1. Giriş
Karmaşa içerisinde (karambole) geçen bir süreç sonunda, ülkemizde (ve Cumhuriyet tarihimizde) ilk defa gerçekleştirilen Hukuk Mesleklerine Giriş Sınavı (2024-HMGS) ile İdari Yargı Ön Sınavı (2024-İYÖS), Ölçme Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM) tarafından 29 Eylül 2024 tarihinde 17 ilimizde yapılmıştır. Bir ilk olan bu sınavın neden getirildiği, nasıl olması gerektiği ve hukuk eğitimi üzerine sorular, hukuk mesleğini uygulamada icra etmek isteyen hukuk öğrencilerini ve icra eden hukukçuları ve de hukuk öğretmeye çalışan biz akademisyenlerin ilgisini çeker olmuştur.
Bu yazımda on farklı başlıkta HMGS’nin ilk sınav ile birlikte zihinlerimizde bıraktığı kalıntıları ve bu sınav tarzının nasıl daha sağlıklı işletilebileceği üzerine açıklamalarda bulunacağım.
2. Sınavın Getirilme Gerekçeleri
Hukuk mezunları için eleyici bir sınav yapılması arzusu birden ortaya çıkmış değildir. Sınavın getirilme gerekçeleri, özellikle son 15 yılda izlenen eğitim politikalarında aranmalıdır.
Sınavın getirilme gerekçelerini hazırlayan süreci aşağıdaki gibi sıralandırabiliriz:
- Plansız hukuk fakültesi açma
- Kontenjanlarda kontrolsüz ve plansız büyüme
- Vakıf üniversitelerinin hukuk fakültesi açma taleplerinin neredeyse hepsinin karşılanması
- Akademik personel ve fiziki imkanlardan mahrum yerlerde ve sürüdürülebilir olmayacak coğrafi noktalarda hukuk fakültesi açılması,
- Nitelikten taviz verilerek hukuk fakültesi toplam sayılarına ve kontenjanına, yani niceliğe yönelme,
- YÖK’ün eğitim-öğretim kabulü için aradığı asgari ölçülerde zayıflıklar
- Üniversitelerin hukuk fakültesi açma iştahı
- Hukuk fakültesi açma ve kontenjan tahsis etme konusunun siyasi vaatlere ve siyasi güç kullanımına dönüşmesi
Yukarıda sıralamaya çalıştığım tespitlerin istikrarlı bir şekilde eğitim politikasına dönüşmesi ve hayata geçirilmesiyle birlikte mevcut sorunla karşı karşıya kalınmıştır. O sorun da şudur ki, artık mevcut mezun sayı ve gelecekte gelmesi beklenen mezunlarla birlikte değerli bir mesleğin nitelikli hukukçularla sürdürülebilir olması zorlaşmış, işleyen sistem tıkanma noktasına gelmiştir.
3. Sınav Olmalı mı?
Yukarıda belirtilmeye çalışılan süreç, izlenen politikalar ve hayata geçirilen kararlar bize göstermiştir ki, artık hukukçu yetiştirme ve adalet hizmetine nitelikli bir şekilde dahil etme sistemini tekrardan sağlıklı hale getirme (ıslah) elzemdir. Bundan dolayı sınav yapmak kaçınılmaz olmuştur.
4. Sınavın Meşruiyeti (Yasal Dayanağı)
2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu’na 17/10/2019 tarihli ve 7188 sayılı Kanun ile ek 41. madde dahil edilmiştir. Bu düzenleme ile birlikte hâkimlik, savcılık, avukatlık ve noterlik mesleklerini icra etmek isteyen hukuk fakültesi mezunu kişilerin öncelikle ÖSYM tarafından yapılacak Hukuk Mesleklerine Giriş Sınavında veya İdari Yargı Ön Sınavında başarılı olma şartı aranmıştır (2547 s.K. ek m. 41/1).
Sınavların yapılma şekli ile sınavlara ilişkin diğer hususların Hâkimler ve Savcılar
Kurulu, Yükseköğretim Kurulu, Türkiye Barolar Birliği ve Türkiye Noterler Birliğinin görüşü alınarak Adalet Bakanlığı tarafından çıkarılan yönetmelikle düzenleneceği yine bahsi geçen eklemede ifade edilmiştir (2547 s.K. ek m. 41/5).
İlgili Yönetmelik (Hukuk Mesleklerine Giriş Sınavı ve İdari Yargı Ön Sınavı Yönetmeliği) 8 Mayıs 2024 tarihli ve 32540 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir.
5. Sınavın Yapılış Tarzı
HMGS, ÖSYM ile yapılan protokol doğrultusunda en az 100 soru olacak şekilde ve çoktan seçmeli soruları içeren bir test şeklinde yapılmaktadır.
6. Sınavı Nasıl Yapmalıyız?
Sınavı nasıl yapmalıyız sorusunun cevabı yerine sınavı nasıl yapmamalıyız sorusunun cevabını aramak bizleri daha sağlıklı düşünmeye itecektir. Sınav hiçbir şekilde aşağıdaki gibi olmamalıdır:
- Sınav, test usulü olmamalıdır.
