Vergi Kaçakçılığı suçu, Vergi Usul Kanunu’nun 359. Maddesinde düzenlenen bir suçtur ve soruşturma-kovuşturma evreleri Ceza Muhakemesi Kanunu hükümlerine göre yapılmaktadır. Vergi Kaçakçılığı suçu, vergi kanunları uyarınca tutulan, düzenlenen ve saklanması ve ibraz edilmesi zorunlu olan belge, kayıt ve defterlerin usulüne uygun olarak düzenlenmemesi, kayıtlarda değişiklik ve tahrifat yapılması, yok edilmesi, bu kayıtlarda hileler yapılması sonucu oluşur.

Kanun koyucu bahse konu suçu 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 359. Maddesinde düzenlemiştir.

Madde 359 – a) Vergi kanunlarına göre tutulan veya düzenlenen ve saklanma ve ibraz mecburiyeti bulunan;

1) Defter ve kayıtlarda hesap ve muhasebe hileleri yapanlar, gerçek olmayan veya kayda konu işlemlerle ilgisi bulunmayan kişiler adına hesap açanlar veya defterlere kaydı gereken hesap ve işlemleri vergi matrahının azalması sonucunu doğuracak şekilde tamamen veya kısmen başka defter, belge veya diğer kayıt ortamlarına kaydedenler,

2) Defter, kayıt ve belgeleri tahrif edenler veya gizleyenler veya muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge düzenleyenler veya bu belgeleri kullananlar, Hakkında on sekiz aydan beş yıla kadar hapis cezasına hükmolunur. Varlığı noter tasdik kayıtları veya sair suretlerle sabit olduğu halde, inceleme sırasında vergi incelemesine yetkili kimselere defter ve belgelerin ibraz edilmemesi, bu fıkra hükmünün uygulanmasında gizleme olarak kabul edilir. Gerçek bir muamele veya duruma dayanmakla birlikte bu muamele veya durumu mahiyet veya miktar itibariyle gerçeğe aykırı şekilde yansıtan belge ise, muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belgedir.

b) Vergi kanunları uyarınca tutulan veya düzenlenen ve saklama ve ibraz mecburiyeti bulunan defter, kayıt ve belgeleri yok edenler veya defter sahifelerini yok ederek yerine başka yapraklar koyanlar veya hiç yaprak koymayanlar veya belgelerin asıl veya suretlerini tamamen veya kısmen sahte olarak düzenleyenler veya bu belgeleri kullananlar, üç yıldan sekiz yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Gerçek bir muamele veya durum olmadığı halde bunlar varmış gibi düzenlenen belge, sahte belgedir.

c) Bu Kanun hükümlerine göre ancak Maliye Bakanlığı ile anlaşması bulunan kişilerin basabileceği belgeleri, Bakanlık ile anlaşması olmadığı halde basanlar veya bilerek kullananlar iki yıldan sekiz yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

ç) Hazine ve Maliye Bakanlığınca yetkilendirilmediği halde, ödeme kaydedici cihaz mührünü kaldıran, donanım veya yazılımını değiştiren veya yetkilendirilmiş olsun ya da olmasın ödeme kaydedici cihazın hafıza birimlerine, elektronik devre elemanlarına veya harici donanım veya yazılımlarla olan bağlantı sistemine ya da kayıt dışı satışın önlenmesi için kurulan elektronik kontrol ve denetim sistemleri veya ilgili diğer sistemlere fiziksel veya bilişim yoluyla müdahale ederek; gerçekleştirilen satışlara ait mali belge veya bilgilerin cihazda kayıt altına alınmasını engelleyen, cihazda kayıt altına alınan bilgileri değiştiren veya silen, ödeme kaydedici cihaz veya bağlantılı diğer donanım ve sistemler ya da kayıt dışı satışın önlenmesi için kurulan elektronik kontrol ve denetim sistemleri veya ilgili diğer sistemler tarafından Hazine ve Maliye Bakanlığı veya diğer kamu kurum ve kuruluşlarına elektronik ortamda iletilmesi gereken belge, bilgi veya verilerin iletilmesini önleyen veya bunların gerçeğe uygun olmayan şekilde iletilmesine sebebiyet verenler üç yıldan sekiz yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

