PAKET TUR SÖZLEŞMELERİ

Abone Ol

4822 sayılı kanunla, 4077 sayılı kanuna eklenen 6/C maddesi ile paket tur sözleşmesinin tanımı yapılmış ve burada yapılan tanımın aynısı Paket Tur Yönetmeliği’nin 4. maddesinde de tekrar edilmiştir.

4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 6/C maddesine göre Paket Tur Sözleşmeleri;

“Ulaştırma, konaklama ve bunlara yardımcı sayılmayan diğer turistik hizmetlerin en az ikisinin birlikte, her şeyin dahil olduğu fiyatla satılan veya satış taahhüdü yapılan ve hizmeti yirmi dört saatten uzun bir süreyi kapsayan veya gecelik konaklamayı içeren ve bir nüshasının tüketiciye verilmesi zorunlu, önceden düzenlenmiş yazılı sözleşmelerdir.”

şeklinde tanımlanmıştır.

Paket tur sözleşmesinin, kanundaki tanıma uygun olabilmesi için, ulaştırma, konaklama ve bunlara yardımcı sayılmayan en az iki hizmetin verilmesinin seyahat acentesi tarafından vaat edilmesi gerekmektedir.

Paket turdan söz edebilmek için en az iki farklı turizm hizmetinin bir arada olması gerekmektedir. Bu iki farklı turizm hizmeti, iki farklı asli edimden ibarettir. Asli edimlere yardımcı mahiyetteki edimlerin birleşmiş olması yeterli değildir. Hemen hemen birbirine denk ağırlıkta olan taşıma ve barındırma, taşıma ve gezdirme, barındırma ve gezdirme şeklindeki bireysel seyahat edimlerinden en az ikisinin ifa edilmesi halinde edimlerinin bütünlüğü şartı gerçekleşmiş olmaktadır.

Mevzuatta yer alan tanımda, Ulaştırma ve konaklama hizmetleri, paket tur sözleşmelerinin olmaz ise olmaz şartı gibi düzenlenmiştir. Lakin bu ifade yanıltıcıdır. Kanun, sanki paket tur sözleşmesinin varlığından söz edebilmek için hem ulaştırma hem de konaklama hizmetinin birlikte sözleşme kapsamında bulunmasını ve bunlara ek olarak, bunlara yardımcı sayılmayan en az iki turistik hizmetin de verilmesini şart koşmuş gibi görülmektedir. Bu durumda, sanki birbirinden bağımsız dört farklı turizm hizmetinin bir arada sunulması halinde ‘paket Tur’dan söz edilebilirmiş gibi bir anlam çıkmaktadır. Bu durum dil bilgisi bozukluğundan kaynaklanmaktadır. Burada ‘‘ulaştırma, konaklama gibi farklı turizm hizmetlerinden en az ikisinin bir arada sunulduğu turizm hizmetleri’’ şeklinde tanımlamak, bu turizm hizmetlerinden birinin yardımcı hizmetlerinin asıl hizmetle birleşmesinin iki farklı turizm hizmetinin birleşmesi olarak kabul edilmeyeceğinin vurgulanması, ifade edilmek istenen anlamı daha doğru olarak verecektir. Yoksa paket turdan bahsedebilmek için, ulaştırma ve konaklama dahil, bunlardan başka iki farklı turizm hizmetinin daha birleştiği turizm hizmet paketlerinin ‘‘paket tur’’ olarak kabul edilmesi, kanunun ve buna bağlı olarak çıkarılan Paket Tur Yönetmeliği’nin uygulama alanını aşırı derecede oldukça daralmış hale gelecektir.

Paket Tur Sözleşmesinin bir tarafında yer alan paket tur düzenleyen, Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun anlamında satıcı veya sağlayıcı olmaktadır. Uygulamada paket tur düzenleyene, tur operatörü, seyahat acentesi, seyahat veya tur organizatörü de denilmektedir. Hangi adla anılırsa anılsın sonuç Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun anlamında değişmez. Paket Turlar Hakkında Yönetmeliğe göre (m.4/c) ‘‘Seyahat acentesi: kâr amacıyla turistlere ulaştırma, konaklama, gezi, spor ve eğlence imkanları sağlayan, onlara turizmle ilgili bilgiler veren, bu konuya ilişkin tüm hizmetleri gören ticari kuruluşları’’ ifade eder.

