KARARLAR

AYM'nin 2019/22259 başvuru numaralı kararı

Anayasa Mahkemesi'nin 20/6/2023 tarihli ve 2019/22259 başvuru numaralı kararı

Abone Ol

TÜRKİYE CUMHURİYETİ

ANAYASA MAHKEMESİ

 

 

İKİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

B.H. E. BAŞVURUSU (2)

(Başvuru Numarası: 2019/22259)

 

Karar Tarihi: 20/6/2023

İKİNCİ BÖLÜM

 

KARAR

 

 

Başkan

:

Kadir ÖZKAYA

Üyeler

:

M. Emin KUZ

 

 

Rıdvan GÜLEÇ

 

 

Yıldız SEFERİNOĞLU

 

 

Basri BAĞCI

Raportör

:

Muzaffer KORKMAZ

Başvurucu

:

Vekili

:

Av. Hacer EKİCİ

 

I. BAŞVURUNUN ÖZETİ

1. Başvuru, ceza infaz kurumunda tutuklu olarak bulunan başvurucuya gönderilen evrakın sakıncalı bulunarak verilmemesi ile başvurucu tarafından gönderilen mektubun sakıncalı bulunan kısmının çizilmesi nedenleriyle haberleşme hürriyetinin ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.

2. Başvurucu, şikâyet konusu olay tarihi itibarıyla silahlı terör örgütüne üye olma suçundan Menemen T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'nda (Kurum) tutuklu olarak bulunmaktadır. Başvurucunun ailesinin gönderdiği mektup ve evrak, ceza infaz kurumunun güvenliğini sağlama ve terör örgütü mensuplarının birbirleri ile haberleşmesini önleme amacı kapsamında Kurum kararıyla başvurucuya verilmemiştir. Kurum kararında başvurucuya kitap temin edildiği, kitabın başvurucunun evraktan beklediği faydayı sağlayabileceği, bununla birlikte kitabın başvurucu tarafından iade edildiği de vurgulanmıştır.

3. Karşıyaka 1. İnfaz Hâkimliğine (Hâkimlik) itirazda bulunan başvurucu koğuş arkadaşı olan başka bir kişiden ney çalmayı öğrendiğini, bu kişi ceza infaz kurumunda iken elinde bulunan müzik notalarının fotokopisinin çekilmesi talebinin Kurumca reddedildiğini belirtmiştir. Arkadaşının tahliye edilmesi üzerine evrakı kendi ailesine gönderdiğini ve Kurum tarafından kendisine verilmeyen mektup ve ekinin anılan evraktan müteşekkil olduğunu ifade eden başvurucu, söz konusu evrakta herhangi bir suç unsuru bulunmadığını ve sadece müzik notalarının, şarkı sözlerinin yer aldığını vurgulamıştır. Başvurucu ayrıca Kurumun kendisine temin ettiği kitabın enstrüman çalma usulüne ilişkin bilgiler içermekle birlikte ihtiyacı olan müzik notalarının kitapta bulunmaması nedeniyle kitabı iade ettiğini söylemiştir.

4. Başvurucunun itirazı, ney çaldığı ve ihtiyacına binaen ailesinin müzik notalarını gönderdiği gerekçesiyle Hâkimlik tarafından kabul edilmiş ve Kurum kararı iptal edilmiştir.

5. Kurum, Hâkimlik kararına itiraz etmiştir. İtirazı inceleyen Karşıyaka 1. Ağır Ceza Mahkemesi, itiraza konu belgeler müzik notası gibi görünse de sayfaların altlarında geometrik desen ve izlerin bulunduğu, bu nedenle şifreli haberleşmede kullanılabileceği gerekçesiyle itirazın kabulüne karar vermiştir.

6. Öte yandan Kurum, başvurucunun M.F.Ö. adlı kişiye gönderdiği mektupta da beddua içerikli ifadeler bulunduğu gerekçesiyle ilgili kısımların çizilerek gönderilmesine karar vermiştir. Başvurucu, mektubunun sakıncalı bulunarak çizilen kısımlarında hukuk dışı uygulamalar nedeniyle kullandığı sitem içerikli ifadelerin yer aldığını, ceza infaz kurumu görevlilerini hedef göstermediğini ve anılan ifadelerinde herhangi bir suç unsuru bulunmadığını belirterek Karşıyaka 1. İnfaz Hâkimliğine (Hâkimlik) şikâyette bulunmuştur. Hâkimlik, çizilen kısımlarda nezaket dışı ve rahatsız edici ifadeler olmakla birlikte bunların hakaret olarak değerlendirilemeyeceği ve ifadelerin sitem niteliği taşıdığı gerekçesiyle şikâyeti kabul etmiş ve Kurum kararını iptal etmiştir. Devam eden süreçte Karşıyaka Cumhuriyet Başsavcılığı, Hâkimlik kararına itiraz etmiştir. İtirazı inceleyen Karşıyaka 1. Ağır Ceza Mahkemesi, mektubun içeriğinde örgütsel haberleşmeye dair bir husus bulunmadığını ve kurum görevlilerini hedef almadığını belirtmiş, bununla birlikte mektupta sakıncalı görünen kısımlarının çizilmesinin haberleşme hürriyetini engellemeyeceği gerekçesiyle itirazın kabulüne karar vermiştir.

