SİYASET

BAKAN TUNÇ: FİLİSTİN'DE YAŞANANLARA, SAVAŞ SUÇU DEMEK HAFİF KALIR, SOYKIRIM İŞLENİYOR

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, İsrail'in dünya savaş tarihindeki en kötü, en acımasız saldırılardan birini gerçekleştirdiğini vurgulayarak "Gazze'de insanlık dramı yaşanıyor, katliam yaşanıyor. Savaş suçu bile demek hafif kalıyor. Soykırım işleniyor. İnsanlık suçunun en ağır şekli, insanlığın gözü önünde işleniyor” dedi.

Abone Ol

Adalet Bakanı Tunç, İstanbul 2 No'lu Barosu'nun düzenlediği "Filistin'de Soykırım: Tarihi Süreç-Hukuki Tahlil ve Çözüm Önerileri" sempozyumunda konuştu.

İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarına ilişkin ulusal ve uluslararası tüm hukuk kanallarıyla mücadele edeceklerini de söyleyen Bakan Tunç, "Filistin bağımsız devletinin artık kurulma zamanıdır diyorum. Filistin Devleti kurulmadan oradaki akan kan durmaz. Biz de bunu savunmaya devam edeceğiz ve Filistinli kardeşlerimizin yanında olmaya devam edeceğiz. Bu bebek katillerinin de uluslararası ceza mahkemesinin önüne, önünde sonunda çıkarılmasını inşallah sağlayacağız" ifadelerini kullandı.

FİLİSTİN DEVLETİ KURULMADAN ORADAKİ AKAN KAN DURMAZ

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, uluslararası hukuk ve barış sisteminin, İsrail'in saldırılarını durdurmak için işlevsiz kaldığını, Birleşmiş Milletler (BM) dahil birçok kurumun revizyon edilmesi gerektiğinin bir kez daha gözler önüne serildiğini dile getirdi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın İsrail'in Gazze'de işlediği savaş suçlarının dünyaya duyurulacağını söylediğini hatırlatan Bakan Tunç, "Türkiye'nin bu dramın ve suçun duyurulması için gayretleri aralıksız sürüyor. Cumhurbaşkanımız dün Astana'da, yine daha önce de devlet başkanları ve hükümet başkanlarıyla 30'a yakın görüşme gerçekleştirdi. Oradaki akan kanın durdurulması noktasında büyük gayretli çabalar var. Çocukların katledilmemesi için büyük gayret ve çabaları var" diye konuştu.

Bakan Tunç, BM'de uzun yıllardan beri akan kanın durdurulması, sivil katliamlarına son verilmesi ve kalıcı barış için defalarca karar alındığını, fakat İsrail'in bu kararlara rağmen suç işlemeye devam ettiğini vurguladı.

İsrail'in saldırılarının durdurulması için Türkiye'nin birçok alanda çalışmalar yürüttüğünü aktaran Adalet Bakanı Tunç, "Bir Filistin bağımsız devletinin artık kurulma zamanıdır diyorum. Filistin Devleti kurulmadan oradaki akan kan durmaz. Biz de bunu savunmaya devam edeceğiz ve Filistinli kardeşlerimizin yanında olmaya devam edeceğiz. Bu bebek katillerinin de uluslararası ceza mahkemesinin önüne, önünde sonunda çıkarılmasını inşallah sağlayacağız" diye konuştu.

14 ÜLKE DÜNYA TARİHİNE BİR YÜZ KARASI OLARAK TARİHE GEÇECEKLER

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Filistin’de masum insanların katline, mülteci kamplarının bombalanmasına, hastanelerin bombalanmasına evet diyen Amerika Birleşik Devletleri başta olmak üzere 14 ülke olduğunu vurguladı. Bakan Tunç, konuşmasını şu şekilde sürdürdü;

“14 ülke Amerika Birleşik Devletleri başta olmak üzere ateşkes olmasın, savaşa devam dedi. İşte o 14 ülke dünya tarihine bir yüz karası, bu insanlık suçunun, savaş insanlık suçunun, soykırım suçunun ortağı olarak tarihe geçecekler. Biz bunu da göreceğiz. Diğer uluslararası kuruluşlar çok sayıda kadın haklarıyla ilgili uluslararası kuruluşlar sözleşmeler var. Çocuk haklarıyla ilgili uluslararası kuruluşlar, sözleşmeler var. Bunlar zaman zaman kadın haklarıyla ilgili, çocuk haklarıyla ilgili, mülteci haklarıyla ilgili hep çıkıp konferanslar, açıklamalar yaparlar. Ama burada uluslararası sözleşmelerin gerek kadın haklarıyla ilgili, gerek çocuk haklarıyla ilgili, mülteci haklarıyla ilgili hepsi ihlal ediliyor ama o uluslararası kuruluşlardan, o sözleşmeleri ikide bir dile getirenlerden hiçbirinden söz ses çıkmıyor maalesef.”

İNSAN HAKLARI KONSEYİ BÖLGEDE İNCELEME YAPMADI

Adalet Bakanı Tunç, bölgede İnsan Hakları Konseyi’nin inceleme yapmadığına da dikkat çekti. Bakan Tunç, şu şekilde devam etti;

“Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Konseyi var. İnsan hakları ihlallerinde hemen bölgeye gider inceleme yapar. Delilleri tespit eder. İleride bir soykırım iddiası ve savaş suçuyla ilgili bu Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin huzuruna getirildiğinde o İnsan Hakları Konseyi’nin tespitleri önemlidir. Ama maalesef günlerce İnsan Hakları Konseyi bölgede inceleme yapmadı. 47 üyeden oluşuyor Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Konseyi. 47 üyeden birinin teklifiyle ve üçte birinin kabulüyle soruşturma komisyonu kurulabilir ve bölgede inceleme yaptığında o tespitler uluslararası ceza mahkemesinin önünde bir delil olarak ortaya çıkar. Zaten delil aramaya gerek yok. Şuradaki fotoğrafı görüyorsunuz. Bunun altında insanlar var. Bunun altında çocuklar var. Bu enkazların. İşte dün de yine sivillerin üzerine, hastaneye giden ambulansların üzerine bomba atılabiliyor. Ve bütün dünyanın gözü önünde oluyor bunlar. Ama maalesef uluslararası sistem artık sorunlara çare olamıyor.”