CERRAH OLAN DOKTORLAR, GEÇİCİ SÜRE İLE MESLEKTEN UZAKLAŞTIRILAMAZLAR MI? (TCK. 53/6 Uygulaması)

Abone Ol

Yargıtay; Cerrah olan Hekim lehine önemli bir Karar verdi…

12. Ceza Dairesi; Malpraktis konulu Dava’da, Sanık’ın kusurlu olduğunun kabulü ile Mahkeme’nin Mahkûmiyet Kararı vermesi bakımından isabetsizlik görmese de; belirli bir meslek veya sanatın … gerektirdiği dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırılık dolayısıyla işlenen taksirli suçtan mahkûmiyet halinde 3 aydan 3 yıla kadar bu meslek veya sanatın icrasının yasaklanmasına (da) karar verilebileceği”ne dair “Belli Hakları Yoksun Bırakma” Başlıklı TCK’nın 53/6. Maddesi’nin (ayrıca) uygula(n)masının CERRAHLARIN EL YETENEKLERİNİ VE PARMAK REFLEKSLERİNİ KAYBETMEMEK İÇİN MESLEĞİN İCRASINDAN GEÇİCİ SÜRE OLSA DA UZAKLAŞTIRILMALARININ; “HAKKANİYET İLKESİ” İLE BAĞDAŞMADIĞINA Karar verdi.

DAVA KONUSU OLAY;

Taksirle Öldürme Suçu’ndan sanığın mahkumiyetine ilişkin olaylar ve süreç şöyle gelişti;

Olay Tarihi’nde sanığın Özel ... Hastanesi’nde Genel Cerrahi Uzmanı olarak görev yaptığı, 03.06.2013 günü 48 yaşındaki ...’ın karın ağrısı, şişkinlik, hazımsızlık, zaman zaman bulantı şikayetleri üzerine eşi ... ile birlikte sanığın çalıştığı Özel Hastane’nin Genel Cerrahi Polikliniği’ne gittikleri, sanık Doktor’un yaptığı muayene sonucunda, safra kesesinde taş olduğu tespit edilerek, hastaya Laparoskopik Kolesistektomi Ameliyatı için 05.06.2013 Tarihi’nde hastanın yatışı yapılarak sanık Doktor tarafından ameliyata alındığı, 06.06.2013 tarihinde şifa ile taburcu edildiği, aynı günün gecesi hastanın karın şişliği, kabızlık ve ağrı şikayetlerinin artması üzerine tekrar Hastane’ye gittikleri, sanık Doktor’un hastayı Gözlem Odası’na aldığı, filmini çektiği, laboratuvar tetkiklerini yaptırdığı, gece Hastane’de yatan hastanın durumunun iyi olduğu söylenerek taburcu edildiği, cuma sabahı yeniden hastanın nefes alamama ve karın şikayetleri üzerine aynı Hastane’nin Acil Servisi’ne geldiği, Doktor’un yine film ve laboratuvar tetkikleri yaparak hastayı gönderdiği, en son 08.06.2013 tarihinde hasta fenalaşınca akşam 21:00 sıralarında yine aynı Doktor’a götürüldüğü ve akciğerinde su toplanan ve nefes almakta güçlük çeken hastanın Yoğun Bakım Servis’ine yatırıldığı, 10.06.2013 sabah hastanın taburcu edildiği, aynı gün saat 11:00 gibi fenalaşan hastanın ambulans ile … Üniversitesi … Hastanesi’ne götürüldüğü, FM’de periton irritasyon bulguları saptandığı, abdominal BTde karın içi yaygın serbest sıvı olduğunun görüldüğü, Acil Servis’te hastanın kusarak aspire etmesi nedeniyle entübe edildiği ve acil yatış verilerek aynı gün mide perforasyonuna primer onarım + omentopeksi ameliyatı yapıldığı, çekilen akciğer grafisinde özellikle sol lobda yaygın konsolide alanlar olduğu, satürasyonu düşen hastanın Anestezi’ye danışıldığı, ventilatör ayarlarının değiştirildiği, Göğüs Cerrahi’nin hastaya fıberoptik bronkoskopi yaptığı, bronşlarda belirgin tıkanıklığa neden olan tıkaç saptanmadığı, hastanın 11.06.2013 saat 05:00, 06:00 ve 07:00 saatlarinde kardiak arrest geçirdiği, CPR ile geri döndüğü, 07:30’da tekrar arrest geçirdiği, uygulanan CPR işlemlerine yanıt alınamayarak saat 08:15 itibariyle Exitus olarak kabul edildiği, yapılan klasik otopsi sonucu düzenlenen Rapor’da; “ölümün laporoskopik kolesistektomi ameliyatına bağlı mide yaralanması ve gelişen komplikasyonlardan meydana gelmiş olduğu” belirtilmiştir.

