YARGITAY KARARLARI IŞIĞINDA KAMBİYO SENETLERİNE ÖZGÜ HACİZ YOLUYLA İCRA TAKİPLERİNDE ÖDEME EMRİNE İTİRAZ SÜRESİ (İİK.m.168/5)

Abone Ol

Bilindiği üzere 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun “Kambiyo Senetleri (Çek Poliçe ve Emre Muharrer Senet) Hakkındaki Hususi Takip Usulleri” bölümünde “Haciz Yolu ile Takip” “Ödeme Emri” başlığı altında düzenlenen 168.maddede; “İcra müdürü senedin kambiyo senedi olduğunu ve vâdesinin geldiğini görürse, borçluya senet sureti ile birlikte hemen bir ödeme emri gönderir. Bu ödeme emrine şunlar yazılır : 1.Alacaklının veya vekilinin banka hesap numarası hariç olmak üzere, takip talebine yazılması lazım gelen kayıtlar, 2.Borcun ve takip masraflarının on gün içinde ödeme emrinde yazılı olan icra dairesine ait banka hesabına ödenmesi ihtarı, 3.Takibin müstenidi olan senet kambiyo senedi vasfını haiz değilse, beş gün içinde mercie şikâyet etmesi lüzumu, 4.Takip müstenidi kambiyo senedindeki imza kendisine ait olmadığı iddiasında ise bunu beş gün içinde açıkça bir dilekçe ile icra mahkemesine bildirmesi; aksi takdirde kambiyo senedindeki imzanın bu fasıl gereğince yapılacak icra takibinde kendisinden sâdır sayılacağı ve imzasını haksız yere inkâr ederse sözü edilen senede dayanan takip konusu alacağın yüzde onu oranında para cezasına mahkûm edileceği ve merciden itirazının kabulüne dair bir karar getirmediği takdirde cebri icraya devam olunacağı ihtarı, 5.Borçlu olmadığı veya borcun itfa edildiği veya mehil verildiği veya alacağın zamanaşımına uğradığı veya yetki itirazını sebepleri ile birlikte beş gün içinde icra mahkemesine bir dilekçe ile bildirerek merciden itirazın kabulüne dair bir karar getirmediği takdirde cebri icraya devam olunacağı ihtarı, 6.İtiraz edilmediği ve borç ödenmediği takdirde on gün içinde 74 üncü maddeye, itiraz edilip de reddedildiği takdirde ise üç gün içinde 75 inci maddeye göre mal beyanında bulunması ve bulunmazsa hapisle tazyik edileceği, mal beyanında bulunmaz veya hakikate aykırı beyanda bulunursa ayrıca hapisle cezalandırılacağı ihtarı.” Aynı yasanın “Borca İtiraz” başlıklı 169.maddesinde ise; “Borçlu, 168 inci maddenin 5 numaralı bendine göre borca karşı yapacağı itirazını bir dilekçe ile icra mahkemesine bildirir. Bu itiraz satıştan başka icra takip muamelelerini durdurmaz.” düzenlemesi mevcuttur.

Yukarıdaki düzenleme kapsamında borçlu takibe konu kambiyo senedindeki imzanın kendisine ait olmadığı iddiasında ise bunu beş günlük itiraz süresi içinde açık bir dilekçeyle icra mahkemesine bildirmek zorundadır. Aksi halde kambiyo senedindeki imza bu takip bakımından borçluya ait sayılır (Prof.Dr.Baki KURU, İcra ve İflas Hukuku, 27.Bası, Ankara 2013, s.365). Yine aynı maddeye göre borçlu, borçlu olmadığını veya borcun itfa edildiğini veya alacağın zamanaşımına uğradığını veya takibin yetkisiz icra dairesinde açıldığını iddia ediyorsa bu itiraz sebeplerini de beş gün içinde icra mahkemesine bir dilekçeyle bildirmek zorundadır. Borçlu bu itirazı akabinde icra mahkemesinden itirazın kabulüne dair bir karar getirmediği taktirde icra müdürlüğünce cebri icraya devam olunur. Madde metninde geçen beş günlük borca itiraz süresi kamu düzenine ilişkin olduğunda mahkemece kendiliğinden gözetilir (Yargıtay Üyesi Mahmut ÇOŞKUN, ı İcra İflas Kanunu, 5.Baskı, Ankara 2016, s.3298 ; Prof.Dr.Ramazan ARSLAN, İcra ve İflas Hukuku, 6.Baskı, Ankara 2020, s.372). Nitekim bu süre hukuksal bakımdan hak düşürücü nitelikte olup mahkemece itirazın süresinde olmadığı anlaşıldığı takdirde talebin süre yönünden reddine karar verilmesi gerekir (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi üyesi İsmail Ercan, Uygulamacılar İçin İcra ve İflas Hukuku El Kitabı, 8.Bası, Ankara 2021, s.793). İşte borçlunun ödeme emrinin kendisine tebliğinden itibaren beş gün içinde ödeme emrine itiraz etmediği hallerde kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan takip kesinleşir ve ödeme emrine itiraz etmemiş olan borçlu on gün içinde borcu ödemezse aynı on gün içinde İİK.m.74’e göre mal beyanında bulunmak zorunda kalır (Prof.Dr.Baki KURU, İcra ve İflas El Kitabı, 2.Bası, İstanbul 2006, s.661).

