GENEL CEZA AFFI VE HİLELİ VERGİ SUÇU İŞLEYEN MÜKELLEFLERE OLASI ETKİLERİ

Abone Ol

Bilindiği gibi, yeni torba yasa 15 Temmuz 2023 tarih ve 32249 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 7456 sayılı “6 Şubat 2023 Tarihinde Meydana Gelen Depremlerin Yol Açtığı Ekonomik Kayıpların Telafisi için Ek Motorlu Taşıtlar Vergisi İhdası ile Bazı Kanunlarda ve 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun” yayımlanarak yürürlüğe girmiş bulunmaktadır.

Bu kanun içerisinde gizli af diyebileceğimiz bazı madde hükümleri de yer almaktadır. Örneğin; 7456 sayılı bu kanunun 15. Mad.’ de geçici 10. Mad. eklenerek bu maddede 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik tedbirlerinin infazı hakkındaki kanuna geçici 10 madde ile bir düzenleme yapılmıştır. Bu düzenlemede 5 yıla kadar olan cezalarda denetimli serbestlik yolu açılarak, cezaevlerinde hükümlü olanların 31.07.2023 tarihine kadar bir anlamda izinli sayılarak tahliye edilmesi öngörülmektedir.

Bu çalışmamızda genel ceza aflarının çıkması halinde bundan vergi suçundan dolayı yargılanan mükellefler açısından veya hüküm giymiş mükellefler açısından ne gibi sonuçlar ortaya çıkabileceği değerlendirilmeye çalışılacaktır.

Af, cezaevindeki suçlular ile ailelerini etkileyen en önemli kurumdur. Anayasanın 87. maddesine göre genel ve özel af ilanına TBMM üye tamsayısının beşte üç çoğunluğu ile karar verilebilir. Af çıkarma yetkisinin istisnası ise, orman suçları yönünden (af yasağı mahiyetinde) Anayasanın 169/3. maddesinde gösterilmektedir. Meclisin af kararı, yargı işlemi olmayıp, yasama işlemi niteliğindedir. Cumhurbaşkanının bireysel özel af çıkarma yetkisi, Anayasanın 104. maddesinde; sürekli hastalık, sakatlık ve kocama sebebi ile belirli kişilerin cezalarını hafifletmek veya kaldırmak” şeklinde belirtilmiştir. Cumhurbaşkanının özel af kararı da yargı işlemi olmayıp, kamu gücü işlemi mahiyetindedir. Anayasanın 87. maddesi uyarınca yasama organının kabahatler veya disiplin eylemleri için de af çıkarma yetkisi bulunmaktadır. Anayasa Mahkemesi 2802 sayılı Kanunun 69. maddesi uyarınca hakim ve C. savcıları hakkında verilen disiplin cezalarının affına da yetkilidir. Af, “genel af” ve “özel af” olmak üzere ikiye ayrılmaktadır.

Genel af: Hem cezayı, hem de suçu ortadan kaldırır. Yani genel af, sadece mahkumiyetin bütün cezaî sonuçlarını değil, aynı zamanda fiilin suç olma niteliğini yok eder.

Özel af: İse suçu değil, sadece cezayı ortadan kaldırır. Yani özel af, fiilin suçluluk niteliğini değil, fakat hükmedilmiş olan cezayı ortadan kaldırır, azaltır veya başka bir cezaya çevirir.

Af yasama organı tarafından çıkarıldığından bir yasama işlemidir. Bu husus Anayasanın 87ç maddesinde belirtilmiştir. Maddede Türkiye Büyük Millet Meclisinin görev ve yetkileri sıralanmıştır. Maddede, Türkiye Büyük Millet Meclisi üye tamsayısının beşte üç çoğunluğunun kararı ile genel ve özel af ilânına karar verme yetkisi belirtilmiştir. Cumhurbaşkanı tarafından çıkarılan af ise, tamamen idari bir işlem niteliğindedir. Af, af kanununda aksi bir düzenleme yer almamakta ise, kural olarak mecburi niteliktedir. Aftan yararlanma kişilerin iradesine bağlı değildir. Davanın ve cezanın düşürülmesi nedenlerinden birisi olan af, tarihin tüm dönemlerinde hep var olmuştur. Türkiye Cumhuriyeti Anayasalarında da af hususu düzenleme altına alınmıştır.

Sonuç olarak, genel bir ceza affının çıkması halinde hüküm giymiş ve 213 sayılı Vergi Usul Kanunun 359. Mad. göre hileli vergi suçlarından dolayı yargılanan mükellefler bu aftan önemli ölçüde yararlanabilecektir. Bilindiği gibi ceza afları, suçlunun lehine olan hükümleri yasanın yürürlüğe girdiği tarihten önceki fiillere de uygulanmaktadır. Örneğin; 2020 yılı ile ilgili sahte fatura kullanma veya düzenleme fiili dolayısıyla hakkında vergi inceleme raporu düzenlenen bir mükellef hem cezalı vergi tarhiyatına maruz kalmış ve hem de 213 sayılı Vergi Usul Kanunun 359. Ve 367. Mad. hükümlerine göre Asliye Ceza Mahkemesinde yargılanmaktadır. Söz konusu mükellef kendisine vergi dairesi tarafından yapılan tarhiyat hakkında 7440 sayılı Kanunun 3. Mad. göre vergi borçlarını ödemesi halinde buna isabet eden 3 kat veya 1 kat vergi ziyaı cezaları silinmektedir. Bu durum eş zamanlı olarak Asliye Ceza Mahkemesinde devam eden davasında mükellef lehine olumlu olarak sonuçlandırabilir. Ancak, genel bir ceza affı çıkması halinde hem hüküm giymiş vergi mükellefleri ve hem de hali hazırda yargılaması devam eden mükellefler veya hakkında kamu davası açılmış mükellefler de söz konusu ceza genel affından faydalanabilir.

Sonuç olarak, hükümetin böyle bir genel ceza affı çalışması yapmakta olduğu kamuoyuna ve basına zaman zaman yansımış olduğunu duymaktayız. Genel ceza affı bütün vergi mükelleflerini kapsayan ve hileli vergi suçu işlemiş pek çok fiilleri de yararlı olabilecektir.