ULUSLARARASI HUKUK BAKIMINDAN ANTARKTİKA ANTLAŞMALAR SİSTEMİNDE 1959 ANTARKTİKA ANTLAŞMASI

Abone Ol

Yeryüzündeki toprakların %10’nu kaplayan Antarktika kıtası kendi insanını barındırmayan bir yapıdan müteşekkil olduğundan dolayı bölge hukuki olarak istisnai bir yapıya sahip olmuştur. Zengin bir kaynağa sahip olan kıtanın Dünyanın ekolojik geleceği için hayati bir önem arz ettiğinden dolayı kıtada yapılacak her türlü çalışma tüm insanlığı etkileyecektir. Bu nedenle Birleşmiş Milletlerin öncülüğünde kıtanın korunması amacıyla hazırlanan Antarktika Antlaşması ve devam sözleşmeleri imzalanmıştır. Bu antlaşama ve sözleşmelere Antarktika Antlaşmalar Sistemi denilmektedir.

1959 ANTARKTİKA ANTLAŞMASI

Dünyanın en soğuk ve kurak bölgesi kabul edilen Antarktika kıtası insan yerleşiminin devamlı olmadığı bir bölgedir. Bu kıta üzerinde yerleşik herhangi bir topluluk olmadığından dolayı bu bölgenin uluslararası hukuktaki konumu istisnaidir. 1911 yılında Norveçli Roald Amundsen ve Britanyalı Robert Falcon Scott’un çalışmaları sonucu bu kıtanın keşfi başlamıştır.[1]

1959 yılında imzalanan ve Türkiye’nin 1995 yılında taraf olduğu Antarktika Antlaşmasının amacı kıtayı bilim, barış ve doğanın korunması amacını gütmüştür.[2] Yoğun olarak 1940'lı yılların sonlarına gelindiğinde, yedi devlet (Arjantin, Avustralya, Şili, Fransa, Yeni Zelanda, Norveç ve Birleşik Krallık) Antarktika kıtası üzerinde egemenlik iddia etmekteydiler. Büyük ve zengin bir yapıya sahip olan kıtanın birkaç ülkenin kontrolüne geçmesini istemeyen BM’in çalışması sonucu kıtanın bilimsel amaçlar doğrultusunda bir dünya toprağı olarak kalmasına karar verilmiştir.[3] Bunun sonucu olarak BM ilk önce 1959 yılında Antarktika antlaşmasını ardından da bu antlaşmaların devamı olan sistemleri kabul etmiştir.[4] Antarktika Antlaşması’yla birlikte, Antarktika’ya ilişkin 3 ilave anlaşma, Antarktika Antlaşmalar Sistemi’ni (AAS) teşkil etmektedir. Bunlar, 1972 tarihli “Antarktik Ayı Balıklarını Koruma Sözleşmesi” (CCAS), 1980 tarihli “Deniz Canlı Kaynaklarının Korunması Hususunda Sözleşme” (CCAMLR) ve 1991 tarihli “Antarktika Antlaşması Çevre Koruma Protokolü”dür (Madrid Protokolü).[5] 1961 yılında yürürlüğe giren Antlaşma bilimsel çalışmaları öngörürken askeri çalışmaları yasaklamıştır. Bundan dolayı soğuk savaş döneminde yapılmış ilk silahların kontrolü antlaşması olarak da görülmektedir. [6]

Antarktika Antlaşmasının Maddeleri[7]

Madde 1

1. Antarktika salt barışçıl amaçlar için kullanılacaktır. Her tür silahın denenmesi, üs ve tahkimat yapılması, manevra vb. askeri nitelikli her önlem yasaklanacaktır.

2. İşbu Antlaşma askeri personel ya da donanımın bilimsel araştırma veya öteki barışçıl amaçlarla kullanılmasına engel teşkil etmeyecektir.

Madde 2

Antarktika’da bilimsel inceleme özgürlüğü ve bu amaca yönelik işbirliği, Uluslararası Jeofizik Yılı’nda uygulandığı gibi işbu Antlaşma’nın hükümleri saklı kalmak koşulu ile sürdürülecektir.

Madde 3

1. Taraflar, İşbu Antlaşma’nın İkinci Maddesi’nde öngörüldüğü üzere, Antarktika’da bilimsel inceleme alanında uluslararası işbirliğini geliştirmek amacıyla, yapılabilir ve uygulanabilir olduğu ölçüde, aşağıdaki uzlaşıyı sağlamışlardır:

(a) Antarktika’da yürütülecek çalışmaların olabildiğince ekonomik ve verimli olmasını sağlamak üzere bilimsel program planlarına ilişkin bilgi alışverişi sağlanacaktır.

