ISRARLI TAKİP SUÇU

Abone Ol

7406 Sayılı Türk Ceza Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun, 27.05.2022 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Kanun’un 8. Maddesine göre “ısrarlı takip” suç kapsamına alınmıştır. Bu yazıda Türk ceza Kanunu’na 123/A maddesi olarak eklenen Israrlı Takip suçu incelenecektir.

Israrlı Takip suçu 7406 sayılı kanun ile TCK’nda münhasır bir suç tipi olarak düzenlenmeden önce kavrama ilk atıf Türkiye Cumhuriyeti’nin yakın zamanda tarafı olmaktan çekildiği Kadınlara Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi’nin (İstanbul Sözleşmesi) iç hukuktaki yansıması olarak değerlendirilen 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanunda yapılmıştır. Kanun’un 1. Maddesinde tek taraflı ısrarlı takip kavramı kullanılmış 6284 Sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanuna İlişkin Uygulama Yönetmeliğinde kavramın tanımı yapılmıştır.

TCK’daki “ısrarlı takip suçu” düzenlemesinin temel amacı, özellikle kadına yönelik şiddet içeren fiiller henüz işlenmeden failin cezalandırılarak mağdurun korunmasıdır. Kanun koyucu ısrarlı takip fiillerinin devamının daha ağır ve farklı suç tiplerinin habercisi olduğu gerçeği üzerinden mukayeseli hukukla paralel bir şekilde bir düzenleme yaparak eylemi gerçekleştiren faillerin tehlikelilik halleri gözetilerek kişilerin huzur ve sükûnunu bozma suçuna oranla cezaları artırarak yeni suçların işlenmesine engel olma amacı gütmektedir.[1] Israrlı takip suçu TCK 123/A maddesinde failin ve mağdurun cinsiyetinden bağımsız bir şekilde suçun mağduru ve/veya faili herkes olabilir. Fakat istatiksel verilere bakıldığında ısrarlı takip suçunda genel olarak failin erkek, mağdurun kadın olduğu görülmektedir. Örneğin Amerika’da işlenen ısrarlı takip suçlarının %75-80’ni erkekler tarafından işlenmektedir.[2]

Türk Ceza Kanunu’nun 123/A maddesinde ısrarlı takip suçu şöyle düzenlenmiştir; ısrarlı bir şekilde, fiziken takip etmek ya da haberleşme ve iletişim araçlarını, bilişim sistemlerini veya üçüncü kişileri kullanarak temas kurmaya çalışmak suretiyle bir kimse üzerinde ciddi bir huzursuzluk oluşmasına ya da kendisinin veya yakınlarından birinin güvenliğinden endişe duymasına neden olan faile altı aydan iki yıla kadar hapis cezası verilir.

Israrlı takipte suçun oluşabilmesi için öncelikle maddede belirtilen hareketlerin ısrarlı bir biçimde gerçekleştirilmesi gerekir. Israr, fail tarafından gerçekleştirilen eylemlerin tekrarlanarak, birden fazla kez, sürekli bir şekilde olması anlamına gelir. Yargıtay bir kararında sanığın ayrı yaşadığı eşine ikişer kez mesaj göndermesi[3], sanığın katılana iki dakika arayla telefon etmesi şeklinde gerçekleşen eylemde[4] ısrar unsurunu görmemiştir.[5] Takibin ısrarlı yapılması birden fazla hareket dışında, belli bir devamlılığı gerektirir. Devamlılıktan kasıt, hareketlerin aynı zaman içinde arka arkaya gerçekleşmesi değildir. Örneğin, boşanma aşamasında olduğu eşini arayıp, ulaşamayınca mesaj atan ve daha sonra herhangi bir eylemde bulunmayan kişi ısrarlı takip suçunu işlemiş olmaz. Fakat failin bir gün mağdura mesaj atıp, üç gün sonra evinin önünde bekleyen, birkaç gün sonra mağdurun iş yerine arkadaşını göndererek mesaj iletmeye çalışarak eylemlerini devam ettiriyor olmasında ısrarlı takip suçunun maddi unsurlarının oluştuğunun kabulü gerekir.

