Bahis oyunları yıllardır uygulana gelen bir oyun olup, ülkemizde de 19. Yüzyılın ikinci yarısından itibaren at yarışı oyunlarıyla başlayan bahis, ilk olarak 1959 yılında yayınlanan futbol ve diğer spor musabakalarında müşterek bahis ve şans oyunları düzenlenmesi hakkında Yasa ile birlikte uygulamaya geçmiştir. Söz konusu yasa’nın 5. Maddesi yıllar içinde çeşitli değişikliklere maruz kalmıştır. 6495 sayılı ve 12/7/2013 tarihli kanunun 3. maddesi ile yapılan değişiklikle birlikte bugünkü halini almış ve 15/8/2017 tarihli 694 sayılı KHK ile de maddede yer verilen suçlara ilişkin Koruma Tedbirleri düzenlenmiştir.
Hükümet gerekçesinde, kanunun 5. maddesinde yer alan düzenlemeler ile spor müsabakalarında yasa dışı bahis ve şans oyunlarının, öngörülen cezalar ile caydırılması ve bahis ve şans oyunlarının idarenin verdiği ruhsata ve denetimine bağlanmasının amaçlandığı belirtilmiştir. Kanunun koruduğu hukuki menfaat, gerekçede ve Anayasa Mahkemesi’nin E. 2016/51 K. 2016/179 sayılı kararında açıklandığı üzere esasen idarenin ve idarenin verdiği yetkiyle bahis ve şans oyunları oynatan kişilerin mali çıkarlarıdır.
Fakat kanun bu haliyle, spor müsabakalarına dayalı olarak oynanan bahis ve şans oyunlarının tekelci bir yapı altında toplanmasına imkan vermekte ve sektörel rekabeti engellemektedir. Serbest piyasa koşullarında da tekelci ve rekabetsiz bir ortamda gündeme gelebilecek sorunlar herkesin malumudur. Dolayısıyla kanun, amaçladıklarını bir yandan gerçekleştirmekte diğer yandan ise sekteye uğratmaktadır.[1]
Söz konusu Yasa’nın 5. Maddesi hükmü aşağıda olduğu gibidir.
Madde5–(Değişik:12/7/2013-6495/3md.)
Kanunun verdiği yetkiye dayalı olmaksızın;
a) Spor müsabakalarına dayalı sabit ihtimalli ve müşterek bahis veya şans oyunlarını oynatanlar ya da oynanmasına yer veya imkân sağlayanlar üç yıldan beş yıla kadar hapis ve on bin güne kadar adli para cezasıyla cezalandırılır.
b) Yurt dışında oynatılan spor müsabakalarına dayalı sabit ihtimalli veya müşterek bahis ya da şans oyunlarının internet yoluyla ve sair suretle erişim sağlayarak Türkiye’den oynanmasına imkân sağlayan kişiler, dört yıldan altı yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılır.
c) Spor müsabakalarına dayalı sabit ihtimalli veya müşterek bahis ya da şans oyunlarıyla bağlantılı olarak para nakline aracılık eden kişiler, üç yıldan beş yıla kadar hapis ve beş bin güne kadar adli para cezasıyla cezalandırılır.
ç) Kişileri reklam vermek ve sair surette spor müsabakalarına dayalı sabit ihtimalli veya müşterek bahis ya da şans oyunlarını oynamaya teşvik edenler, bir yıldan üç yıla kadar hapis ve üç bin güne kadar adli para cezasıyla cezalandırılır.
d) Spor müsabakalarına dayalı sabit ihtimalli veya müşterek bahis veya şans oyunlarını oynayanlar mahallin en büyük mülki idare amiri tarafından beş bin liradan yirmi bin liraya kadar idari para cezası ile cezalandırılır
Bu madde kapsamına giren suçlarla bağlantılı olarak, spor müsabakalarına dayalı sabit ihtimalli veya müşterek bahis veya şans oyunlarının oynanmasına tahsis edilen veya oynanmasında kullanılan ya da suçun konusunu oluşturan eşya ile bu oyunların oynanması için ortaya konulan veya oynanması suretiyle elde edilen her türlü mal varlığı değeri, 26/9/2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun eşya ve kazanç müsaderesine ilişkin hükümlerine göre müsadere edilir.
Bu madde kapsamına giren suçlardan dolayı, tüzel kişiler hakkında bunlara özgü güvenlik tedbirlerine hükmolunur.
Bu madde kapsamına giren suçlarla ilgili olarak, 4/5/2007 tarihli ve 5651 sayılı İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanunun erişimin engellenmesine ilişkin hükümleri uygulanır.
