ZARAR SİGORTALARINDA SİGORTALANAN MENFAATİN SAHİBİNİN DEĞİŞMESİ

Özet

6102 sayılı yeni Ticaret Kanunun 1470. Maddesi sigortalanan menfaatin sahibinin değişmesi durumunu düzenlemektedir. Söz konusu madde 6762 sayılı Ticaret Kanunu’nun 1303, 1458 ve 1459. Maddeleri arasındaki uyumsuzluğun giderilip, tekrar düzenlenmiş şekli olup eski kanunda hükümlerin tam aksini hükmetmiştir.

I. Giriş

Sigortacılık sektörünün gelişmesi sonucu sigorta hukukunda bazı düzenlemeler yapılması ihtiyacı doğmuştur. 6102 sayılı yeni Ticaret Kanunu ile bazı hükümler korunurken bazı maddeler değiştirilmiş ve kanuna yeni maddeler eklenmiştir. yTTK’nın 1470. Maddesi de değiştirilen hükümler arasındadır. [1]

6102 Sayılı Ticaret Kanunu’nun ‘’Sigorta edilen menfaatin sahibinin değişmesi’’ başlıklı 1470. Maddesine göre; ‘’Sigorta edilen menfaatin sahibinin değişmesi halinde, aksine sözleşme yoksa, sigorta ilişkisi sona erer. ‘’

6102 sayılı Kanunun 1470. Maddesi ile sigorta menfaatinin el değiştirmesinin sonucu düzenlenmiştir. Söz konusu madde, 6762 sayılı Kanunun 1303. Maddesinin sonucunu değiştirmiştir. 6762 sayılı Kanun md 1303/1’e göre; ‘’Mukavele müddeti içinde sigorta edilen malın sahibi her hangi bir surette değişmişse, mukavelede aksine hüküm olmadıkça sigortadan doğan hak ve borçlar o malın rizikosu kendisine ait olduğu tarihten itibaren yeni sahibine intikal eder.’’ Görüldüğü üzere, eTTK md 1303 ile sigortalanan menfaatinin sahibinin el değiştirmesi halinde aksi kararlaştırılmadığı sürece sözleşme ilişkisinin devam edeceği kabul edilmişken yTTK md 1470 ile aksine sözleşme yoksa sigorta ilişkisinin sona ereceği düzenlenmiştir.[2]

yTTK md 1470 hükmü, eTTK md 1303 ile birlikte, deniz sigortaları yönünden de eTTK’da yer alan ‘’Sigorta Edilan Şeyin Temliki’’ başlıklı 1458 ve 1459. Maddelerinin de karşılığı niteliğindedir. [3]

eTTK md 1458/ 1 hükmüne göre; ‘’Sigorta edilen şey sigortalı tarafından başkasına temlik olunursa iktisap eden kimse, mülkiyeti devam ettikçe sigortalının sigorta münasebetinden doğan hak ve borçlarını üzerine almış sayılır. Prim borcundan, temlik eden ile iktisap eden müteselsilen mesüldürler.’’ eTTK md 1459 hükmü ise, gemi veya payının temliki halini düzenlemektedir.

II. Sigortalanan Menfaatin Sahibinin El Değiştirmesinin 6762 ve 6102 sayılı Kanunlarda Düzenlenişi

Sigortalanan menfaatin değişmesine ilişkin ilk düzenleme 1926 tarihli Ticeret Kanununun 973, 1440 ve 1441. Maddelerinde bulunmaktaydı. 6762 sayılı Kanunda ise 1303, 1458 ve 1459. Maddelerde sigortalı malın sahibinin değişmesi hali düzenlenmiştir. 6762 sayılı Kanunun 1458. Maddesi ‘’Denizcilik Rizikolarına Karşı Sigortalar’’ başlıklı dördüncü bölümde düzenlenmiş olup, aynı durumu deniz sigortaları açısından hükme bağlamıştı. [4] 6102 sayılı yeni Ticaret Kanunu ile deniz ve kara sigortası ayrımı ortadan kalktığı için denizcilik rizikolarına ilişkin eTTK md 1458 ve 1459 hükümleri yerine yTTK md 1470 hükmü uygulanacaktır. [5]

