Soyadı, vazgeçilemeyen ve devredilemeyen kişiye sıkı sıkıya bağlı olan bir kişilik hakkı olup mutlak haklarımızdandır.
Soyadı Kanunu’nun 1934 tarihinde yürürlüğe girmesi ile beraber soyadı kullanmak zorunlu hale gelmiştir.
Bu yazımızda kadının soyadının hangi hallerde değişmesinin mümkün olduğu, evlendikten sonra çift soyadı kullanımının şartları, evlenen kadının bekarlık soyadını tek başına kullanıp kullanamayacağı durumları başta olmak üzere günümüzde önemli bir mesele olan kadının soyadı meselesi üzerinde duracağız.
Kadının Soyadının Değişmesinin Mümkün Olduğu Haller Nelerdir ?
Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan herkesin kullanması zorunlu olan soyadı, günümüzde 2525 sayılı Soyadı Kanunu başta olmak üzere birçok kanunda düzlenme alanı bulmaktadır. Bu kanunlara göre erkek, ailesine ait soyadını doğduğu andan itibaren iki istisna dışında değiştirmeden taşır. Bu istisnalar, erkeğin evlat edinilmesi durumu ve haklı bir nedene dayanarak kendi istemi üzerine mahkemece soyadının değiştirilmesi halidir. Ancak kadın için soyadı meselesi erkeğe nazaran oldukça karmaşık olup birçok ihtimalde kadının soyadının değişmesi mümkündür. Peki bu ihtimaller nelerdir ?
- Evli olmayan kadın haklı bir nedene dayanarak soyadını mahkeme kararı ile değiştirebilir.
- Kadının evlat edinilmesi durumunda evlat edinenin soyadını alması ile soyadının değişmesi mümkündür.
- Kadının evlenmesi soyadının değişmesindeki bir diğer ihtimaldir.
- Kadın boşanırsa, boşanma davası sırasında ya da boşanma kararının kesinleşmesinden itibaren 1 yıl içinde kocasının soyadını kullanmaya devam etmek için herhangi bir başvuruda bulunmaz ise bekarlık soyadını geri alır.
- Kadın boşanmadan sonra kocasının soyadını kullanmaya devam etmiş ise kocanın menfaatinin etkilenmesi ve bu durumdan zarar görmesi şartıyla kadının kocasının soyadını kullanması engellenir ise kadın bekarlık soyadını kullanır.
Yukarıda saymış olduğumuz ihtimaller kadının soyadının değişmesinde en çok rastlanan ihtimallerdir. Bu yazımızda ağırlıklı olarak kadının evlendikten sonra çift soyadı kullanması ve bekarlık soyadını tek başına kullanıp kullanamayacağı konularını inceleyeceğiz.
Evlenen Kadının Çift Soyadı Kullanımı
Medeni Kanun madde 187 : “Kadın, evlenmekle kocasının soyadını alır; ancak evlendirme memuruna veya daha sonra nüfus idaresine yapacağı yazılı başvuruyla kocasının soyadı önünde önceki soyadını da kullanabilir. Daha önce iki soyadı kullanan kadın, bu haktan sadece bir soyadı için yararlanabilir.”
Medeni Kanunumuzda da açıkça ifade edildiği üzere kural, kadının evlenmekle kocasının soyadını almasıdır. Ancak kadın, evlilik soyadı ile birlikte bekarlık soyadını da kullanmak istiyorsa evlendirme memuruna müracaat anında yazılı başvuruda bulunarak ya da daha sonra yeni bir kimlik başvurusu sırasında bir dilekçe ile nüfus idaresine başvuruda bulunarak kocasının soyadı önünde bekarlık soyadını da kullanmaya devam edebilir.
Burada dikkat edilmesi gereken bir diğer husus; kadın daha önce başka bir evlilik yapmış ve eski kocasının soyadını boşanmış olsalar dahi bekarlık soyadı ile taşımaya devam etmiş ise kadın, tekrar evlenmesi halinde yeni kocasının soyadını kullanabileceği gibi isterse önceki iki soyadından birini seçmek şartıyla yeni kocasının soyadının önünde bu soyadlarından birini kullanabilir.
Evlenen Kadının Sadece Bekarlık Soyadını Kullanıp Kullanamayacağı Meselesi
Kadının soyadı noktasında en önemli sorunlardan biri de “evlenen kadının bekarlık soyadını tek başına kullanıp kullanamayacağıdır”. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 30.09.2015 tarihli kararından önce evlenen kadının bekarlık soyadını tek başına kullanabilmesi için Anayasa Mahkemesi’ne başvuruda bulunması gerekmekte idi. Ancak bu kararla birlikte evlendikten sonra bekarlık soyadını tek başına kullanmak isteyen kadınların Aile Mahkemesi’ne dava açmaları yeterli hale gelmiştir.
T.C YARGITAY Hukuk Genel Kurulu 2014/ 2-889 E., 2015 / 2011 K. Sayılı kararında “Sebep önemli olmaksızın davacı evlilik birliği içinde sadece kızlık soyismini kullanmak istemektedir. Kızlık soyisminin kullanmak istemek için haklı bir gerekçenin bulunmasına ihtiyaç bulunmamaktadır. Bu hak AİHS 8 ve Anayasanın 17. maddeleri kapsamında bir insan hakkıdır ve cinsiyete dayalı olarak bir ayrıma tabi tutulmaksızın erkek ve kadın arasında eşit şekilde uygulanmalıdır. Aksi durum AİHS’nin 14. maddesine aykırılık teşkil edecektir.” Şeklinde de ifade edildiği üzere kadının bekarlık soyadını tek başına kullanmak istemesi için haklı bir gerekçe göstermesi gerekmemektedir.
Bilindiği üzere AY md 90’da açıkça ifade edildiği gibi “Usulüne göre yürürlüğe konulmuş temel hak ve özgürlüklere ilişkin milletlerarası andlaşmalarla kanunların aynı konuda farklı hükümler içermesi nedeniyle çıkabilecek uyuşmazlıklarda milletlerarası andlaşma hükümleri esas alınır.” Hükmü de dikkate alındığında TMK md 187 yürürlükte iken Türkiye’nin de taraf olduğu AİHS’nin 8. ve 14.maddelerinin esas alınarak karar verilmesinde herhangi bir sakınca olmadığı da son derece açıktır.
Stj. Avukat Gülşah KORKMAZ