VERGİ DAİRESİNDEN MÜKELLEFE TEBLİĞ EDİLEN ÖDEME EMRİNE KARŞI DAVA VE “BORCU YOKTUR” SAVI
Bilindiği gibi, vergi dairesinden tebliğ edilen ödeme emrine karşı 6183 sayılı Kanun’unun 58 ‘inci madde hükmüne göre; iptal davası (7) gün içerisinde ilgili vergi mahkemesinde açılmalıdır. Bazı hallerde vergi mahkemesine (7) günlük süre içerisinde dava açılmış olmakla beraber mahkeme çeşitli nedenlerle dava dilekçesini reddetmektedir. Daha sonra vergi mahkemesi, İYUK 3, 5, ve 15 madde hükümlerine göre yeniden usulüne uygun olarak dava açılması için mükellefe bu ödeme emri ile ilgili yeniden (30) günlük daha ek bir süre verilebilmektedir.
Böylece, (7) gün içerisinde ödeme emrine karşı açılan iptal davası için mahkeme mükellefe yeni bir dava açabilmesi için (30) gün içerisinde ek bir süre daha tanıyabilmektedir. Bu suretle; (7) gün içerisinde açılan dava, mahkemece tekrar (30) gün içerisinde yeni bir süre verilerek dava yeniden açılabilmektedir. Böylece, (7) gün içerisinde açılan dava için tekrar yeni bir (30) günlük süre daha mükellef davacıya tanınmaktadır.
Ödeme emri hakkında dikkat edilecek özet bilgiler aşağıda olduğu gibidir;
1- Ödeme emrine karşı yukarıda izah edildiği gibi, vergi dairesine itiraz yapılamaz. Ancak (7) gün içerisinde ilgili vergi mahkemesine iptal davası açılabilir. (Bkz 6183 sayılı kanunun md. 55, 58, İYUK md. 3, 7, 15)
2- Ödeme emrine karşı dava açılması sırasında ileri sürülebilecek iddialar şunlardır:
Böyle bir borcumuz yoktur iddiası, borcun kısmen veya tamamen ödenmiş olduğu iddiası, borca karşılık düzeltme talebi veya mahsup talebinin bulunduğu iddiası, ödeme emrinde hata olduğu iddiası , ödeme emri tebliğ edilen kişi şahsı vemuhatabında hata, tebliğ edilen ödeme emrinin zamanaşımına uğramış olduğu iddiası ( 6183 sayılı yasa md. 102)
3- Ödeme emrine karşı tarh zaman aşımı içerisinde (yani 5 yıl içerisinde) vergi hatası mevcut ise, ancak 213 sayılı VUK md. 116 ila 124 hükümlerine göre düzeltme talep edilebilir.
4- Ödeme emrine karşı ilgili vergi mahkemesinde iptal davası açılması halinde mutlak surette yürütmenin durdurulması talep edilmelidir. Bazı hallerde mahkemeler, yürütmenin durdurulmasına teminat istenmeden karar verebilir. (Bkz İYUK md. 27, 28) Bazı hallerde de mükelleflerce gösterilen teminat karşılığında mahkeme tarafından yürütmenin durdurulması kararı verilebilir. (Bkz İYUK md. 27)
5- Yürütmenin durdurulması kararı verilmeden önce, mahkeme davalı idarenin savunmasını alıp, işin esasına göre bu konuda karar vermektedir. Yürütmenin durdurması hakkında kararlar İYUK md. 27/9 hükmüne göre öncelikle incelenir, karara bağlanır ve YD kararları (15) gün içerisinde yazılır ve imzalanır. Aynı konu hakkında iki kez yürütme durdurulması talebinde bulunulamaz.
6- İYUK md. 28 hükmüne göre YD hakkında verilen kararlar (30) gün içerisinde vergi dairesi tarafından infaz edilerek uygulanır. Tarafların YD kararlarına (7) gün içerisinde bölge idare mahkemesi nezdinde itiraz etme olanakları mevcuttur.
7- Anayasa Mahkemesi tarafından verilen karar gereğince, 2577 sayılı İYUK 28/1 md. hükmü iptal edilmiştir. Buna göre, ihtiyati haciz ve ihtiyatı tahakkuk ile ilgili konularda; açılan davalarda ilk vergi mahkemesi kararına göre; kararın gereği yerine getirilecektir. (Bkz Anayasa Mahkemesi 10.07.2013 gün ve E:2012/107 – K:2013/90 sayılı kararı)
8- Özel esasları alınan mükelleflerin buradan çıkış ile ilgili açtıkları iptal davalarında yürütmenin durdurulması hakkında verilen karar gereğince mükellefler KOD 4 ‘den çıkartılarak genel esasları dönüştürülmektedir.
9- Tarhiyat aşamasında 1 nolu vergi ve ceza ihbarnamesine karşı 30 gün içerisinde dava açma süresini kaybedenler sonraki aşamalarda ödeme emrine karşı sınırlı belli konularda 7 gün içerisinde dava açma yolu mümkündür. Burada ileri sürülecek iddialar ödeme emrine karşı açılabilecek davada sınırlı olarak dermeyan edilebilir.
Trend Haberler
KARŞI DAVA AÇMA SÜRESİ (HMK m. 133)
Adana Büyükşehir Belediyesi İmar Yönetmeliğinde Değişiklik
Kiracının Haklı Tahliyesi
YOKSULLUK NAFAKA BORCUNUN ÖDENMEMESİ ve ŞİKAYET
TEVKİL YAPILIRKEN DİKKAT EDİLMESİ GEREKENLER
AVUKATIN TARAF OLDUĞU (MESLEKTEN KAYNAKLI OLMAYAN) DOSYALARINDA E-TEBLİGAT ZORUNLULUĞU VAR MIDIR?