MAKALE

YAPAY ZEKANIN ÜRETTİĞİ SANAT ESERLERİNİN TELİF HAKKI

Abone Ol

GİRİŞ

Yapay zeka (YZ) teknolojilerinin gelişimi, sanat ve yaratıcılığın doğasını kökten değiştirme potansiyeline sahiptir. YZ'nin, insan müdahalesi olmadan resim, müzik, edebiyat gibi sanatsal eserler üretebilmesi, telif hakkı konusunda yeni sorular ortaya çıkarmaktadır. Yaratıcılığın temeli olan insan katkısının yerini YZ'nin alması, hukuki açıdan birçok belirsizliği beraberinde getirmektedir. Bu makale, YZ tarafından üretilen sanat eserlerinin telif hakkının kime ait olması gerektiği sorusunu detaylı bir şekilde ele alacak ve çeşitli davalar ve uluslararası düzenlemeler bağlamında inceleyecektir. YZ'nin yaratıcı süreçlerdeki rolü, mevcut telif hakkı ilkeleri ve farklı hukuk sistemlerinin bu konudaki yaklaşımları, bu çalışmanın temelini oluşturmaktadır.

1- YAPAY ZEKÂ VE SANAT ESERLERİ

YZ tarafından üretilen sanat eserleri, genellikle makine öğrenimi algoritmaları ve derin öğrenme teknikleri kullanılarak oluşturulmaktadır. Bu teknolojiler, büyük veri kümeleri üzerinde eğitilerek, yeni ve özgün eserler yaratabilir. Örneğin, YZ destekli bir resim programı, çeşitli sanat stillerini öğrenerek tamamen yeni tablolar oluşturabilir. Benzer şekilde, YZ destekli bir müzik algoritması, farklı müzik türlerini analiz ederek yeni kompozisyonlar yapabilir (Goodman, 2020).

YZ'nin sanat eserleri yaratma süreci, insan yaratıcılığından belirgin şekilde farklıdır. İnsan yaratıcılığı genellikle bireysel deneyim, kültürel arka plan ve kişisel ifadeye dayanırken, YZ'nin yaratıcılığı tamamen veri analizi ve algoritmik öğrenme süreçlerine dayalıdır. Bu farklılık, telif hakkı konusundaki tartışmaların merkezinde yer almaktadır (Johnson, 2019).

2- TELİF HAKKININ TEMEL İLKELERİ

Telif hakkı, bir eseri yaratan kişinin eser üzerindeki mülkiyet ve kontrol haklarını belirler. Geleneksel olarak, telif hakkı insan yaratıcılığına dayanır. Ancak, YZ'nin eser yaratma sürecinde insan müdahalesi minimal veya hiç olmadığında, bu yaratıcılık süreci ve dolayısıyla telif hakkı sahipliği karmaşık bir hal alır (Johnson, 2019).

Telif hakkının temel ilkeleri, yaratıcı emeğin korunmasını ve teşvik edilmesini amaçlar. Bu bağlamda, telif hakkı koruması, yaratıcıların eserleri üzerindeki haklarını tanır ve bu hakların ihlal edilmesini önler. Ancak, YZ'nin yaratıcı süreçlere katılımı, bu ilkelerin nasıl uygulanacağı konusunda belirsizlikler yaratır (Smith, 2020).

3- FARKLI YAKLAŞIMLAR VE GÖRÜŞLER

a. Yapay Zekâ Sahibinin Hakları

Birçok hukukçu, YZ tarafından üretilen eserlerin telif hakkının, YZ'yi geliştiren veya işleten kişiye ait olması gerektiğini savunur. Bu görüşe göre, YZ'nin yaratıcılığı, onu programlayan ve eğiten kişinin bir uzantısı olarak kabul edilir. Bu bakış açısı, YZ'nin sadece bir araç olarak görülmesi üzerine kuruludur (Smith, 2020).