7. Başvurucu, ailesi tarafından gönderilen evrakın tarafına teslim edilmemesi ile göndereceği mektubun bazı kısımlarının çizilmesine ilişkin Karşıyaka 1. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından verilen kesin nitelikteki iki ayrı kararı 23/5/2019 tarihinde tebliğ suretiyle öğrendikten sonra 14/6/2019 tarihinde bireysel başvuruda bulunmuştur.

8. Başvurunun kabul edilebilirlik ve esas incelemesinin Bölüm tarafından yapılmasına karar verilmiştir.

II. DEĞERLENDİRME

9. Ödeme gücünden yoksun olduğunu belirten başvurucunun adli yardım talebinin kabulüne karar verilmesi gerekir (Mehmet Şerif Ay, B. No: 2012/1181, 17/9/2013).

10. Başvurucu, ailesi tarafından gönderilen evrakın tarafına teslim edilmemesi ile göndereceği mektubun bazı kısımlarının çizilmesi nedeniyle haberleşme hürriyetinin, ifade hürriyetinin ve özel hayata saygı hakkının ihlal edildiğini ileri sürmüştür.

11. Adalet Bakanlığınca sunulan görüş yazısında, inceleme yapılırken Anayasa ve ilgili mevzuat hükümleri, Anayasa Mahkemesi içtihadı ve somut olayın kendine özgü koşullarının dikkate alınması gerektiği ifade edilmiştir. Başvurucu, Bakanlığın görüşüne karşı beyanında bireysel başvuru formundaki açıklamalarını yinelemiştir.

12. Başvuru, haberleşme hürriyeti kapsamında incelenmiştir.

13. Açıkça dayanaktan yoksun olmadığı ve kabul edilemezliğine karar verilmesini gerektirecek başka bir neden de bulunmadığı anlaşılan haberleşme hürriyetinin ihlal edildiğine ilişkin iddianın kabul edilebilir olduğuna karar verilmesi gerekir.

14. Mahpusların mektuplarının denetlenmesi ve alıkonulması suretiyle haberleşme hürriyetine yapılan müdahalelerin kanuniliği, meşru amacı, demokratik toplum düzeninin gereklerine uygunluğu ve ölçülülüğünün denetiminde gözetilmesi gereken genel ilkeler Anayasa Mahkemesince birçok kararda ayrıntılı olarak açıklanmıştır (bkz. Ahmet Temiz, B. No: 2013/1822, 20/5/2015, §§ 37-68; Muhittin Pirinççioğlu (3), B. No: 2017/34566, 10/3/2020, §§ 44-57; Cihat Ayik ve Hacı Ali Baştürk, B. No: 2017/31506, 10/3/2020, §§ 44-57).

15. Somut olayda başvurucunun haberleşme hürriyetine yönelik olarak ailesi tarafından gönderilen evrakın başvurucuya teslim edilmemesi ile göndereceği mektubun bazı kısımlarının çizilmesi şeklinde gerçekleşen müdahalelerin kanuni dayanağı ve meşru amacı vardır (aynı yönde değerlendirmeler için bkz. Ahmet Temiz, §§ 46, 55; Muhittin Pirinççioğlu (3), §§ 45, 47). Anılan müdahalelerin demokratik toplum düzeninin gereklerine ve ölçülülük ilkesine uygun olup olmadığının belirlenmesi gerekir.