Kanunda sözleşmenin tarafları belirtilmemiş olmakla beraber sadece sözleşmenin bir nüshasının tüketiciye verilmesinin zorunlu olduğu belirtilmiştir. Paket Tur Yönetmeliğinde kanundaki tanıma uygun olarak tüketici tanımlanmıştır. Buna göre, Tüketici: bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişiyi ifade eder. Tüketici olarak kabul edilmeyen bir kimse ile bu sözleşmenin yapılması halinde bu sözleşme Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamında olmayacaktır

Paket tur sözleşmesinde edimler sözleşmede kararlaştırılan zaman içerisinde ifa edilmelidir. Zamanında ifa edilmeyen edimler o an geçmiş ve tekrarlanması mümkün olmadığı veya mümkün olsa bile tüketici açısından bir anlam ifade etmeyeceği için bir daha ifa edilemez. Bu yönüyle paket tur sözleşmesinin kesin süreli bir sözleşme olduğunu söylememiz gerekmektedir.

Paket Tur Sözleşmeleri’ne uygulanacak hükümler öncelikle, Kanunun 6/C maddesi ve buna bağlı olarak çıkarılan Paket Tur Yönetmeliği hükümleridir. Burada boşluk olması halinde 4077 sayılı Kanun’un diğer hükümleri, özellikle ayıplı hizmeti düzenleyen 4/A maddesi, haksız sözleşme koşullarını düzenleyen 6. maddesi, kampanyalı satışları düzenleyen 7. maddesi, kapıdan satış veya mesafeli satış olarak yapılmışsa 8,9 ve 9/A maddeleri, tüketici kredisi söz konusu ise 10. maddesi hükümleri uygulanacaktır. Burada da boşluk olması halinde TKHK’un sayılı Kanun’un 30. maddesi devreye girer. TKHK’nin 30. maddesi nedeniyle paket tur sözleşmelerine de BK hükümlerinin genel hükümler olarak kıyasen uygulanacağı noktalar olabilecektir.

Paket tur sözleşmeleri, maddenin ilk fıkrasında açıkça belirtildiği üzere yazılı olmak zorundadır. Bu sözleşmenin yapılacağına dair sözleşme yani paket tur sözleşmesinin yapılacağına dair ön sözleşmenin de yazılı olması gerekmektedir. Genellikle kesin olmayan rezervasyon yapılması halinde böyle bir ön sözleşme söz konusudur. Belirtmek gerekir ki uygulamada geçici rezervasyonlar, telefonla sözlü olarak yapılmaktadır. Bu açıdan sözlü rezervasyonun yazılı metne dönüştüğü anda paket tur sözleşmesinin yapılacağına dair ön sözleşmenin kurulduğunu kabul etmek gerekecektir.

Paket Tur Sözleşmesinin bir nüshasının da tüketiciye verilmesi zorunlu kılınmıştır. Böylece bu sözleşme en az iki adet olarak hazırlanacak ve birisi de tüketicide kalacaktır.

Seyahat Acentesinin Borçları

Paket Tur Sözleşmesi kapsamında seyahat acentesinin tüketiciye karşı seyahatin hazırlanmasında, organizasyonunda ve düzenlenmesinde gerekli özeni gösterme ve hizmetlerin birbiriyle uyumlu olmasına dikkat etme, sözleşme süresi boyunca tüketicinin her an ihtiyaçlarını giderebilecek bir yardımcı bulundurma, hizmet sağlayıcılarını özenle seçerek onları denetleme ve seyahate ilişkin her konuda bilgi vermek yükümlülüğü bulunmaktadır. Seyahat acentesinin asli borcu sözleşmede taahhüt etmiş olduğu edimleri tam olarak yerine getirmektir. Seyahat acentesi edimleri hiç veya gereği gibi yerine getirmez ise tüketici Paket Tur Yönetmeliği’nin 11. maddesine göre hizmetin ifa edilmesi gereken tarihten veya eksik ifa edildiği tarihten itibaren 30 gün içerisinde durumu seyahat acentesine ve ilgili hizmet sağlayıcısına bildirir. Sözleşmeye taraf seyahat acentesi, sözleşmeden doğan yükümlülüklerin gereği gibi ifa edilmemesinden sorumludur.

