A. GENEL BİLGİLER
6222 Sayılı Sporda Şiddet ve Düzensizliğin Düzenlenmesi Hakkında Kanun, 14.04.2011 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Kanunun amacı, ”müsabaka öncesinde, esnasında veya sonrasında spor alanları ile bunların çevresinde, taraftarların sürekli veya geçici olarak gruplar halinde bulundukları yerlerde veya müsabakanın yapılacağı yere gidiş ve geliş güzergâhlarında şiddet ve düzensizliğin önlenmesidir.” şeklinde tanımlanmıştır.
Seyirden yasaklanma ise doktrinde, “spor müsabakaları ve antrenmanlarını, takip etme, gözlemleme, inceleme ve/veya eğlenme ve görme amacıyla bakma hakkından bir kimsenin mahrum bırakılması” şeklinde tanımlanmıştır. (Yaşar, 2013).
Kanun’un 18. Maddesinde; kişinin, bu kanunda tanımlanan veya yollamada bulunulan ilgili kanunlardaki suçlardan dolayı mahkemece kurulan hükümde, hakkında güvenlik tedbiri olarak spor müsabakalarını seyirden yasaklanmasına karar verileceği hükme bağlanmıştır. Örneğin, temin edilmiş bileti olmaksızın spor müsabakalarını izlemek amacıyla müsabaka ve seyir alanlarına giren kişiye hem cezai yaptırım uygulanacak hem de fail seyirden yasaklanma tedbiriyle karşı karşıya kalacaktır. Bununla birlikte Kanun’un 18/2 maddesinde, seyirden yasaklanma tedbirinin, taraftar gruplarınca spor alanlarının dışında işlenen kasten yaralama, hakaret veya tehdit içeren tezahürat ve mala zarar verme suçları bakımından da uygulanacağı hükme bağlanmıştır.
Seyirden yasaklanma tedbiri, bu kanun kapsamındaki suçlardan dolayı soruşturma başlatılması halinde derhal uygulamaya konulacaktır. Soruşturma evresinde Cumhuriyet savcısı, kovuşturma evresinde ise mahkeme tarafından seyirden yasaklanma tedbirinin kaldırılmasına karar verilebilir. Bununla birlikte; soruşturma sonucunda kovuşturmaya yer olmadığı kararı ve kovuşturma sonucunda verilen beraat veya düşme kararı sonrasında ise tedbir derhal ortadan kaldırılır. Bu kaldırma kararının da kolluk birimine derhal bildirileceği hükme bağlanmıştır. Fakat aynı zamanda; soruşturma evresinde; kamu davasının açılmasının ertelenmesine; kovuşturma evressinde, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, hapis cezası yerine seçenek yaptırım olarak tedbire veya hapis cezasının ertelenmesine karar verilmesi halinde, kararın kesinleştiği tarihten itibaren; önödeme halinde ise, önödemede bulunulduğu tarihten itibaren, bir yıl süreyle spor müsabakalarını seyirden yasaklama tedbirinin uygulanmasına devam edileceği kanunda belirtilmiştir.
Ayrıca bu kanun kapsamında hakkında seyirden yasaklanma tedbiri uygulanan kişi, yasak süresince spor kulüplerinde ve federasyonlarda ve taraftar derneklerinde yöneticilik, spor müsabakalarında hakem, temsilci veya gözlemci olarak görev yapamayacaktır.
B. SEYİRDEN YASAKLANMA TEDBİRİNİN UYGULANMASI
6222 Sayılı Kanun kapsamında hakkında seyirden yasaklanma tedbiri uygulanan kişi; müsabakaları ve antrenmanları izlemek amacıyla müsabaka, antrenman ve seyir alanlarına giremeyeceği gibi; Kanun’un 18/2 maddesi uyarınca, yasaklama kararının sebebini oluşturan fiilin işlendiği müsabakanın tarafı olan ve taraftarı olduğu takımın katıldığı spor müsabakalarının yapılacağı gün, yurt içinde bulunduğu takdirde, müsabakanın başlangıç saatinde ve bundan bir saat sonra bulunduğu yere en yakın genel kolluk birimine başvurmakla yükümlü tutulmuştur.
Örneğin; Galatasaray taraftarı bir sporsever, bu kanun kapsamında, müsabaka için seyircilerin kabulüne başlanmasından itibaren müsabaka sonrası tamamen tahliyesine kadarki zaman zarfında yetkisiz olarak müsabaka alanına girme suçunu işlerse, hakkında cezai yaptırım ile birlikte uygulanacak olan seyirden yasaklanma tedbiri uyarınca, Galatasaray maçlarının olduğu günlerde eğer yurt içinde ise, en yakın genel kolluk birimine başvurması gerekecektir. Bu madde hükmü; kişinin seyirden yasaklanma tedbirine uyup uymadığını denetleme amaçlı getirilmiş bir hüküm olarak karşımıza çıkmaktadır. Bununla birlikte; faildeki tehlikelilik halinin ortadan kaldırılması, bu yolla kişilerin güvenli ve huzurlu bir ortamda spor müsabakalarını izlemesi ve dolayısıyla kamu güvenliğinin sağlanması da amaçlanmıştır.
