Giriş

Türkiye 27 Ekim 2025 tarihinde Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu'nun yaptığı açıklamalarla bir çok Futbolcu ve hakem için bahis soruşturması başlatıldığını öğrendi.

Hakemler ve oyuncular hakkındaki TFF'nin idari soruşturması devam ederken İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın başlatmış olduğu soruşturma da genişleyerek devam ediyor. Kamuoyuna ismi yansıyan-yansımayan 100'lerce futbolcu ve hakemin idari ve cezai soruşturma altında olduğu söyleniyor.

Bu soruşturmalar futbolcu, hakem ve idarecilerin hem Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) talimatları hem de ceza hukuku nezdindeki sorumluluklarını gündeme getirmiştir.

Bu makalemizde futbolcuların, hakemlerin ve kulüp yöneticilerinin bahis oynamalarının hukuki ve idari sonuçları incelenerek 6222 sayılı Kanun ve TFF Disiplin Talimatları çerçevesinde bu eylemlere öngörülen cezai yaptırımların kapsamı ve spor yargılaması süreçleri ele alınacaktır.

1. Disiplin Hukuku Yönünden Yaptırımlar

Futbol müsabakalarının dürüstlüğü ve güvenilirliği ilkesi, Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) tarafından yayımlanan Futbol Disiplin Talimatı (FDT) ile sıkı kurallara bağlanmıştır. TFF'nin yetkisi altındaki tüm profesyoneller (futbolcular, hakemler, teknik direktörler ve kulüp yöneticileri dahil olmak üzere Talimat'ın 3. maddesinde sayılan kişiler) öncelikle bu idari kurallara tabidir.

Futbol Disiplin Talimatı (FDT)’na göre futbolcu ve hakemlerin bahis oynaması disiplin suçu olarak kabul edilmektedir. Söz konusu talimatın 57. maddesinde açıkça bu talimat kapsamında bulunan kişilerin (hakemler, futbolcular ve kulüp başkanları başta olmak üzere talimatın 3. maddesinde sayılan kişiler) doğrudan ya da dolaylı olarak bahis veya benzeri şans oyunları oynamasının yasak olduğu düzenlenmektedir. Bu yasağın ihlali halinde öngörülen disiplin yaptırımı ise oldukça ağırdır: Eylemi gerçekleştiren kişiye üç aydan bir yıla kadar müsabakalardan men veya hak mahrumiyeti cezası verilir. Dikkat çekilmesi gereken en önemli husus ise disiplin yasağının sadece kişinin kendi müsabakasına bahis oynamasını değil, futbolla ilgili tüm bahisleri kapsamasıdır. Bu geniş kapsamlı yasak, potansiyel çıkar çatışmalarını ve manipülasyon riskini tamamen ortadan kaldırmayı amaçlar.

Öte yandan, eylemin kişinin kendi maçına bahis oynaması ve müsabakanın sonucunu değiştirecek şekilde bir müdahale eylemine dönüşmesi durumunda, yalnızca idari yaptırım değil, aynı zamanda 6222 Sayılı Sporda Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanun kapsamında cezai sorumluluk da gündeme gelecektir.

Son olarak, FDT'nin 14. Maddesi uyarınca disiplin soruşturmalarında zamanaşımı süresi 5 yıl olarak belirlenmiştir. Bu sürenin dolması, TFF'nin ilgili ihlale ilişkin soruşturma başlatma ve disiplin cezası verme yetkisini ortadan kaldırır.

2. Ceza Hukuku Yönünden Yaptırımlar

Kural olarak Türk Hukukunda hakemlerin ve futbolcuların yasal bahis oynamaları suç olarak düzenlenmemiştir. Dolayısıyla genel anlamda bir futbolcu yahut hakemin yasal bahis oynaması durumunda yalnızca Futbol Disiplin Talimatı kapsamında idari bir yaptırımla karşılaşacağını söylemek mümkündür. Diğer taraftan yasal bahis oynanması menfaat karşılığı bir müsabakanın sonucunu etkileme kastı ile yapılmışsa, bu eylem şike suçunu oluşturabilir ve bir ceza yargılamasıyla karşı karşıya kalınabilir.

6222 Sayılı Kanun m. 11 hükmü uyarınca belirli bir spor müsabakasının sonucunu etkilemek amacıyla bir başkasına kazanç veya sair menfaat temin eden kişi, bir yıldan üç yıla kadar hapis ve yirmibin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılır. Ayrıca eylemin "bahis şikesi" boyutuna ulaşması, yani bahis oyunlarının sonuçlarını etkilemek amacıyla müsabaka sonucuna müdahale edilmesi, 6222 sayılı Kanun kapsamında nitelikli hal olarak kabul edilmekte ve cezayı ağırlaştırmaktadır.

Eylemin şike suçunu oluşturup oluşturmadığı ise futbolcu yahut hakemin kendi maçına bahis oynayıp oynamadığı, maçın sonucunu değiştirecek şekilde harekette bulunup bulunmadığı yahut bu konuda tertip edilmiş bir organizasyona katılıp katılmadığı gibi farklı ihtimallere göre değerlendirilecek olup bu noktada soruşturmaların başladığı ilk andan itibaren hukuki destek alınması ve ilk savunmanın etkin bir şekilde yapılması bahis oynadığı iddia edilen kişi açısından oldukça önem taşımaktadır.

Sonuç

Futbolcu ve hakemlerin bahis oynama eylemlerinin hukuki zeminde çift katmanlı bir sorumluluk doğurduğu açıkça görülmektedir. Disiplin hukuku açısından; futbolcu ve hakemlerin yasal olsun veya olmasın, doğrudan ya da dolaylı bahis oynaması TFF Futbol Disiplin talimatı ile kesinlikle yasaklanmış olup bu yasak, üç aydan bir yıla kadar müsabakalardan men ve hak mahrumiyeti gibi ciddi idari yaptırımlarla sonuçlanmaktadır. Ayrıca bahis oynama eylemi, eğer bir müsabakanın sonucunu etkileme kastı taşıyorsa veya bu amaçla bir organizasyonun parçası haline gelmişse, 6222 Sayılı Kanun’un 11. Maddesi kapsamında şike suçunu oluşturacak ve bu durumda bahis oynayan kişinin cezai sorumluluğu da gündeme gelecektir.

Av. Melek Sarıca Bülbül - Av Ercan Avcı