TOPLU KONUTTA EVCİL HAYVAN BESLEMEK

Abone Ol

Apartman ve site gibi ortak toplu konutlarda kedi köpek gibi evcil hayvanları beslemek her zaman bir tartışma konusu olmuştur. Ortak konutu paylaşan bir kısım kat malikleri veya hissedarlar, beslenen hayvanlardan rahatsız olduklarını öne sürerek şikayetçi olurlarken, bu tip evcil hayvanları sahiplenen ve besleyen kişiler, bu karşı çıkışı, hayvan haklarına bir müdahale gibi görmüşlerdir.

Şimdiye kadar süregelen genel uygulama; kat mülkiyeti kanununa dayalı olarak yapılan “kat mülkiyeti yönetim planında” yer hükümlerin uygulanması ve evcil hayvan beslenmesinin, tüm kat maliklerince kabul edilmesi koşuluna bağlı tutulmakta idi. Yönetim planında, bağımsız bölüm ve eklentilerinde, kedi, köpek gibi hayvanların beslenmesi yasaklanmışsa, bu yasak her koşulda geçerli olacaktı. Eğer bu yönde bir engel yok ise, o zaman evcil hayvan beslemenin diğer kat maliklerine zarar verip vermediği incelenmekte idi.

Henüz kesinleşmemiş olsa bile Bursa Bölge Adliye Mahkemesi’nin bir kararı, bu konuya farklı bir görüş açısı getirmiştir.

Dava konusu olayda; yönetim planında, bağımsız bölümlerde ve ortak yerlerde evcil hayvan beslenmesinin yasaklanmasına rağmen, bir bağımsız bölümde bu yasağa karşın köpek beslemek şeklindeki uygulamaya son verilmesi istenmiştir. Davalı taraf, beslenen hayvanın çevreye zarar vermemesi nedeni ile, köpeğin evden uzaklaştırılmasının istenmesinin, hakkın kötüye kullanılması olacağından davanın reddini talep etmiştir.

İlk derece mahkemesinde yapılan yargılamada; yönetim planında köpek beslenmesinin yasaklanmasına ilişkin hüküm bulunması, diğer site sakinlerinin beslenen köpekten ötürü rahatsız ve şikayetçi olmaları nedeniyle davanın kabulüne karar vermiştir.

Davalı taraf; yalnızca yönetim planında yer alan bu yasağın, evcil hayvan beslemeye engel olamayacağı nedeni ile davayı bir üst mahkeme olan Bölge Adliye Mahkemesine taşımıştır.

Bir üst mahkemenin kararı bu noktadan itibaren ilginç hale gelmiştir. Zira mahkeme, daha işin esasına girmeden önce; yargılamada tarafların istek ve itirazları ile bağlı kalınacağını, ancak dava konusunda, kamu düzenine aykırılık görülmesi halinde, tarafların iddia ve savunmalarını aşan bir incelemenin yapılacağını söyleyerek olaya girmiş ve dava konusu olayda kamu düzenini sarsan bir niteliğin bulunduğunu peşinen kabul etmiştir.

Birden çok ailenin oturduğu bir ortak konutta, yönetim planında yasaklanmasına rağmen köpek besleyen bir ailenin, bu eylemini yasaklayan mahkemenin kararında; kamu düzenini sarsan bir durumun varlığından söz edilmesi ilginçtir.

Üstelik mahkeme, yönetim planında yer alan hükümlere uyulmasının gerektiğini ancak, planda yer alan hükümlerin; kanunların kesin hükümlerine, ahlaka, kamu düzenine, kişilik haklarına aykırı olması halinde, bu hükümlerin geçersiz olacağını ifade etmiştir. Yani bir ortak konutta, kedi, köpek gibi bir evcil hayvan beslemeyi yasaklayan sözleşme hükmünün; ahlaka, kamu düzenine, kişilik haklarına aykırı olup olamayacağının kapısını açmıştır.

Bu girişin ardından; apartman veya site gibi ortak konutlarda hayvan beslenmesini yasaklayan hükümlerin “hayvanların kişilik haklarına” aykırı olduğu sonucuna varmıştır.

Türk Dil Kurumu sözlüğünde “kişi” kadın veya erkeğe verilen genel ad, şahıs, insan olarak tanımlanmaktadır.

“Kişilik hakları” ise; kişinin toplum içindeki saygınlığını ve kişiliğini serbestçe geliştirmesini temin eden ögelerin tümü üzerindeki haklarıdır, denmektedir.

Halböyle olunca; bir ortak konutta, yönetim planındaki yasağa rağmen, köpek beslenmesini meşru kılmak için “köpeğin kişilik haklarından” söz edilmesi doğru olmamaktadır.

Olaya bu açıdan bakınca, söz konusu kararı eleştiren kişiyi, hemen hayvanseverlerin karşıtı bir konumda düşünmemek ve suçlamamak gerekir. Söz konusu olan, ortak kurallara göre, birbirini rahatsız etmeden ve zarar vermeden ortak yaşamın kurallarına uymaktır.

Söz konusu kararda, UNESCO, Birleşmiş Milletler kararları, Anayasa ve Hayvan Hakları Beyannamesi gibi metinlerde geçen hayvan haklarına da değinilmiştir. Ancak burada söz konusu olan, hayvanların yaşam hakları değil, diğer tüm canlılar ve insanlar gibi, yaşam haklarının koşul ve sınırlarıdır.

Yargıtay’ın kesinleşmiş bir kararında yer alan “Kat maliklerini bağlayıcı sözleşme niteliğinde olan yönetim planında, bağımsız bölüm ve eklentilerinde kedi köpek gibi hayvanların beslenmesi açıkca yasaklanmış ise, bağımsız bölümde beslenen köpek,  çevresine rahatsızlık vermemiş olsa dahi, uyuşmazlık halinde mahkemece yönetim planının hükmünün uygulanması zorunludur.” hükmüne de yer verilmiş ancak uyulmamıştır.

Önemli olan husus, kamu oyuna yansıyan bu Bölge Adliye Mahkemesi kararının, henüz beninsenmemiş ve kesinleşmemiş olmasıdır. Bu bakımdan, uygulamanın bu kararda yer olduğu şeklinde bir inanca kapılmamak gerekir.