Timsahlarla güreştim, balinayla boğuştum, yıldırıma kelepçe takıp hapse attım. Ben kötüyüm. Geçen hafta bir kayayı öldürdüm, bir taşı yaraladım, bir köprüyü hastanelik ettim. İlacı bile hasta ettim.
İki siyahi adamın dövüşünü birçok beyaz adamın izlemesine boks denir.
(Hakkında hapis cezası istendiğinde) Hükümet doğru olduğunu düşündüğü şeyi yaptı, ben de.
Benim adım Sırbistan, Pakistan ve Fas'ta biliniyor. Bu ülkelerde Kentucky derbisini izleyen yok.
Eşini gördüm. Göründüğü kadar ahmak değilsin.
Alt tarafı bu da bir iş. Otlar büyür, kuşlar uçar, dalgalar kumları yalar. Ben de insanları döverim.
Mükemmel bir İngilizce konuşmuyor olabilirim ama size akıl veriyorum.
Rüyalarınızı gerçekleştirmenin en iyi yolu uyanmaktır.
Benim kadar harika olduğunuzda sıradan olmak zor.
Büyük bir şampiyon olmak için en iyi olduğuna inanmalısın. Öyle olmasan bile, öyle gibi davranmalısın.
Ben en iyisiyim. Bunu gözlerimle görmeden önce de söylüyordum. Sakın bana şu işi yapamazsın demeyin. Olanaksız olduğunu anlatmayın. En iyisi olmadığımı söylemeyin. Ben en iyinin de iyisiyim.
İnsanlar bugünlerde çok yavaş konuştuğumu söylüyor. Bu sürpriz değil. Hesapladım, tam 29.000 yumruk darbesi aldım, fakat bunun karşılığında 57 milyon dolar kazandım. Ve bunun yarısını biriktirdim. Yani ben birkaç sert darbe aldım. Karşılığında para kazanmadan silah ve bıçakla her yıl kaç siyahi insan öldürülüyor farkında mısınız? Yavaş konuşabilirim, ama aklım yerinde.
Seni tüketen, önündeki tırmanılacak dağlar değil, ayakkabındaki çakıl taşıdır.
O kadar hızlıyım ki, odamda ışığı söndürmeye kalktığımda, ışık sönmeden oturduğum yere dönebiliyorum.
Birçok siyah insanın başı dertte. Ama onlar özgür olmadıkça ben de özgür olamam.
Aklım kesiyorsa ve yüreğim inanıyorsa, başarabilirim.
Kelebek gibi uçarım, arı gibi sokarım.
(Dünya Ticaret Merkezi'ne saldırının ardından)
"CNN muhabiri: Sn. Muhammed Ali, bu dehşetin meydana gelmesine sebep olan teröristlerle aynı dinin bir mensubu olarak neler hissediyorsunuz?
Muhammed Ali: Siz Hitler ile aynı dini paylaşan bir mensup olarak neler hissediyorsanız aynısını."
"Çalışmanın her saniyesinden nefret ediyordum ama kendime hep "Dayan!" diyordum. Bugün çalışacağım ve ömrümün sonuna kadar bir şampiyon olarak yaşayacağım."
Keşke insanlar herkesi, beni sevdikleri gibi sevselerdi. Dünya çok daha güzel bir yer olurdu.
Zevk mutluluk demek değildir. İnsanı takip eden gölgeden öte hiçbir önemi yoktur.
"Gencim, yakışıklıyım, hızlıyım, sevimliyim ve yenilmezim!" (Ağır siklet dünya şampiyonu olduğu sırada.)
Evde iyi biriyim ama dünyanın bunu bilmesini istemem. Anladığım kadarıyla alçakgönüllü insanların önü pek açık olmuyor.
Ben Amerika'yım. Tanımadığınız yönüyüm onun. Alışın bana. Siyah, öz güvenli, kendinden emin... Benim adım bu, sizin değil. Benim dinim, sizin değil. Benim amaçlarım, sizin değil. Alışın bana.
Ben boksun Elvis'iyim.
Tek yapabileceğim doğruluk ve dürüstlük için dövüşmek. Hiç kimseyi kurtaramam. Süpermen bir bilim kurgu karakteri, ama ben gerçeğim.
Ben bir dövüşçüyüm. Göze göz karşılığa inanırım. Öteki yanağımı çevirmem. Karşılık vermeyen adama saygı duymam. Köpeğimi öldürürsen, kedini saklasan iyi edersin.
Ben tüm zamanların en iyisiyim, 50 yaşına gelene kadar favori olan ben olacağım.
Bir hayatımız var, yakında geçmişte kalacak; yalnızca Allah için yaptıklarımız sonsuza dek kalacak.
"Şampiyon olduğum zaman,eski kot pantolonumu üzerime geçirip,eski bir şapka takıp,sakal bırakarak,beni kimsenin tanımadığı bir kasabanın sokaklarında yürüyüşe çıkacağım ve beni,sadece ben olduğum için sevecek bir insan bulana kadar da yürüyeceğim...
Bulduğumda da onu 1 milyon dolarlık arazime tepeden bakan 250 bin dolarlık evime götürüp, Cadillac arabalarımı, havanın yağmurlu olduğu günlerde kullandığım kapalı havuzumu göstereceğim ve ona ‘işte bunların hepsi senin, çünkü beni ben olduğum için seviyorsun’ diyeceğim."
"Louisville’de insanlar hala pis zenci diye çağırılıp köpek muamelesi görüyorken ve en basit haklarından bile mahrumken benden üzerime bir üniforma geçirip 10000 mil ötedeki bir ülkede bomba atıp kurşun sıkmamı nasıl beklerler?..
Hayır, 10000 mil öteye gidip beyaz köle efendilerinin beyaz olmayan başka bir millet üzerine baskı kurmalarına, onları öldürmelerine, evlerini yakmalarına yardımcı olmayacağım. Gün böyle kötü işlerin sona ermesinin günüdür. Böyle bir tavır içinde bulunmanın bana milyonlarca dolara mal olacağını söylediler. Ama daha önce de söyledim ve yine söylüyorum. Benim halkımın gerçek düşmanı burada, Amerika’da...
Kendi özgürlüğü, kendi adaleti ve eşitlik için savaşan o insanları köleleştirme de kullanılan bir maşa olmayacağım. Dinimi, halkımı ve kendimi küçük düşüremem. Eğer bu savaşın benim 22 milyonluk halkıma özgürlük ve eşitlik getireceğini düşünseydim kendim gidip orduya katılırdım. Kendi inandığım değerler için direniyorum. Kaybedecek hiçbir şeyim yok. Beni hapse atacaklarmış, ne olmuş sanki? Zaten 400 yıldır hapisteyiz."
Gelişmelerden haberdar olmak istiyor musunuz?
Google News’te HUKUKİ HABER sitemize
abone olun.