YZ'nin yaratıcılık sürecinde kullanılan veri ve algoritmaların tasarımı ve eğitimi, insan yaratıcılarının bilgi ve becerisine dayanır. Bu nedenle, YZ'nin ürettiği eserlerin telif hakkının bu yaratıcı sürece katkıda bulunan insanlara ait olması gerektiği savunulur (Smith, 2020). Örneğin, bir sanatçı YZ kullanarak bir resim oluşturduğunda, bu sanatçının yaratıcılık sürecindeki rolü göz ardı edilemez.

b. Yapay Zekanın Hakları

Bazı ileri görüşlü hukukçular, YZ'nin kendisinin yaratıcı olarak tanınması gerektiğini öne sürer. Bu görüş, YZ'nin bağımsız yaratıcılığını ve otonomisini vurgular. Ancak, mevcut hukuk sistemlerinde bu yaklaşım geniş kabul görmemektedir. Bu görüşün savunucuları, gelecekte YZ'nin daha fazla özerklik kazanacağı ve kendi adına telif hakkı sahibi olabileceği bir dünya öngörmektedir (Andrews, 2021). Örneğin, kuantum bilgisayarlarının oluşturduğu yapay zeka.

YZ'nin bağımsız yaratıcılık yetenekleri, insan müdahalesi olmadan eserler üretebilme kapasitesine dayanır. Bu bakış açısına göre, YZ'nin yaratıcılık süreci, insan yaratıcılığından farklı olsa da, benzer şekilde değerlendirilmeli ve telif hakkı tanınmalıdır (Andrews, 2021). Ancak, YZ'nin hukuki bir kişilik statüsüne sahip olmaması, bu yaklaşımın uygulanabilirliğini sınırlamaktadır.

c. Anonim Yaratıcılık ve Kamu Malı

Başka bir yaklaşım, YZ tarafından üretilen eserlerin anonim olarak değerlendirilmesi ve kamu malı olarak kabul edilmesi gerektiğini öne sürer. Bu durumda, eserler üzerinde herhangi bir özel mülkiyet hakkı olmaz ve herkesin kullanımına açık olur. Bu yaklaşım, yaratıcı eserlerin toplumsal faydasını maksimize etmeyi amaçlar (Turner, 2022).

Anonim yaratıcılık ve kamu malı yaklaşımı, YZ'nin yaratıcı süreçlerdeki rolünü tanır, ancak bu eserlerin özel mülkiyet altında olmasını engeller. Bu görüş, YZ tarafından üretilen eserlerin topluma açık olmasının, bilgi ve yaratıcılığın daha geniş bir kitleye ulaşmasını sağlayacağını savunur (Turner, 2022). Bu yaklaşım, yaratıcı eserlerin özgürce paylaşılmasını ve kullanılmasını teşvik eder.

4- TÜRK HUKUKUNDA TELİF HAKKI

Türk Hukuku, Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu (FSEK) kapsamında telif haklarını düzenler. FSEK, telif hakkının doğrudan insan yaratıcılığına dayandığını belirtir. YZ tarafından üretilen eserlerin telif hakkı durumu ise şu an için belirsizdir, çünkü mevcut yasal çerçevede YZ'nin yaratıcılığına ilişkin açık bir hüküm bulunmamaktadır.

Türkiye'de yapay zeka ve telif hakkı konusunu ele alan çeşitli akademik etkinlikler, konferanslar ve çalıştaylar düzenlenmiştir. Örneğin, Doğuş Üniversitesi'nin ev sahipliğinde gerçekleştirilen III. Kültür Endüstrisi ve Telif Hakları Sempozyumu'nda, yapay zeka ürünlerinin telif hakkı koruması ve bu ürünlerin yaratıcılarının haklarının korunması konuları tartışılmıştır. TÜRKONFED'in düzenlediği "Gelişen Teknoloji ile Yapay Zekanın Fikri Mülkiyet Haklarına Etkisi" çalıştayında, yapay zeka tarafından üretilen eserlerin telif hakkı ihlalleri ve bu ihlallerin yönetimi ele alınmıştır. Ayrıca, çeşitli üniversiteler ve meslek birlikleri tarafından organize edilen eğitimler ve seminerlerde, yapay zeka ve telif hakları üzerine derinlemesine tartışmalar yapılmış, bu konunun hukuki perspektifleri değerlendirilmiştir. Bu etkinlikler, yapay zeka ve telif hakkı konusundaki hukuki belirsizlikleri gidermek ve daha net düzenlemeler oluşturulmasına katkı sağlamak amacıyla önemli bir rol oynamaktadır​.

