I. Genel Olarak
Gaziantep 1. İcra Hukuk Mahkemesinin 2020/203 Esas ve 2020/267 Karar sayılı kararının, İki Yıllık Kıymet Takdir Süresinin Covid-19 Sebebiyle 86 Gün Uzayıp Uzamayacağı Üzerine isimli yazımızın yayınlanmasından sonra elimize geçmiş olması sebebiyle konuyu yeniden ele alma gereği hasıl olmuştur. Zira, sözü edilen karar icra dairelerinin devam etmekte olan yanlış uygulamalarının sona ermesi bakımından önem arz etmektedir.
Bilindiği üzere, 22 Mart 2020 Tarihli ve 31076 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanarak yürürlüğe giren 2279 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı’na göre;
Covid-19 salgın hastalığının ülkemizde yayılmasını önlemek amacıyla alınan tedbirler kapsamında; bu Kararın yürürlüğe girdiği tarihten 30/4/2020 tarihine kadar, nafaka alacaklarına ilişkin icra takipleri hariç olmak üzere, yurt genelinde yürütülmekte olan tüm icra ve iflas takiplerinin durdurulmasına ve bu çerçevede taraf ve takip işlemlerinin yapılmamasına, yeni icra ve iflas takip taleplerinin alınmamasına ve ihtiyati haciz kararlarının icra ve infaz edilmemesine karar verilmiştir.
Devamla, 30.04.2020 tarihli Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 2480 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı’na göre, 7226 sayılı Kanunun geçici 1. maddesinin 1. fıkrasında düzenlenen durma süresi 01.05.2020 (bu tarih dâhil) tarihinden 15.06.2020 (bu tarih dâhil) tarihine kadar (salgın hastalığın yayılma tehlikesinin daha önce ortadan kalkması halinde yeniden değerlendirilmek üzere) uzatılmıştı.
Buna göre toplamda 86 günlük bir durma söz konu olmuştur.
II. Mahkemenin Kararı
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davalı alacaklı tarafından davacı borçlu aleyhine başlatılan ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı icra takibinde ipotekli taşınmazın Kahramanmaraş 5. İcra Ve İflas Müdürlüğü'nün 2018/156 Talimat Dosyası 10.05.2018 tarihinde yapılan keşif ile kıymetinin belirlendiği ve taşınmaz için satış kararı verilerek satış ilanı düzenlendiği, ilanda belirlenen ilk ihale günü olan 18.03.2020 tarihinde alıcı çıkmadı ikinci ihale gününün 20.04.2020 tarihi olduğu ancak bu ihalenin 26.03.2020 tarihli Resmi Gazete'de (Mükerrer) yayınlanan 7226 sayılı Kanunun Geçici Madde 1 düzenlemesi ile 30.04.2020 tarihli Resmi Gazete'de yayınlanan 2480 karar sayılı Cumhurbaşkanı Kararında belirlenen süreler içerisinde kaldığı ve bu sebeple yapılamadığı, alacaklının anılan yasa hükümlerinin uygulanarak yeniden satış günü verilmesi için talimat yazılması bakımından icra dairesine başvurduğu, icra dairesince talebin değişik tarihlerde reddine karar verildiği, alacaklının da icra müdürlüğünün Bu kararlarını şikayet yoluyla mahkememize taşıdığı anlaşılmıştır.
