerçek usulde vergilendirilen zirai kazançları ile birlikte GVK’nın 2.maddesinde belirtilen diğer gelir kaynaklarından elde ettikleri kazanç ve iratlarını da bildirmiş bulunan çiftçilerden, toplam gelir içindeki zirai kazançları %75 ve daha yüksek nispette olanlar için ödeme zamanları Kasım ve Aralık ayları olarak belirlenmiştir.