İlgili suçun oluşabilmesi için; ısrarlı bir şekilde fiziken takip etmek, ısrarlı bir şekilde haberleşme ve iletişim araçlarını, bilişim sistemlerini veya üçüncü kişileri kullanarak temas kurmaya çalışmak gerekir. Failin ısrarlı bir biçimde gerçekleştirdiği eylem veya eylemlerin mağdurda ciddi bir huzursuzluğa sebep olması ya da kendisinin veya yakınlarından birinin güvenliğinden endişe duymasına neden olması gerekir.

Israrlı takip suçu iki seçimlik hareketle işlenebilir. Biri fiziki takip, diğeri temas kurmaya çalışma şeklindedir. Fiziki takip mağduru takip etmek olabileceği gibi, mağdurun bulunduğu herhangi bir özel veya kamusal alanda devamlı karşısına çıkmak, evin önünde beklemek, oturduğu kafede gözetlemek, yanına yaklaşmak olabilir. Telefon veya e-posta yoluyla mesaj gönderebileceği gibi, bilişim sistemleri kullanarak örneğin sosyal medya uygulamaları üzerinden mesaj, yorum, takip isteği veya paylaşımlarda bulunarak ısrarlı takip suçunun işlenmesi mümkündür.

Madde metninde belirtilen bir diğer eylem failin temas kurmak için üçüncü kişileri kullanmasıdır. Fail, arkadaşı olan bir üçüncü kişiyi, mağduru beğendiğini ve görüşmek istediğini iletmesi için, mağdurun bulunduğu ev, iş veya okul gibi bir mekana göndererek iletişim kurabileceği gibi, sosyal medya ortamları, mail veya telefon üzerinden üçüncü kişiyi aracılığıyla iletişim kurabilir.

TCK madde 123/A’ya göre failin cezalandırılabilmesi için, maddede geçen seçimlik hareketlerinin gerçekleşmesi yeterli değildir, bu hareketlerin mağdur üzerinde ciddi bir huzursuzluk oluşturması ya da kendisinin veya yakınlarından birinin güvenliğinden endişe duymasına neden olması gerekir. Mağdur bahsettiğimiz eylemler neticesinde huzursuz olmuyorsa veya kendisinin ya da yakınlarının güvenliğinden endişe etmiyorsa suçun cezalandırılması mümkün olmayacaktır. Dolayısıyla suçtan dolayı faile ceza verilebilmesi için, ısrarlı bir şekilde bahsi geçen eylemlerin gerçekleştirilmesi yeterli olmayacaktır. Örneğin failin eşinin telefonuna barışmak için farklı zamanlarda mesajlar göndermesi, eşin de faile pek çok kez tartışma kapsamında sayılacak içerikte mesajlar gönderdiği olayla, mağdurda ciddi bir huzursuzluk oluştuğunun kabulü gerekir.

Israrlı takip suçu TCK’nın 123. maddesinde düzenlenen kişilerin huzur ve sükûnunu bozma suçunun özel bir hali olarak 123/A maddesinde düzenlenmiştir. Bu iki suç tipinin uygulamada suçların maddi unsurları dikkate alınarak uygulanması gerekir. Kişilerin huzur ve sükûnunu bozma suçu tehlike suçu iken, ısrarlı takip zarar suçudur. Yani huzur ve sükunu bozma suçundan ceza verilebilmesi için herhangi bir zararın gerçekleşmesi gerekli görülmezken, ısrarlı takip suçunda mağdurun zarar görmesi söz konusudur. Bu sebeple de ısrarlı takip suçunun cezası kişilerin huzur ve sükununu bozma suçuna göre daha ağırdır. Israrlı takip suçunun temel halinin cezası 6 aydan 2 yıla kadar hapis cezası olarak düzenlenmiştir. Israrlı takip suçunun nitelikli hallerinden birinin mevcut olması durumunda suçun cezası 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası olarak düzenlenmiştir.

