Kandırma, aldatma ve aldatılma üzerine kurulu bir toplumuz.
         En üst yöneticilerimiz bile, sık sık kandırıldıklarını söylemiyorlar mı.
         Yöneticisinden yönetilene, üreticisinden tüketicisine kadar birbirimizi ve kendimizi kandırıyoruz.
         En basitinden başlayıp, biraz daha üst derecede olan kandırma ve kandırılma olaylarına bir göz atalım.

         99.99
         Vitrinde bir malın etiketine bakıyoruz veya banka kredilerinin faiz oranlarına “Görülmemiş ucuzluk 9.99 TL” yazıyor.
         On lira bile değil.
         On lira versen ve üstünü istesen veremezler ki…
         Ama söylediklerine göre, aldıkları para on lira bile değil.

         UZUN GEZİ
         Seyahat turlarının gezi programlarına bakıyorsunuz.
         Üç günlük gezi.
         Birinci gün saat 23.55 de hareket, üçüncü gün 24.30 da dönüş.
         Şimdi bu gezi kaç gün oldu. Bir bakar mısınız.
         Neredeyse gittiğin günün akşamında dönüyorsun ama 999.99 lira gibi bedava bir fiyata.

         TÜKETİCİ ÜRETİCİ
         Bu tüketici, üretici deyimleri de tam bir kandırmaca.
         Adam, sabahtan akşama kadar dükkanında veya fabrikasında oturuyor.
         Adı üretici.
         Ona; mal getiren, camını çerçevesini silen, parasını verip mal alan kişi ise “tüketici”.
         Allah rızası için bir düşünün, bunlardan hangisi tüketici, hangisi üretici.

         CUMA NAMAZI
         Başbakanlığın işi gücü yok: Cuma namazı saatlerinde kamu kurumu görevlilerinin izinli olacaklarına dair bir karar çıkardı.
         İster inanın, ister inanmayın bu genelge “Türkiye Cumhuriyeti’nin Resmi Gazete’sinde yayınlandı.
         Edirne’de öğle namazı yani Cuma namazı saati 12.28
         Van’da öğle namazı yani Cuma namazı saati 11.20
         Buyur buradan yak.
         Kuyrukta bekler gibi, bütün Türkiye’de bir kısım namaza giderken, bir kısmı dönecek. İşler nasıl yürüyecek.
         Peki, kadınlara Cuma namazı farz değil, onlar ne yapacak.
         Başka işiniz gücünüz yok gibi, gündemi uyutmak, insanları kandırmak için buyrun size yeni bir 9.99 olayı.

         DEVELER VE HENDEKLER
         On bin asker, bir aydır, sokağa çıkma yasağı olan ilçeleri halen alamadı.
         Etkisiz hale getirildiği ve yakalandığı söylenen teröristler, orada mevzilendiği söylenen teröristlerin onda biri.
         O kadar hendek ne zaman kazıldı.
         Bunlara göz yumanlar nerede, haklarında ne yapıldı.
         Öyle ya; onlar hendek, biz deve.
         Yersen.
         Ayrıca teröristleri öldürmekle bu iş bitmez. Teröristler, sivrisineğe benzer.
         Sivrisinekleri yok etmek için, bataklığı kurutmak gerekir.
         Hedefi 9.99’dan değil, tam 10’dan vuracaksın.

         ANAYASA
         Eğer senin için halkın oyu önemli ise;      
         Bilesin ki 1982 Anayasa’sı halkın % 92.98 oyu ile kabul edilmiştir.
         Üstelik geçen zaman içinde, içindeki pek çok hüküm ayıklanmıştır.
         Olay, yeni ve demokratik bir Anayasa yapmak değildir.
         Sen; içine ne koyacaksın, ne çıkaracaksın onu söyle.

         ÇÖZÜM BULAMADIĞINIZ
         Çözüm bulamadığımız ne kadar sorun varsa;
         İç  çatışma, dış savaş, DAİŞ petrolü, vurulan Rus uçağı, Suriye’li göçmenler, göçmen karşılığı verilen para ve sözler…
         Daha neler neler…
         Çözemediğiniz ne kadar sorun varsa; 9.99 gözlüğü ile bakın.

 
Av.A.Erdem AKYÜZ