Bilindiği gibi, yeni TTK hükümleri şirketlerin birleşmelerinde önemli kolaylıklar getirmiştir. Yeni 6102 sayılı TTK hükümlerine göre şirket birleşmelerinde türlerin aynı olması ilkesi terk edilmiş ve türler arası birleşme serbestisi kabul edilmiştir. Bu kapsamda, yeni kanunda izin verilen birleşmeler üç sınıf halinde aşağıdaki şekilde gösterilmiştir:
1) Sermaye şirketleri;
a. Sermaye şirketleriyle
b. Kooperatiflerle
c. Devralan şirket olmaları şartıyla, kolektif ve komandit şirketlerle,
birleşebilirler.
2) Şahıs şirketleri;
a. Şahıs şirketleriyle,
b. Devrolunan şirket olmaları şartıyla, sermaye şirketleriyle,
c. Devrolunan şirket olmaları şartıyla, kooperatiflerle,
birleşebilirler.
3) Kooperatifler;
a. Kooperatiflerle
b. Sermaye şirketleriyle
c. Devralan şirket olmaları şartıyla, şahıs şirketleriyle
birleşebilirler.
Yeni TTK hükümlerine göre birleşmeye dair düzenlemeler oldukça ayrıntılı olmakla beraber bazı koşulların varlığı halinde basitleştirilmiş birleşme usulünün de uygulanması mümkün bulunmaktadır.
Buna göre;
1) Devralan sermaye şirketi devrolunan sermaye şirketinin oy hakkı veren bütün paylarına veya
2) Bir şirket ya da bir gerçek kişi veya kanun yahut sözleşme dolayısıyla bağlı bulunan kişi grupları, birleşmeye katılan sermaye şirketlerinin oy hakkı veren tüm paylarına
sahiplerse sermaye şirketleri kolaylaştırılmış düzene göre birleşmeleri mümkün olabilir.
Ancak, devralan sermaye şirketi, devrolunan sermaye şirketinin tüm paylarına değil de oy hakkı veren paylarının en az %90’na sahipse, azınlıkta kalan pay sahipleri için;
1) Devralan şirkette bu payların denk karşılığı olan paylar verilmesi ya da şirket payları yanında, kanunun ilgili maddesi gereğince, şirket paylarının gerçek değerinin tam dengi olan nakdi bir karşılık verilmesinin önerilmiş olması ve
2) Birleşme dolayısıyla ek ödeme borcunun veya herhangi bir kişisel edim yükümlülüğünün yahut kişisel sorumluluğun doğmaması,
halinde birleşme kolaylaştırılmış usulde gerçekleşebilir.
Birleşmeye katılan şirketlerin, bu şartları taşıması durumunda, birleşme sözleşmelerinde kanuna göre yer verilmesi gereken asgari hususların sadece bir kısmına yer verilmesi, “birleşme raporunun” hazırlanması ve birleşme işlemin denetlenmesi yükümlülüklerinden vazgeçilmesi, birleşme sözleşmesinin genel kurul onayına sunulmaması gibi kolaylıklar sağlanılmıştır.
Yeni TTK’ya göre birleşme halinde çalışanların (personelin) korunmasına ilişkin önemli hükümler getirilmiştir. Yeni TTK ile birleşme, devir, bölünme ve tür değiştirme işlemlerinde işçilerin devralan şirkete geçişleri, hakları ve sorumlulukları hakkında 4857 sayılı iş kanunu ile paralel olacak şekilde yeni hükümler getirilmiştir. İşçilerle yapılan hizmet sözleşmeleri, işçi itiraz etmediği takdirde, devir gününe kadar bu sözleşmeden doğan bütün hak ve borçlarla devralana geçer. İşçi itiraz ettiği takdirde, hizmet sözleşmesi kanuni işten çıkarma süresinin sonunda sona erer; devralan ve işçi o tarihe kadar sözleşmeyi yerine getirmekle yükümlüdür. Devreden ve devralan, işçinin devir öncesi doğmuş olan ve hizmet sözleşmesinin sona erdiği tarihe kadar muaccel olacak alacakları için işçiye karşı müteselsilen sorumlu olacaktır. İşçi muaccel olan ve muaccel olacak haklarının teminat altına alınmasını isteyebilir.
Trend Haberler
Adliye önünde silahlı kavga: 1'i avukat 4 kişi yaralandı
AVUKATIN KUSURLU EYLEMİ OLMASAYDI DAHİ TAKİP EDİLEN İŞ AYNI ŞEKİLDE SONUÇLANACAK NİTELİKTEYSE AVUKATIN EYLEMİNE BAĞLI OLARAK DOĞMUŞ BİR ZARARIN VARLIĞINDAN BAHSEDİLEMEYECEKTİR
ELEKTRİK DİREĞİ, YÜKSEK GERİLİM HATTI VE ENERJİ NAKİL HATTI GEÇEN ARAZİYE İLİŞKİN TAZMİNAT HAKKI
ANAYASA MAHKEMESİNİN TANIK ADRESİNİN BİLDİRİLMESİNE İLİŞKİN (HUKUK MUHAKEMELERİ KANUNU MADDE 240, III) OLARAK VERDİĞİ BİR KARAR ÜZERİNE
Avukat Ayhan Sağıroğlu vefat etti
MALPRAKTİS DAVALARINDA DOKTOR SAVUNMASI