Seyahat acentesinin yükümlülüklerini yerine getirmemesine ilişkin olarak yönetmeliğin 9/2 maddesi bir düzenleme getirmiştir. Buna göre; Paket tur sırasında, seyahat acentesinin sözleşmenin esaslı unsurunu oluşturan hizmetlerden bir veya birkaçını sağlamaması ya da sağlayamayacağının anlaşılması durumunda; seyahat acentesi, paket turun devam etmesi için tüketiciye ilave maliyet getirmeyen eşdeğerde alternatif düzenlemeler yapar ve sözleşmede yer alan hizmetler ile sunulan hizmetler arasındaki farkı tazmin eder.

Sözleşmede taahhüt edilen hizmetin ifası olanaksız veya taahhüt edilen yerine olanaksız bir hizmet öneriliyor ise yönetmeliğin 9/3 maddesi gereği tüketici haklı nedenlerle sözleşmeden dönebilir.

Sözleşmeden doğan yükümlülükleri gereği gibi yerine getirmeyen seyahat acentesi Yönetmeliğin 9/1 maddesi gereği sorumlu olacaktır. Burada tüketicinin ne gibi haklara sahip olduğu belirtilmese de durum ayıplı ifa olarak değerlendirilebileceğinden TKHK 4/A maddesinde sahip olduğu seçimlik hakları kullanabilecektir.

Tüketicinin bu durumda sahip olacağı hakları, Paket Tur Yönetmeliği ve Kanun’un 4/A maddesi hükümlerinden yararlanarak tespit etmek gerekmektedir. Bu hükümler çerçevesinde tüketicinin talep edebileceği hususlar şunlardır:

1) Hizmetin yeniden görülmesi,

2) Sözleşmeden dönme,

3) İndirim,

4) Tazminat talep etme.

Bunlara Paket Tur Yönetmeliği’nden çıkan hususları da ekleyecek olursak, alternatif hizmet talep etmenin bunlara ek olarak düşünülmesi gerekmektedir. Ayrıca dönme hakkının kullanılması halinde, dönmenin sonuçlarına ek olarak burada bir sonuç daha düzenlenmiştir; tüketicinin sözleşmeden dönmesinden sonra, seyahat acentesinin tüketiciyi geri getirmesi.

1.) Hizmetin Yeniden Görülmesi

Yukarıda belirttiğimiz üzere Paket Tur Sözleşmeleri kesin vadeli sözleşmelerdir. Bu yüzden hizmetin yeniden görülmesi hakkının kullanılması genellikle duruma uygun düşmeyecektir.

Hizmetin yeniden görülmesi bir bütün olarak Paket Tur hizmetinin yeniden görülmesi şeklinde anlaşılabileceği gibi paket tur sözleşmesi içerisindeki bir hizmetin münferiden yeniden görülmesi şeklinde de anlaşılabilir. Bu kapsamda paket tur kapsamına dahil olan bir hizmetin seyahat süresi kapsamında yeniden görülmesini istemesi duruma uygun düşüyorsa tüketiciyi bu haktan mahrum bırakmamak ve yararlandırmak gerekmektedir. Bu doğrultuda seyahat acentesinin de tüketicinin bu isteğine uyması gerekmektedir.

2) Sözleşmeden Dönme

TKHK’un 4/A maddesine göre, hizmetin ayıplı ifası halinde, tüketici sözleşmeden dönebilir. Burada sözleşmenin feshi değil dönmeden söz edildiği için geçmişe de etkili olarak sözleşme sona erdirilecektir. Bunun haklı görülmediği hallerde hâkim indirim ile yetinebilecektir. Bunun özel bir hali Paket Tur Yönetmeliğinde öngörülmüştür. Sözleşmenin esaslı unsurlarından biri olan bir hizmetin görülememesi halinde, bir alternatif de sunulmamış ise ya da sunulan bu alternatifi tüketici haklı sebeplerle reddetmiş ise, bu durumda tüketici sözleşmeden dönme hakkını kullanabilmektedir. Tüketicinin dönme hakkını kullanması halinde seyahat acentesi tüketicinin kabul edeceği başka bir yere, aynı ulaşım olanakları ile ulaşmasını sağlama yükümlülüğü altındadır. Ayrıca sözleşmeden dönme söz konusu olduğu için, tüketicinin ödemiş olduğu bedelin tamamını iade etmesi ve ayrıca varsa tüketicinin zararlarını da tazmin etmesi gerekmektedir. Bu durumda sözleşmeden dönme söz konusu olduğundan, seyahat acentesinin, tüketicinin dönme anına kadar almış olduğu hizmetlerin bedelinin ödenmesini talep etmesi de söz konusu değildir. Sebepsiz zenginleşme kuralları çerçevesinde, tüketicinin zenginleşmesine sebep olan durumlar söz konusu ise, ancak zenginleştiği kısımdan elinde kalanların iadesini isteyebilecektir. Burada dikkat edilmesi gereken husus, tüketicinin sadece haklı görülebilecek hallerde dönme hakkını kullanabileceğidir. Diğer hallerde ise indirim talep edebilecektir.