5- ULUSLARARASI HUKUKİ ÇERÇEVE VE UYGULAMALAR

a. WIPO (Dünya Fikri Mülkiyet Örgütü)

WIPO, yapay zeka ve fikri mülkiyet hakları konusundaki politikaları tartışmak ve rehberlik sağlamak amacıyla çeşitli çalıştaylar ve toplantılar düzenlemektedir. WIPO'nun bu konudaki yaklaşımı, ülkelerin ulusal düzenlemeler geliştirmesine yardımcı olacak tavsiyeler ve rehberler sunmaktır. WIPO, 2019 yılında "Yapay Zeka ve Fikri Mülkiyet: Politika Hususları" adlı bir rapor yayınlamış ve bu raporda yapay zeka tarafından üretilen eserlerin telif hakkı koruması altına alınmasının zorluklarını ele almıştır.

b. Avrupa Komisyonu Yapay Zekâ Tasarısında Telif Hakkı Düzenlemeleri

Avrupa Komisyonu tarafından hazırlanan ve Avrupa Parlamentosu tarafından onaylanan Yapay Zekâ Yasası (AI Act), yapay zekâ sistemlerinin düzenlenmesi için kapsamlı bir çerçeve sunmaktadır. Bu yasa, çeşitli risk seviyelerine göre yapay zekâ sistemlerini sınıflandırır ve yüksek riskli yapay zekâ uygulamaları için daha katı düzenlemeler getirir.

b.1. Telif Hakkı ve Yapay Zekâ

Yapay Zeka Yasası, yapay zeka tarafından üretilen içeriklerin telif hakkı korumasını da ele almıştır. Yasanın temel özellikleri arasında, yapay zeka modellerini eğitmek için kullanılan telifli materyallerin beyan edilmesi zorunluluğu bulunmaktadır. Bu düzenleme, özellikle generatif yapay zeka araçları için geçerlidir ve şeffaflık ile hesap verebilirliği artırmayı amaçlamaktadır​.

b.2. Genel Amaçlı Yapay Zeka Modelleri (GPAI): Yasa, genel amaçlı yapay zeka modellerini de düzenlemektedir. Bu modeller, spesifik bir kullanım alanı olmaksızın çeşitli görevlerde kullanılabilir. Yasaya göre, bu modellerin eğitiminde kullanılan telifli materyallerin beyan edilmesi gerekmektedir. Bu, büyük dil modelleri (örneğin, ChatGPT) ve görüntü üretim araçları (örneğin, Midjourney) gibi sistemleri kapsamaktadır. Yasa, bu modellerin şeffaflık yükümlülüklerini ve telif hakkı ihlallerini önlemeyi hedeflemektedir​.

b.3. Telif Hakkı Uyum Sağlama: Yasa, yapay zeka sistemlerinin AB yasalarına ve temel haklara uygun olarak tasarlanmasını gerektirir. Bu bağlamda, yapay zeka geliştiricileri, modellerini eğitmek için kullandıkları tüm telifli materyalleri açıkça beyan etmekle yükümlüdür. Bu düzenlemeler, telif hakkı ihlallerini önlemek ve yaratıcı eser sahiplerinin haklarını korumak amacıyla getirilmiştir.

b.4. Cezalar ve Yaptırımlar: Yapay Zeka Yasası, telif hakkı düzenlemelerine uymayan şirketlere ciddi yaptırımlar öngörmektedir. İhlaller, şirketlerin global yıllık cirosunun belirli bir yüzdesine kadar para cezaları ile cezalandırılabilir. Bu düzenleme, küçük ve orta ölçekli işletmeler (KOBİ'ler) için orantılı idari cezalar içermektedir​

Avrupa Komisyonu'nun Yapay Zeka Yasası, yapay zeka sistemlerinin düzenlenmesi ve telif hakkı koruması konularında önemli yenilikler getirmektedir. Yasa, yapay zeka tarafından üretilen içeriklerin telif hakkı korumasına tabi olup olmadığını belirlemek için şeffaflık ve hesap verebilirlik mekanizmalarını güçlendirmeyi hedeflemektedir. Bu düzenlemeler, AB'nin yapay zeka teknolojilerinin güvenli ve etik bir şekilde gelişmesini sağlama çabalarının bir parçasıdır.