d) 3/1/2002 tarihli ve 4733 sayılı Tütün, Tütün Mamulleri ve Alkol Piyasasının Düzenlenmesine Dair Kanun ile düzenlenen piyasalarda, Hazine ve Maliye Bakanlığınca yetki verilip verilmediğine bakılmaksızın, mükerrer 257 nci maddenin birinci fıkrasının (6) numaralı bendi kapsamında vergi güvenliğini sağlamak amacıyla kullanılmasına zorunluluk getirilen özel etiket ve işaretlerle ürünlerin etiketlenmesi veya işaretlenmesi ve etiketlenen veya işaretlenen ürün bilgilerinin kurulan veri merkezine aktarılmasını sağlayan sisteme fiziksel veya bilişim yoluyla müdahale ederek Hazine ve Maliye Bakanlığına elektronik ortamda iletilmesi gereken belge, bilgi veya verilerin iletilmesini önleyenler veya bunların gerçeğe uygun olmayan şekilde iletilmesine sebebiyet verenler üç yıldan sekiz yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

Vergi Kaçakçılığı suçu özgü suçlardan değildir; herkes tarafından işlenebilecek bir suçtur. Mükellefiyet şartı bulunmamaktadır.

Mağdur suç ile korunan hukuki değerin sahibidir. Fakat kabul edilmelidir ki burada korunan değer devletin mali menfaati olduğundan, bir bakıma mağdur devletin kendisidir diyebiliriz. Hazine ve Vergi İdaresi ise her ne kadar korunan hukuki değerin sahibi olmasa da, suçtan zarar gören konumunda olduğu için bir hakkın ihlali kapsamında mağdur olarak kabul edilir. 

Vergi Kaçakçılığı Suçu uzlaşma kapsamında olan suçlar arasında yer almaz ve şikayete tabi suçlardan değildir ve şikayet süresi bulunmamaktadır.  Bu yüzden yetkili makamlar tarafından resen soruşturulur.

Bu suçlarda uygulanacak zamanaşımı süresi Türk Ceza Kanununda düzenlenen genel zamanaşımı sürelerine tabi olarak belirlenir. Fakat zamanaşımının başlangıç süresi suça vücut veren fiile göre değişkenlik göstermektedir. Sahte hesap açılmış ise hesabın açıldığı tarih, sahte belge düzenlenip kullanılmış ise bu belgelerin düzenlendiği tarih, saklanması ve ibraz edilmesi zorunlu olan belgelerin yok edilmesi sonucunda ise yok etme işleminin gerçekleştirildiği tarih, vergi kayıtlarına ilişkin defter, belge ve kayıtların tahrif edilmesi sonucunda ise tahrifatın yapıldığı tarih zamanaşımının başladığı tarih olarak esas alınır.

Vergi kaçakçılığı suçunu işleyen kişiler hakkında 18 aydan 5 yıla kadar hapis cezasına hükmolunmaktadır.

VUK 359/a-1,2 kapsamında;

1.Vergi ile ilgili tutulan hesap ve muhasebe işlemlerinde hile yapma

2.Yasal olmayan özel defterler tutma

3.Gerçek olmayan veya işlemle ilgisiz kişiler adına hesap açma

4.Tutulan belge, defter ve kayıtlarda tahrifat yapma, tahrifat yapılan belgeyi kullanma

5.Yetkili kişilere tutulan defter, kayıt ve ve belgeleri ibraz etmeme, gizleme

6.Yanıltıcı belge düzenleyerek kullanma suçlarında 18 aydan 3 yıla kadar hapis cezası verilir.