3) İndirim

İndirim talebi en sık rastlanılan taleplerden birisi olması nedeniyle önemlidir. İndirimin hesaplanması hususu da bu noktada özellik arz etmektedir. Buna göre indirim şu şekilde hesaplanacaktır; ayıplı veya eksik ifa tek başına değerlendirilmeyecek, bütün tur içerisindeki önemi ve ağırlığı göz önünde tutulacak ve buna göre bir değerlendirme yapılacaktır. Bu değerin tüketiciye ödenmesi gerekmektedir. Aksi halde seyahat acentesi sebepsiz zenginleşme hükümleri çerçevesinde tüketiciye karşı sorumlu olacaktır.

4) Tazminat

Yukarıdaki haklardan başka tüketici aynı zamanda tazminat talep etme hakkına da sahiptir. Ayıplı yahut eksik ifa nedeniyle uğranılan zararların tazminini isteme hakkını diğer seçenek yaptırımlarla beraber de kullanabilir.

Paket Tur Yönetmeliği’nde ‘‘gerekli hallerde tüketicinin zararlarının tazmin edileceğini’’ belirtmektedir. Burada şunu belirtmek gerekmektedir ki Kanun’un 4/A maddesinde 4. maddeden farklı olarak her türlü zarar ifadesi kullanılmış olduğundan burada maddi zararlar yanında manevi zararların da talep edilebileceğini kabul etmek gerekir. Burada zarar kavramı doğrudan ve dolaylı zararları da kapsamaktadır. Burada seyahat acentesinin zararların tazmininden sorumlu olmayacağı haller Paket Tur Yönetmeliği’nin 9. maddesinde gösterilmiştir. Buna göre seyahat acentesi tüketicinin kusuruna veya mücbir sebeplere dayanan eksik ifalar veya ayıplı ifalardan dolayı sorumlu değildir. Tüketici kusuruna dayanmayan ve mücbir bir sebep nedeniyle ortaya çıkmayan ayıplardan veya eksik ifalardan sorumlu olacaktır. Seyahat acentesinin sorumluluğuna gidebilmek için onun kusurlu olduğunun ispat edilmesi gerekmemektedir.

Sorumsuzluk Kaydı

Paket Tur Yönetmeliği 10. maddesi ile sözleşmelere konabilecek olan sorumsuzluk kaydını yasaklamaktadır. Bu maddeye göre tüketicilerin bu yönetmelikten doğan haklarından feragat ettiklerine dair kayıtlar ile bu kayıtlara eşdeğer sayılabilecek düzenlemeler sözleşmeye konamaz. Seyahat acentesinin sorumluluğunu ortadan kaldırıcı nitelikte bir kayıt sözleşmeye konmuş ise kayıt geçersiz kabul edilecektir. Bu durum sözleşme özgürlüğü ilkesi karşısında zayıf taraf olan tüketiciyi güçlü taraf olan seyahat acentesi karşısında koruma amaçlı bir düzenleme olup tüketiciyi dayatmalardan uzak tutma amacına hizmet eder.

Tanıtım Broşürü Verme Zorunluluğu

Yönetmeliğin 12. maddesi uyarınca, seyahat acentesi paket tur hakkında bilgi isteyen herkese bir broşür vermek zorundadır. Bu broşürde vaat edilen tüm hizmetler seyahat acentesini bağlayıcı niteliktedir. Seyahatin özelliklerini ve ücretini belirten bu tür katalog, broşür ve ilanlar, seyahat düzenleyenin, seyahat düzenleme sözleşmesinden doğacak borcunun belirlenmesinde çok önemli belgelerdir. Bireysel seyahat edimlerinin katalog, broşür ya da ilanlarda yapılan taahhütten farklı bir şekilde ifa edilmesi halinde, kötü ifa söz konusu olacaktır.

