Sizden daha bilgili müvekkiller karşınıza çıkabilir. Sakın onlardan daha çok şey bildiğinizi göstermeye çalışmayın. Her şeyi bildiğini iddia edenlerden kimse hoşlanmaz. Hele de genç ve tecrübesiz bir avukatsanız çok sıkı ters teper.
Müvekkil her zaman haklıdır.
Asla “Yapamazsınız” demeyin. Onun yerine “Bunu nasıl yapacağınıza bakalım” deyin.
Tüm telefonlara ışık hızında geri dönüş yapın.
Yaptığınız her işte söylemek kadar etrafınıza öğretin ve yol gösterin.
Birilerinin çantasını taşımadan ve onlara yaverlik etmeden onlar gibi olamazsınız. İş hayatında bir anda başrol oyunculuğu size verilmeyecektir. Bu süreçte, birileri sırtınızdan başarılar elde edecek ve takdirleri toplayacaktır. Bu hoşunuza gitmeyecektir. Size kalacak olan kazanç işi yapmayı en iyi şekilde öğrenmeniz olacaktır. Bu bedeli ödemek zorunda olduğunuzu bilin.
Bir işe başlamadan önce müvekkilinize sizden beklediği başarının ne olduğunu sorun. Beklentilerin tahmin ettiğinizden çok farklı çıkma ihtimali vardır.
İnsanlar sizinle paylaşmak istemese bile tüm hakikati bilme ve ortaya çıkarma sorumluluğunuz vardır.
İşinizi mahvedebilecek olan çalışanlarınıza karşı dikkatli olun. Onların sizinle çalışmaktan mutlu olmalarını sağlayın.
Müvekkiliniz sizin ofisinizdeyken onun misafiri olduğunuzu unutmayın. Buna göre davranın.
Az taahhüt edin, çok verin. Asla tersini yapmayın.
Görüşmelere 15 dakika erken gidin. Geç kalacaksanız da 15 dakika önceden haber verin. Bu hareketiniz insanları önemsediğinizi karşı tarafa mesaj olarak verecektir.
Büyük resme bakıp küçük detaylara çözüm üretmek, küçük detaylara bakıp, büyük resme ulaşmaktan kat kat kolaydır.
Söylemek ve iletişim kurmak çok farklıdır. Söylediğinizde sözcükler ağzınızdan çıkar gider. İletişim kurduğunuzda ise sözcükler ağzınızdan çıkar, kulaklarından beyinlerine girer ve anlaşılır. Anlaşılmaya kadar giden tüm süreçten siz mesulsünüz.
Bazı avukatlar alacakları saatlik ücretlere odaklanırken, bazı avukatlar ise verdikleri saat karşılığında müvekkillerine ne gibi değerler ve faydalar sunduklarına odaklanırlar. Her zaman müvekkilinizin yerine kendinizi koyun.
Çalışmak kadar tatil yapmayı da bilin. Dinlenmeyen ruhların büyük projeler üretmesi mümkün olmaz.
Amiriniz sizin anneniz babanız değildir. Bu nedenle, kişisel ve mesleki gelişiminiz için sorumluluk almayacaklardır. Bu doğrudan sizin işinizdir.
Bir işi veya görevi tamamladığınızda amirinizden mutlaka geri bildirim isteyin. Bunu gelecek sefer daha iyi olmak için isteyin.
Dijital ortamda esas duruşunuzun sağlam olmasına dikkat edin. Müvekkiliniz, interneti sizin kullandığınız kadar iyi kullanıyorlar. Profesyonel duruşunuza zarar getiren bir dijital varlığınız sakın olmasın.
Herkese yardım etmeyi teklif edin.
Başka insanlar da sizin gibi meşguldür. Onların zamanına kendinizinmiş gibi değer verin ve koruyun.
Toplantılarda mutlaka not alın. Sürekli not defteriyle dolaşın. Hatırlamanızı kolaylaştırır. Diğer bir faydası da karşınızdaki kişinin söylediklerinin not almaya değer olduğunu ona hissettirmenizdir.
Müvekkillerin her zaman bir avukata ihtiyaç duymadıklarını, zaman zaman kendilerini dinleyecek bir sırdaş aradıklarını sakın unutmayın.
“Lütfen” ve “Teşekkür ederim” sözcüklerini bolca kullanın.
Gelişmelerden haberdar olmak istiyor musunuz?
Google News’te HUKUKİ HABER sitemize
abone olun.