(b) Antarktika’da araştırma seferlerine katılan ve istasyonlarda çalışan bilimsel personel arasında değişim yapılacaktır.

(c) Antarktika’da bilimsel gözlem ve sonuçlan değişimi yapılacak ve bulgulardan özgürce yararlanılabilecektir.

2. Bu Madde’nin uygulanması sırasında, Birleşmiş Milletler’in Uzmanlaşmış Kuruluşları’nın, Antarktika’da bilimsel veya teknik çıkan bulunan öteki uluslararası kuruluşlarla işbirliğine yönelik çalışma ilişkileri kurmaları, olabildiğince özendirilecektir.

Madde 4

1. İşbu Antlaşma’nın hiçbir noktası,

(a) Taraflardan herhangi birinin Antarktika’da önceden kazanılmış haklan ve toprak egemenliğinden vazgeçtiği;

(b) Taraflardan herhangi birinin, Antarktika’da kendi ya da vatandaşı etkinlikleri sonucu edindiği toprak egemenliğine dayalı iddialarından tümü ile ya da kısmen vazgeçtiği;

(c) Taraflardan herhangi birinin, ötekilerden biri tarafından Antarktika’da toprak egemenliğine ilişkin olarak öne sürülen hak ve iddiaları ya da bunlara temel oluşturan gerekçeleri tanıması ya da tanımamasına ilişkin tutumunu etkileyebileceği; biçiminde yorumlanmayacaktır.

2. İşbu Antlaşma yürürlükte kaldığı sürece hiçbir eylem ya da etkinlik, Antarktika’da toprak egemenliğine yönelik iddiaların savunulması, desteklenmesi ya da reddedilmesi veya başka tür egemenlik hakkı öne sürülmesi için gerekçe oluşturmayacaktır. İşbu Antlaşma yürürlükte olduğu sürece, Antarktika’da toprak egemenliği amaçlı hiçbir yeni talep öne sürülmeyecek, var olan taleplerin kapsamının genişletilmesine olanak tanınmayacaktır.

Madde 5

1. Antarktika’da nükleer patlama yapılması ve yörenin radyasyon atıkların atıldığı yer olarak kullanılması yasaklanacaktır.

2. Temsilcileri, Dokuzuncu Madde uyarınca düzenlenecek toplantılara katılma hakkına sahip kılman tüm Tarafların ayrıca taraf olduğu, nükleer enerjinin patlamalar ve radyoaktif atıkların yok edilmesini de içerecek biçimde kullanımına ilişkin uluslararası anlaşmaların yürürlüğe girmesi durumunda, söz konusu anlaşmalarla belirlenen kurallar Antarktika’da uygulanacaktır.

Madde 6

İşbu Antlaşma’nın hükümleri, buz tabakaları dahil, 60. Güney Paralelinin güneyinde kalan bütün alanlar için geçerli olacak, ancak herhangi bir Devlet’in bölgedeki açık denizlerde uluslararası hukukça tanınmış haklarını ya da hakların kullanımını hiçbir biçimde etkilemeyecektir.

Madde 7

1. İşbu Antlaşma’nın amaçlarını tanıtmak ve hükümlerinin uygulanmasını sağlamak amacıyla, temsilcileri Dokuzuncu Maddede değinilen toplantılara katılma hakkına sahip kılınan Taraflar, bu maddede öngörülen denetlemeleri gerçekleştirmek üzere gözlemci atama hakkına sahip olacaklardır. Gözlemciler, atayan Tarafların uyruğunu taşıyacaklardır. Gözlemcilerin kimlikleri gözlemci atama hakkına sahip Taraflardan her birine bildirilecek, aynı şekilde atamalarının sona erişinde de duyuruda bulunulacaktır.

2. Bu Madde’nin birinci paragrafında yer alan hükümler uyarınca atanan her gözlemci, Antarktika’nın tüm alanlarına her an girebilme yönünden tam özgürlüğe sahip olacaktır.

3. Antarktika’nın tüm alanları, üzerlerinde istasyon, tesis ve donanım bulunanları da içermek üzere, kargo ya da personel yükleme/boşaltma noktalarındaki tüm gemi ve uçaklarla birlikte bu Madde’nin birinci paragrafı uyarınca atanan gözlemcilerin denetlemelerine açık olacaktır.