c. Avrupa Birliği

AB Telif Hakkı Yönergeleri: Avrupa Birliği, çeşitli telif hakkı yönergeleri aracılığıyla dijital ve yaratıcı sektörlerdeki hakları düzenlemektedir. Ancak, yapay zeka tarafından üretilen eserlerle ilgili özel bir düzenleme bulunmamaktadır. AB Telif Hakkı Yönergesi (EU Copyright Directive), eserlerin yaratıcı süreçlerinde insan katkısının önemli olduğunu vurgular. Avrupa Birliği Adalet Divanı (CJEU), Infopaq davasında, telif hakkı koruması için eserin "yazarın kendi entelektüel yaratımı" olması gerektiğini belirlemiştir. Bu karar, yapay zeka tarafından üretilen eserlerin telif hakkı koruması altına alınması için insan katkısının gerekliliğini vurgulamaktadır.

Avrupa Birliği, YZ tarafından üretilen eserlerin telif hakkı koruması konusunda daha esnek bir tutum benimsemiştir. Avrupa Birliği, YZ'nin yaratıcı süreçlerdeki rolünü tanımakta ve bu eserlerin telif hakkı koruması altında olmasını savunmaktadır. Avrupa Birliği'nin bu yaklaşımı, YZ tarafından üretilen eserlerin yaratıcı ve yenilikçi niteliğini kabul eder ve bu eserlerin telif hakkı koruması altında olmasını sağlar (EUIPO, 2021).

d. Birleşik Krallık

Copyright, Designs and Patents Act 1988: Birleşik Krallık, yapay zeka tarafından üretilen eserlerin telif hakkı koruması altına alınmasını düzenleyen özel bir hükme sahiptir. Bu yasaya göre, "bilgisayar tarafından üretilen eserler" de telif hakkı koruması altına alınabilir. Yasaya göre, eserin yaratılması için gerekli düzenlemeleri yapan kişi, eserin telif hakkı sahibi olarak kabul edilir. Bu düzenleme, yapay zeka tarafından üretilen eserlerin telif hakkı koruması için bir çerçeve sağlar.

e. Amerika Birleşik Devletleri

ABD Telif Hakkı Ofisi, YZ'nin ürettiği eserlerin telif hakkı koruması altında olmadığını açıkça belirtmiştir. Bu yaklaşım, telif hakkının yalnızca insan yaratıcılarına tanındığını vurgular. ABD'nin bu katı yaklaşımı, YZ'nin yaratıcı süreçlerdeki rolünü tanımayı reddeder ve YZ tarafından üretilen eserlerin telif hakkı koruması altında olmasını engeller (U.S. Copyright Office, 2022).

f. Çin ve Japonya

Çin ve Japonya gibi ülkeler, YZ'nin yaratıcı katkılarını tanımaya yönelik düzenlemeler üzerinde çalışmaktadır. Bu ülkeler, YZ tarafından üretilen eserlerin telif hakkı koruması altında olması gerektiğini savunur. Bu yaklaşım, YZ'nin yaratıcı süreçlerdeki rolünü tanır ve bu eserlerin telif hakkı koruması altında olmasını sağlar. Çin ve Japonya'nın bu tutumu, YZ'nin yaratıcı potansiyelini ve yenilikçi yeteneklerini tanıyan bir hukuki çerçeve oluşturmayı hedefler (WIPO, 2021).

6- YAPAY ZEKA HAKKINDA ULUSLARARASI YARGIDA VERİLEN ÖRNEK KARARLAR

6.a. Zarya of the Dawn" Kararı

Olay Özeti

"Zarya of the Dawn" vakası, yapay zeka tarafından oluşturulan sanat eserlerinin telif hakkı ile ilgili önemli bir davadır. Bu davada, bir yapay zeka programı olan "DABUS" tarafından üretilen bir çizgi roman yer almaktadır. DABUS, belirli parametreler kullanılarak çeşitli görseller üretmiş ve bu görseller, bir çizgi romanın parçaları olarak kullanılmıştır.

