Samsun Cumhuriyet Başsavcılığı, bir sokak röportajında, seçimleri değerlendiren bir kişinin “Sonuna kadar Reis…. Şu an biz doktor dövüyoruz. O rahatlık, daha bunun ötesi mötesi yok” sözlerine karşı yapılan suç duyurusu sonunda takipsizlik kararı verdi. Kısa Dalga’dan Esra Tokat’ın haberine göre savcılık, kişinin kimliğini bile araştırmadan verdiği kararın gerekçesinde sağlık çalışanlarına yönelik şiddeti meşrulaştıran bu sözlerin suç oluşturmadığını “talihsiz bir açıklamadan ibaret olduğunu” savundu.

ÜÇ AYRI SUÇLAMA

Röportajın yayınlanmasından sonra İstanbul Diş Hekimleri Odası Avukatı Gürsan Atar, ismi bilinmeyen bu kişinin kimliğinin tespit edilerek gerekli soruşturmanın yapılması için Samsun Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu.

Avukat Gürsan Atar suç duyurusu dilekçesinde, kişinin söylemlerinin sürekli şiddet riski altında bulunan sağlık çalışanlarına karşı işlenen suçları normalleştirici, kişileri bu suçları işlemeye tahrik edici ve bu suçların işlenmesinin memnuniyet duyulabilecek bir olgu olarak gösterildiğini belirtti. Avukat Atar, Diş Hekimleri Odası adına yaptığı suç duyurusunda, kişinin “suç işlemeye tahrik”, “suçu ve suçluyu övme” ve “halkı kin ve düşmanlığa tahrik” suçlarından cezalandırılmasını talep etti.

‘TALİHSİZ BİR AÇIKLAMADAN İBARET’MİŞ!

Avukat Atar’ın kişinin öncelikle kimliğinin belirlenmesi taleplerini değerlendirmeye almayarak kişinin kim olduğunu araştırma yoluna bile gitmeyen Samsun Cumhuriyet Başsavcılığı, “meçhul şahıs” olarak tanımladığı kişi hakkında verdiği takipsizlik kararının gerekçesinde özetle şu görüşleri savundu:

“Suç işlemeye tahrik suçu yönünden şikayete konu ifadelerin suç işlemek için alenen tahrik niteliğinde olmadığı, meçhul şahsın sağlık çalışanlarına yönelik toplumu şiddet içerikli eylemlerde bulunmaya davet etmediği, kendince doktorları beğenmemin, doktorları dövebilmenin sözde özgürlük olduğunu düşündüğü düşünce açıklamasından ibaret eylemlerinin suç işlemeye alenen tahrik niteliğinde değerlendirilemeyeceği anlaşılmıştır.”

Meçhul kişinin sözlerinin bir suça ya da suçluya yönelik ibareler içermediği, bu nedenle de “suçu ve suçluyu övme” suçunun da oluşmadığı savunulan takipsizlik kararında, “halkı kin ve düşmanlığa tahrik” suçundan da söz edilemeyeceği, sözlerin toplumun bir kesimi veya bir gruba yönelik olmadığı iddia edilerek yine özetle şu ifadelere yer verildi:

“Şikayete konu ifadelerin kanun kapsamında olan gruba yönelik olmadığı gibi kamu güvenliği açısından açık ve yakın bir tehlikeye neden olduğuna dair de somut olguların mevcut olmadığı söz konusu ifadelerden halkı kanunlara uymamaya alenen tahrik suçunun da çıkarılamayacağı bu sonucunu çıkarılabileceği iddia edilse de eylemin kamu barışını bozmaya elverişli olduğundan söz edilemeyeceği, söz konusu eylemin talihsiz bir açıklamadan ibaret olduğu anlaşılmıştır.”

Avukat Gürsan Atar, savcılığın kararını Samsun Sulh Ceza Hakimliği’ne itiraz edeceklerini belirtti.