Uygulamada en sık karşılaşılan sorunlardan biri, seyirden yasaklanma tedbiri uyarınca kolluğa başvurma yükümlülüğünün ihlali noktasındadır. Belirmek gerekir ki, Kanun’un 18/9 maddesinde kolluğa başvurma yükümlülüğünü ihlal eden kişinin her bir müsabaka için yirmibeş günden az olmamak üzere adli para cezası ile cezalandırılacağı hükme bağlanmıştır. Kolluğa başvurma yükümlülüğünün birden fazla kez ihlalinin konu edildiği olayla ilgili Yargıtay 19. Ceza Dairesi 24.10.2016 tarih 2016/13026 E. 2016/21692 K. Sayılı kararında “sanığın eylemleri arasında hukuki bir kesinti olmadığı gözetilmeksizin, hakkında 5237 sayılı Kanun’un 43/1. maddesinin uygulanması gerekirken, sanığın belirtilen tarihlerde kolluk birimine başvurmama şeklinde gerçekleşen her bir eylemi ayrı suç kabul edilerek 6 kez cezalandırılmasına karar verilmesinde isabet görülmediği gerekçesiyle, 6222 sayılı Sporda Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanun'un 18/9. maddesi gereğince 25 gün adli para cezasıyla cezalandırılmasına, tayin olunan cezanın 5237 sayılı TCK'nın 43/1. maddesi uyarınca 1/4 oranında arttırılması suretiyle 31 gün adli para cezasıyla cezalandırılmasına..” ibarelerine yer vererek, seyirden yasaklanma tedbiri uyarınca kolluğa başvurma yükümlülüğünün birden fazla ihlali halinde zincirleme suç kapsamında değerlendirilmesi gerektiği vurgulamıştır. Bu yükümlülüğün ihlali 6222 Sayılı Kanun’un 18/9 maddesi uyarınca suç teşkil edecektir, fakat meydana gelen bu suç için ayrıca seyirden yasaklanma tedbiri uygulanması tedbirin amacına aykırılık teşkil edecektir. Bununla ilgili Yargıtay 19. Ceza Dairesi’nin 2019/31145 E. 2019/14931 K. Sayılı kararında, “6222 sayılı Kanun’da, güvenlik tedbiri niteliğindeki spor müsabakalarını seyirden yasaklanma kararının uygulanabilirliği kapsamında belirli bir süre ile sınırlı olmak kaydıyla kişinin yükümlülük altına alındığı, bu yükümlülüklere uyulmadığı takdirde ise bu Kanun’un 18/9. maddesinde tanımlanan suçun gündeme geleceği, bir başka suçun işlenmesi ve yükümlülüklere uygun davranmama halinde uygulama alanı bulan bu suçtan dolayı mahkemece kurulan hüküm ile birlikte ek olarak güvenlik tedbiri olarak spor müsabakalarını seyirden yasaklanmasına karar verilmesi halinde, anılan maddenin düzenleniş amacından uzaklaşılmış olacağı ve bu durum infazda da tereddütlere neden olacağı, bu itibarla sanığın ceza mahkumiyetine karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken, ayrıca güvenlik tedbiri olarak spor müsabakalarını seyirden yasaklanmasına da karar verilmesi kanuna aykırı olup” ibarelerine yer verilerek, taraftarların kolluk makamlarına imza atmaya yönelik yükümlülüklerini ihlal etmeleri durumunda oluşan yeni suça dayalı olarak yeniden seyirden yasaklama kararı verilemeyeceği vurgulanmıştır.
Ayrıca son dönemlerde, elektronik bilet zorunluluğu nedeniyle sanığın zaten futbol müsabakasına gitme imkanının olmadığı, bu nedenle sanığın 6222 sayılı Kanun’un 18/8. maddesinde düzenlenen imza yükümlülüğüne tabi tutulmasının pratik bir sonucunun olmadığı nedeniyle sanık hakkında beraat kararı verilen bir yerel mahkeme kararının temyiz edilmesi sonucunda Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/33512 E. , 2020/9179 K. Sayılı kararında “6222 sayılı Kanun’un 18/1. maddesinde düzenlenen spor müsabakalarını seyirden yasaklama tedbirinin antrenmanları da kapsadığı, oysa elektronik bilet uygulamasının yalnızca müsabakalar için öngörüldüğü, elektronik bilet uygulaması nedeniyle bu Kanun’a uygun olarak bilet temin etme imkanı olmayan kişinin, başka bir şekilde müsabaka ve seyir alanına girmesinin önüne geçilmeye çalışıldığı, bu itibarla sırf elektronik bilet uygulamasına başlanmasının Kanun’un 18/9. maddesinde yer alan tedbiri etkisiz ve sonuçsuz kılmayacağı ve netice olarak sanık, hakkında spor müsabakalarını seyirden yasaklama kararı uygulanmakta iken, kabul edilebilir bir mazereti bulunmaksızın, öngörülen imza yükümlülüğünü yerine getirmemesi halinde üzerine atılı suçun unsurlarının oluşacağı” açıklamalarına yer verilerek elektronik biletin varlığının kolluğa başvurma yükümlülüğünü ortadan kaldırmayacağı vurgulanmıştır.
KAYNAKÇA
Yaşar, Y. (2013). 6222 Sayılı Sporda Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair. Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Hukuk Araştırmaları Dergisi, 3-39.