VUK 359/b kapsamında;

1.Vergi ile ilgili bilgiler içeren defter, belge ve kayıtların yok edilmesi,

2.Defter sayfalarını değiştirme, yok ederek yenilerini ekleme,

3.Sahte belge düzenleme ve bunları kullanma suçlarında 3 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası verilir.

VUK 359/c kapsamında;

1.Yalnızca Maliye Bakanlığı ile anlaşması olan kişilerin basabileceği belgeleri anlaşma olmaksızın basma,

2.Yetkisiz kişilerce basılan bu belgeleri kullanma suçlarında 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası verilir.

Yargıtay Kararları Işığında Vergi Kaçakçılığı Suçları

(Y11CD- K.2021/4861) - Sahte Fatura Kullanma Suçu

a) Mahkemenin sanığın sahte fatura kullanmak eylemine uyan sevk maddesinde yanılgıya düşerek 213 S. VUK’nin 359/b maddesi yerine aynı yasanın 359/a-1 maddesi ile uygulama yapılması suretiyle sevk maddesinde yanılgıya düşülmesi,

b) Mahkemece TCK’nin 43. maddesi uygulandıktan sonra 3 yıl 9 ay hapis cezasına TCK 62/1 madde uygulamasında 3 yıl 1 ay 15 gün hapis cezası yerine 3 yıl 2 ay hapis cezası ile sanığa fazla ceza tayini,

c) Sanık hakkında 2009, 2010 ve 2011 takvim yıllarında sahte belge kullanma suçlarından dava açıldığı, sahte fatura kullanma suçunda her takvim yılında işlenen suçların ayrı ayrı suçları oluşturduğu, sanık hakkında her bir yıl için ayrı ayrı hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden ve hangi takvim yılı bakımından hüküm kurulduğu da belirtilmeksizin tek hüküm kurulması yasaya aykırı olup bozma nedenidir.

(Yargıtay 11CD-K.2021/5721) - Defter ve Belge Gizleme Suçunda Zamanaşımı

Bozmaya uyularak yapılan yargılamada, sanığa yüklenen “defter ve belge gizleme” suçunun 213 sayılı VUK’nin 359/a-2. maddesinde öngörülen cezasının miktarı ve üst sınırına göre; TCK’nin 66/1-e. maddesinde öngörülen 8 yıllık asli dava zamanaşımının, kesici son işlem olan sanığın sorgusunun yapıldığı “22/03/2011” tarihinden hüküm tarihine kadar gerçekleştiği gözetilmeden, yargılamaya devamla sanık hakkında beraat kararı verilmesi,

Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, diğer yönleri incelenmeyen hükmün, 5320 sayılı Kanun’un 8/1 maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta aynı Kanun’un 322. maddesinde öngörülen yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan, sanık hakkında açılan kamu davasının gerçekleşen asli dava zamanaşımı nedeniyle 5237 sayılı TCK’nin 66/1-e ve 5271 sayılı Kanun’un 223/8. maddeleri uyarınca DÜŞMESİNE, 21.06.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

(Y11CD - K.2021/5307) - Sahte Fatura Kullanma Suçunun Zamanaşımı

Sanığa yüklenen “Sahte fatura kullanmak” suçunun 213 sayılı VUK’nin 359/b maddesindeki cezasının üst sınırına göre 5237 sayılı TCK’nin 66/1-e maddesinde öngörülen asli dava zamanaşımının, 29/01/2013 olan sorgu tarihinden itibaren temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış katılan vekilinin temyiz nedenleri yerinde görülmüş olduğundan diğer yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden aynı Kanun’un 322. maddesinde öngörülen yetkiye dayanılarak sanık hakkında açılan kamu davasının gerçekleşen asli zamanaşımı nedeniyle 5237 sayılı TCK’nin 66/1-e ve 5271 sayılı CMK’nin 223/8. maddeleri uyarınca DÜŞMESİNE, 15.06.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

Av. Evin ÇAKIL