KARARLAR

ÖZEL USULSÜZLÜK CEZASINA İLİŞKİN İŞLEMİN İPTALİ İSTEMİ - TALEPLE BAĞLILIK İLKESİ - VERGİ ZİYAI CEZALARININ TEKERRÜR NEDENİYLE ARTIRILMASI

Müstahzar Olarak Düzenlenen Satış Faturalarının Gerçeği Yansıtmadığından Bahisle Davacı Hakkında Düzenlenen Vergi İnceleme Raporu Uyarınca Yılın 7 Ayının Muhtelif Dönemlerine İlişkin Olarak Re'sen Tarh Edilen Özel Tüketim Vergisi ve Kesilen Üç Kat Vergi Ziyaı Cezası ve Bir Başka Ay Dönemine İlişkin Özel Tüketim Vergisi ile Tekerrür Hükümleri Uygulanmak Suretiyle Kesinlen Vergi Ziyaı Cezasının Tekerrür Nedeniyle Artırılan Kısmı Yönünden Hüküm Kurulmadığının Anlaşıldığı

Abone Ol

T.C.
DANIŞTAY
7. DAİRE
E. 2021/4120
K. 2022/5171
T. 15.12.2022

ÖZEL USULSÜZLÜK CEZASINA İLİŞKİN İŞLEMİN İPTALİ İSTEMİ ( Müstahzar Olarak Düzenlenen Satış Faturalarının Gerçeği Yansıtmadığından Bahisle Davacı Hakkında Düzenlenen Vergi İnceleme Raporu Uyarınca Yılın 7 Ayının Muhtelif Dönemlerine İlişkin Olarak Re'sen Tarh Edilen Özel Tüketim Vergisi ve Kesilen Üç Kat Vergi Ziyaı Cezası ve Bir Başka Ay Dönemine İlişkin Özel Tüketim Vergisi ile Tekerrür Hükümleri Uygulanmak Suretiyle Kesinlen Vergi Ziyaı Cezasının Tekerrür Nedeniyle Artırılan Kısmı Yönünden Hüküm Kurulmadığının Anlaşıldığı )

TALEPLE BAĞLILIK İLKESİ ( 6100 SK Md.26 Gereğince Davanın Konusunun Davacı Tarafından Belirleneceği Hâkimin Tarafların Talep Sonuçlarıyla Bağlı Olduğunu Talebin Fazlasına veya Başka Bir Şeye Karar Veremeyeceğininin Gözetilmesi Gerektiği - Dava Dilekçesinde Açıkça Belirli Bir Döneme İlişkin Tekerrür Hükümleri Uygulanmak Suretiyle Kesinlen Vergi Ziyaı Cezasına Yönelik Karar Verilmesi Talep Edilmesine Karşın Mahkemece Davacının Talebinin Karşılanmadığından Kararın Bu Yönüyle Hatalı Olduğu )

VERGİ ZİYAI CEZALARININ TEKERRÜR NEDENİYLE ARTIRILMASI ( Dava Dilekçesinde Yılın Bir Aylık Dönemine İlişkin Özel Tüketim Vergisi ile Tekerrür Hükümlerinin Uygulanması Suretiyle Kesilen Vergi Ziyaı Cezasına Yönelik Karar Verilmesinin İstenilmiş Olmasına Karşın Mahkemece Davacının Talebi Karşılanmayarak Cezanın Tekerrür Nedeniyle Artırılan Kısmı Yönünden Hüküm Kurulmadığının Anlaşıldığı/Söz Konusu Talep Hakkında Yapılacak Yargılama Sonucuna Göre Karar Verilmek Üzere Kararın Bozulması Gerektiği )

213/m.353

6100/m.26

ÖZET : Dava, özel tüketim vergisi ile tekerrür hükümleri uygulanmak suretiyle kesinlen vergi ziyaı cezası ve 213 SK m.353/1 uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezasına ilişkin işlemlerin iptali istemine ilişkindir.