Bu madde kapsamına giren suçların işlendiği işyerleri mahallin en büyük mülki idare amiri tarafından ihtarda bulunmaksızın üç ay süreyle mühürlenerek kapatılır. İş yeri açma ve çalışma ruhsatına sahip işyerlerinin ruhsatları mahallin en büyük mülki idare amirinin bildirimi üzerine ruhsat vermeye yetkili idare tarafından beş iş günü içinde iptal edilir.
(Ek fıkra: 25/8/2017- KHK-694/23 md.) Birinci fıkranın (a), (b), (c) ve (ç) bentlerinde düzenlenen suçlar ile 5237 sayılı Kanunun 228inci maddesinin üçüncü ve dördüncü fıkralarında düzenlenen suç bakımından 4/12/2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun;
a) 128 inci maddesinde yer alan taşınmazlara, hak ve alacaklara elkoyma,
b) 135 inci maddesinde yer alan iletişimin tespiti, dinlenmesi ve kayda alınması,
c) Örgüt faaliyeti çerçevesinde işlenip işlenmediğine bakılmaksızın 139 uncu maddesinde yer alan gizli soruşturmacı görevlendirilmesi,
ç) 140 ıncı maddesinde yer alan teknik araçlara izleme,
Tedbirlerine ilişkin hükümler uygulanabilir.
Düzenlemeye bakıldığında ilk olarak, suçun hukuka aykırılık unsurunu kaldıran bir nedenin varlığının kabul edildiği görülecektir. “Kanunun verdiği yetkiye dayalı olmaksızın” ibaresi, alt bentlerde sayılan fiilerin, verilen yetki çerçevesinde işlenmesi halinde hukuka uygun olacağını dolayısıyla suçun oluşmayacağını belirtmektedir.
Hükümde düzenlenen ve suç teşkil eden fiiller özgü suç kapsamında değildir. Beş bentte sayılan bütün suçlar herkes tarafından işlenebildiğinden fail herkes olabilecektir.
Söz konusu suçların mağduru ise ilgili düzenlemeden ve hükmün gerekçesinden anlaşıldığı kadarı ile toplumdur. Yukarıda da belirttiğimiz üzere bu hükümdeki temel amaç devletin mali çıkarlarını korumak olduğundan, bu doğrultuda suçun mağdurunun toplum olduğunu söylemek mümkündür.
Son yıllarda gençler ve öğrenciler arasında yaygın bir şekilde internet üzerinden oynanan bahis oyunları nedeni ile konu banka hesapları üzerinden masak yani mali suçlar yönü ile masak kurumu konuya müdahil olmaktadır. Oyuncuların banka hesaplarına blokeler konularak, iş masak kanalıyla yerel Cumhuriyet Savcılıklarına intikal ettirilerek, bilişim suçları kapsamında soruşturmaya esas alınmaktadır. Meselenin Türk Ceza Kanunu açısından cezası 3 yıldan 5 yıla kadar hapis ve 10000 güne kadar adli para cezası söz konusu olmaktadır. Burada hapis cezası ve para cezası birlikte ön görülmektedir. Diğer taraftan bahis oynanmasına yer ve imkan sağlama da ayrı bir suç konusu teşkil etmektedir. Konuyla ilgili vergi denetim kurulu tarafından da mesele vergi incelemesine tabi tutularak, müfettiş raporlarıyla ilgili oyuncular hakkında gelir vergisi, vergi ziyaı cezaları, KDV, geçici vergi ve bunlar üzerinden vergi ziyaı cezaları raporunda yer alarak ihbarnameleri ile ilgili oyunculara tebligatlar yapılabilmektedir. Konu son yıllarda önemli bir durum almış olup, son derece dikkatli davranılması gerekmektedir. Meselenin bahis oyunlarıyla irtibatlı olarak para nakline aracılık etme suçu (bu fiillere 3 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası ve 5000 güne kadar asli para cezası ile cezalandırılabilmektedir) , bahis oynanmasına reklam suretiyle veya diğer şekillerde teşvik edenlerde yasa da yer alan duruma göre 1 yıldan 3 yıla kadar varan hapis ve 3000 güne kadar adli para cezalı ile karşı karşıya gelebilmektedirler. [2]
-------------------------
[1] Bkz: YILMAZ Tuğsan, 7258 sayılı Yasa Uyarınca Bahis Suçları
[2] Konunun vergisel boyutu ise; ele geçen para veya menfaatler üzerinden gerçek kişilerde safi tutar üzerinden gelir vergisi ve geçici vergi tarh ve tahakkuk ettirilmektedir. Satış tutarından ise; %18 KDV hesaplanmaktadır. Bütün bu işlemler geçmişe yönelik olarak ilk işlem tarihinden itibaren mükellefiyet kaydı açılmaktadır. Buna göre de, geçmişe yönelik tarhiyatlarda vergi miktarı üzerinden 1 kat, vergi ziyaı cezalı tarhiyatlar yapılmaktadır.