Broşürde yer alması gereken bazı zorunlu unsurlar Yönetmeliğin 12. maddesinde belirtilmiştir. Broşürde bu bilgilerin eksik olması halinde seyahat acentesinin bilgi verme borcu noktasında sorumluluğu ortaya çıkacaktır. Burada şunu belirtmek gerekir ki broşürde yer alan reklamlara uygun hizmet vermeme ayıplı hizmet olarak kabul edilir.

Tüketicinin Borçları

İki tarafa borç yükleyen bir sözleşme olarak Paket Tur Sözleşmelerinde tüketicinin borcun aldığı hizmete karşılık gelen borcu ödemektir. Bu ücret kural olarak sözleşmede belirlenen fiyat olacaktır. Seyahat ücreti Türk Parası olarak ödenebileceği gibi yabancı para ile de ödenebilir. Seyahat ücreti alacaklının ikametgâhında ödenmesi gereken götürü bir borçtur. Götürü ücret toptan ücret anlamındadır. Gerçekten seyahat eden, seyahat düzenleyenin kendisine sunacağı toplu, birleşik edimlere karşılık olarak bu ücreti öder.

Tüketici, ücret ödeme borcunu yerine getirmez ise, temerrüde düşmüş olacaktır. Bu durumda para borçlarında temerrüdün en önemli sonucu olan temerrüt faizi ödeme zorunluluğudur. Paket Tur Yönetmeliği ödenecek olan gecikme faizinin ne olacağını kendisi belirlemiştir. 5. maddesinin (ı) bendine göre, tüketicinin ücreti ödemede gecikmesi halinde, vadeli satışlarda uygulanan faiz oranının yüzde otuz fazlasını aşmamak üzere, gecikme faizi talep edebilecektir. Burada, sözleşmede belirtilen vade faizinin yüzde otuz fazlasını geçmemek üzere dediğine göre, temerrüt faizinin üst sınırı gösterilmiş olmaktadır. Yani sözleşmeye daha düşük bir oran konması mümkündür.

Sözleşmede Değişiklikler

A) Tüketicinin Sözleşmeyi Devretmesi

Paket Tur Sözleşmesini yapan tüketici objektif veya sübjektif sebeplerle geziye katılamayacak veya tamamlayamayacak olursa sözleşmeyi sona erdireceğine yerine bir başkasını geçirmesi gezi düzenleyen açısından geziye kimin katılacağının önemli olmadığı düşüncesi ile Paket Tur Sözleşmesinin bir özelliği olarak kabul edilmesi gereken bir durum olarak kabul edilmektedir.

Tüketici Paket Tura başlamasının mümkün olmadığı hallerde Paket Tur Yönetmeliğinin 7. maddesine göre hareketten en az 7 gün önce seyahat acentesine durumu bildirerek rezervasyonunu 3. kişiye devredebilir. Devrin geçerli olabilmesi için üçüncü kişinin paket tur açısından gerekli tüm koşulları yerine getirmesi gerekir. Bu durumda sözleşmeyi devreden tüketici ile devralan acenteye karşı müteselsilen sorumlu olacaktır. Bu sorumluluk hem olağan ücret borcunu hem de devirden doğan masrafları kapsamaktadır.

B) Program Değişiklikleri

Paket Tur Yönetmeliğinin 12. maddesinde program değişikliklerinin ne şekilde yapılabileceği belirtilmiştir. Buna göre ‘‘Broşürün içerdiği hususlar, seyahat acentesi için bağlayıcıdır. Söz konusu özelliklerde yapılacak değişiklikler ancak broşürde açıkça belirtilmek ve sözleşme akdedildikten sonra ise tarafların açık mutabakatı ile değiştirilebilir.’’

Turun başlamasından sonra yapılacak program değişiklikleri, paket tur sözleşmesinin ihlali anlamına gelir. Tur başladıktan sonra yapılacak değişiklikler, sözleşmenin kısmen veya tamamen ifa edilmemesi ya da gereği gibi ifa edilmemesi hallerinde 9. maddedeki düzenlemelere uyulması gerekmektedir. Buna göre:

‘‘Sözleşmeye taraf seyahat acentesi, sözleşmeden doğan yükümlülüklerin gereği gibi ifa edilmemesinden dolayı sorumludur. Ancak sözleşmenin hiç veya gereği gibi ifa edilmemesi tüketicinin kusuruna veya mücbir bir sebebe dayanıyorsa, seyahat acentesi sorumlu tutulamaz.’’