yTTK’nın ‘’Sigorta edilen menfaatin sahibinin değişmesi’’ başlıklı 1470. Maddesi eTTK’nın ‘’Sigortalı malın sahibinin değişmesi’’ başlıklı 1303. Maddesine karşılık düzenlenmiştir [6] ancak yukarıda da belirttiğimiz gibi 1470. Madde ile eTTK’nın 1303. Maddesinin sonucu değiştirilerek madde tamamen tersine çevrilmiştir.

III. Hükmün Uygulama Alanı

Hükmün eTTK ve yTTK’da uygulama alanını incelediğimizde; eski kanunun yürürlülükte olduğu dönemde 1303. Maddenin mal ve tazminat sigortalarında uygulandığı ancak hayat ve kaza sigortalarında uygulanmadığı;[7] Sorumluluk sigortalarına uygulanıp uygulanmayacağının ise tartışmalı olduğu görülür. [8] yTTK’ da ise 1470. Madde mal sigortalarına ilişkin özel hükümler arasında yer almış ve sorumluluk sigortalarına uygulanacak hükümler arasında sayılmamıştır. [9]

IV. Hükmün Kaynağı

eTTK md 1303’ün kaynağı, 1926 tarihli TTK’nın 973. Maddesidir. Atamer’ göre, söz konusu 973. Maddenin kaynağı Belçika Ticaret Kanunu olabilir.[10] Aynı zamanda, eTTK’nın 1303. Maddesinin, Alman Sigorta Sözleşmesi Kanunu’nun 95. Maddesi ile aynı olduğu görülür. yTTK’nın 1470. Maddesinin kaynağına ilişkin ise herhangi bir bilgi mevcut değildir.[11] eTTK md 1458 ise, 13 Mayıs 1929 tarihli 1440. Sayılı Kanunun 1440. Maddesinden, eTTK 1459 ise 1440 sayılı Kanunun 1441. Maddesinden alınmıştır. eTTK md 1458 ve 1459’un kaynağı ise, 1861 tarihli Alman Umumi Ticaret Kanunudur. [12]

V. Hükmün Uygulanmasının Koşulları

eTTK md 1303 hükmünün uygulanabilmesi için iki koşul gerekmekteydi. İlk koşul sigorta konusu menfaat sahibinin herhangi bir surette değişmesi, ikincisi ise devredilen mal dolayısıyla rizikonun yeni malike ait olması idi. Yani sigorta ilişkisinden doğan hak ve borçların yeni malike geçebilmesi mülkiyetin intikali ve malın rizikosunun yeni malike geçmesi ile mümkündü, nitekim sigorta hukuku açısından malın mülkiyetinin ve rizikosunun intikali ile sözleşme ilişkisinden doğan hak ve borçlar yeni malike geçer. [13]

VI. eTTK’nın 1303. Maddesinin yTTK 1470 hükmü ile karşılaştırılması

yTTK’nın 1470. Maddesinin gerekçesinde, eTTK’nın 1303. Maddesindeki kuralın sigorta uygulamaları ile çeliştiği belirtilmiştir.[14] Sigorta uygulaması, sigorta genel ve özel şartlarını ifade eder. Mal sigortalarına ilişkin genel şartların bazılarında sigorta menfaatinin değişmesi halinde sigorta sözleşmesinin de son bulacağı belirtilirken, bazılarında ise sözleşmenin devam edeceğine ilişkin hüküm bulunmaktadır. [15] Ayrıca eTTK md 1303, md 1458 ve 1459 hükümleri arasında uyumsuzluk bulunmaktadır.

