Evliliğinizde her şeyin yolunda olduğunu düşünüyorsunuz ve sonra eşiniz aniden boşanmak istediğini söylüyor. En çok sevdiğiniz ve güvendiğiniz kişi şimdi ilişkiyi bitirmek istiyor, neyin yanlış gittiğini ve bundan sonra ne yapmanız gerektiğini bilmiyorsunuz. Ancak yaşadığınız şoka rağmen kontrolü ele almak ve haklarınızı korumak için bazı adımlar atmalısınız.
1. Sakin olmalısınız. Boşanma evraklarını görmek travmatik ve duygusal olabilir ancak beklemediğiniz zamanlarda daha da kötüdür. Bu sizin başınıza geldiyse, duygularınızı kontrol altına almak için elinizden gelenin en iyisini yapın ve durumu kontrol altına alın. Eşinize saldırmak isteseniz bile en iyi yol mümkün olduğunca sakin kalmaktır çünkü çıkarlarınızı korumak için oldukça hızlı bir şekilde harekete geçmeniz gerekmektedir. Eşinize karşı öfkeyle yaptığınız herhangi bir eylem, davanın sonucunu ve boşanmadan sonraki hayatınızı etkileyecektir. Pişman olabileceğiniz bir şey söylemek veya yapmak, velayet, ziyaret hakları, nafaka ve tazminat dahil olmak üzere yıllarca biriktirdiğiniz ortak malvarlığına dahi ciddi ve onarılamaz zararlar verebilir. Haberler sizin için şok edici olsa da, eşinizin bunu uzun süredir düşündüğünü ve plandığını unutmamalısınız. Bu nedenle sakin kalmak, boşanma sürecine mümkün olduğunca eşit bir zeminde başlama fırsatı verir.
2. Sürelere dikkat etmelisiniz. Boşanma belgeleri size tebliğ edildiyse, mahkemeye çıkmak ve yanıt vermek için yalnızca belirli bir süreniz vardır. Boşanma dava dilekçesi size tebliğ olduktan sonra açılan davaya karşı, iddia ve savunmalarınızı içeren cevap dilekçenizi 2 haftalık yasal cevap süresi içerisinde mahkemeye sunmalısınız. Zamanında yanıt vermemek sürecin sonucuna zarar verebilir ve eşinizin istediği her şeyi alması anlamına gelebilir. Süresi içerisinde cevap dilekçesi sunulmaması halinde o davada hiçbir surette yeni iddiada bulunamayacak veya delil bildiremeyeceksiniz.
3. Dava dilekçesini dikkatlice okumalısınız. Ardından dilekçede yazılanların doğru ve kabul edilebilir olup olmadığına karar vermelisiniz. Katılmıyorsanız, cevap dilekçenizde bunu açıklığa kavuşturmak ve karşı talepte bulunmak isteyebilirsiniz. Bu sebeple taleplerinizi net olarak belirlemelisiniz. Boşanmak istiyor musunuz, tazminat istiyor musunuz, nafaka istiyor musunuz, çocukların velayetini istiyor musunuz... bu süreçte taleplerinizi kafanızda netleştirip hem davaya cevap vermeli hemde karşı dava açmalısınız. Ancak karşı dava ile bazı taleplerde bulunabileceğinizi unutmamalısınız.
4. Bir avukata danışmalısınız. Bir boşanma davasında kendinizi temsil etme seçeneğiniz olsa da, çıkarlarınızı korumak için bir boşanma avukatı tutmanız ve deneyimli birinin sizin için boşanmanın tüm karmaşık yönlerini ele alması önemlidir. Bu özellikle aile evi, ortak bir işletme yahut ortak malvarlığı varsa oldukça önemlidir. Ayrıca avukatınız olduğu takdirde adliyeye gitmek, duruşmalara katılmak, karşı tarafı görmek ya da başka bir şey yapmak zorunda değilsiniz.
5. Boşanma avukatınıza karşı dürüst olmalısınız. Ve avukatınızdan hiçbir şey saklamamalısınız. Gerçek dışı beyan kadar avukatınızdan bir şeyleri saklamanız da yapacağınız en büyük hatalardan bir tanesi olacaktır. Avukatınızdan sakladığınız, avukatınıza anlatmadığınız her olay, her hareket, karşı tarafça cevap dilekçesinde büyük bir darbe olarak size dönecektir.
Şunu kesinlikle unutmayın! Sizin anlatmadığınız, beyan etmediğiniz bir hususu avukatınızın dilekçesinde belirtmesi mümkün değildir. Yani siz ne anlatırsanız, ne kadar anlatırsanız avukatınız dilekçenizi o şekilde hazırlayacaktır. İyi ve detaylı bir dava dilekçeniz olmasını istiyorsanız, avukatınıza gerekli argümanları sağlamalısınız.
Unutmayın, boşanma hukuki bir süreçtir. Bırakın bu hukuki süreci en iyi şekilde avukatınız yürütsün, siz ise hayatınıza kaldığı yerden devam edin.
Av. Burcu ÇALIŞKAN
