2015 yılı hepimizi çok yordu. Türkiye Cumhuriyeti’ni iktidar ile paylaşım içerisinde yönettik, yatağımızın içerisine bile siyaset girdi, uykularımız kaçtı, sinirlerimiz bozuldu, zaman zaman ağladık, küfrettik, can dostlarımızla aramız açıldı, haberleri izlerken gözlerimizi kapattık kimi zaman, kimi zaman duymak bile istemedik siyasetçilerin sesini, onlar daha çok bağardı, biz bazı zamanlarda içe kapandık, hayatı boşverdik, sosyal paylaşım sitelerine içimizi döktük, saçmaladık, bezdik, kimilerimiz şair kimilerimiz yazar oldu, kapak olduk, hevesimiz kursağımızda kaldı, dizlerimizin bağı çözüldü, duyarsızlaştık, tembelleştik, borçlandık, koşturduk, ailemizi unuttuk, çocuklarımızı, hep bir planımız vardı, arayamadık, meşguldük, zaman ayıramadık, yorgunduk…

Evet 2015 bizi çok yor-du!

Şimdi biraz oturdum, saydım, parmaklarımın sayısı kadar değildi vefa… Saygı, istikrar, kadirşinaslık örneği.

Ama parmaklarımı geçer sayıda idi tüm vurdumduymazlıklar, hoyratlıklar, boşvermişlikler.

Biz 2015 yılında bir şeylere sahip çıktık elbet, bir şeylerin arkasında durduk ama yeterince duramadık demekki,

Ya da gerekçesizdi yaptığımız işler!

Toplumu biraz gerçekliğe, kendi gibi olmaya, normalliğe, ihtişam düşkünü olmamaya, samimiyete, dürüstlüğe, adil olmaya, duyarlılığa, anaçlığa davet etsem çok mu haddimi aşarım diye düşündüm. Söz ağızdan çıktı bir kere.

2016 gelme daha hazır değiliz desek, sanırım çok geç. Geçiyor yıllar. Kimimiz yorgun, kimimiz solgun, kimi isyankar / Vakit geç olmuş, dönülmez yolmuş, geçiyor yıllar diyor kimileri ama ya siz ya siz ne diyorsunuz.

Ne olur 2016, samimiyetle gelsin. Ne olur inanmadığınız cümleler kurdurmasın size. Ne olur aile olmanın önemini, birlik beraberliğin değerini, insanlığın vazgeçilmezliğini yaşatsın ve anlatsın bize.

Çok bir beklentiniz olmasın ama kendinizi sıkı sıkı eleştirin. Peşinden koştuğunuz ve değer saydığınız ne varsa, sorgulayın bir kez daha. Peşinden koştuklarınız sevdiklerinizden daha mı önemli mesela. Siyaset size para kazandırır elbet ama topluma bıraktığınız evladı nasıl yetiştirdiğiniz daha büyük değer değil mi?

Ya sağlığınız. Toplum sağlığı! Sadece para peşinde koşan ancak sağlıklarını es geçen, güneşin, doğanın tadını çıkarmayan, hayata temiz gözlerle bakamayan, şükretmeyen, dua etmek için bile zamanı olmayan bir toplum sağlık sunabilir mi?

2015 bize gösterdi ki kötüye gidiyoruz dostlar kötüye. İnnovasyon, taglemek, google-mak, gelişme, büyüme, farkındalık derken ne kadar kötüye gittiğimizi google-ladık mı?

2016 samimiyet yılı olsun. Samimi yıllara…


Av. Sabire Sanem YILMAZ


(Bu köşe yazısı, sayın Av. Sabire Sanem YILMAZ tarafından www.hukukihaber.net sitesinde yayınlanması için gönderilmiştir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısının tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan köşe yazısının bir bölümü, aktif link verilerek kullanılabilir. Yazarı ve kaynağı gösterilmeden kısmen ya da tamamen yayınlanması şahsi haklara ve fikri haklara aykırılık teşkil eder.)