Deniz Sigortası- Kara Sigortası Ayrımı: Yukarıda belirrtiğimiz üzere eTTK yürürlükte iken sigortalı malın sahibinin el değiştirmesine ilişkin kara ve deniz sigortası hükümleri arasında uyumsuzluk vardı. Sigortalı malın sahibinin el değiştirmesini kara sigortaları açısından düzenleyen eTTK md 1303’e göre, malın mülkiyetinin ne şekilde intikal ettiği önemli değildi. [16] Deniz sigortalarına ilişkin düzenlemeyi içeren eTTK md 1458 hükmüne göre ise, sigortalın malın mülkiyeti devren ya da cebri icra yoluyla intikal edebilirdi.[17] 6102 sayılı Kanun ile kara ve deniz sigortası farklılığı ortadan kalkmış ve eTTK md 1458 ve 1459 hükümleri yeni kanunda yer almamaktadır, yani artık deniz rizikolarına ilişkin sigortalar bakımından zarar sigortalarına ilişkin hükümler uygulanacaktır. [18]

Menfaaat sahibi ve sigortalı mal ifadeleri

Menfaat kelimesi sigorta hukukunda bir kimse ile bir şey arasındaki iktisadi ilişki anlamına gelir. [19]eTTK md 1303’teki ‘mal sahibi’ ifadesi yerine yTTK md 1470 ile ‘menfaat sahibi’ ifadesi kullanılmıştır.. Günay, mal sahibi ve menfaat sahibi kavramları arasındaki farkı şu şekilde açıklamaktadır; ‘’ Mal sigortalarında sigortanın konusu para ile ölçülebilir bir menfaattir. … Rizikonun gerçekleşmemesinde menfaati bulunanlar söz konusu menfaatlerini mal sigortası ile teminat altına alabilirler. Örneğin bir eşya üzerinde sınırlı bir ayni hak sahibi olan kişi bu menfaatini istediği rizikolara karşı mal sigortası ile teminat altına alabilir. Mal sigortalarında menfaat ekseriyetle mülkiyet hakkına ilişkin bir menfaattir. Dolayısıyla sınırlı aynı hak sahibi uygulamada kendi menfaatini sigorta ettirmek yerine, malikin eşya üzerindeki mülkiyet hakkını onun adına bilerek sigorta ettirmektedir. …. Sınırlı ayni hak sahibinin mal üzerindeki menfaatini mal sigortası ile sigortalatması halinde aksine sözleşme olmadıkça menfaat sahibinin sonradan değişmesi sigorta ilişkisini sona erdirecektir.’’ Yazara göre md 1303’ün kaleme alınışı hatalı olup uygulama ile çelişkili olduğundan bu durum kanun koyucu tarafından tespit edilerek yTTK md 1470 hükmü ile düzeltilmiştir.[20]

Sigortalanan menfaatin sahibinin el değiştirmesi durumunda menfaat ilişkisi kalmadığından sigortanın sona ermesi gerekir. Bu durumda sigorta ilişkisinin devam etmesi, sigortacının sigorta konusu maldaki menfaati daha fazla olandan artık hiçbir menfaati kalmayan bir kimseye oranla daha yüksek prim istemesi gibi sorunlara neden olabilir. [21] Nitekim sigorta hukukunda kabul gören ilkeye göre, sigorta konusu menfaatin el değiştirmesi ile sigorta ilişkisi yeni malike geçmemelidir çünkü sigortalanan mal ile sigorta ettiren arasında sübjektif nitelik taşıyan sigorta menfaatinin herhangi bir sebeple kesilmesi normal sigorta ilişksini sona erdirmelidir. [22]

eTTK yürürlükte iken sigortalı şeyin yeni sahibinin mevcut sigorta ilişkisine girişini açıklayan objektif menfaat görüşü ile sigortalı malı sahip olacak herkesin menfaatinin sigorta ettirildiği görüşü eleştirilmekteydi. Objektif menfaat görüşüne göre, sigorta sözleşmesi yapılırken sigorta ettirenin subjektif menfaati ön planda bulunuyor gibi görünsede bu menfaat dış görünüş itibarıyle farkedilmeden tarafların iradeleri dışında objektif menfaate dönüşmekteydi. Sigortalı mala sahip olacak herkesin menfaatinin sigorta ettirildiği görüşü ise Öztan’a göre tamamen varsayıma dayanır. Öztan her iki görüşü de sigorta ile sigorta ettirenin sadece kendi menfaatini sigortaladığı başka kimselerin menfaatlerini göz önünde bulundurmadıklarını belirterek eleştirmektedir. [23]