‘‘Paket Tur sırasında, seyahat acentesinin sözleşmenin esaslı unsurunu oluşturan hizmetlerden bir veya birkaçını sağlamaması ya da sağlayamayacağının anlaşılması durumunda; seyahat acentesi, paket turun devam etmesi için tüketiciye ilave maliyet getirmeyen eşdeğerde alternatif düzenlemeler yapar ve sözleşmelerde yer alan hizmetler ile sunulan hizmetler arasındaki farkı tazmin eder.’’

‘‘Söz konusu düzenlemeleri yapmak mümkün değilse ya da bunlar haklı nedenlerle tüketici tarafından kabul edilmez ise seyahat acentesi, tüketicinin hareket yerine veya kabul edeceği herhangi bir dönüş noktasına geri dönmesi için eşdeğerde ulaşım imkânı sağlar. Tüketicinin yaptığı tüm ödemeleri 10 gün içinde iade eder ve gerekli hallerde tüketicinin zararını tazmin eder.’’

C) Fiyat Değişiklikleri

Fiyat değişikliklerine ilişkin olarak Yönetmeliğin 6. maddesi; ‘‘Sözleşmede öngörülen fiyat ve koşullar değiştirilemez. Ancak, liman ve havaalanına iniş vergileri gibi harç, vergi ve ücretler ile döviz kurlarından kaynaklanan fiyat değişikliklerine bu hüküm uygulanmaz’’ diyerek kural olarak fiyat değişikliklerini yasaklamıştır.

‘‘Seyahat acentesi, paket turdan önce yukarıda verilen nedenlerle meydana gelen fiyat artışını tüketiciye derhal bildirir. Bu durumda tüketici herhangi bir tazminat ödemeden sözleşmeden dönme hakkını kullanır ya da değişiklikleri ve fiyat üzerindeki etkisini açıkça belirten ek sözleşmeyi kabul eder.’’

‘‘Tüketici, sözleşmeden döndüğü takdirde seyahat acentesinin kendisine ikame bir paket tur sunabilmesi halinde eşdeğerde bir başka paket tur alma ya da sözleşme kapsamında ödemiş olduğu tüm bedeli 10 gün içinde geri alarak sözleşmeden dönme haklarından birini kullanabilir.’’ Denilmek suretiyle fiyat değişikliklerinde tüketiciye tanınmış seçimlik hakları hüküm altına almıştır.

Seyahat Acentesinin Sözleşmeyi Feshetmesi

Paket Tur Yönetmeliğinin 8. maddesi uyarınca, seyahat acentesinin sözleşmeyi tek taraflı olarak feshetmesi halinde, tüketicinin uğradığı zararı tazmin etmesi gerekmektedir. Aslında BK tüketiciyi bu anlamda koruyabilecekken, Yönetmelik özel düzenleme yapma gereği duymuştur.

Yönetmeliğin 8. maddesi uyarınca, seyahat acentesi tüketicinin o güne kadar yapmış olduğu tüm ödemeleri iade etmek ve tüketiciyi borç altına sokan tüm belgeleri 10 gün içerisinde vermek yükümlülüğü altındadır.

İstisnai birtakım durumlarda seyahat acentesinin sözleşmeyi feshetmesi halinde tazminat ödeme yükümlülüğü olmaz. Buna göre acentesinin sözleşmeyi feshetmesine karşın herhangi bir tazminat ödeme borcunun doğmadığı özel durumlar şunlardır:

1) Paket tur için kaydedilen tüketici sayısının tur için gerekli miktara ulaşmaması ve bu durumun sözleşmede açıkça belirtilmiş olması halinde, acente tüketiciye bir tazminat ödemeyecektir. Ancak tüketicinin o ana kadar yaptığı ödemeler ve kendisini borç altına sokan belgeler iade edilecektir.

2) Seyahat acentesinin gerekli tüm özeni göstermiş olmasına rağmen, mücbir sebep nedeniyle, turu düzenlememesi halinde de tazminat gündeme gelmeyecektir. Fakat tüketicinin acenteye yaptığı ödemeler ve tüketiciyi borç altına sokan belgelerin iadesi gerekir.