Başvuru ve İnceleme

Eserin yaratıcısı, bu çizgi romanın telif hakkı başvurusunda bulunmuştur. Başvuruda, DABUS tarafından oluşturulan görsellerin yanı sıra, insan tarafından yazılan metinler ve düzenlemeler de yer almaktadır. ABD Telif Hakkı Ofisi, bu başvuruyu inceleyerek, insan yaratıcıların ve yapay zeka programının katkılarını ayrı ayrı değerlendirmiştir.

Karar

ABD Telif Hakkı Ofisi, yapay zeka tarafından üretilen görsellerin telif hakkı koruması altında olmadığını, sadece insan yaratıcı tarafından oluşturulan metin ve düzenlemelerin telif hakkı korumasına tabi olduğunu belirlemiştir. Bu karar, yapay zeka tarafından üretilen eserlerin telif hakkı koruması altına alınması konusundaki sınırları net bir şekilde ortaya koymuştur.

Kararın Sonuçları ve Hukuki Değerlendirme

Telif Hakkı Korumasının Sınırları

"Zarya of the Dawn" kararı, yapay zeka tarafından üretilen eserlerin telif hakkı koruması altında olmadığını açıkça belirtmiştir. Bu, telif hakkı korumasının temel ilkelerine dayanmaktadır: Telif hakkı, yaratıcı süreçlerde insan müdahalesinin ve yaratıcılığının belirleyici olmasını şart koşar. Bu karar, yapay zeka tarafından üretilen eserlerin insan yaratıcılığının yerini alamayacağını ve bu nedenle telif hakkı koruması altında olmadığını göstermektedir.

Yapay Zeka ve Hukuki Kişilik

Yapay zekanın kendi başına telif hakkı sahibi olamaması, hukuki kişilik statüsüne sahip olmaması ile ilişkilidir. Hukuki kişilik, bir varlığın hukuk önünde haklara ve yükümlülüklere sahip olabilmesini ifade eder. Yapay zeka, mevcut hukuk sistemlerinde hukuki kişilik statüsüne sahip değildir ve bu nedenle kendi adına telif hakkı sahibi olamaz. Bu, "Zarya of the Dawn" kararında da vurgulanmış ve yapay zeka tarafından üretilen eserlerin, insan yaratıcıların eserleriyle aynı şekilde korunması mümkün olmadığı belirtilmiştir.

Yaratıcılık ve Eser Sahibinin Hususiyeti

Telif hakkı korumasının temel ilkelerinden biri, eserin sahibinin hususiyetini taşımasıdır. Bu, eserin yaratım sürecinde yaratıcının kişisel dokunuşlarının ve özgün katkılarının belirgin olması gerektiği anlamına gelir. Yapay zeka tarafından üretilen eserlerde, bu kişisel ve özgün katkının bulunmaması, bu eserlerin telif hakkı koruması altına alınmasını engeller. "Zarya of the Dawn" kararında, yapay zeka tarafından üretilen görsellerin, yaratıcı bir insanın özgün katkılarını yansıtmadığı belirtilmiştir.

Gelecekteki Hukuki Düzenlemeler ve Yaklaşımlar

"Zarya of the Dawn" kararı, mevcut hukuki çerçevenin sınırlarını göstermektedir. Ancak, yapay zeka teknolojilerinin hızla gelişmesi ve yaratıcılık alanında daha fazla rol oynaması, gelecekte hukuki düzenlemelerde değişiklik yapılmasını gerektirebilir. Yapay zeka tarafından üretilen eserlerin telif hakkı koruması altına alınması konusunda daha net ve esnek düzenlemelere ihtiyaç duyulabilir.

Sonuç

"Zarya of the Dawn" kararı, yapay zeka tarafından üretilen eserlerin telif hakkı koruması konusunda önemli bir hukuki emsal teşkil etmektedir. Karar, telif hakkı korumasının temel ilkelerini ve yapay zeka ile insan yaratıcılığı arasındaki farkları vurgulamaktadır. Amerika Birleşik Devletleri'nde bu karar, yapay zeka tarafından üretilen eserlerin telif hakkı koruması altına alınması konusunda katı bir duruş sergilemekte ve insan yaratıcıların özgün katkılarını ön plana çıkarmaktadır.