eTTK md 1303 hükmünün uygulamada sorunlar ortaya çıkardığını belirtmiştik. Maddenin lafzı incelendiği zaman sigortalı malın sahibinin değişmesinin malın mülkiyetinin devredilmesi ile gerçekleştiği anlaşılır. [24] Bu durumda bir malın maliki olmadığı halde mal üzerindeki bir menfaatini sigorta ettiren ve bu menfaatini başka bir kişiye devreden kimseye hangi hükmün uygulanacağı sorunu ortaya çıkmaktaydı. Öztan’a göre bu durumda menfaatler yönünden hukuki durum sigorta ettirenin malın maliki olup olmadığı fark etmeksizin her iki durumda da aynıdır. Örneğin hasılat kiracısı, kiracı, ariyet alan, gemi rehni alacaklısı tarafından yapılan sigorta; sigorta ilişkisini başkasına devriyle sigorta ilişkisinin yeni tarafı olan şahsa geçer. [25] Dolayısıyla md 1303 hükmünde geçen ‘sigortalı mal’ ifadesi isabetli olmayıp, ‘menfaat sahibi ‘ ifadesi kullanılmalıydı. [26]Nitekim maddenin lafzından sigortalanan malın mülkiyetinin devri gerçekleşmesi gerektiği anlaşılmasına rağmen uygulamada malın mülkiyetine sahip olmadan mal üzerindeki menfaatini sigorta ettiren kimsenin de sigorta ilişkisini devredebileceği görülür. yTTK md 1470 hükmü ile uygulamadaki bu sorun ortadan kalkmıştır.

Prim Ödeme Borcu Açısından

eTTK 1303/II hükmüne göre prim ödeme borcunda sorumluluk şu şekilde düzenlenmişti; ‘’Sigortacı sigorta priminden dolayı evvelki malike müracaat edebilir.’’ Öztan’a göre, sigortacı, sigorta ilişkisinin tarafı değiştiğinde karşısısna gelen ve ödeme gücü bilinmeyen yeni malike karşı kedisini devrin zararlı olabilecek sonuçlarına karşı korumalıdır. Bu nedenle eski malikle yeni malik prim borcu bakımından müşterek sorumluluğa sahipti. [27] Sigorta ilişkisi yeni malike geçtiğinde, sigortacının sigorta primi borcundan dolayı önceki malike müracaat edebilmesi mümkündü. Ancak eski ve yeni maliklerin prim borcundan ne dereceye kadar sorumlu olacakları ve prim borcunun kapsamı hakkında bir düzenleme mevcut değildi.[28]

yTTK md 1470’te ise sözleşmenin sona ermesi ile birlikte, tamamı ödenmiş primlerin sigortacı tarafından geri ödenmesine ilşkin bir ifade bulunmamaktadır. Ancak sözleşmenin tarafları bu hususları içeren bir sözleşme yapma hakkına sahiptirler. [29]

Sigorta İlişkisinin Sona Ermesi Açısından

Sigorta sözleşmesinin sona ermesini eski ve yeni Ticaret Kanunlarına göre incelediğimizde ise, yTTK md 1470’e göre, aksine sözleşme yoksa menfaat sahibinin değiştiği an sigorta ilişkisi sona erer. eTTK md 1303’e göre ise, malın sahibinin değişmesi aksine sözleşme olmadığı sürece sigorta sözleşmesini sona erdirmez, sigorta sözleşmesi kendiliğinden yeni malike geçer. [30]