Adli Tıp Kurumu 1. Adli Tıp İhtisas Kurulu’nca; “hastaya eksploratif laparatomi ya da laparoskopi yapılmamasının eksiklik olup kişinin ölümünde sanığın kusurlu olduğu” OyBirliği ile Rapor edilmiştir.

Sanık ve müdafinin bu Rapor’a itiraz etmesi sonucu dosyanın Adli Tıp Genel Kurulu’na gönderildiği, Adli Tıp Genel Kurulu’nun düzenlemiş olduğu Raporu’nun, 1. İhtisas Kurulu Raporu’nu teyit eder nitelikte olduğu; “… kişiye Dr. ... tarafından konulan tanı, yapılan ameliyat, ameliyat sonrası takiplerinde vital bulgular stabil olup şikayetleri olmayınca taburcu edilmesi uygun olduğu, şikayetleri üzerine hastanın aynı Hastane’ye 08.06.2013 tarihinde yatırılması, şikayetlerine yönelik yaptırılan tetkiklerde uygun olduğu, ancak toraks BT incelemesinde batında karaciğer çevresi ve parakolik alanda masif serbest sıvı izlenmesi, hastanın takibinde CRP 375, Sedimantasyon 95 saptanması, kişide enfeksiyonun bulunduğu, ayrıca geliş şikayetleri de dikkate alındığında, hastaya Eksploratif Laparatomi ya da Laparoskopi yapılmamasının eksiklik olduğu, bu nedenle Op. Dr. ...’nın kusurlu olduğu oybirliği ile mütalaa olunur.” şeklindeki Raporu sonrası, Yerel Mahkeme’ce TCK’nın 85/1, 62/1, 50/1-a-4, 52/2-4, 53/6. maddeleri uyarınca Mahkûmiyet Kararı verilmiştir.

TCK. 53/6 MADDE

BELİRLİ BİR MESLEĞİN İCRASININ YASAKLANMASI

5237 Sayı’lı TCK'nın 53/6. Maddesi’nde; “belirli bir meslek veya sanatın … gerektirdiği dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırılık dolayısıyla işlenen taksirli suçtan mahkûmiyet halinde 3 aydan 3 yıla kadar bu meslek veya sanatın icrasının yasaklanmasına …” karar verilebileceğinin düzenlendiği, aynı Kanun’un 3/1. Maddesi uyarınca tayin olunacak Güvenlik Tedbiri’nin Süresi’nin; fiilin ağırlığı ile orantılı ve adalet ve hakkaniyet kurallarına uygun olacak şekilde belirlenmesi gerektiği, hükümlere bağlanmıştır.

YARGITAY 12. CEZA DAİRESİ KARARI;

Sanık Müdafii’nin Kusur ve Mahkumiyet’e İlişkin Temyiz Sebeplerinin Red’dine

Ancak;

Sanık Doktor’un Cerrah olarak görev yaptığı,

Cerrahlar’ın el yeteneklerini ve parmak reflekslerini kaybetmemek için mesleğin icrasından geçici süre olsa da uzaklaştırılmalarının HAKKANİYET İLKESİ ile bağdaşmaması karşısında,

12. Ceza Dairesi; Mahkûmiyet Kararı içeriğinde verilen, Cerrah olan sanık Doktor’un geçici süre ile mesleğin icrasından uzaklaştırılmasına Karar verilmesini, Kanun’a aykırı bulunmuştur. (19.10.2021 T., 2019/12051 E., 2021/7032 K.)

*-*