26.03.2020 tarihli Resmi Gazete'de (Mükerrer) yayınlanan 7226 sayılı Kanunun Geçici Madde 1: 1/b) maddesi “9/6/1932 tarihli 2004 sayılı İcra Ve İflas Kanunu ile takip hukukuna ilişkin diğer kanunlarda belirlenen süreler ve bu kapsamda hakim veya icra ve iflas daireleri tarafından tayin edilen süreler nafaka alacaklarına ilişkin icra takipleri hariç olmak üzere tüm icra ve iflas takipleri taraf ve takip işlemleri yeni icra ve iflas takip taleplerin alınması ihtiyati haciz kararının icra ve infazına ilişkin işlemler 22.03.2020 (bu tarih dahil) tarihinden itibaren 30.04.2020 (bu tarih dahil) tarihine kadar durur bu süreler durma süresinin sona erdiği günü takip eden günden itibaren işlemeye başlar. Durma süresinin başladığı tarih itibarıyla bitimine 15 gün veya daha az kalmış olan süreler durma süresinin sona erdiği günü takip eden günden başlamak üzere 15 gün uzamış sayılır. Salgının devam etmesi halinde Cumhurbaşkanı durma süresini altı ayı geçmemek üzere 1 kez uzatabilir ve bu döneme ilişkin kapsamı daraltabilir. Bu kararlar Resmî Gazete'de yayımlanır.” şeklinde düzenlenmiştir. Yine aynı maddenin 3/a fıkrası “2004 sayılı kanun ile takip hukukuna ilişkin diğer kanunlar kapsamında; a) İcra Ve İflas Daireleri tarafından mal veya haklara ilişkin olarak ilan edilmiş olan satış gününün durma süresi içinde kalması halinde, bu mal ve haklar için durumun süresinden sonra yeni bir talep aranmaksızın icra ve iflas dairelerince satış günü verilir. Bu durumda satış ilanı sadece elektronik ortamda yapılır ve ilan için ücret alınmaz.” şeklinde düzenlenmiştir.
Yukarıdaki düzenleme kapsamında durma süresi 30.04.2020 tarihli Resmî Gazete'de yayınlanan 2480 karar sayılı Cumhurbaşkanı Kararı ile 15.06.2020 (bu tarih dahil) uzatılmıştır.
İİK. 128/a-2 maddesinde; “Kesinleşen kıymet takdirinin yapıldığı tarihten itibaren iki yıl geçmedikçe yeniden kıymet takdiri istenemez. Ancak doğal afetler ve imar durumundaki çok önemli değişiklikler meydana getiren benzer hallerde yeniden kıymet takdiri istenebilir.” hükmüne yer verilmiştir. Hukuk Genel Kurulunun 26.02.1991 Tarih ve 1992/4-70 E. 1992/130 K Sayılı kararında da vurgulandığı üzere, İİK’nın 128. maddesinde öngörülen 2 yıllık sürenin başlangıcı, sonradan kesinleşmesi koşulu ile kıymet takdirinin fiilen yapıldığı keşif tarihidir. Kıymet takdirine itiraz davası İİK’nın 128/a maddesinde düzenlenmiş olup, icra müdürü önce satışa konu malın bilirkişi marifetiyle yapılan değer tespitinin yerinde olmadığına yönelik bir şikayettir. Bu şikayette ilgili, müdürlükçe yapılan değer tespitinin yerinde olmadığı, malın belirlenen değerinin gerçek kıymetini yansıtmadığı iddiasıyla mahkemeye başvurmaktadır.
Mahkemece yapılacak iş icra müdürü tarafından belirlenen değerinin taşınmazın gerçek değerinin yansıtıp yansıtmadığı, bir başka ifade ile memur işleminin doğru olup olmadığını denetlemektir. Dolayısıyla mahkeme, oluşturduğu bilirkişi kurulu ile, icra müdürünün kıymet takdiri yaptığı tarihi itibariyle taşınmazın değerini belirleyerek memur işlemini denetler. Bu itibarla kıymet takdirine itiraz davasındaki keşif tarihinin kıymet takdiri tarihi olarak kabulü mümkün olmadığı gibi, şikayet işleminin ruhuna da uygun düşmeyecektir. (Aynı husus Yargıtay 12 HD nin 22.01.2020 tarih 2019/14249 esas ve 2020/536 karar sayılı kararı)
İİK.’nın 128/a-2 maddesinde kıymet takdirinin hüküm ifade etmesine yönelik bir süre belirlenmesi taşınmazın değerinde meydana gelebilecek değişiklikler için öngörülmüştür. Anılan maddenin 2. cümlesindeki düzenleme de bunu ortaya koymaktadır. Anılan madde kıymet takdirinin yapıldığı tarihten itibaren 2 yıllık sürenin geçmiş olması halinde taşınmazın değerinde önemli değişiklik meydana geldiğini peşinen kabul etmektedir. İki yıl içinde ancak çeşitli sebeplerle taşınmazın değerinde önemli değişiklik meydana geldiği takdirde bu süre dikkate alınamayacaktır. Durum bu iken durma kararı nedeniyle bu sürenin de durduğu (bu şekilde kıymet takdiri tarihinden itibaren 2 yıllık süre aşılsa bile duruma kararı nedeniyle bu sürenin dolmadı kabul edilecek olur ise) kabul edilecek olur ise bu durumda taşınmazın değerinde meydana gelen değişiklikler göz ardı edilmiş olacaktır. Bu şekilde de duruma kararının birkaç yıl sürdüğü durumlarda çok eski tarihli rapor ile ihaleye çıkılması gerekir ki bu anılan yasanın amacına ve ruhuna uygun düşmez.