Gelecekte, yapay zeka tarafından üretilen eserlerin telif hakkı koruması konusunda daha net ve evrensel çözümlerin geliştirilmesi gerekecektir. Bu, hem yaratıcı sektörlerin hem de yapay zeka teknolojilerinin gelişimi açısından önemli olacaktır. Yapay zeka ve telif hakkı konusunda hukuk sistemlerinin uyum sağlaması, teknolojinin hızla değişen doğasına karşı hukuki çerçevenin esnek ve adaptif olmasını gerektirecektir.

6.b. Li v. Liu Davası:

Olay

Li v. Liu davası, Çin'in Pekin İnternet Mahkemesi tarafından 27 Kasım 2023 tarihinde karara bağlanmıştır. Davada, davacı Li, Stable Diffusion adlı yapay zeka yazılımını kullanarak bir görüntü oluşturmuş ve bu görüntüyü sosyal medyada paylaşmıştır. Davalı Liu ise, bu görüntüyü kendi şiirlerine illüstrasyon olarak kullanmış ve izinsiz bir şekilde sosyal medya hesabında paylaşmıştır.

Kararın Özeti

Pekin İnternet Mahkemesi, yapay zeka tarafından üretilen bu görüntünün telif hakkı korumasına tabi olduğunu ve bu hakkın Li ‘ye ait olduğunu belirlemiştir. Mahkeme, Lin’in yapay zeka yazılımına belirli parametreleri girerek görüntüyü oluşturduğunu ve bu sürecin Li'nin entelektüel katkılarını yansıttığını kabul etmiştir. Mahkeme, yapay zekanın sadece bir araç olduğunu ve yaratıcı sürecin asıl sahibinin Li olduğunu vurgulamıştır.

Mahkeme, Li'nin yapay zeka modeli için gerekli parametreleri belirleyerek nihai görüntüyü seçtiğini ve bu sürecin Li'nin kişisel ifadesini yansıttığını belirlemiştir. Bu nedenle, Li'nin bu görüntünün yazarı olarak kabul edilmesi gerektiğine ve telif hakkının ona ait olduğuna karar verilmiştir. Mahkeme ayrıca, Liu'nun izinsiz kullanımı nedeniyle Li'ye 500 yuan tazminat ödemesine ve kamuoyu önünde özür dilemesine karar vermiştir

- Hukuki Değerlendirme

Telif Hakkı Korumasının Kapsamı:

Bu karar, Çin hukukunun telif hakkı koruması için eserin "orijinal" ve "entelektüel bir başarı" olması gerektiğini belirtir. Mahkeme, Li'nin yapay zeka modeline yaptığı entelektüel yatırımın ve kişisel ifadesinin, görüntünün telif hakkı korumasına tabi olmasını sağladığını belirlemiştir. Yapay zekanın sadece bir araç olarak kullanıldığı ve asıl yaratıcı sürecin insan tarafından gerçekleştirildiği vurgulanmıştır.

Telif Hakkı ve İnsan Müdahalesi:

Mahkeme, yaratıcı sürecin temelinde insan müdahalesinin olduğunu ve yapay zeka tarafından üretilen eserin, yaratıcının entelektüel katkılarıyla şekillendiğini belirtmiştir. Bu bağlamda, yapay zeka modeli, yaratıcı bir araç olarak kullanılmış ve telif hakkı, bu aracı kullanan insan yaratıcılara tanınmıştır.

Sonuç ve Uluslararası Kıyaslama

Li v. Liu kararı, yapay zeka tarafından üretilen eserlerin telif hakkı koruması konusunda önemli bir emsal teşkil etmektedir. Çin mahkemeleri, yapay zekanın bir araç olarak kullanıldığı ve yaratıcı sürecin asıl sahibinin insan olduğu yaklaşımını benimsemiştir. Bu karar, Amerika Birleşik Devletleri'ndeki "Zarya of the Dawn" kararıyla kıyaslandığında, daha esnek bir yaklaşımı temsil eder. ABD Telif Hakkı Ofisi, yapay zeka tarafından üretilen eserlerin telif hakkı koruması altında olmadığını belirtirken, Çin mahkemeleri, yapay zeka aracılığıyla üretilen eserlerin, insan yaratıcının katkılarını yansıttığı sürece korunabileceğini kabul etmiştir.