4. Gözlemci atama hakkına sahip Taraflardan herhangi biri tarafından Antarktika’nın tümü ya da belli alanları üzerinde her an hava gözetimi yapılabilecektir.

5. Taraflardan her biri, işbu Antlaşma kendisi bakımından yürürlüğe girdiğinde öteki Taraflara durumu bildirecek, ayrıca;

(a) Antarktika’ya yönelik ve Antarktika içinde gemileri ya da vatandaşlarınca düzenlenen tüm seferlerle, Antarktika’ya ülkesinde planlanmış ve oradan başlatılacak tüm seferler;

(b) Antarktika’da, kendi vatandaşlarının konuşlandığı tüm istasyonlar;

(c) İşbu Antlaşma’nın Birinci Maddesi’nin ikinci paragrafında tanımlanan koşullar çerçevesinde Antarktika’ya göndermeyi amaçladığı askeri personel ve getireceği donanıma ilişkin olarak; önceden duyuruda bulunacaktır.

Madde 8

1. İşbu Antlaşma gereğince görevlerinin yürütülmesini kolaylaştırmak amacıyla ve Taraflar’ın Antarktika’da bulunan tüm personele uygulanacak yasalara ilişkin tutumlarını etkilemeksizin Yedinci Madde’nin birinci paragrafı uyarınca atanan gözlemciler ile Üçüncü :Madde’nin birinci paragrafının (b) fıkrası uyarınca değişimi sağlanan bilimsel ve yardımcı personel, Antarktika’da bulundukları sıradaki eylem veya kusurları dolayısıyla ancak vatandaşı bulundukları Tarafın yargılama erkine bağlı olacaklardır.

2. Bu Madde’nin birinci paragrafında yeralan hükümleri etkilemeksizin, ve Dokuzuncu Madde’nin birinci paragrafının (e) fıkrasının uygulanmasına ilişkin önlemlerin benimsenmesine değin, Antarktika’da yargılama erkinin uygulanmasına ilişkin tüm uyuşmazlıklarda, Taraflar, ortaklaşa kabul edilebilir çözüme ulaşmak amacıyla vakit geçirmeden danışmada bulunacaklardır.

Madde 9

1. İşbu Antlaşma’nın giriş paragrafında belirtilen Taraflar’ın temsilcileri, Antlaşma’nın yürürlüğünü izleyen iki ay içinde Kanberra’da, sonra da uygun aralık ve yörelerde, bilgi değişimi ve Antarktika’ya ilişkin ortak çıkar konularında toplu danışmalarda bulunmak, Antlaşma’nın ilke ve hedeflerinin ileri götürülmesi önlemlerini tasarlayıp kotardıktan sonra Hükümetlere, aşağıdaki noktalar üzerindeki önlemlerle birlikte sunmak üzere toplanacaklardır:

(a) Antarktika’nın salt barışçıl amaçlarla kullanılması;

(b) Antarktika’da bilimsel araştırmaların kolaylaştırılması;

(c) Antarktika’da uluslararası bilimsel işbirliğinin kolaylaştırılması;

(d) Antlaşma’nın Yedinci Maddesi’nde öngörülen denetleme hakkının kullanılmasının kolaylaştırılması;

(e) Antarktika’da yargı erkinin kullanılmasını ilgilendiren sorunlar;

(f) Antarktika’daki yaşam kaynaklarının korunması ve (bozulmadan) saklanması.

2. Antlaşmaya, Onüçüncü Madde uyarınca Taraf sıfatı kazananlar, Antarktika’da bilimsel istasyon kurulması ya da bilimsel sefer düzenlenmesi gibi kapsamlı araştırma çalışmalarıyla ilgilerini kanıtlarlarsa, bu Madde’nin birinci paragrafında söz konusu toplantılara katılmak üzere temsilci atama yetkisine sahip olacaklardır.

3. İşbu Antlaşma’nın Yedinci Maddesi’nde söz konusu gözlemcilerce hazırlanacak raporlar, bu Madde’nin birinci paragrafında değinilen toplantılara katılan Tarafların temsilcilerine iletilecektir.

4. Bu Madde’nin birinci paragrafında değinilen önlemler, temsilcileri bu önlemleri incelemek üzere düzenlenen toplantılara katılmaya yetkili Tarafların tümü tarafından onaylandıklarında yürürlüğe gireceklerdir.