Yukarıdaki düzenleme kapsamında imza itirazı dışında kalan gerek maddi hukuktan gerekse takip hukukundan kaynaklanan diğer itirazlar borca itiraz niteliğindedir (Prof.Dr.Hakan PEKCANITEZ, İcra İflas Hukuku, 7.Bası, İstanbul 2020, s.270). Bu çerçevede kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takipte ödeme emrine yapılacak bu itirazlar, hukuk muhakemeleri yasası anlamında bir dava niteliğini taşımaz. Bu nedenle itiraz dilekçesinde dava dilekçesi için öngörülen koşulların bulunması da zorunlu değildir (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi üyesi İsmail Ercan, Uygulamacılar İçin İcra ve İflas Hukuku El Kitabı, s.793). Sonuç olarak İİK.m.168 kapsamında kambiyo senetlerine mahsus icra takiplerinde ödeme emrine itiraz etmek isteyen borçlunun ödeme emrinin tebliğinden itibaren beş gün içerisinde dilekçeyle icra mahkemesine başvurması gerekir. Bu takip yönteminde borca ve imza itiraz, satıştan başka icra takip işlemlerini durdurmaz (Prof.Dr.Mehmet ÖZEKES, İcra İflas Hukuku, 7.Baskı, İstanbul 2020, s.266).

Konuya Yargıtay uygulaması açısından bakıldığında; Yargıtay kanun hükmü gereği nama yazılı düzenlenmesi gereken bir senedin emre yazılı düzenlenerek takibe konulması halinde geçersiz olan bu senede karşı alacaklının yetkili hamil olmadığı iddiasıyla takibin iptali talebinin 5 günlük süreye bağlı olduğunu, sürenin geçmesi nedeniyle talebin reddine karar verilmesi gerektiğini (Y.12.HD. 04.05.2015 T. 583/12234 E/K), borca ve imzaya itiraz halinde ödeme emrinin tebliğinden itibaren beş günlük süre içinde itiraz yapılmadığı takdirde talebin süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiğini (YHGK. 27.02.2013 T. 2012/12806 E. 2012/12286 K.), çekin takipten önce zamanaşımına uğradığı iddiasının İİK.m.168/5.maddesi uyarınca ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren yasal beş günlük süre içinde icra mahkemesine bildirilmesi gerektiği (Y.12.HD. 07.05.2011 T. 2010/33247 E. 2010/14290 K.), borçlunun takipten önce yaptığı ödemeyi ödeme emrine itiraz olarak İİK.m.168/5.maddesi kapsamında beş günlük itiraz süresi içinde ileri sürmesi gerektiğini, takip kesinleştikten sonra ileri sürülen anılan itirazın süre aşım nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiğini (YHGK. 27.01.2010 T. 2009/12-539 ; 16 E/K), kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte borçlunun İİK.m.168/5.maddesine göre ödeme emrinin tebliğinden itibaren beş gün içinde borçlu olmadığını veya borcun itfa edildiğini veya mehil verildiğini veya alacağın zamanaşımına uğradığını veya yetki itirazını icra mahkemesinde ileri sürebileceğini, bayram tatili sonrası idari izin süresinin beş günlük sürenin hesabında dikkate alınacağını, bu itiraz süresinin hak düşürücü nitelikte olup mahkemece kendiliğinden dikkate alınacağını, idari izin nedeniyle itiraz süresinin uzamış sayılmayacağını, başvurunun süre yönünden reddi gerektiğini (Y.12.HD. 21.07.2009 T. 2009/8374 E. 2009/16424 K.), İİK.m.170/a hükmü uyarınca borçlunun, alacaklının bu fasıl hükümlerine göre takip hakkı olmadığını 168.maddenin üçüncü bendine göre şikayet yoluyla ileri sürebileceğini, İİK.m.168/3. bendi uyarınca şikayetin icra mahkemesinde beş gün içinde ileri sürülmesi gerektiğini, bu durumun kamu düzenine ilişkin olup mahkemece kendiliğinden göz önüne alınacağını (Y.12.HD. 13.01.2009 T. 2008/19573 E. 2008/245 K.), senedin vadesi gelmediği diğer bir ifadeyle borcun muaccel olmadığı itirazının borca itiraz niteliğinde olup bu itirazın İİK.m.168/5.maddesi uyarınca beş günlük süre içinde yapılmasının zorunlu olduğunu (Y.12.HD. 25.03.2008 T. 2008/3331 E. 2008/5847 K. ; Y.12.HD. 18.02.2006 T. 2006/21372 E. 2006/24006 K. ; Y.12.HD. 16.11.2006 T. 2008/18198 E. 2006/21354 K. ; Y.12.HD. 17.11.2005 T. 2005/18651 E. 2005/22352 K. ; Y.12.HD. 23.05.2005 T. 2005/8327 E. 2005/11104 K.) sıklıkla vurgulamaktadır.

SONUÇ OLARAK; İİK.m.168/5 kapsamında borçlu takibe konu kambiyo senedindeki imzanın kendisine ait olmadığı iddiasında ise bunu beş günlük itiraz süresi içinde açık bir dilekçeyle icra mahkemesine bildirmek zorundadır. Aksi halde kambiyo senedindeki imza bu takip bakımından borçluya ait sayılır. Yine aynı maddeye göre borçlu, borçlu olmadığını veya borcun itfa edildiğini veya alacağın zamanaşımına uğradığını veya takibin yetkisiz icra dairesinde açıldığını iddia ediyorsa bu itiraz sebeplerini de beş gün içinde icra mahkemesine bir dilekçeyle bildirmek zorundadır. Borçlu bu itirazı akabinde icra mahkemesinden itirazın kabulüne dair bir karar getirmediği taktirde icra müdürlüğünce cebri icraya devam olunur. Madde metninde geçen beş günlük borca itiraz süresi kamu düzenine ilişkin olduğunda mahkemece kendiliğinden gözetilir. Nitekim bu süre hukuksal bakımdan hak düşürücü nitelikte olup mahkemece itirazın süresinde olmadığı anlaşıldığı takdirde talebin süre yönünden reddine karar verilmesi gerekir.