Feshi İhbar Açısından

eTTK hükümlerine göre, Sigortalanan malın sahibinin değişmesi durumunda sigortacının ve yeni malikin feshi ihbar hakkı bulunmaktaydı.Feshi ihbar hakkı yenilik doğuran bir hak niteliğinde olup, herhangi bir şekle tabi değildi.[31]

eTTK md 1458/4’e göre iktisap eden bir ihbar süresi gözetmeksizin sigorta sözleşmesini feshedebilme hakkına sahipti. Feshi ihbar hakkı sigortalı malın iktisabından itibaren yeni malik tarafından bir ay içinde kullanılmalıydı. Söz konusu hüküm denizcilik rizikolarına ilişkin olup kara sigortalarına da kıyasen uygulanıyordu. [32]

eTTK hükümlerine göre, eski malikin fesih hakkı bulunmamaktaydı, söz konusu hak sadece yeni malike ve sigortacıya aitti. Feshi ihbarın muhattabı ise fesih hakkını kullanan sigortacı ise sigorta ettiren yeni malik; yeni malik fesih hakkını kullanıyor ise sigortacıydı. Bununla birlikte denizcilik sigortalarında sigortacının, sigortalanan malın sahibinin değişmesi durumunda feshi ihbar hakkı yoktu. [33] Ayrıca sigortacının feshi ihbar hakkını kullanması bir aylık hak düşürücü süreye değil eBK md 75 ve 76 hükümlerine göre hesaplanıyordu. [34]

Usulune uygun kullanılan fesih hakkı sonucu sigorta ilişkisi sona ermekle birlikte; fesih hakkını kimin kullandığı fark etmeksizin işlemekte olan sigorta periyoduna ilişkin prim alacağı mevcut kalmaya devam ediyordu. Eski malikin sigorta malın sahibinin değişmesi durumunda sigorta menfaati kalmadığını iddia ederek primde indirim yapılmasını isteme hakkı yoktu. [35]

yTTK md 1470 hükmü ile getirilen düzenlemeye göre aksine sözleşme yoksa sigortalanan menfaatin sahibinin değişmesi durumunda sigorta ilişkisi kendiliğinden sona erer. Dolayısıyla söz konusu durumaa ilişkin kanunda tarafların fesih hakkına dair herhangi bir düzenleme yoktur.

VII. Bazı Zarar Sigortası Türlerinde Sigortalı Menfaat Sahibinin Değişmesine ilişkin düzenlemeler

Yangın Sigortası : Yangın Sigortası Genel Şartları C.5- Menfaat Sahibinin Değişmesi hükmüne göre; Sözleşme süresi içinde; menfaat sahibinin değişmesi halinde sigortanın hükmü devam eder ve sigorta ettirenin sözleşmeden doğan hak ve borçları yeni hak sahibine geçer. Değişiklik halinde, sigorta ettiren/sigortalı ve sigortanın varlığını öğrenen yeni hak sahibi durumu onbeş gün içinde sigortacıya bildirmekle yükümlüdür. Sigortacı değişikliği, yeni hak sahibi de sigortanın varlığını öğrendiği tarihten itibaren sekiz gün içinde sözleşmeyi feshedebilir. Süresinde kullanılmayan fesih hakkı düşer.Feshin hüküm ifade ettiği tarihe kadar geçen sürenin primi, gün esası üzerinden hesap edilir ve fazlası yeni hak sahibine geri verilir. Sigortalı şeylerin sahibinin değişmesi anında ödenmesi gerekli prim borçlarından, sigorta ettiren ile fesih hakkının kullanmayan yeni hak sahibi birlikte sorumludur. [36]