Taleple bağlılık ilkesi uyarınca, dava dilekçesinde, açıkça belirli bir döneme ilişkin tekerrür hükümleri uygulanmak suretiyle kesinlen vergi ziyaı cezasına yönelik karar verilmesi talep edilmesine karşın, Mahkemece, davacının talebinin karşılanmadığı anlaşılığından anılan kısım hakkında hüküm kurulmak üzere temyize konu kararın bu yönüyle bozulması gerektiği düşünülmektedir.

Davacının yılın bir aylık dönemine ilişkin tekerrür hükümleri uygulanmak suretiyle kesilen vergi ziyaı cezasına yönelik değerlendirmede; İdare Hukukunun yerleşik içtihatlarından olan "taleple bağlılık" ilkesi uyarınca, İdari Yargı mercilerinde açılan davalarda Mahkemelerin, davacının istemi ile bağlı olduğu, istemi genişletecek veya daraltacak biçimde karar veremeyeceği açıktır.

Dava dilekçesinde, açıkça, yılın bir aylık dönemine ilişkin özel tüketim vergisi ile tekerrür hükümlerinin uygulanması suretiyle kesilen vergi ziyaı cezasına yönelik karar verilmesinin istenilmiş olmasına karşın, Mahkemece, davacının talebi karşılanmayarak, cezanın tekerrür nedeniyle artırılan kısmı yönünden hüküm kurulmadığı anlaşıldığından söz konusu talep hakkında yapılacak yargılama sonucuna göre karar verilmek üzere kararın bu yönden bozulması gerekmiştir.

İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesi'nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının taraflarca temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :

Dava konusu istem: İthal ettiği bazyağları herhangi bir imalata tabi tutmaksızın doğrudan bazyağ olarak teslim ettiği, müstahzar olarak düzenlenen satış faturalarının ise gerçeği yansıtmadığından bahisle davacı hakkında düzenlenen vergi inceleme raporu uyarınca, 2010 yılının Ocak, Nisan, Mayıs, Haziran, Temmuz, Ekim ve Kasım aylarının muhtelif dönemlerine ilişkin olarak re'sen tarh edilen özel tüketim vergisi ve kesilen üç kat vergi ziyaı cezası, Aralık dönemine ilişkin özel tüketim vergisi ile tekerrür hükümleri uygulanmak suretiyle kesinlen vergi ziyaı cezası ve 213 Sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 353. maddesinin 1. bendi uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezasına ilişkin işlemlerin iptali istemiyle dava açılmıştır.

İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Bozma kararı üzerine, davacı hakkında düzenlenen vergi tekniği raporunda, müstahzar üretiminde kullanılan katkı maddelerinin alındığı "…Petrokimya Ürünleri Yapı İnşaat Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi", "…Madeni Yağlar Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi" ve "…Gres Yağ Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi"nden katıkların içeriği ile ilgili bilgi isteme yazısına gönderilen cevabi yazılarda, katık olarak alınan ürünlerin içeriğinde %60 ve %100 oranı arasında baz yağ bulunduğunun belirtildiği, söz konusu firmaların baz yağ alıp doğrudan satış yaptıklarının vergi inceleme raporlarıyla tespit edildiği, katkı maddelerinin içeriğinin %60 ve %100 oranı arasında baz yağdan oluştuğu, üretim ve elektrik tüketim miktarlarının birbiriyle çeliştiği, yıllık müstahzar üretiminin kapasite raporunda belirtilen miktarların çok üzerinde olduğu hususları birlikte değerlendirildiğinde, müstahzar üretimi olmaksızın ithal edilen baz yağların, herhangi bir imalata tabi tutulmaksızın doğrudan baz yağ olarak teslim edildiği ve müstahzar teslimi olarak düzenlenen satış faturalarının gerçeği yansıtmadığı anlaşıldığından, üç kat vergi ziyaı cezalı özel tüketim vergisi tarhiyatında hukuka aykırılık bulunmadığı, mükelleflerin kayıt dışı bıraktığı faaliyetlerine ilişkin alım-satım işlemleri nedeniyle fatura alınmaması ve düzenlenmemesi hususunun, 213 Sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 353. maddesinin 1. bendinde işaret edilen eylemler arasında gösterilmediği, ceza kesilmesinin maddenin öngörülüş amacına uygun düşmediğinden kesilen özel usulsüzlük cezasında hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle, 2010 yılının Ocak, Nisan, Mayıs, Haziran, Temmuz, Ekim, Kasım ve Aralık dönemlerine ilişkin olarak re'sen tarh edilen özel tüketim vergisi ve kesilen üç kat vergi ziyaı cezasına ilişkin davanın reddine, özel usulsüzlük cezasının ise iptaline karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI : Davacı tarafından, vergi incelemesinin varsayıma dayalı olduğu, bilirkişi incelemesi yapılması gerektiği, üretim tasdik raporları incelendiğinde taahhüt edilen üretimin yapıldığının görüldüğü, İstanbul Ticaret Odası tarafından verilen raporda üretim reçetelerinin ayrıntılı olarak yer aldığı ve 2010 yılı Aralık dönemine ilişkin tekerrür hükümleri uygulanmak suretiyle kesilen vergi ziyaı cezası hakkında hüküm kurulmadığı; davalı idarece, tesis edilen işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülmektedir.

TARAFLARIN SAVUNMALARI : Taraflarca savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİNİN DÜŞÜNCESİ : İdare Hukukunun yerleşik içtihatlarından olan "taleple bağlılık" ilkesi uyarınca, dava dilekçesinde, açıkça 2010 yılı Aralık dönemine ilişkin tekerrür hükümleri uygulanmak suretiyle kesinlen vergi ziyaı cezasına yönelik karar verilmesi talep edilmesine karşın, Mahkemece, davacının talebinin karşılanmadığı anlaşılığından anılan kısım hakkında hüküm kurulmak üzere temyize konu kararın bu yönüyle bozulması gerektiği düşünülmektedir.

Karar veren Danıştay Yedinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

KARAR : HUKUKİ DEĞERLENDİRME:

İLGİLİ MEVZUAT:

6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 26. maddesi; davanın konusunun davacı tarafından belirleneceğini, Hâkimin tarafların talep sonuçlarıyla bağlı olduğunu, talebin fazlasına veya başka bir şeye karar veremeyeceğini düzenlemektedir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:

Dayandığı hukuki ve kanuni nedenlerle gerekçesi yukarıda açıklanmış bulunan mahkeme kararının, 2010 yılının Ocak, Nisan, Mayıs, Haziran, Temmuz, Ekim, Kasım ve Aralık dönemlerine ilişkin olarak re'sen tarh edilen özel tüketim vergisi ve kesilen üç kat vergi ziyaı cezasına ilişkin davanın reddine ve özel usulsüzlük cezasının iptaline ilişkin hüküm fıkrası aynı gerekçe ve nedenlerle Dairemizce de uygun görülmüş olup, temyiz dilekçelerinde ileri sürülen iddialar, sözü geçen hüküm fıkralarının bozulmasını sağlayacak durumda görülmemiştir.

Davacının 2010 yılı Aralık dönemine ilişkin tekerrür hükümleri uygulanmak suretiyle kesilen vergi ziyaı cezasına yönelik temyiz istemine gelince:

İdare Hukukunun yerleşik içtihatlarından olan "taleple bağlılık" ilkesi uyarınca, İdari Yargı mercilerinde açılan davalarda Mahkemelerin, davacının istemi ile bağlı olduğu, istemi genişletecek veya daraltacak biçimde karar veremeyeceği açıktır.