Israrlı takip suçunun nitelikli halleri, Suçun; a) Çocuğa ya da ayrılık kararı verilen veya boşandığı eşe karşı işlenmesi, b) Mağdurun okulunu, iş yerini, konutunu değiştirmesine ya da okulunu veya işini bırakmasına neden olması, c) Hakkında uzaklaştırma ya da konuta, okula veya iş yerine yaklaşmama tedbirine karar verilen fail tarafından işlenmesi, hâlinde söz konusu olur.

Israrlı takip suçunun soruşturulması ve kovuşturulması şikâyete bağlı olup, şikayet süresi fiilin ve failin bildiği ve öğrenildiği günden itibaren 6 aydır. 7406 sayılı Kanun ile ısrarlı takip suçuna ilişkin yapılan bir diğer düzenlemede 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 234. 239. Ve 253. Maddelerinde yapılan değişikliktir. Israrlı Takip suçunda soruşturma evresinde mağdur, kovuşturma evresinde katılan baro tarafından kendisine avukat görevlendirilmesini isteme hakkına sahiptir. Ayrıca ısrarlı takip suçu için uzlaştırma yoluna gidilemeyecektir.

Israrlı takip suçunun artık Türk Ceza Kanunu’nda başlı başına bir suç olarak düzenlenmesiyle mağdura yönelik huzursuz edici eylemlerin daha ağır suçlara dönüşmeden engellenmesi sağlanmış ve maalesef büyük çoğunluğunu kadınların oluşturduğu ısrarlı takip mağdurlarını bir nebze de olsa koruma altına almıştır. Israrlı takip konusunda bütüncül bir korumanın sağlanmış olduğunu söylemek için, siber ısrarlı takip konusunda da yeni bir düzenleme yapılmalı, en azından suçun nitelikli hali olarak maddeye eklenmesi sağlanmalıdır.

KAYNAKÇA

APAYDIN, Cengiz, “Israrlı Takip Suçu”, https://www.hukukihaber.net/israrli-takip-sucu-makale,10029.html Erişim Tarihi 14.06.2022

DOĞAN, Recep “Kadına Yönelik Şiddetin Bir Türü Olarak, Israrlı Takip (Stalking) Kavramı ve Suçu, 2014/2 Ankara Barosu Dergisi, https://dergipark.org.tr/en/download/article-file/398162, Erişim Tarihi 15.06.2022.

THE NATIONAL VICTIM CENTER, Stalking–Questions and Answers No 43, 1995, http://www.nvc.org/ddir/info43., s. 2.

TÜRKOĞLU, Selin, “Ceza Hukuku açısından Israrlı Takip” 2020/12

------------------------

[1] Apaydın, “Israrlı Takip suçu”

[2]THE NATIONAL VICTIM CENTER, Stalking–Questions and Answers No 43, 1995, http://www.nvc.org/ddir/info43., s. 2.

[3] “…sanığın ayrı yaşadığı eşine ikişer kez mesaj göndermesi şeklinde gerçekleştiği kabul edilen eylemde, suçun ısrar unsurunun ne şekilde oluştuğu ve sanığın sırf huzur ve sükunu bozma amacıyla hareket ettiğini gösteren olgular açıklanmadan yetersiz gerekçeyle mahkumiyet kararı verilmesi” (4.CD, 30.04.2014, 2013/4699, 2014/14421)

[4] “…sanığın ayrı yaşadığı eşine ikişer kez mesaj göndermesi şeklinde gerçekleştiği kabul edilen eylemde, suçun ısrar unsurunun ne şekilde oluştuğu ve sanığın sırf huzur ve sükunu bozma amacıyla hareket ettiğini gösteren olgular açıklanmadan yetersiz gerekçeyle mahkumiyet kararı verilmesi” (4.CD, 30.04.2014, 2013/4699, 2014/14421)

[5] Israrlı Takip suçuyla ilgili maddenin yeni düzenlenmesinden dolayı henüz karar yayımlanmamıştır. Kararlar 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 123. Maddesinde düzenlenen “Kişilerin huzur ve Sükununu bozma” suçuna ilişkin “ısrar” unsurunun anlaşılması adına paylaşılmıştır.