Makine Kırılması Sigortası: Makine Kırılması Sigortası Genel Şartları Mülkiyetin Değişmesi başlıklı madde 8’e göre; Sigortalı malın mülkiyetinde bir değişiklik olduğu takdirde, sigortanın hükmü devam eder ve sigortalının poliçeden doğan hak ve borçları yeni hak sahiplerine intikal eder. Bu takdirde sigorta ettiren ve sigortanın mevcudiyetini öğrenen yeni hak sahibi, devir keyfiyetini 15 gün içinde sigortacıya bildirmekle yükümlüdür. Bu yükümlülük yerine getirilmez ise sigortacı sorumluluktan kurtulur. Sigortacı değişikliği; yeni hak sahibi de sigortanın mevcudiyetini öğrendiği tarihten itibaren 8 gün içinde sigortayı feshedebilir. Süresinde kullanılmayan fesih hakkı düşer. Poliçenin sigortacı tarafından feshi halinde, fesih ihbarı postaya veya notere, verildiği tarihten itibaren 8 gün sonra öğleyin saat 12.00'de yeni hak sahibi tarafından feshi halinde ise fesih ihbarı postaya veya notere verildiği tarihi takip eden gün öğleyin saat 12.00'de hüküm ifade eder. Feshin hüküm ifade ettiği tarihe kadar geçen sürenin primi, sözleşmenin sigortacı tarafından feshi halinde gün esası, yeni hak sahibi tarafından feshi halinde ise kısa müddet esası üzerinden hesap edilir ve fazlası yeni hak sahibine geri verilir. Sigortalı malın malikinin değişmesi anında mevcut prim borçlarından sigorta ettiren, fesih hakkını kullanmayan yeni hak sahibi ile birlikte sorumludur. [37]

İnşaat Sigortası: İnşaat Sigortası Genel Hükümleri C.5’e göre, Sigortalı malın mülkiyetinde bir değişiklik olduğu takdirde, sigortanın hükmü devam eder ve sigortalının poliçeden doğan hak ve borçları yeni hak sahiplerine intikal eder. Bu takdirde sigorta ettiren ve sigortanın mevcudiyetini öğrenen yeni hak sahibi, devir keyfiyetini 15 gün içinde sigortacıya bildirmekle yükümlüdür. Bu yükümlülük yerine getirilmez ise sigortacı sorumluluktan kurtulur. Sigortacı değişikliği; yeni hak sahibi de sigortanın mevcudiyetini öğrendiği tarihten itibaren 8 gün içinde sigortayı fesih edebilir. [38]

Doğal Afet Sigorta Sigortası: Doğal Afet Sigortası hükümlerinden ‘Menfaat Sahibinin Değişmesi’ başlıklın C.4 hükmüne göre, sözleşme süresi içinde, menfaat sahibinin değişmesi halinde, sigortanın hükmü yeni menfaat sahibi ile devam eder. Bu durumda yeni menfaat sahibi, sigortaya ait devir zeyilnamesini yaptırmak ve satış işleminin tamamlanabilmesi için zeyilnameyi ilgili tapu müdürlüğüne ibraz etmekle yükümlüdür. Bunun dışındaki hallerde ise, sigorta ettiren ve sigortanın varlığını öğrenen yeni menfaat sahibi, durumu 15 gün içerisinde sözleşmeye aracılık yapan sigorta şirketine bildirmekle yükümlüdür. [39]

Kasko Sigortası: Kasko sigortası Genel Şartları C.5’e göre, sözleşme süresi içinde, menfaat sahibinin ilgili mevzuata uygun olarak değişmesi halinde sigorta sözleşmesi menfaat sahibinin değiştiği anda kendiliğinden feshedilmiş olur ve feshin hüküm ifade ettiği tarihe kadar geçen sürenin primi gün esasına göre hesap edilir ve fazlası sigorta ettirene geri verilir. Sigorta sözleşmesinde menfaat sahibinin değişmesine rağmen poliçenin yeni malikle devamı hükme bağlanabilir. Sigortalı ve/veya sigorta ettirenin ölümü halinde, sigortanın hükmü devam eder ve sözleşmeden doğan bütün haklar ve/veya borçlar mirasçılarına geçer. Bu durumda, sigortanın varlığını öğrenen yeni hak sahibi durumu on beş gün içinde sigortacıya bildirmekle yükümlüdür. Sigortacı değişikliği, yeni hak sahibi de sigortanın varlığını öğrendiği tarihten itibaren sekiz gün içinde sözleşmeyi feshedebilir. Feshin hüküm ifade ettiği tarihe kadar geçen sürenin primi, gün esası üzerinden hesap edilir, fazlası geri verilir. Süresinde kullanılmayan fesih hakkı düşer. [40]