5. İşbu Antlaşma ile sağlanan haklar bireysel ya da bütün olarak, bu Madde uyarınca uygulamalarını kolaylaştırıcı önlemler önerilmiş, incelenmiş ve onaylanmış olsun olmasın, Antlaşma’nın yürürlüğe girdiği tarihten geçerli olmak üzere uygulanabileceklerdir.

Madde 10

Taraflardan her biri, kimsenin Antarktika’da, işbu Antlaşma’nın ilke ve amaçlan ile bağdaşmayan etkinliklere girişmemesi amacıyla, Birleşmiş Milletler Anayasası doğrultusunda sonuna dek özel çaba gösterme yükümünü üstlenecektir.

Madde 11

1. İşbu Antlaşma’nın yorumlanması ya da uygulanması konusunda iki ya da daha fazla Taraf arasında herhangi bir anlaşmazlık çıkması durumunda, anılan Taraflar, görüşme, soruşturma, aracılık, uzlaşı, hakemlik, yargı ya da seçecekleri öteki barışçıl yollardan biri ile giderilmesi amacıyla aralarında danışmalarda bulunacaklardır.

2. Böylelikle çözüme kavuşturulamayan söz konusu nitelikteki her uyuşmazlık, Tarafların olurlarıyla çözüm için Uluslararası Adalet Divanı’na götürülecek; Uluslararası Adalet Divanı’na başvuru konusunda anlaşmaya varılamaması Tarafların bu Madde’nin birinci paragrafında değinilen barışçıl metodlardan herhangi biri ile çözüm arayışını sürdürme sorumluluklarını sona erdirmeyecektir.

Madde 12

1.(a) İşbu Antlaşma, temsilcileri Dokuzuncu Maddede değinilen toplantılara katılmaya yetkili Tarafların oybirliğine dayalı uzlaşısıyla istenilen zamanda değiştirilebilecek ya da eklemeler yapılabilecektir. Bu değişiklik ve eklemeler, tüm Tarafların onay belgelerinin depoziter HükümetÇe alınmasından sonra yürürlüğe girecektir.

(b) Bu değişiklik ve eklemeler, Taraflardan her biri açısından, onay belgesinin depoziter ülke Hükümeti’nce alındığı anda yürürlüğe girecektir. Onay belgesi, değişiklik ya da eklemelerin bu Madde’nin birinci paragrafı (a) fıkrası hükmü uyarınca yürürlüğe girdiği tarihi izleyen iki yıl içinde alınmayan Taraflardan her biri, sürenin bitiminde, İşbu Antlaşmadan çekilmiş sayılacaklardır.

2.(a) İşbu Antlaşma’nın yürürlüğe girişinden otuz yıl sonra, temsilcileri Dokuzuncu Maddede söz konusu toplantılara katılmaya yetkili Taraflardan her biri, depoziter Hükümeti’ne yazılı başvuruda bulunursa, Antlaşma’nın işlerliğinin gözden geçirilmesi amacıyla Taraflar Konferansı olabilecek en kısa zamanda toplanacaktır.

(b) Böyle bir Konferans’ta, temsilcileri Dokuzuncu Maddede değinilen toplantılara katılmaya yetkili olanları da içermek üzere, Tarafların çoğunluğunca onaylanan değişiklik ya da eklemeler, depoziter ülke Hükümeti’nce Konferans’ın bitiminin hemen ardından tüm Taraflara duyurulacak ve bu Madde’nin birinci paragrafında yer alan hükümler uyarınca yürürlüğe girecektir.

(c) Söz konusu değişiklik ya da eklemeler bu Madde’nin birinci paragrafı (a) fıkrası hükmü uyarınca tüm Taraflara duyurulduğu tarihi izleyen iki yıl içinde yürürlüğe girmezse, Taraflardan her biri süre dolduktan soma dilediği zaman depoziter Hükümet’e Antlaşmadan çekileceğini yazılı bildirebilecek; çekilme bildirimin depoziter Hükümetçe alınmasından iki yıl sonra yürürlüğe girecektir.

Madde 13

1. İşbu Antlaşma imzacı Devletlerin onayını gerektirmektedir. Birleşmiş Milletler üyesi bütün Devletlerin ya da temsilcileri Antlaşma’nın Dokuzuncu Maddesinde söz konusu toplantılara katılmaya yetkili tüm Tarafların oluru üzerine çağrıda bulunulan herhangi bir Devlet’in katılımına açıktır.

2. İşbu Antlaşma’nın onaylanması ya da yeni katılım formaliteleri her ülkenin anayasal sürecine göre tamamlanacaktır.

