Türkiye Sivil Toplum Birliği kısa adı ile “TürkBir” bir çok sivil toplum kuruluşunun katıldığı yeni bir platform.
TürkBir amacını “Türkiye Cumhuriyeti’nin ülkesi ve milleti ile bölünmez birlik ve bütünlüğünü korumak” olarak özetliyor.
Bu yeni kuruluş ilk toplantısını geçtiğimiz haftalarda “İhanete Hayır” başlığı altında yaparak ülkenin birlik ve bütünlüğü ile güneydoğuda yaratılan yapay ancak tehlikeli soruna dikkat çekti.
İkinci büyük toplantısını ise 22 Nisan Salı günü Türkiye Barolar Birliği salonunda “1914 Ermeni Mezalimi ve Gerçekler” konusuna ayırdı. Toplantının yönetmeni Sadi Somuncuoğlu, Katılımcıları; Prof.Dr.Yusuf Halaçoğlu, Prof.Dr.Norman Stone, Araştırmacı yazar Mehmet Perinçek, E.Büyükelçi Alev Kılıç ve Avukat A.Erdem Akyüz olarak belirlenmiş.
Bu kuruluşun adını ileride çok duyacakmışız gibi geliyor; çünkü el attığı konular, Türkiye’nin vazgeçilemez derecede ivedi ve önemli konuları ve bu şekildeki kuruluşlara gereksinmemiz var.
24 Nisan tarihinde gene ermeni soykırımı gündeme geldi. Ermeni çevreleri bu aslı olmayan soykırımın güya yüzüncü yılı diye bu sene ve özellikle gelecek seneye ağırlık veriyorlarmış.
Tarihi gerçekler şunu göstermektedir ki; 24 Nisan 1915 tarihinde hiçbir şekilde bir ermeni soykırımı olmamıştır.
Ancak senelerden beri bizler de maalesef bu 24 Nisan tarihine takılıp kalmış bulunmaktayız.
Bu takıntının hiçbir yararı olmamıştır. Resmi ve sıradan açıklamalarla, 24 Nisan 1915 tarihinde, öncesinde ve sonrasında hiç bir ermeni soykırımı olmadığını söylememize rağmen, bir çok ülkeler bu günü, bir soykırım ve acı günü olarak kabul etmektedirler.
Bu tarihte, bu tarihin öncesinde ve sonrasında, Türkler tarafından hiçbir soykırım yapılmadığını söylemek ve kanıtlamanın yanında, asıl soykırımcının Ermeniler olduğu gösterip, kanıtlarıyla ortaya koymak gerekmektedir. Yani etkisiz ve yalnızca söze dayanan savunmadan vazgeçip etkili bir karşı hücuma geçilmelidir.
Ermeniler, kendilerine vaad edilen ve yerleştikleri topraklarda öteden beri soykırım yapmışlardır.
Bulundukları ülkelerin güvencesi altında olan Büyükelçilerimizi, yakınlarını, elçilik görevlilerini sinsi suikastlarla şehit etmişlerdir.
Azerbeycan’da, Karabağ’da, Hocalı’da bu soykırıma devam etmektedirler.
Erzurum ve doğu illerimizde Türklere karşı sistematik bir şekilde soykırım uygulamışlardır. Uygulanan bu soykırımın unutulmaması için derlediğim anıları “Ermeni Sorunu ve Türkler” başlıklı Türkçe, İngilizce, Fransızca ve Almanca olarak yazılan bir eserde toplamış bulunmaktayım.
 
Ermeniler; tarihi hakikatleri, resimleri, fotoğrafları tahrif ederek, dünya çevrelerini ve kamu oyunu aldatmışlardır ve aldatılmaya hazır olan bu çevreleri halen aldatmaya devam etmektedirler.
Bu bakımdan TürkBir’in yaptığı çalışma çok önemlidir.
Artık etkisiz savunma ve aynı şeylerin tekrarından vaz geçip, tarihi hakikatleri ve savlarımızı etkili ve eylemli bir şekilde ortaya koymanın gerekli olduğunu görüp, bu şekilde çalışmamız gerekmektedir.