Yukarıdaki sigorta türleri zarar sigortalarının türlerinden olan mal sigortalarına örmektir. Kasko sigortalarında, sigorta süresi içinde mal üzerinde menfaati olan kişinin değişmesi sigorta sözleşmesini sona erdirir. Örnek verdiğimiz diğer sigorta türlerinde ise, malın mülkiyetinin el değiştirmesi durumunda sigorta ilişkisi yeni malikle devam eder.

Zarar sigortalarının bir diğer türü olan sorumluluk sigortalarında yTTK md 1470’in uygulaması nasıldır? Çalışmamızda belirttiğimiz üzere, yTTK 1470. Madde mal sigortalarına ilişkin özel hükümler arasında yer almış ve sorumluluk sigortalarına uygulanacak hükümler arasında sayılmamıştır.[41] Dolayısıyla söz konusu hüküm sorumluluk sigortalarına uygulanmaz.

SONUÇ

6102 sayılı Yeni Ticaret Kanununun 1470. Maddesi, eski Ticaret Kanununun 1303, 1458 ve 1459. Maddelerinin karşılığı olup söz konusu maddelerde iki önemli değişiklik yapmıştır. eTTK md 1303 hükmündeki mal sahibi kavramı yerine, menfaat sahibinin değişmesi ifadesi kullanılmıştır. İkinci değişiklik ise, maddelerin sonucunun değişmesi ile ilgilidir. Eski kanundaki hükümlerin tam tersi olarak yTTK md 1470’te aksine sözleşme olmadığı sürece menfaat sahibinin değişmesinin sigorta ilişkisini sona erdireceği kabul edilmiştir.

KAYNAKÇA

Atabek R., Sigorta Hukuku, İstanbul, 1950

Atamer, Deniz Sigortalarına İlşkin Türk Ticaret Kanunu Hükümlerinin Kaynakları, Çetingil ve Kender’e 50. Birlikte çalışma yılı Armağanı, İstanbul 2007, s:314-329

Atamer K., Tosun Y., Sigorta Hukukuna İlişkin Türk Ticaret Kanunu Hükümlerinin Kaynakları, Sigorta Hukuku Dergisi, 2005, Sayı:1, s. 150

Arseven, Haydar : Sigorta Hukuku, Đstanbul 1987.

Çeker , Mustafa, Yargıtay Kararları Işığında Sigorta Hukuku, Adana 2003, s. 132.

Ertan K., Yeni Türk Hukukunda Tekne Sigortaları, Sempozyum Yeni Türk Ticaret Kanunuda Deniz Sigortaları, İstanbul, 2012, s: 11-47

Günay M. B., 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 1470 ve 1471. Maddelerine İlişkin Değerlendirmeler, Gazi Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, C.XVII,Y 2013, Sa 1-2, s: 683-706

Kender R. Türk Ticaret Kanunu Taslağının Sigorta Hukukuna İlişkin Hükümleri Hakkında Düşünceler, Sigorta Hukuku Dergisi, Özel Sayı 2005, s. 7-28

Saylan İ., Sigorta Sözleşmelerinin Konusu , Ankara, 2001, s:138

Şenocak K., Türk Ticaret Kanunu’nun Mal Sigortasına İlşkin Hükümlerinin Sorumluk Sigortalarına Uygulanabilirliği, Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, C. 58, S. 1 2009

Öğüz Şeker Zehra, Kuyucu Sevinç Aslıhan, Yeni Türk Ticaret Kanununda Sigorta Hukuku, Filiz Kitabevi, İstanbul, 2011, s:97-98.

-------------------------

[1] Genel Gerekçe, No:205, s:64-65