3. Onay ve katılım belgeleri depoziter Hükümet olarak atanan Amerika Birleşik Devletleri Hükümeti’ne teslim edilecektir.

4. Depoziter Hükümet, her onay ve katılım belgesinin tarihi ile Antlaşma’nın ve değişiklik ya da eklemelerin yürürlüğe giriş tarihlerini tüm imzacı ve katılımcı Devletlere bildirecektir.

5. İşbu Antlaşma, tüm imzacı Devletlerin onay belgelerinin teslimi üzerine anılan Devletler ve katılım belgelerini sunan Devletler açısından yürürlüğe girecektir. Ardından katılmak isteyecek Devletler yönünden yürürlük, katılım belgelerinin sunulmasıyla başlayacaktır.

6. İşbu Antlaşma Birleşmiş Milletler Anayasası’nın 102. Maddesi uyarınca depoziter Hükümet tarafından kayda geçirtilecektir.

Madde 14

İşbu Antlaşma, her biri asıl nüsha düzeyinde geçerli İngiliz, Fransız, Rus ve İspanyol dillerinde yazılmış olup; onaylanmış örneklerini imzacı ve katılımcı ülke Hükümetlerine iletecek olan Amerika Birleşik Devletleri Hükümeti arşivlerinde saklanacaktır.

Antarktika Antlaşmasının en büyük özelliği devletlerin toprak taleplerine set çekmesi ve kıtanın silahlanmasını engellemesidir. Bu antlaşmanın 1. ve 5. maddeleri kıta üzerindeki bilimsel ve barışçıl çalışmalar hariç olmak üzere askeri varlığı yasaklamaktadır. Antlaşmanın 4. maddesi ile de mevcut toprak taleplerin dondurulması ve yeni toprak taleplerinin alınmayacak olması bakımından önemlidir. 7. madde ile antlaşmaya taraf devletlerin kıta üzerinde gözlemci olarak bulunma ve burada yapılan çalışmaları gözlemleme imkanı tanınmıştır.

Antarktika’nın her hangi bir ülkeye ait olmaması ve kendi iç hukuk sisteminin bulunmaması nedeniyle bu kıta üzerinde yaşanacak bir hukuk probleminin nasıl çözüleceğini antlaşmanın 8. maddesinde düzenlenmiştir. Bu madde ile bu kıtada yaşanacak bir hukuki sorunda her ülke kendi iç hukukunu işletecektir. Bununla birlikte iki ülke vatandaşları arasında yaşanacak bir hukuk sorununda tarafların bir araya gelerek sorunu çözmeleri önerilmiştir. (madde 8/2) Taraflar arasında sorunun çözülmemesi durumunda antlaşmanın 11. maddesi gereğince sorunun çözümü için Uluslararası Adalet Divanına gidilmesine olanak tanınmıştır.

Sonuç olarak Dünya üzerindeki toprakların %10’nu oluşturan ve zengin kaynaklara sahip olan bir kıtanın birkaç devlet tarafından ele geçirilmesine karşı çıkan BM’nin çalışmaları sonucu hazırlanan ve görece kısa bir metin olan Antarktika Antlaşması kıtanın kaderinin belirlenmesi için yeterli olmamıştır. Zira kıta Dünyanın ekolojik devamlılığı içinde büyük bir önem arz etmekte bu nedenle bu kıtanın geleceği tüm insanlığı ilgilendirmektedir. Bu nedenle kıta ile ilgili hukuki boşlukların giderilmesi için bu antlaşmanın devamı olan sözleşmeler imzalanmıştır.

-------------------------------

[1] http://www.bilimgenc.tubitak.gov.tr/makale/guney-kutbu-yarisi-i-roald-amundsenin-oykusu

[2] http://www.mfa.gov.tr/antarktika-antlasmasi.tr.mfa

[3] Başlar Kemal, Antarktika Antlaşmalar Sistemi (1961-2001): 40 Yılın Ardından Antarktika'nın Hukuki Rejimi,AÜHFD, Cilt 52, Sayı 2, 2003, s.79.

[4] Coşkun Altıner Sümeyra, Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi C. XXII, S.3, 2018, s.115

[5] http://www.mfa.gov.tr/antarktika-antlasmasi.tr.mfa

[6] Ilgın Sezer, Antartika’nın Hukuki Statüsüne Genel Bakış, Antarktika’da Türk Araştırma Üssü Kurulması 2. Çalıştayı 17 Haziran 2013, İTÜ, İstanbul, s.42.

[7] https://www.diplomasi.net/antarktika-antlasmasi/