Dava dilekçesinde, açıkça, 2010 yılı Aralık dönemine ilişkin özel tüketim vergisi ile tekerrür hükümlerinin uygulanması suretiyle kesilen vergi ziyaı cezasına yönelik karar verilmesinin istenilmiş olmasına karşın, Mahkemece, davacının talebi karşılanmayarak, cezanın tekerrür nedeniyle artırılan kısmı yönünden hüküm kurulmadığı anlaşıldığından söz konusu talep hakkında yapılacak yargılama sonucuna göre karar verilmek üzere kararın bu yönden bozulması gerekmiştir.

SONUÇ : Açıklanan nedenlerle;

1. Davacının temyiz isteminin KISMEN REDDİNE, KISMEN DE KABULÜNE, davalı idarenin temyiz isteminin ise REDDİNE,

2. … Vergi Mahkemesi'nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, 2010 yılının Ocak, Nisan, Mayıs, Haziran, Temmuz, Ekim, Kasım ve Aralık dönemlerine ilişkin olarak re'sen tarh edilen özel tüketim vergisi ve kesilen üç kat vergi ziyaı cezasına ilişkin davanın reddine ve özel usulsüzlük cezasının iptaline ilişkin hüküm fıkralarının ONANMASINA,

3. Kararda karşılanmayan, 2010 yılının Aralık dönemine ilişkin olarak kesilen cezanın tekerrür hükümleri uygulanmak suretiyle artırılan kısmı yönünden BOZULMASINA,

4. Bozulan kısım hakkında yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,

5. Yargılama giderlerinin yeniden verilecek kararda karşılanması gerektiğine,

6. 2577 Sayılı Kanun'un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 15.12.2022 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

(X) KARŞI OY :

Vergi hukukunun belge (yazılılık) esasına dayanmasından dolayı gerçek ve tüzel kişilerin vergilendirme ile ilgili yapmış oldukları işlemlerle alakalı olarak belge düzenlemeleri ve belge almaları zorunludur. Hazırlanacak olan belge hem maddi içerik açısından hem de şekil açısından kanun hükümlerine uygun olmalıdır. Bu bağlamda belge düzenine uyulmaması idari para cezası ile cezalandırılarak kanun hükümlerinin uygulanmaması yaptırıma bağlanmış usulsüzlük ve özel usulsüzlük cezaları düzenlenmiştir.

Özel usulsüzlük cezasının düzenlendiği 213 Sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 353. maddesi:

...verilmesi ve alınması icab eden fatura, gider pusulası, müstahsil makbuzu ile serbest meslek makbuzlarının verilmemesi, alınmaması, düzenlenen bu belgelerde gerçek meblağdan farklı meblağlara yer verilmesi... hallerinde özel usulsuzlük cezası verileceğini düzenlemiştir. Madde metni açık ve yalın olup yoruma mahal bırakmayacak niteliktedir. Objektif sorumluluk gereği belge verilmediği alınmadığı veya farklı meblağa yer verilmesinin tespiti cezayı gerektiren fiilin varlığı için yeterli görülmüştür.

Dava konusu olayda; 2010 yılı faturalarında özel tüketim ve katma değer vergisi bedellerinin noksan düzenlendiği hususu vergi inceleme raporuyla sabit olduğu, satış faturalarının gerçeği yansıtmadığından dolayı davanın reddine dair karar da onanmış olmakla, 213 Sayılı Kanun'un 353. maddesinin 1. bendinde sayılan fiiller arasında yer alan gerçek meblağdan farklı meblağa yer verilmesi tespiti somut olarak olayda gerçekleşmiş olduğundan, özel usulsüzlük cezasına ilişkin hüküm fıkrasının bozulması gerektiği oyuyla Daire Kararının bu kısmına katılmıyorum.

Kazancı Elektronik ve Basılı Yay. A.Ş.ne ait Kazancı Hukuk Otomasyon veritabanından alınmıştır. © Tüm Hakları Saklıdır