1-Giriş
16 Ağustos 2022 tarihli resmî gazetede ile İkinci El Motorlu Kara Taşıtlarının Ticareti Hakkında Yönetmelik’te değişiklik yoluna gidilmiş ve geçici ikinci madde ile eklenen “İkinci el kara taşıtı ticaretiyle iştigal edenler, otomobil ve arazi taşıtlarının pazarlanmasını veya satışını ilk tescil tarihinden itibaren altı ay ve altı bin kilometre geçmedikçe 1/7/2023 tarihinden önce doğrudan veya dolaylı olarak yapamaz. Bakanlık, bu tarihi altı aya kadar uzatmaya yetkilidir” hükmü ile otomobil ve arazi taşıtlarının satışı ilk tescil tarihinden itibaren altı ay ve altı bin kilometre geçmedikçe 1/7/2023 tarihinden önce yapılamayacağı ifade edilmiştir. Bu yönetmeliğin açık ve net bir şekilde Anayasa’ya aykırı olduğunu düşünmekteyim. Şöyle ki;
2-Hukuki Değerlendirmem
Bilindiği üzere Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 13’üncü maddesi “Temel hak ve hürriyetler, özlerine dokunulmaksızın yalnızca Anayasanın ilgili maddelerinde belirtilen sebeplere bağlı olarak ve ancak kanunla sınırlanabilir. Bu sınırlamalar, Anayasanın sözüne ve ruhuna, demokratik toplum düzeninin ve lâik Cumhuriyetin gereklerine ve ölçülülük ilkesine aykırı olamaz” şeklindedir. Bu bağlamda ilgili maddeden görüleceği üzere temel hak ve hürriyetler ancak kanunla, anayasada belirtilen sebeplere bağlı olarak ve hakkın özüne dokunmaksızın sınırlanabilecektir.
Yukarıda da ifade edildiği üzere ilgili değişiklik kapsamında yer alan geçici 2’inci madde ile araç sahiplerinin bahse konu araçlara ait mülkiyet haklarına (AY. md 35) ve sözleşme hürriyetlerine (AY. md 48) yönetmelik ile sınırlama getirilmiş ve araç sahiplerinin ilk tescil tarihinden itibaren altı ay ve altı bin kilometre geçmedikçe araçlarını satmaları yönetmelikle yasaklanmıştır. Yani hem mülkiyet hakkı hem de sözleşme hürriyetine yönetmelik ile sınırlama getirilmiştir. Her ne kadar bu durum pandemi genelgeleri ile ülkemizde normalleşse de temel hak ve hürriyetlere idarenin genel düzenleyici işlemi niteliğinde olan yönetmeliklerle ve genelgelerle müdahale edilmesine izin verilmesi hukuk devlet ilkesine ciddi bir zarar vermektedir. Dolayısıyla, kanımca bahse konu geçici 2’inci madde ihtiva ettiği konudan bağımsız bir şekilde Anayasa’nın temel hak ve hürriyetlerin sınırlandırılmasını ifade eden 13’üncü maddesini ihlal ettiği için Anayasa’ya aykırıdır.
Kaynakça
1- https://www.mevzuat.gov.tr/mevzuatmetin/1.5.2709.pdf (Erişim Tarihi: 30.08.2022).