5018 Sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunun I, II, III ve IV Sayılı Cetvellerinde yer alan Genel Bütçeli Kamu İdareler, Özel Bütçeli İdareler, Düzenleyici/Denetleyici Kurullar, Sosyal Güvenlik Kurumları ve Mahalli İdarelerin hukuk hizmetleri;
- 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 36/V. maddesi uyarınca “Avukatlık Hizmetleri Sınıfı”nda çalışan avukatlar
- 399 Sayılı KHK uyarınca sözleşmeli avukatlar
- 4857 Sayılı İş Kanunu kapsamında iş sözleşmesine dayalı olarak çalışan kamu avukatları
eliyle yürütülmektedir.
Avukatlık Kanunu m. 1 gereğince avukat yargının kurucu unsurlarından olup bağımsız savunmayı serbestçe temsil eder. Avukatlık Kanunu m. EK-1 uyarınca da kamu avukatları görevlerinin ifasında tüm avukatların yetkileri ile haklarına sahip ve onların ödevleri ile yükümlüdür. Bu nedenle kamu avukatlarının yargının kurucu unsuru olduğu açık kanun hükmüyle sabittir. Kamu avukatları, idarenin iş ve eylemlerinin hukuka uygun olması için çalışmakta, kamu gücünü temsil etmekte, kamu adına görevleri yerine getirmekte, kamunun taraf olduğu tüm davalarda devleti savunup devlet yararını korumak için çalışmaktadır. Ancak tüm bunlara rağmen 30 yılı aşkın bir süredir kamu avukatları, mesleğe yakışır bir statüye kavuşturulmamış, özlük ve mali haklarında bir iyileştirme yapılmamıştır. Kamu avukatlarına verilen hiçbir söz tutulmamış hatta verilen bu sözler unutulmuştur. Bunun en yakın somut örneği Adalet Bakanlığı tarafından hazırlanan ve 30/05/2019 tarihinde kamuoyuna açıklanan Yargı Reformu Strateji Belgesi ve uygulama takvimi olan İnsan Hakları Eylem Planı’nda, “Kamu Avukatlarının çalışma esaslarına ve özlük haklarına yönelik iyileştirme yapılacaktır.” taahhüdünde bulunulmuştur. Bu faaliyet için sorumlu kurum Hazine ve Maliye Bakanlığı ve süre 2 yıl olarak ilan edilmiştir. Uygulama takvimi uyarınca, Adalet Bakanlığı tarafından sunulan 7 Yargı Paketi yasalaşmış ancak Kamu Avukatı meslektaşlarımıza yönelik herhangi bir iyileştirme yapılmamıştır.
Bugünlerde TBMM’ye gönderilen ve şubat ayının sonuna doğru yasalaşması beklenen 8. Yargı Paketi incelendiğinde, Kamu Avukatlarının özlük haklarına ilişkin hiçbir düzenlemeye rastlanılmadığı görülmüştür. Henüz yasalaşmayan bu pakete ivedilikle kamu avukatlarına yönelik düzenlemelerin yer alması gerekmektedir.
Komisyon başkanlığını yürüttüğüm İstanbul Barosu Kurum ve Kamu Avukatları Komisyonumuzca oluşturduğumuz KAMU AVUKATLARININ ÖZLÜK/STATÜ SORUNLARI ÇÖZÜM ÖNERİLERİ RAPORU gerek TBB'ye gerekse de Adalet Bakanlığına gönderilmiştir. Dolayısıyla bu çözüm önerilerimizin bir an önce değerlendirilerek kamu avukatlarına yönelik düzenlemelerin 8. Yargı Paketinde yapılması gerekmektedir.
Kamuda “Avukatlık Hizmetleri” sınıfında hizmet veren Kamu Avukatlarımıza, Anayasamızda tarif edildiği şekilde ‘yaptıkları işe uygun adaletli bir ücret’ verilmesi gerektiği açıktır. Bununla birlikte, Yargı Reformu Strateji Belgesi kapsamında, özlük haklarının yaptıkları işe uygun olmadığı kabul edilerek düzeltileceği taahhüdünde bulunulmuşsa da bugüne kadar hiçbir iyileştirme yapılmamıştır. Kamu Avukatı meslektaşlarımızın özlük haklarının ve ücretlerinin, Anayasamızın 55. maddesinin “Devlet, çalışanların yaptıkları işe uygun adaletli bir ücret elde etmeleri ve diğer sosyal yardımlardan yararlanmaları için gerekli tedbirleri alır” hükmü çerçevesinde değerlendirilmesi gerektiğini belirtme zarureti doğmuştur. Ayrıca Adalet Bakanlığı’nın, Yargı Reformu Strateji Belgesi ile Kamu Avukatlarının özlük hakları, statü ve çalışma koşullarında iyileştirme yapılacağı yönündeki bu taahhüdü, Kamu Avukatlarında “Haklı Beklenti” oluşturmuştur. Danıştay’ın yerleşik içtihatlarında ‘Haklı Beklenti’, yönetimin ister taahhüt, isterse uzun süren bir uygulamasına güvenerek olsun, bireylerin çıkarlarına ya da lehlerine olan bir sonuca ulaşabileceklerini ümit etmeleri şeklinde tanımlandığı ve yönetimin, yönetim olmaktan kaynaklanan gücünü ve olanaklarını kullanarak makul beklentiyi karşılayabileceği, kamu görevlilerinin haklı beklentilerinin zedelenmemesi gerektiği kabul edilmektedir. Dolayısıyla, “Haklı Beklenti” ilkesi uyarınca Kamu Avukatlarının özlük, statü ve çalışma koşullarının düzeltilmesine ilişkin taahhüdün bir an önce yerine getirilmesi, kamu avukatlarının yürüttükleri görev ve sorumluluğun niteliği ve ayrıca son dönemlerde oluşan ücret eşitsizliğinin giderilmesi yönündeki “Haklı Beklenti”leri sebebiyle Kamu Avukatı meslektaşlarımızın bu taleplerinin yerine getirilmesi gerekmektedir.
Özetle iş yükü ve sorumluluğun büyüklüğü düşünüldüğünde kamu avukatlarının özlük ve mali haklarının gerçekten yetersiz olduğunu, kamu avukatlarına verilen sözlerin bir an önce tutulması gerektiğini ve dolayısıyla 8. Yargı Paketine kapsamına da alınmayan bu durumun yetkililerce bir an önce düzenlenmesi ve yargı paketine dahil edilmesi gerektiğini belirtmekteyiz.