Bu kararlar, uluslararası hukuk sistemlerinin yapay zekâ ve telif hakkı konusundaki yaklaşımlarında önemli farklılıklar olduğunu göstermektedir. Gelecekte, bu konuda daha net ve evrensel çözümlerin geliştirilmesi hem yaratıcı sektörlerin hem de yapay zekâ teknolojilerinin gelişimi açısından önemli olacaktır.

6.c. Kadrey v. Meta ve Silverman v. OpenAI Davası

Olay Özeti: Sarah Silverman, Christopher Golden ve Richard Kadrey, Temmuz 2023'te Kuzey Kaliforniya Bölge Mahkemesi'nde Meta ve OpenAI'ye karşı iki ayrı toplu dava açtı. Davacılar, bu şirketlerin, eserlerinin izinsiz olarak yapay zeka modellerini eğitmek için kullanıldığını iddia ettiler. OpenAI'nin ChatGPT modeli için eserlerin yasa dışı "gölge kütüphanelerden" toplandığını ve bu eserlerin eğitim sürecinde kopyalandığını belirttiler. Benzer iddialar, Meta'nın LLaMA modeli için de yapıldı.

Karar: Kasım ayında mahkeme, Meta'nın modelinin izinsiz türev eser olduğuna dair iddiaları reddetti ve davacıların kitapları ile model çıktıları arasında herhangi bir benzerlik iddiasının olmadığını belirtti. Ancak, davacılar eserlerinin doğrudan kopyalanmasıyla ilgili iddialarını sürdürebilecekler. OpenAI'ye karşı açılan davada, her ChatGPT çıktısının davacıların eserlerinin türevi olduğuna dair iddialar da bulunmaktaydı, ancak mahkeme bu iddiaları mantıksız buldu ve reddetti (Perkins Coie, 2023; Copyright Alliance, 2023).

6.d. Getty Images v. Stability AI

Olay Özeti: Getty Images, Stability AI'nin yapay zeka modeli Stable Diffusion'ın, Getty'nin telif haklarını ve veri tabanı haklarını ihlal ettiğini iddia etti. Stability AI'nin eğitim sürecinde izinsiz olarak Getty'nin görsellerini kullandığı ileri sürüldü.

Karar: İngiltere Yüksek Mahkemesi, Stability AI'nin özet yargılama talebini reddetti ve davanın tam yargılama aşamasına geçmesi gerektiğine karar verdi. Mahkeme, Getty Images'in iddialarının mahkemede daha fazla delil ve tanık ifadesi gerektirdiğini belirtti. Bu nedenle, Getty'nin tüm iddiaları yargı sürecine dahil edilecektir (Gowling WLG, 2023).

7- DOKTRİNDEKİ GÖRÜŞ FARKLILIKLARI

Doktrinde, özellikle ekolcüler arasında bu konuda önemli görüş ayrılıkları bulunmaktadır. Bazı ekoller, telif hakkının sadece insan yaratıcılığına dayanması gerektiğini savunurken, diğerleri YZ'nin yaratıcı katkılarını göz ardı etmenin yanlış olduğunu öne sürer. Örneğin, doğal hukuk ekolü, yaratıcılığın sadece insana özgü olduğunu savunurken, teknolojik determinizm ekolü, YZ'nin yaratıcı katkılarının tanınması gerektiğini öne sürer (Bentham, 2020; Kelsen, 2021).

7.a. Doğal Hukuk Ekolü

Doğal hukuk ekolüne göre, yaratıcılık ve telif hakkı sadece insanlara özgüdür. Bu görüş, yaratıcılığın, insanın düşünme, hissetme ve deneyimleme kapasitesine dayandığını savunur. Dolayısıyla, YZ'nin yaratıcılığı tanınmamalı ve bu eserler telif hakkı koruması altında olmamalıdır (Bentham, 2020).

Doğal hukuk ekolü, insan yaratıcılığının benzersiz ve taklit edilemez olduğunu vurgular. Bu bakış açısına göre, YZ'nin yaratıcı süreçleri, insan yaratıcılığının derinlik ve karmaşıklığına ulaşamaz (Bentham, 2020). Bu nedenle, YZ tarafından üretilen eserler, insan yaratıcılığına eşdeğer olarak değerlendirilemez.