- Sınav, test usulü yapılacak ise ezbere dayalı bir sınav kurgulanmamalıdır.
- HMGS, adayların muhakeme gücünü ölçmeyen bir sınav olmamalıdır.
- HMGS, adaylara, hukuk normlarını yorumlama imkânı sunmayan bir sınav şeklinde kurgulanmamalıdır.
- Hukuk müfredatının çerçevesi, alt başlıkları, literatürü çizilmeden bir sınava kalkışılmamalıdır.
7. Soru Tarzları Nasıl Olmalı?
HMGS’de soru tarzları genel anlamda üçe ayrılabilir:
- Salt bilgiyi ölçmeye çalışan sorular
- Adayın bilgisini kullanarak ve muhakeme yürüterek sonuca ulaşabileceği sorular
- Adayın hukuka ve vicdana uygun adil bir sonuç için ilgili hukuk normlarını yorumlayabileceği açık uçlu sorular.
8. Sınav Kapsamı ve Müfredat
100 puanlık test içerisindeki soru dağılımı şu şekil olmalıdır:
Anayasa Hukuku: 6 puan
Anayasa Yargısı: 2 puan
İdare Hukuku: 6 puan
İdari Yargılama Usulü: 4 puan
Medeni Hukuk: 12 puan
Borçlar Hukuku: 10 puan
Ticaret Hukuku: 10 puan,
Hukuk Yargılama Usulü: 8 puan
İcra ve İflas Hukuku: 6 puan
Ceza Hukuku: 8 puan
Ceza Yargılama Usulü: 6 puan
İş Hukuku: 6 puan,
Vergi Hukuku: 4 puan
Vergi Usul Hukuku: 2 puan
Avukatlık Hukuku: 4 puan,
Hukuk Felsefesi ve Sosyolojisi: 4 puan
Türk Hukuk Tarihi: 2 puan
Bu tarz yapılan bir puanlamada en az 70 puan alan aday başarılı sayılacaktır ve avukatlık veya noterlik staj başvurusu yahut hâkim-savcılık sınavına giriş için sınav hakkı kazanacaktır.
9. Tespitler
- İlk HMGS, isabetsiz bir şekilde 100 soru üzerinden kurgulanmıştır.
- ÖSYM, soru kitapçığının %10’luk bir kısmını kamuoyu ile paylaşmıştır. Buradaki sorulara bakıldığında ve sınava girenlerin yorumları dikkate alındığında şunu söyleyebiliriz: HMGS soruları ezbere dayalı ve salt kanun bilgisi içeren soruların ağırlıklı olduğu bir sınav olmuştur.
- Hukuk müfredatının çerçevesi, alt başlıkları, literatürü çizilmeden bir sınava kalkışılmıştır. İlk sınav bundan dolayı karambole gelmiştir!
- Soru tarzları isabetsizdir.
- Soruları hazırlayan ÖSYM yetkililerinin hangi kaynakları kullanarak sınav hazırladığı belli değildir.
- Soruları hazırlayan kişilerin kavramları bir literatür kapsamında soruya dökmesi, soru iptallerini gündeme getirecektir.
10. Sonuç ve Öneriler
Yukarıda anlatılanlar ve tespitler ışığında aşağıdaki hususları vurgulamak isterim:
I. Müfredat kapsamı ve soru dağılımı düşünüldüğünde bu sınavın 100 soru üzerinden yürütülemeyeceği açıktır.
II. Hukuk mesleği salt bilgi mesleği değildir; bilginin nasıl kullanılacağı da bu mesleğin yürütülmesi için büyük önem arz etmektedir. Bundan ötürü soru tarzlarının gözden geçirilmesi ve yeniden kurgulanması gerekmektedir.
III. Hukuk mezunları için sınav yapan diğer ülke uygulamaları gözden geçirilmelidir.
IV. Hukuk müfredatının çerçevesi ve kapsamlı alt başlıkları ilgili yönetmelikte daha ayrıntılı belirlenmelidir.
V. Sınavı yapanlar tarafından tavsiye niteliğinde literatür yayımlanmalıdır.
VI. Sonuçların üniversite isimlerini de içeren ayrıntılı bilgileri, kamuoyu ile şeffaf bir şekilde paylaşılmalıdır.
Yazımı son olarak bir sınav önerisi ile bitirmek isterim: Olması gereken açısından şu tarz bir sınav kurgulanabilir: Sınavlar, bazı Adalet Komisyonlarına bağlı olarak icra edilebilir. Örneğin Eskişehir Adalet Komisyonu’nda hakimlerden, savcılardan, avukatlardan, noterlerden ve akademisyenlerden oluşturulacak bir sınav komisyonu, Eskişehir, Kütahya, Afyon ve Bilecik illerinde ikamet eden adayların HMGS sınavının yazılı ve sözlü uygulamasından sorumlu tutulabilir. Benzer bir uygulama Almanya’da yıllardır uygulanmaktadır.
Daha adil yarınlara…!
Semih Yumak
Dr. Öğr. Üyesi, Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Hukuk Fakültesi, Ceza ve Ceza Muhakemesi Hukuku Anabilim Dalı Bşk.