16. Ailesi tarafından gönderilen evrakın örgütsel haberleşmeyi engelleme amacıyla Kurum tarafından başvurucuya teslim edilmediği, başvurucunun itirazı üzerine başlayan yargısal süreçte nihai kararı veren Karşıyaka 1. Ağır Ceza Mahkemesinin de -başvurucunun itirazını kabul eden Hâkimlikten farklı olarak- teslim edilmeyen belgelerde geometrik desen ve izlerin bulunduğu ve bu nedenle şifreli haberleşmede kullanılabileceği gerekçesine dayandığı görülmektedir. Hükümlü veya tutuklunun şifreli bir dil kullanarak örgütsel haberleşme sağladığına yönelik tespitin, gönderen ile muhatap ve yazışma içeriği bir bütün hâlinde değerlendirilerek yeterli bir gerekçeyle açıklanması gerekir (K.Ö., B. No: 2017/34068, 28/1/2020, § 34). Bununla birlikte Kurum ve Karşıyaka 1. Ağır Ceza Mahkemesi kararlarında; müzik notası içerikli olduğu tespit edilen evrakta ilk bakışta bir anlam ifade etmeyen, sadece muhatabının anlamlandırabileceği özelliğe sahip şekillerin, kısaltmaların, çizimlerin ve kelimelerin kullanıldığının ve bu belgelerde örgütsel haberleşme amacına matuf sair hususların yer aldığının somut olarak ortaya konulamadığı görülmüştür. Buna göre ailesi tarafından gönderilen evrakın başvurucuya verilmemesi şeklinde gerçekleşen müdahalenin demokratik toplum düzeninin gereklerine ve ölçülülük ilkesine uygun olmadığı kanaatine varılmıştır.

17. Diğer yandan başvurucunun M.F.Ö. adlı kişiye göndereceği mektubun bazı kısımlarının çizilmesi şeklinde gerçekleşen müdahaleyle ilgili olarak Kurum ve Karşıyaka 1. Ağır Ceza Mahkemesi kararlarında; başvurucunun üzeri çizilen kısımların yalnızca sitem içerikli ifadelerden oluştuğu iddiasına yönelik bir değerlendirme yapılmadığı ve bizatihi Karşıyaka 1. Ağır Ceza Mahkemesinin mektubun içeriğinde örgütsel haberleşmeyle ilgili bir husus yer almadığı ve kurum görevlilerini hedef göstermediği tespitinde bulunduğu gözetildiğinde mektubun bazı kısımlarının çizilmesinin hukukiliğine dair yeterli gerekçenin ortaya konulamadığı anlaşılmaktadır. Dolayısıyla mektubun bazı kısımlarının çizilmesi şeklinde gerçekleşen müdahalenin de demokratik toplum düzeninin gereklerine ve ölçülülük ilkesine uygun olmadığı değerlendirilmiştir.

18. Açıklanan gerekçelerle Anayasa'nın 22. maddesinde güvence altına alınan haberleşme hürriyetinin ihlal edildiğine karar verilmesi gerekir.

III. GİDERİM

19. Tespit edilen ihlalin ve sonuçlarının ortadan kaldırılmasına ilişkin usul ve esaslar 30/3/2011 tarihli ve 6216 sayılı Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun'un 50. maddesinde yer almaktadır.

20. Başvurucu, 1.000 TL maddi tazminat ve 15.000 TL manevi tazminat talebinde bulunmuştur.

21. Başvuruda haberleşme hürriyetinin ihlal edildiğine karar verilmiştir. Başvurucunun 18/6/2022 tarihinde tahliye edildiği görüldüğünden hak ihlalinin sonuçlarının ortadan kaldırılması için yeniden yargılama yapılmasında hukuki yarar bulunmadığı değerlendirilmiştir.

22. Öte yandan ihlalin niteliği dikkate alınarak başvurucuya 6.000 TL manevi tazminat ödenmesi gerektiği sonucuna ulaşılmıştır. Başvurucunun uğradığını iddia ettiği maddi zarar ile tespit edilen ihlal arasında illiyet bağı bulunmayıp başvurucu da yeterli bilgi ve belge sunmadığından maddi tazminat talebinin reddine karar verilmesi gerekir.

IV. HÜKÜM

Açıklanan gerekçelerle;

A. Adli yardım talebinin KABULÜNE,

B. Haberleşme hürriyetinin ihlal edildiğine ilişkin iddianın KABUL EDİLEBİLİR OLDUĞUNA,

C. Anayasa'nın 22. maddesinde güvence altına alınan haberleşme hürriyetinin İHLAL EDİLDİĞİNE,

D. Başvurucuya net 6.000 TL manevi tazminat ÖDENMESİNE, tazminata ilişkin diğer taleplerin REDDİNE,

E. 9.900 TL vekâlet ücretinden oluşan yargılama giderinin başvurucuya ÖDENMESİNE,

F. Ödemelerin kararın tebliğini takiben başvurucunun Hazine ve Maliye Bakanlığına başvuru tarihinden itibaren dört ay içinde yapılmasına, ödemede gecikme olması hâlinde bu sürenin sona erdiği tarihten ödeme tarihine kadar geçen süre için yasal FAİZ UYGULANMASINA,

G. Kararın bir örneğinin bilgi için Karşıyaka 1. İnfaz Hâkimliği (E.2019/1636; E.2019/1745) ve Karşıyaka 1. Ağır Ceza Mahkemesi (2019/1749 D.İş; 2019/1622 D.İş) ile Adalet Bakanlığına GÖNDERİLMESİNE 20/6/2023 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.