Bu açıklamalar kapsamında somut olay yönünden yapılan değerlendirmede ipotekli taşınmazın kıymetinin 10.05.2018 tarihinde yapılan keşif ile kıymetinin belirlendiği her ne kadar 7226 Sayılı Kanunun Geçici Madde 1 de açıkça ifade edildiği üzere 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununda belirlenen sürelerin 22.03.2020 (bu tarih dahil) tarihinden itibaren 30.04.2020 (bu tarih dahil) tarihine kadar duracağı ve son olarak durma suresinin 2480 karar sayılı Cumhurbaşkanı kararı ile 15.06.2020 (bu tarih dahil) uzatıldığı anlaşılmakta ise de bir üst paragrafta ayrıntısı açıklandığı gibi bu durma kararının İİK 128/a-2 maddesinde belirlenen sürenin de durmak suretiyle uzamasına neden olacak şekilde yorumlanamayacağı, o şekilde yapılacak yorumun İİK.’nın 128/a-2 maddesinin düzenlenme amacına uygun düşmeyeceği, bu nedenlerle şikayete konu icra müdürlüğü kararlarında hatalı bir yön bulunmadığı takdir ve kanaatine varmakla şikayetin reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis etmek gerekmiştir.
III. Kararın Değerlendirilmesi
Gaziantep 1. İcra Hukuk Mahkemesinin 2020/203 Esas ve 2020/267 Karar sayılı kararı, Covid-19 sebebiyle yukarıda belirtilen Mevzuat çerçevesinde 22.03.2020 (bu tarih dâhil) tarihinden 15.06.2020 (bu tarih dâhil) durmuş olan 86 günlük sürenin iki yıllık kıymet takdir süresine eklenip eklenmeyeceğine ilişkin olarak verilmiş bir karadır.
Hemen belirtelim ki, uygulamada icra dairelerinin tamamının iki yıllık süreye 86 günlük ilave süre eklemekte olduğu bir ortamda Gaziantep 1. İcra Hukuk Mahkemesinin vermiş olduğu bu karar son derece anlamlıdır. Zira bu kabul şekli amaca ve menfaatler dengesine uygun olmadığı açıktır. Çünkü sürelerin durdurulmasındaki amaç hak kayıplarının önlenmesidir. Oysa iki yıllık kıymet takdir süresinin kesinleşmesi bakımından 86 günlük sürenin ilave edilmesini gerektirir bir hak kaybı söz konusu değildir. Bu sebeple bu yanlış uygulamadan bir an önce vazgeçilmelidir.
Gaziantep 1. İcra Hukuk Mahkemesinin 2020/203 Esas ve 2020/267 Karar sayılı kararı, son derece doyurucu gerekçesi sebebiyle kanunun amacına ve ruhuna uygundur.
Bu kararda ifade edilen, icra dairesi tarafından yapılan fiili keşif ile başlayan iki yıllık kıymet takdirinin kesinleşmesi bakımından 22.03.2020 (bu tarih dâhil) tarihinden 15.06.2020 (bu tarih dâhil) arasında durmuş olan 86 günlük sürenin iki yıllık süreye eklenmemesi gerektiğine ilişkin tespiti son derece isabetlidir.
Gaziantep 1. İcra Hukuk Mahkemesinin 2020/203 Esas ve 2020/267 Karar sayılı kararının icra dairelerince yanlış bir şekilde devam eden uygulamanın sona ermesi bakımında emsal olması gerekir.