7.b. Teknolojik Determinizm Ekolü

Teknolojik determinizm ekolü, teknolojik gelişmelerin toplumsal ve hukuki yapıları şekillendirdiği görüşünü savunur. Bu ekol, YZ'nin yaratıcı katkılarının tanınması gerektiğini öne sürer. YZ'nin yaratıcılığı, teknolojik bir evrim olarak görülmeli ve bu nedenle telif hakkı koruması altında olmalıdır (Kelsen, 2021).

Bu ekol, YZ'nin yaratıcı süreçlerinin, insan yaratıcılığı kadar değerli ve yenilikçi olduğunu savunur. Teknolojik determinizm, YZ'nin yaratıcılığının toplum ve hukuk tarafından tanınmasını ve bu eserlerin telif hakkı koruması altında olmasını talep eder. Bu yaklaşım, teknolojinin yaratıcılık ve sanat üzerindeki etkilerini kabul ederek, hukukun bu değişimlere uyum sağlaması gerektiğini vurgular (Kelsen, 2021).

SONUÇ

Yapay zeka tarafından üretilen sanat eserlerinin telif hakkı konusu, hızla gelişen teknoloji karşısında hukukun uyum sağlama çabalarını yansıtmaktadır. İnsan yaratıcılığı, YZ'nin yaratıcı süreçleri ve anonim yaratıcılık arasında bir denge kurmak, gelecekteki hukuki düzenlemelerin anahtarı olacaktır. Çeşitli mahkeme kararları ve uluslararası düzenlemeler, bu konuda farklı yaklaşımlar sunmaktadır. "Zarya of the Dawn" ve "Li v. Liu" gibi davalar, bu eserlerin telif hakkı koruması altına alınması konusunda farklı ülkelerdeki hukuki perspektifleri ortaya koymaktadır. Gelecekte, YZ tarafından üretilen eserlerin telif hakkı koruması veya anonim olarak değerlendirilmesi konusunda daha net ve evrensel çözümlerin geliştirilmesi gerekecektir. Bu hem yaratıcı sektörlerin hem de YZ teknolojilerinin gelişimi açısından kritik öneme sahiptir. Hukukun, teknolojinin hızla değişen doğasına uyum sağlaması, yaratıcı özgürlükler ile hakların korunması arasındaki dengeyi bulmayı gerektirecektir.

Av. Fırat ACAY

KAYNAKÇA

1.      Goodman, E. (2020). "Artificial Intelligence and the Future of Art". Oxford University Press.

2.      Johnson, R. (2019). "The Legal Status of AI-Generated Works". Harvard Law Review, 133(2), 456-489.

3.      Smith, J. (2020). "Artificial Intelligence and Copyright: A Comparative Study". Cambridge University Press.

4.      Andrews, L. (2021). "AI and Intellectual Property Rights". Journal of Intellectual Property Law, 28(3), 341-375.

5.      Turner, D. (2022). "The Public Domain and AI-Generated Content". International Review of Law, 45(1), 123-156.

6.      EUIPO. (2021). "AI and Intellectual Property: A European Perspective". EUIPO.

7.      U.S. Copyright Office. (2022). "Compendium of U.S. Copyright Office Practices, Third Edition". U.S. Copyright Office.

8.      Bentham, J. (2020). "Natural Law and AI". Legal Studies, 34(4), 567-589.

9.      Kelsen, H. (2021). "Technological Determinism in Intellectual Property Law". Journal of Law and Technology, 39(2), 210-232.

10.  WIPO. (2019). "Artificial Intelligence and Intellectual Property: Policy Considerations". WIPO.

11.  Perkins Coie. (2023). "Meta and OpenAI Lawsuits". Perkins Coie.

12.  Copyright Alliance. (2023). "Legal Battles Over AI-Created Works". Copyright Alliance.

13.  Gowling WLG. (2023). "Getty Images v. Stability AI". Gowling WLG.

14.  Consilium Europa. "Artificial Intelligence Act". Consilium Europa.

15.  Tech Monitor. "AI Regulation and Copyright". Tech Monitor.

16.  https://turkonfed.org/tr/detay/2307/gelisen-teknoloji-ile-yapay-zekanin-fikri-mulkiyet-haklarina-etkisi

17.  https://www.dogus.edu.tr/haberler/detay/2023/12/11/yapay-zeka-urunlerine-de-telif-hakki-onerisi-geldi